1881 1938 hergün daha çok özlüyoruz

yüzyıllarca demokrasi ile yönetilen bir halkı, diktatörlüğe geçirmek istemiş kişidir. bildiğimiz gibi 600 sene demokrasi ile yönetilen osmanlı imparatorluğu yıkılınca, yerine cumhuriyet dediğimiz diktatörlük rejimini getirmeye çalışmıştır. çok ayıp etmiştir. halbuki halk o yıllarda demokrasi diye inler idi. okuma oranı % 99, aydın insan oranı % 100 dü. okumayan % 1 lik kesim de bu aydınlık ile aydınlanmıştı çünkü. halkın yoğun demokrasi taleplerine rağmen kendisi diktatörlüğü seçti. demokrasinin olmazsa olmaz şartı halifeliği ve saltanatı kaldırdı. o da yetmez gibi bir de saltanatı ve hilafeti geri getirmek isteyen muhalefeti de yok etti. (bu yok etme mustafa filminden. can'ım benim). kendi istemiş, sonra kendisi yok etmişti. neyse efendim savaş falan kazanmış diyorlar komutanken. külliyen yalan! bizi kıbrısta olduğu gibi orada da sarıklı cinler kurtardı. aydınlanmış halk, "demokrasiiii" diye inlerken, o ne yaptı? kadınlara seçme ve seçilme hakkı verdi. saltanatta yoktu böyle şeyler. saltanat ve hilafet demek, demokrasi demektir. neyse efendim, demokrasiye bu kadar hazır bir toplumu bu hale getirdi anlayacağınız. şimdiki gibi süper demokrasi yoktu o dönemde. herşeyiyle yıkık dökük bir milleti yeniden var etmesi de tamamen tesadüften ibarettir. şansı yaver gitmiştir.