uzundur işsizim. bir çağrı merkezinde çalışıyordum, ancak telefonda müşteri ile tersleşmemiz ve karşılıklı küfürleşmemiz sonucu işten atıldım. oysaki ilk küfrü karşı taraf etmişti, "sen kimsin alelade vasıfsız avel huur çocuğu" diyerek. işe dönüş davam hala devam ediyor.

ama işsizlik işte, bir yandan da internet paketleri pahalılığı. en az 10 tl kahveye vermek de her gün çok açıkçası.

o yüzden önce marketten su alıyorum starbucksta satılan marka ve şişe, sonra da evde dolduruyorum bittikçe, her seferinde 1.2 tl vermek de fazla suya. çantama atıp starbcuks'a gidiyorum. genelde bildiğiniz gibi kalabalık. o yüzden gelişimi gören bile olmuyor, önceki müşteriden kalan bardakların olduğu masaya geçiyorum. böylece gelen geçen beni kahve içiyor sanıyor. temizlik yapan eleman bardağı almaya kalkarsa "daha bitmedi" diyorum bıyık altından gülümseyerek. sadece 1 seferinde dikkat etmemişim, eleman "abi senin adın merve mi" diye sordu bardağa bakıp. zor çevirdim lafı.

eğer böyle bir masa yoksa da, su şişesini çıkarıyorum ve alışveriş yaptığımı sanıyorlar. rahat rahat internette takılıp karılarla bakışıyoruz.

bazense yine böyle önce oturuyorum, sonra işsiz değilken almış olduğum starbucks bardağını çıkarıyorum, içine de termosumdan evde hazırladığım nescafe 3ü1 aradayı döküyorum sıcak sıcak, 500 ml suya 3 adet nescafe 3ü1 arada.

işsizlik zor, ev ekonomisinden anlamak lazım.