16. yüzyıla kadar kürtlerin anavatanı basradan başlayarak zagros boyunca Hakkari dağlarına ve güneydoğu toroslara uzanan doğu mezapotamya bölgesiydi. (kırmızıyla boyadığım alan) Anadolu dediğiniz yer güneydoğu torosların kuzeyi ve batısıdır ki harita gördüğünüz güneydoğuyu çevreleyen dağ silsilesi güneydoğu toroslardır. 1514 çaldıran savaşı sonrası Safevileri Tebrize kadar postalayan Yavuz Doğu Anadolu da Kızılbaşlığı kırmak ve Safevilere tampon oluşturmak için sünni kürt aşiretlerini doğu anadoluya yaymaya başladı. Kendisi de bizzat 40.000 Türkmenin katleden (ki o zaman için bu demografik yapıyı değiştirecek kadar yüksek bir rakam.) Yavuz, 1516 da idris-Bitlis'i yi (Kürt idris) Doğu ve Güneydoğuyu sünnileştirmesi için görevlendirdi. ilk olarak 30 aşiretle Muş dolaylarına çıkan idris, devam eden kürt göçleriyle Karstan Antepe, Nahcevandan Muşa kadar bir kürt tampon bölgesi kurdu. (oklarla yayılma alanlarını gösterdim.) Yavuz'un öldürmediği Şii Türkmenlerin bir çoğu da ya kürtleşti yada göç etti. Geçen yüzyıllarda tabi ki kürt nüfusu arttı ve mezhep savaşlarında nüfusu erimeye devam eden Türkmenler güneydoğuda azınlık haline geldi. Kürtlerse kuzeyde Erzuruma Ardahana kadar yayıldı. Kısacası bu Şii-Sünni savaşında Yavuz böyle bir politikaya gitmese Güneydoğu da Şırnak, Bitlis ve Hakkari dolaylarında ki az miktarda kürt nüfusu dışında yoğun bir kürt nüfusu olmayacaktı. Ve biz 21.yüzyılda halen daha ayrılıkçı bir azınlıkla uğraşmak zorunda kalmayacaktık.