Mutfakta çerez barı vardı bir de bir arkadaş vardı adı Emre çok kral çocuktu kiramı bile verirdi yeri gelir ben sürekli Mustafa’dan mesai isterdim kira ödeyemedim derdim artık arkadaş Ortamında taşşak konusu olmuştu mesela mesai belirleme zamanı gelirdi derlerdi işte “kara kedinin kirası bir bitmedi dıbına koyim TOKi’ye yazılsan ev alırdın “felan filan .
Çerez barında cebime fıstık fındık doldururdum arada atardım ağzıma bizim Emre de tepsi taşıyor bana dokunulmamış lüks yemekleri getiriyor fazla çıktığında ben ona çerez o bana yemek yediriyor nasıl yoruluyordu muallak ben orda oturuyorum buna bakıyorum alnı boncuk boncuk ter elinde tabak “bak sana ne getirdim lan yiyen gel amk “
Akşam da alkol oluyordu beyler iş acayip ağırdı tepsi düşünün 90 santim üzerinde 8-9 tabak git gel saatlerce kol bitiyor zayıfım da zaten çok zorlanıyorum .
Hatta bazen 2-3 tabak alıyordum dıbına koyim beni şikayet ediyorlardı Mustafa’ya .
Kızlar çalışmıyordu işin ağırlığı yüzünden .
Sabah semazenler dönüyordu akşam rakılar beyaz şaraplar havalarda uçuşuyordu amnkym.