1. 151.
    0
    Her şeyin bir yaratıcısı olduğu inancıyla, yaratıcının insanlara emirler ve yasaklar (din) gönderdiği inancı farklıdır.

    Bu yüzden sorunu ‘’Allah niye yoktur’’ olarak değil de, yaratıcı niye yoktur diye sorman daha doğru olur.

    Bir yaratıcı var mıdır? Bir yaratıcı olması gerekiyor mu? Evrenin bir yaratıcısı olduğunu düşünmemize neden olan dayanaklar nelerdir? Allah yaratılmaz o ezelden beri vardır deniliyor. Neden, evren yaratılmaz ezelden beri vardır denilmiyor? Yaratıcının başka bir yaratıcıya ihtiyacı yoktur diyebiliyorsak, aynı şekilde, evren yaratılmaz yaratıcıya ihtiyacı yoktur denilebilir?

    2- Argumentum ad ignorantiam, Latince bir mantık terimidir. "Bilgi yoksunluğundan kaynaklanan argüman" anldıbına gelir.
    Bir şeyin yanlışlığının ispatlanamamış olması nedeniyle doğru olduğunu, veya doğruluğunun ispatlanamamış olması nedeniyle yanlış olduğunu ileri sürme safsatasıdır.

    Örnekler
    Allah’ın yokluğu kimse tarafından kanıtlanmamıştır. Öyleyse Allah vardir.
    Hayaletlerin olmadığı kanıtlanamadığına göre, hayaletler vardır. (Vikipedi)

    6- ''allah'ı kim yarattı dediğiniz gibi bu kadar canlı ve cansızı kim yarattı ''

    Biz, tanrıyı biri yaratmak zorunda demiyoruz; ama siz, evreni biri yaratmak zorunda diyorsunuz. Biz, tanrıyı kim yarattı derken bu soruyu gerçek anlamıyla, tanrının var olduğunu kabul edip de tanrıyı kimin yarattığını merak ettiğimiz için sormuyoruz evrenin bir yaratıcısı olduğu iddianıza karşı bir soru olarak soruyoruz. Bu durumda senin ”peki sizi kim yarattı, Siz kendi kendinize oluşuyorsunuz da Tanrı’yı neden biri yaratmak zorunda?” şeklinde bir soru sorman saçma oluyor. Ama ben sana ” tanrının yaratılmayan ve zaten hep var olduğunu kabul ediyorsun da neden evrenin yaratılmayan hep var olan olduğunu kabul etmiyorsun?” diye sorabilirim; çünkü bir yaratıcı olduğunu iddia eden sensin, ben değil.

    5-7- 8- 9- 10- 11- 12- 13-

    Bilmek ve inanmak farklıdır, bu soruların cevabını bilmiyorsun bu yüzden inanıyorsun, kimim, neredeyim, nereden geldim, nereye gidiyorum, nasıl var oldum, ölünce ne olacak, yaşamın bir amacı var mı? Bu soruların cevabını bilmiyorsun.

    Yani fıtratında olduğu için değil, kafandaki bu sorulara cevap vermek için inanırsın, korktuğunda çaresiz kaldığında üstün bir güce sığınmak için inanırsın…
    insanların inanmasının en büyük nedenlerinden biri budur, bilinmezlik. Bu yüzden insanlar hangi dine inanırlarsa inansınlar huzur bulurlar mutlu olurlar; tüm dinler bu sorulara farklı yanıtlar verse de bu böyledir.

    Ateizim; nerden geldik, nasıl olduk, ölünce ne olacak gibi soruların cevabını vermek zorunda değildir dikkat edersen başında a var.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster