sınıfta bir kız vardı. kızın kuzeni vardı bı tane. manyağın tekiydi ve aşırı derecede dindardı. kız ise dar giyinmeyi seven birisiydi. bı gün okuldan geç çıktım çünkü spor salonunda düzenlenen bı kurs vardı. kursa da üç beş kişi ben ve o kız vardık. hocaların tamamı yoktu neredeyse. çıkış vakti hava hafif kararmıştı. ortalıkta da hiç kimse yoktu. birdenbire kızın kuzeni ortaya fırlayıverdi kapanacaksın pantolon giymeyeceksin diye bağırıp kızı yere yatırdı ve tam karnının üstüne oturdu manyak kuzen. ve yumruklamaya başladı. o anda üzerimde isviçre çakısı vardı. çakıyı çıkardım ve manyak kuzene doğru koşmaya başladım. ve kuzeni arkadan tutup bı kenara ittim. korkutma amaçlı çakıyı çıkardım ve ona savurdum ve kuzenin kolunu kestim. kuzen ana avrat dümdüz söverek oradan uzaklaştı. saat çoktan gece yarısını bulmak üzere idi. kız bayılmıştı. yanımdaki parfümü kızın yüzüne sürerek uyandırdım (kolonya yok ki yanımda amk) çok zor nefes alıyordu. hatta hiç alamıyor gibiydi. kızı hemen kucağıma alıp acile gittim. acilde derhal röntgene aldılar. kolu iki yerden kırıktı. ve iç organları aşırı ağırlıktan dolayı geçici travma geçirmişti. hastanede sabahladım. sabahleyin yanına gittim. uyanmıştı. bana sonsuz minnet borçlu olduğunu söyledi ve en son hastaneden çıkarken birbirimize sarıldık. omzumda bir süre hüngür hüngür ağladı. sonra onunla muhabbet ettik ve ailesinin ona bakmadığını söyledi. kuzeninin ailesinde kalıyormuş. kızla birlikte çok sıkı dostlar olduk. hatta öyle ki üniversitede bile onunla aynı dairede kaldık. hala görüşüyoruz.