/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 201.
    +3
    (Eirene is coming back guys)
    B: Gibik gibik konuşma be, canım sadece araba sürmek istediği için geldim. Ben yarışçı falan değilim ayrıca sizin için yarışmadım, sadece canım araba sürmek istediği için sürdüm.
    H: Pekala evlat, şunu unutma. Yendiğin adam benim gibi bir takımın yıldızıydı. Bu işin rövanşı olacak elbet. Unutma.
    B: Sizin yarışmak adı altındaki saçmalıklarınız beni alakadar etmez. Istediğim zaman sürerim. Şimdi izninle, iyi günler dilerim.
    Saat 5.30\\\\\\\'a geliyordu. Eve doğru yola koyuldum. Acaba annem ne diyecekti ? Pek kızacağını zannetmiyorum. Diğer yandan Buse\\\\\\\'ye ne diyecektim ? Yarışım olduğu Ebruları görünce aklıma geldi kusuruma bakma falan mı ? Her neyse, hiçbir şeyi giblememek en iyisi. Akışına bırakmak en güzeli, olacağı varsa olur yoksa hepsi bir arada zütümü giber zaten.
    Eve vardım.
    A: Hoş geldin.
    E: Hayret, kızmadın. (Gülerek)
    A: Neler olduğunu anlatmadın, hemen ön yargılı bir şekilde davranmak istemedim. Ayrıca bu halin ne ? Kimle kavga ettin ?
    E: Merdivenlerden düştüm.
    A: Tabii canım bende salağım. (Salonun ortasında ki masada sudoku çözmektedir, [masa yer masası] bu sırada kalkar ve salondaki ufak derin dondurucuya gider) Bira ister misin ?
    E: Hiç fena olmaz ya.
    A: E, dökül bakalım.
    E: Okulda biri ile tartıştım. Öyle bir kargaşa çık-
    A: Kargaşa değil belli, çocuk teknikleri iyi biliyor. Muhtemeden thaii boxer.
    Oha amk kahin misin ?
    A: Yumrukları sağlam ama anlaşılan bileği güçsüz. Eger yeteri kadar iyi olsa kaşında ezilme olurmuş. Şanslıymışsın evlat. Senden daha tecrübeli olsa dayağı yermişsin. şimdi diyeceksin ki sen bir de onun halini gör. Onda ne var ?
    E: En son bayılmıştı, ağzı yüzü sağlam mordu.
    A: Peki kavga sebebi neydi ?
    E: Ebru ile konuşmam.
    A: (gibimsonik bir ifade ile) Haaa ?! Kız için kavga mı edilir 4mk ?!
    E: Bura Türkiye ne bekliy10.
    A: Ebru, geçen buraya gelen kız değil mi ? Derdi neymiş ikisinin ?
    E: Ebruyu bilmiyorum, kavgadan sonra yanıma gelmedi. Ama Ömer, Ebru\\\'yu kıskandığı için bana saldırdı. Müdürün odasına gittik. Suçlu yine ben oldum.
    A: Amaaaan gibtir et. Sende hasar yok ya. Eğer biraz daha hasarlı gelseydin eve okulu basardım.
    E: Boşver. Böyle iyi.
    A: Peki arabayı neden aldın ? Bir şeye sinirlenmiş olmalısın ama bu tür şeyler seni sinir etmez.
    E: Müneccim falan mısın ? Sinirlendim evet ama buna.
    A: Pekala, anlaşılan zor bir gün geçirmişsin. Arabayla ne yaptın peki ?
    E: Dağa çıktım. Hakanlar ile farklı bir grup yarışacaktı o sıra. Bende yarışı bastım. Karşımda BMW vardı E46. Yendim.
    A: Ama Hakan buna nasıl izin verdi ? Sırf sen, canın istedi diye öyle bir şey yaptırmaz.
    E: Takımıma katılacaksın dedi. Gerçi yarış bittikten sonra red ettim.
    E: Neyse, ben yatıyorum.
    Annemin sezgileri çok güçlüdür. Ayrıca bir sürü konuda tecrübesi vardır. Abim doğmadan önce Ai kido yapıyormuş ve 4. danda bırakmak zorunda kalmış. Bu sayede yediğim yumruğun hangi branş tarafından olduğunu anladı.
    Nefes almakta zorlanmaya başladım. Tüm enerjim bitmişti ve çok yorgundum. Saat 6.30 gibiydi. Biraz kitap okudum. Pazartesileri antrenman yapmadan geçmezdi. Bu yüzden akşam yemeğine kadar enerjimi topladım ve yemekten sonra antrenmanımı yaptım. Sonra da duşa girip yattım. Ertesi Salı sabahı farklı bir ses ile uyandım.
    Buse: Eirenem, uyan canım.
    Canın manım hayırdır, bana mı yavşıy10 ?
    E: Senin sabahın bu saatinde ne işin var ya ?
    B: Saat 8, 1. si. Rahatsız isen gideyim 2.ci.
    E: Sana git diyemem ama kal demekte gelmiyor içimden bu yüzden beni uyandırma.
    B: Sen ne tür bi odunsun ya ?
    E: (Esneyerek) Meşe odunuyum, kışın iyi ısıtırım. Kışa kadar sakla bence.
    B: Ha ha ha, IQ seviyen -250 falan mı ?
    E: Yok lan ben senin kadar düşer miyim hiç ?
    Annem o sırada oda kapısını kıracak şekilde açar.
    A: KALK ULAN ARTIK!
    E: (Yataktan fırlayıp rahat ve hazır ol yaparım) Koğuş günaydın! SAĞ OL. Sağ baştan say. BiR ! ACEMi ER EiRENE EMRiNiZE HAZIRDIR KUMANDANIM!
    Niye bu kadar boş yaptım bende bilmiyorum fakat maksadım ortam yumuşasın.
    E: Buse sen aşağıda bekle, ben bi saçımı yıkayıp geliyorum.
    Diyerek odadan çıktım. Elimi yüzümü yıkadım. Ağzım fare leşi gibi kokuyordu. iyi ki gargaram vardı. Saçımı yıkayıp fön çektikten sonra odama girdim. Okul kıyafetlerimi giymek için soyunmuştum ki :
    B: Bu kadar çabuk nasıl iyileşir be ?!
    ALTIMA SIÇTIM HUUR, iNSAN Bi KAPIYI FALAN ÇALAR.
    E: Bağırma be salak. Annem onu bilmiyor. Ayrıca ne arıyorsun be burada. Dışarı çık, derhal ?!
    B: Dün o kadar yardım ettim be, insan bi minnettar olup izlememe izin verir.
    E: Burada şov yapmıyorum, üstümü değiştiriyorum.
    B: Annen bilmiyor demiştin, demek ki bilmesini istemiyorsun. Ne yalan söyleyeyim, bir anneyi bende üzmek istemem ama evladı yardımcı olursa.
    E: Buse, gibtir git bana şantaj yapma.
    B: Şantaj değil, anlaşma bu anlaşma. Sen bana istediğimi ver, bende sana istediğini vereyim.
    E: ikinci sefer olmayacak ama.
    Buse dün bana cidden çok yardım etmişti. Hem sıkıntı çıksın da istemiyordum. Şuanlık görmesinde sakınca yoktu.
    B: Pekala, perdeyi çekeyim bekle. Kapıyı da kilitleyeyim. Odanın ortasına geç. Akıllı çucuk seniii.
    E: Başka emrin ?
    B: Atletini çıkar.
    E: Zaten gördün ama ya, daha zorlama.
    B: Çıkar !
    E: Emir verme rica et bari.
    B: Çıkarır mısın lütfen.
    Kollarımı kaldırdım ve yavaş yavaş atleti çıkardım.
    B: Şimdi de şortunu indir.
    Bu huue facede kız falan mı soyuyor ya ? Bu ne rahatlık 4mk.
    E: Tamam mı, daha çıkaracak bi boxer kaldı. Her yanımı da gördün.
    Südyeninin bağını açtı. ikiz kuleler inşa edilmişti. Onlar oraya nasıl sığıyordu ?
    B: Ahhh, memelerim sıkıştı.
    B: Neyse, bana doğru gel.
    Buse karaciğerime doğru bakıyordu.
    E: Ne oldu ?
    B: Nasıl bu kadar çabuk iyileştin ?
    E: Ben ne bileyim. Oradan bakınca doktora falan mı benziyorum.
    B: Eğilsene bi, kaşın nasıl olmuş bakayım.
    Odamın girişinden birkaç adım sonra olan boşluğa sandalyeyi çekmiş beni izliyordu.
    Eğildim ve kaşıma baktı. Daha sonra yerinden kalkarak öptü ve tekrar oturdu.
    B: Bir daha böyle dengesiz hareketler yapma. Şanslısın ki hızlı iyileşiyorsun.
    E: Başka bir şey yaptırmayacaksan giyinebilir miyim artık ?
    B: Bekle, son bir şey daha yaptıracağım.
    Elini yavaşça boxera soktu. içerde tombala arıyor sanki huur.
    B: Obaa çok ısınmış burası. Biraz serinletelim.
    Dedikten hemen sonra seri bir şekilde boxerı indirdi. En sonunda gibicem o olacak. Gibmemek için zor duruyorum ama Buse çok inliyor kesin annem yakalar amk.
    E: Napıyorsun lan manyak ?!
    B: (Eli gibimde ileri geri yavaş yavaş okşuyor, çadır yavaşça dikiliyor) Tamam pardon, abarttım. Yav gerçi sende de ne vücut var ya. Ne zaman görsem kendimi kaybediyorum. iyice şişti her yanım.
    E: Neyse, olanlar olmamış gibi davranalım artık, yoksa can sıkıcı bir hal almaya başlayacak.
    B: Sanırım haklısın ama dur ondan önce şunu yapmam gerek.
    Dedikten hemen sonra tişörtünü çıkardı. Sütyenin kilidi açık olduğu için düştü ve memeleri göründü. Çadır dikildi.
    B: Ohaa, ben bunu mu içime aldım.
    E: Yav yeter saçmaladık iyice. Giyinelim artık.
    içimdeki masumiyeti kaybetmek istemiyorum, yoksa şimdiye kadar dam üstünde dam bırakmazdım da. Neyse diyip devam ettim.
    Giyindik, kahvaltı ettik ve durağa doğru yola koyulduk. (To be continued)...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster