Referandum geçti gitti iyi kötü bir sonuç ucu ucuna çıktı. Açıkçası itiraf edeyim ben de hayır çıkacağını düşünüyordum ama çıkmadı...
Her neyse asıl konumuz bu referandumdan önce olan tabanlar arası gerilimli sürecin referandum sonrası daha sıkı bir şekilde devam etmesi...
Bir kere evetçiler hayırcılara terörist pkklı komünist gibi saçma sapan yakıştırmaları yaparak, aynı şekilde hayırcılar da evetçilere çomar, koyun vb. gibi saçma sapan ithamlarda bulunuyor.
Ulan ama hepiniz siyaset filozofusunuz işine gelince demokrasi! isteyen istediğine istediği zaman oy atabilir. Burada mesele nihayetinde kimin kazanacağı değil, iyi kötü her seçimin bir tane birincisi oluyor mu oluyor. Ama artık insanları gruplaştırmaktan ötekileştirmekten vazgeçin.
Mesela sevgili Serkan inci'nin dün attığı bir tweet var. Kendisini çok sevmeme rağmen o tweete sitem ettim çünkü istemsizce ülkemizin insanının gruplaştırıyor.
Bizim ülkemizde sürekli seçim oluyor bu seçimlerde evet de çıkar hayır da çıkar A partisi de çıkar B partisi de çıkar. Ama artık bizden olmayan bizden değildir dercesine her seçimde daha da kutuplaşmayın, kutuplaştırmayın. Evetçisi Hayırcısı islamcısı Ülkücüsü Atatürkçüsü... Tüm bu unsurlar biz Türkiyemizi oluşturan unsurlar. Kutsi vücudun birer organı devlet-i ebed müddedin birer uzuvları.
Bizler artık yorulduk ve tek temennimiz evetçisi hayırcısı siyaset boş iş olum diyeni ile aynı masada oturup hoşbeş edebilmek.
Şimdi elinizi vicdanınıza koyun da şu soruya cevap verin:
Bir seçimle mi tükenecekti yek vücudum?