Pelinle böyle bir ortamda yalnız oluşumu düşününce aklım cinselliğe kayıyordu ve ister istemez çocuk uyandı ve pelinde bunu farkedince yüzü kızardı.
Ben elimle örtmeye çalıştım biraz ama artık nasıl kalktıysa pantalon öyle bir sıkıyordu ki patlıyacak gibi hissediyordum. Heycan yapmıştım biraz
Sonra pelin geldi yanıma oturdu

P-Yapdığın şeye bak benim yüzümden ne kadar acı çektin

M-Eğer seni orda öyle bıraksaydım asıl acıyı o zaman çekicektim

Peline baktım oda bana baktı. Artık dibimdeydi, burnumun dibindeydi, nefesini suratımda hissediyordum o sıcak ve heycandan titreyen o nefese dayanamıyordum ve pantalonumun düğmeside dayanmıyacaktı
Yavşça daha çok yaklaştık ve sonunda dudaklarındaydım, öpüşmeyi bırakmadan onu kanepeye yatırıp elimle zütünü sıkıp göğüslerini okşuyodum
Pelin kıpkırmızı olmuştu.
Sonra yavaşça soyunmaya başladık. Kanepeye oturdum, bacaklarımın arasına geçti ve gibimi yalamaya başladı. Benim yannan beton tutmuşa döndü. Hareket edemiyordum o kadar sertti ki.Lâkin o mükemmel saksosu ateşe su dökermişçesine rahatlatıyordu beni.
Dayanamadım çıkardım yannanımı göğüslerinin arasına soktum, boşalana kadar göğüslerini arasında ağzına verdim, fazla dayanamadan toma gibi boşaldım suratına ama gibim inmiyordu,o ateş sönmüyordu. Aldım pelini kanepeye yüz üstü yatırdım ve üstüne geçtim zütü yannanımın dibindeydi, dıbını görebiliyordum artık içine girmeye hazırdım