/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    0
    1. sınıf ile ilgili aklımda kalan 2 anı daha var sonra devam hızlandırılmış bir şekilde önemli olayları anlatıp lise 3 e gelicez. Zaten lise 3 ten sonrasını yazmaya başlayacaktım ancak birazda geçmişimi bilirseniz beni daha iyi tanırsınız diye düşündüm bu sayede o zamanlarda verdiğim kararları daha iyi anlayabileceğinizi ve kendinizi hikayenin daha da içinde bulabileceğinizi düşündüm. Uzatmadan devam edeyim

    Esrarengiz Melkor 1. sınıftayken öğretmeninin kızı hasta olduğu için (ne hastası olduğunu hatırlamıyorum ancak bazen daha 1. dersteyken okul bitmiştir eve gidebilirsiniz diyip kızının yanına gidiyordu) derslere aniden gelmemesine alışkındı. Fakat öğretmenleri bu durumlarda hep sınıfa haber verirdi. Yine öğretmenin dersin yarısı geçtiği halde gelmediği bir ilkbahar gününde Esrarengiz Melkor sınıfta sıkılmıştı. Sınıf başkanı adının yanına onlarca çarpı atmıştı en sonunda başkanda şımarmaya başlamıştı. Ama Esrarengiz Melkor'un aklında daha farklı bir plan vardı. Camın üstünde tavana sabitlenmiş borular vardı. Esrarengiz Melkor orada sallanmanın eğlenceli olacağını düşünmüştü. Hemen oraya nasıl çıkabileceğini düşünmeye başladı. Aklına gelen fikir ise önce pencerenin mermerine çıkacak sonra oraya çıkan diğer arkadaşları onu yukarıya kaldıracaktı bu sayede Esrarengiz Melkor orada sallanabilecekti.

    Size mutluluğun saniyeler içinde nasıl dehşet verici bir şeye dönüşebileceğini daha önceden söyleyen oldu mu acaba? Esrarengiz Melkor'un başına gelenler tam anlamıyla böyle ifade edilirdi. Arkadaşlarının yardımıyla boruya tutunmuş ve onların sağladığı hareketle salıncaktaymış gibi sallanmaya başlamıştı. Tam o sırada sınıf kapısı aniden açıldı ve sınıf öğretmenleri sınıfa girdi. Tam öğretmen masasının yanındaki pencerenin oradaki boruda sallanmayı seçtiği öğretmenlerinin sınıfa girdiğinde ilk gördüğü manzara Esrarengiz Melkor'un kalkmış 35 cm lik gibi olmuştu ve hemen saksoya yattı... Şaka şaka ama tavanda sallanan bir öğrencisini gördüğünde kadın ilk başta ne yapacağını bilemedi. Daha sonra oradan sağ salim inmesine yardım etti tahtaya çıkarıp tek ayak üstünde durmasını söyledikten sonra tokatlamaya başladı. Esrarengiz Melkor göz yaşı döküyordu ama tokatlar sert olduğundan veya ayağı ağrımaya başladığından değil. Sınıf arkadaşlarına rezil olduğu için ağlıyordu. Tabi ki bu duruma gülenler olmadı da değil. Esrarengiz Melkor ona gülenlerle daha sonra hesaplaşacağını biliyordu. Ama içlerinde kızlarda vardı ve Esrarengiz Melkor Cankız'ı dövdükten sonra onun annesi Esrarengiz Melkor'un annesine şikayet etmişti ve o günden sonra Esrarengiz Melkor kızlara vurmuyordu. En fazla çelme takıp düşmelerini sağlıyordu veya saçlarını çekip kaçıyordu. Kızlara ne yapacağına daha sonra karar verecekti ama gülen erkeklerin hesap günleri yakındı.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster