Ben orta halli bir ailenin 2. Çocuğu olarak dünyaya geldim, doğduğumdan beri hatırladığım ilk şeyler babamla parka gidişimiz ve babamın adımlarını taklit etmeye çalışmamdı. Babam araba düşkünü bir insandı ve bana da arabaların modellerini anlatırdı, aklımda tutardım, yaşım 4-5 civarı idi sanırsam. Annem çalışmaya işe gittiğinde bakıcı bir hanımda kalırdım. Ondan sonra ana okuluna başladım, Hüseyin diye bir arkadaş edindim. Annem ilk okul öğretmeni idi, arada sınıfını ziyarete gider idim, herkes ilgiyle bana bakardı küçük olduğum için. Ana okulunda oyun hamurları falan vardı çok hoşuma gidiyordu, uyku saatlerimiz falan vardı sınıfça uyuyorduk. Kısaca her şey güzel gidiyordu. Ana okulu bitirdikten sonra en yanlış olan hareketi annem yaptı ve kendi sınıfına aldı beni, her neyse şımarıkça davranışlarım baya güldürürdü bizim sınıfı. Günler böyle geçer iken bir kızın farkına vardım, adı Çiğdem idi.. Çok safça seviyordum onu ve yan yana oturduğumuzda yutkunamıyordum heyecandan. Listede yan yanaydık, onunla nöbetçilik yaptığımızda hem aşkın getirdiği heyecanla hem de sevdiğim kızın yanımda olmasıyla çok mutlu oluyordum, beraber yarış yapardık. Bir türlü açılamadım 4. sınıfa kadar ve ilk okul serüvenim öyle veya böyle bitti.