/i/Tespit

  1. 1.
    +2 -1
    sıkı bir (bkz: güldür güldür) izleyicisi ve hayranı olarak sıklıkla gördüğüm ve tuhaf karşıladığım oyuncu tipi. ülkenin çoğunluğunun da fark ettiği üzere ortada belirli bir konu, bir durum vardır ve oyuncular bu durumu izleyiciye yansıtmak, açık edebilmek için tüm duygularıyla kendilerini sahneye verirler. biz de bu komediyle karışık öğretilere, hüzünlere veya tespitlere güleriz, hüzünleniriz ve çoğu zaman da öykünürüz.

    programın sunucusu rolündeki (bkz: ali sunal) diğer oyunculara tabir-i caizse hocalık yapar, hatalarını düzeltir ve işin püf noktalarına parmak basar. genelde ali sunal'ı oynarken değil, organize ederken görürüz. ön planda (bkz: aziz aslan), (bkz: onur buldu), (bkz: rüştü onur atilla), (bkz: uğur bilgin), (bkz: alper kul), (bkz: meltem yılmazkaya) ve daha sayamayacağım kadar oyuncu topluluğu işlerini icra ederken arka planda hep ali sunal'ın gölgesi göze çarpar. mantıklıdır bu gerçek, elle tutulabilir nedenler barındırır içinde. o oyuncular kendi içlerinde çok yetenekli, eğitimli ve başarılı olmasına karşın onları çekip çeviren, yönlendiren bir lider şarttır her koşulda.

    fakat göze çarpan başka bir hâl mevcut. herhangi bir skeçte oyuncular rollerini oynarken bazı yerleri ya hata yaparak ya da düşük coşkuyla oynarlar. buraya dek bir sorun yok, bunlar olabilecek şeyler. sonrasındaysa ali sunal oyuncunun/oyuncuların düzeltmesi gereken, coşkuyu vermesi gereken noktaları onlara söyler. oyuncular bu noktadan sonra az önceki mazlum, mülayim hâllerini terk eder arkalarına bile bakmadan. ve hırçınlaşırlar bir anda. rolü yaşadığını göstermek amacıyla öyle bağırırlar, öyle abartılı hareketler yaparlar ki adeta ellerini kollarını feda ederler. bazen de tüm bedenlerini. buna tanık olan bizler şaşar kalırız doğrusu. güleriz bir yandan ama abartı ögesi biraz seyrelse miydi bu komedi çözeltisinin içinde? diye de sorarız kendimize.

    danışıklı dövüş mü bu, yani haberli mi yapılır bu tarz ilginçlikler yoksa gerçek pgibolojisi bu mudur oradaki oyuncuların? ortayı bulma konusunda, coşkuyu ayarlama konusunda yeteneksizler midir, isteksiz mi yoksa keyfî midir bunca şey? ali sunal'ın o kendine has kahkahalarıyla adeta istediğini almış bir avcı tavrı takınması, oyuncuların kendinden geçerek yaptığı hareketler, seyircinin bu olay sürekli olmasına rağmen her seferinde şaşırması falan gerçekten büyüleyici nitelikte. tepki verilmesi gereken bir durum olduğunu biliyorsunuz fakat o anın şokuyla tepki de veremiyorsunuz. fazla coşkulu oynayan oyuncu belki o an rolün coşkusunu hissetmiyordur fakat bunu kendine kabullendiremiyordur ve coşkulu olduğu hissedilsin istiyordur. mutluluk pozlarını sosyal medyaya saçan mutsuzlarla aynıdır belki ruh hâli.

    belki de birkaç satır önce yazdığım gibi rol icabıdır bu değişik teknik. rol icabı değilse çok dehşetengiz, rol icabıysa da hoş bir tercih. ama şu kesin ki (bkz: güldür güldür) oyuncularıyla, skeçleriyle, ali sunal ile, seyircisiyle özellikle can sıkıntısının içte filizlenip büyüdüğü zamanlarda izlenmeye, görülmeye değer. sağ olun, var olun güldür güldür ekibi. iyi akşamlar...
    ···
   tümünü göster