Part 6;

Cuma günü son 2 dersimiz ingilizce beyler. Bu arada rehberlik hocamız bizim sıralarımızı değiştirdi bilirsiniz klagib amk. Neyse çıkışa yaklaştıgımızda hoca herkesi serbest bıraktı bense saten giblemiyorum dersi kolay geliyor.

Zilin çalmasına 2-3 dakika kala baktım Melda yanıma doğru yaklaşıyor. Ulan bi kız bu kadarmı güzel olur yaklaşırken o dalgalanan kızıl saçları ve yanagındaki gamzelerle beni benden alıyodu resmen.

Yanıma geldi ve :

M:Emre ben bu ingilizceden hiç bişey anlamıyorum yaa dedi.

Ulan böyle bide süt dökmüş kedi gibi söylüyo bildigin kızın içine düştüm. Ama belli etmedim tabi demek isterdim ama gözümü kızdan alamıyorum. Neyse bende istersen pazartesi çalıştırabilirim dedim (sütüm bildigin amk)

M:Pazartesiye kadar kim beklicek yaa bi cafeye gider çalışırız

B: cafeyemi

M:Evet nolduki müsait değilmisin yoksa :D

B: yok ya olur olurda

M: Ya sen benden utanıyomusun hala diyip elime dokundu. Bildigin çıldırcaktım amk. Pamuk gibi süt beyazı teni vardı kızın ve hayatımda ilk kez bu kadar yakın olmuştum bir kıza

Ve hiç ummadıgım birine tabi