Bak kardeşim,ben Aku.
Doğduğum günden beri ne kadar gibtiğim mısır tanrısı varsa ra sından isisine amonuna kadar savaşıyorum ve her seferinde amın çocukları beni parçalıyor,ne yapıp edip bir parçamı kurtarıyorum, işte dünyaya falan düşüp o parçayla hayata tutunmayı başarıyorum.
Neyse dünyada tekrar kötü büyücü olarak krallığımı kuracakken yine gibtiğim ra sı dünyaya bir kılıç gönderip bir samurayı başıma musallat ediyor.
O da öldüremiyor pekekent Aku'yum lan ben karanlığın şekil değiştiren efendisi.
Neyse gün geliyor devran dönüyor yer altında 31 çekerken güneş tutuluyor yine okus pokus çıkıyorum meydana ve beni yenen samurayın ülkesinin dıbına koyuyorum karısını cariyem yapıyorum yine imparatorluk kuruyorum ama ne hikmetse bunun bin oğlu kaçıyor kurtuluyor benden.
Yıllar geçiyor bu bin büyüyüp geliyor kölelerimi falan kurtarıyor be amın oğlu gel teke tek diyorum ağzıma sıçıyor, ölmeden bunu kötü ruhumun egemen olduğu geleceğe yolluyorum.
Bu ahmak pekekenti 3000 yıl görmüyorum sonra bir gün çıkıyor geliyor yine meydan okuyor beyler.
Şimdi dünyaya hakim olmuşken bu dıbına koduğum samurayı beni yurdumdan etmeye çalışıyor.
Gelin de dert yanın dıbına koyayım. Geçen çocukları topladım hikaye falan anlatıyorum onlar bile jack jack bağırıyor kanıma gidiyor beyler.
Varsa sorularınızı alayım.
Ha bu arada x9 u da bu pekekent öldürdü yalan mı lan?
Hanginiz ağlamadı.
(Lulu'yu hayvan barınağına bağışladım)