/i/Tespit

  1. 1.
    +210 -7
    Çıkın bakın bir dışarı. Bir otobüse binin ve içindeki insanları suratlarına bakın.

    Suratı makyaj dolu ama başı kapalı bacılarımıza bakın. Onların gereksiz parlak kıyafetlerine odaklanın, ojeli uzun tırnaklarıyla instagramda beğendiği fotoğraflara bakın. Hayat amaçlarını düşünün:
    Bugünün amacı muhtemelen eve gidince iki kardesh \'ten banane şarkısıyla dudaklarını büzüştürerek dans edip kankasıyla instagrama video atmak olacak.

    Dişleri sapsarı ve dünyada dikili bir ağacı olmadığı halde sağa sola öğüt veren yaşlı dedeme bakın. Üzerinde oldukça bol kahverengi bir takım elbise var. Altına da yeşil kazak giymiş bu sıcakta. Hayatı boyunca birilerine yalakalık yapıp yaşamaya çalışmış. Hastanede tanıdığı olduğu için mutlu bugün. Çünkü o tanıdığı sayesinde idrar tahlili sonuçlarını erkenden alabilmiş. Otobüse de para vermiyor nasılsa. Gençliğinde karısını çok aşağılamış, çocuklarını okutmamış. Hayatı boyunca hiç bilim fesefe hakkında düşünmemiş konuşmamış. Ama çevresindeki gençlere aşağılayıcı gözlerle bakıyor. Yeni nesli beğenmiyor. Yanındaki çocuğa bizim torun eskere gitti, dönünce onu evlendireceğim diyor.

    Margarinli yemek yemekten zütü ramazan davulu gibi olmuş, kocası tarafından hep hor görülmüş, otobüse binerken sessizce bismillah diyen ve anlık amacı boş koltuk bulmak olan teyzeye bakın. O şekilsiz siyah uzun kıyafeti onu oldukça terletmiş. O kadar çok terlemiş ve yorulmuş ki hırıldayarak nefes alıyor. Yüzü geçmiş. Sanırım karbonhidrat ağırlıklı beslendiği için karaciğer yağlanması sorunu çekiyor. Altında mor renkli bir spor ayakkabı var. Muhtemelen kızının ayakkabısı. Kızı artık giymek istemediği için ona vermiş. Elinde bir pet şişe var. Dibinde biraz su kalmış. Hava çok sıcak olduğu için suyu ısınmış olmalı. Şişenin üzerindeki mavi sırma etiketi büzüşmüş ve çıkmak üzere. Uzun zamandır dışarı çıkarken bu şişeyi kullanıyor. Yine atmayacak...

    Pencereden dışarı saf saf bakan, yuvarlak gözlüklü, cılız, beyaz tenli rizeli kardeşimize bakın. Daha 17 yaşlarında. Saçları sıcaktan terlemiş ve kafasına yapışmış. Elinde decathlon \'dan aldığı aprenaz marka mavi sırt çantası var. Muhtemelen o da eve gittiğinde dame to kosita dansı yapıp instagrama atacak.

    4 Yıl üniversite okumuş, mühendis olmuş yeni mezun beyaz yaka çalışan genç kardeşime bakın. Kumaş pantolonu kırışmış ve turkuaz gömleğinin yakasında sarı lekeler var. Koltuk altı ter içinde. Mezun olunca kurumsal bir şirkette işe girerim, altıma bir araba verirler, evlenirim, güzel bir hayatım olur diye düşünüyordu ama giremedi. O da otobüste. Aldığı maaşla hayatını zor geçiriyor ve yaz için bir tatil planı yok. Tatil için parası olsa bile zaten patronundan izin alamaz. Sabah 8 den akşam 5 e kadar ilkokul mezunu patronu tarafından aşağılanmış. Parasızlıktan hiç dışarıda vakit geçiremiyor. Bu yüzden aşırı asosyal. inince markete uğrayıp makarneks ve en küçüğünden yoğurt alacak. Yorgunluktan bacakları ağrıyor ama sonradan binen teyzeye yer verdiği için ayakta. Elinde bir montu var. Belki bugün yağmur yağar diye yanına almıştı ama şimdi montu ona yük oluyor.

    Annesinin kucağında oturan 6 yaşındaki tombul çocuğa bakın. Yanında ilkokullu ablası cep telefonunda Enes Batur izliyor. Enes batur ailesi çok üzgün bugün. Bu küçük kız da üzülmüş.Çünkü Enes Batura iftira atmışlar. Enes batur da bir açıklama videosu atmış. Bu küçük kızımız da Enes Batura iftira atan diğer kanalın videosuna ne yorum yapsam diye düşünüyor fakat tombul kardeşi rahat vermiyor. Ablasının saçını çekiyor, telefonu istiyor. Kız vermeyince annesi patlatıyor küçük kızımıza tokatı. Alıyor telefonu elinden tombul oğluna veriyor. Tombul oğlan garip bir müzik açtı ve gülümsüyor. Küçük kız da etrafa bakıyor, ağlamakla ağlamamak arasında. Kabulleniyor o telefonu hak etmediğini. Abla çünkü kabullenmek durumunda ...

    iki laik teyze, ilk durakta binmiş ve yan yana oturuyorlar. Yan yana oturabildikleri için oldukça keyifliler. Birinin üniversiteki kızı doktor sevgili yapmış. Çocuğun ne kadar efendi olduğunu anlatıyor diğerine. Ayakta duran liseli kızın çantası teyzelerden koridor tarafında oturanın koluna çarpıyor. Teyze gerilip kızı uyarıyor. Sanki kolu koptu. Liseli kızın çantasına odaklanıyorum. Yer yer dikişleri sökülmüş eski bir sırt çantası. Çantanın üzerine mavi tükenmez kalemle kankalarının isimleri yazılmış. Bir kişinin üzeri karalanmış. Muhtemelen daha sonra gruptan dışlanmış birisi ya da bir erkek ismi... Evde babası görmesin diye karalamış olabilir. Teyzeler Alişan ın düğününü konuşmaya başladılar.

    55 yaşlarında bir adam. Emekli öğretmen. Yaınndakiyle konuşuyor. Ev almış kendine. 300 000 tl imiş evin fiyatı. 200 000 tl kredi çekmiş kalan kısmı emekli ikramiyesi ve eşten dosttan aldığı borçla ödemiş. Şimdi kredi borçlarını ödüyormuş. Ama zorlanıyormuş. Bir inşaat şantiyesinde güvenlik görevlisi olacakmış borçlarını ödeyebilmek için emekli öğretmen amcamız. Yanındaki adam hastasın yapabilir misin diyor.

    Otobüs durakta duruyor ve iniyorum. Temiz havayı içime çekiyorum...

    Ben de isterdim muasır medeniyet seviyesini aşmamızı ama maalesef başaramadık.
    Dinlediğimiz müzikler, izlediğimiz filmler, ilgimizi çeken konular, ilkel davranışlarımız, giyim tarzımız ...
    Hepsi çok ama çok varoş.

    Medeni ülkelerde yaşayan insanları düşünüyorum.

    Oradaki yaşlıların yaptığı tatil planlarını, gençlerin hayallerini ve özgürlüklerini,

    Önemli bir otomobil motoru projesini ekibiyle başarıyla tamamlamış, günde 9 saat çalışmayan, bigibletin üzerinde suratına çarpan rüzgardan keyif alarak evine giden bir mühendisi...

    Margarin yemeyi yıllar önce bırakmış, en sağlıklı sebze ve meyvelerle beslenen teyzeleri ...

    Çocuklarının problemlerini onları dövmeden konuşarak çözen, kız erkek ayrımı yapmayan ebeveynleri...

    Birbirine saygı duyan insanları...

    Tek derdi evlenip, üreyip hayatı boyunca bir beton yığını içinde yaşamak için çalışan insanlar yerine gezen, eğlenen ve mutlu ölen insanları...

    Ürettiğimiz fındıkları ucuza satıp pahalı nutellaları almasaydık, Alişan ın düğünü kadar bilime değer verseydik, elimizdeki aletler tarafından hipnotize edilip dame tu kosita dansı yapmak yerine aletin nasıl yapıldığını düşünseydik , üremek ve barınmak gibi Maslow un ihtiyaçlar Hiyerarşisi nin en alt basamağında olan kavramlarda takılı kalmasaydık biz de mutlu insanlar olabilirdik...
    ···
   tümünü göster