tangasından götünün deliği belli oluyordu

daha kendime çalışabileceğim bir iş bulamamıştım. benim dışımda, erkeklerin hepsi çalışmaya gidiyordu. ben de sabahtan akşama bütün gün evde gelinlerle beraberdim. nalanla samimiyetimiz devam ediyordu ve içimden bir his onun canının yannan istediğini söylüyordu. yine bir sabah alt katta bütün aile hep birlikte kahvaltı yaptık ve erkekler çalışmaya gitti. kocası gittikten sonra nalan yine bana laf atmaya falan başladı. kafaya koymuştum nalanı gibecektim. ama nasıl olacaktı bu iş? saat sabahın sekizi, herkes aşağıda. hep birlikte keyif çayı içiyoruz, ama ben am gibmek, nalanı gibmek istiyordum. nalan apartmanın üstündeki dairede oturuyordu. bir bahane uydurmam gerekiyordu, “yukarıda gömleğimi ütülemek istiyorum.” dedim, nalandan anahtarı aldım ve onların daireye çıktım. biliyordum ki biraz sonra nalan da gelecekti. dediğim gibi de oldu, 5 dakika kadar sonra geldi.

nalan “ver ben ütüleyim.” deyip gömleğimi elimden aldı ve yine şakalaşmaya başladık. el şakakları falan derken vücutlarımız birbirine değiyordu. ben şakayla karışık göğüslerini elliyordum. sütyen yoktu ve göğüsleri yumuşaktı, avuçlarımı dolduruyorlardı. bilerek ellediğimi fark etmişti ama çaktırmıyordu. derken ellerim zütüne kaydı, sanki güreş yapıyorduk. bir öpücük kondurdum yanağına, imalai imali baktı bana. sıkıca sarıldım nalana ve öpmeye başladım. “dur, yapma.” falan dediyse de artık benim duracak halim yoktu. i̇kimizin de de altında eşofman vardı. heyecandan titriyordum ve nalanı gibmeyi çok istiyordum. hemen acele yatak odasına sürükledim nalanı. eşofmanının altını ve külodunu dizlerine kadar indirdim, sadece yannanımı dıbına sokmak ve boşalmak istiyordum. bir yandan da korkuyordum, kapı çalacak, birisi gelecek diye. nalan da fazla karşı koymadı, sanki bir an önce işimi bitireyim de gideyim istiyordu.

yannanımı çıkardım fakat heyecandan fazla kalkmamıştı, biraz dıbına bakarak yannanımı ovalayınca kalınlaştı. nalanı yatağa sırtüstü uzatıp bacaklarını kaldırdım. eşofmanı hala dizlerindeydi. dıbını görüyordum. yannanımın başını tükürükledim ve dıbına birden soktum. amı o kadar dar değildi ama sıcaktı. bir kaç kez gidip geldikten sonra yannanımı amından çıkartıp kendi avucuma boşaldım. nalan hemen üstünü başını topladı ve aşağı indi. giderken de “bu benim için yeni bir hayatın başlangıcı.” dedi. o anda pek anlamamıştım ne demek istediğini, ama kısa bir süre sonra anladım. nalanla artık neresi olursa olsun, her fırsatta gibişiyorduk. arabada, evde, ormanda… nereye beraber gitsek mutlaka nalanı gibiyordum. dıbını, ağzını, göğüslerinin arasını ve adet olduğu zaman zütünden gibiyordum.
nalanla artık karı koca gibi olmuştuk, her fırsatta en az iki kere gibiyordum. fakat yine de aklım yeşimdeydi, yeşimin o güzel zütündeydi, kurutmak için balkona astığı o ciksi tanga külotlarındaydı. hatta nalanı giberken bile yeşimi hayal ediyordum. son zamanlar yemek vakitlerinde genelde yeşimlerde takılmaya başlamıştım. nalan bu durumu kıskanıyordu ve yeşimle araları da pek iyi değildi zaten.

yine bir akşam keremle birlikte yeşimlere çıkmıştık. tv’de korku filmi seyrediyorduk. yeşimin kocası yatmıştı. ben uyuma bahanesiyle uzandım, benim koltuğun baş tarafı boştu. yeşim geldi benim uzandığım koltuktaki boş kısma oturdu. önümdeki masadan keremin görmesinin imkani yoktu, hem zaten beni uyuyor sanıyordu ve de kendini filime iyice kaptırmıştı. bu benim için ele geçmez bir fırsattı. aradan 5 dakika geçti, ben uyuyormuş gibi yapmaya devam ederek yeşimin bacaklarına yaklaşmaya başladım. başımı yeşimin bacaklarına dayadığımda bir tepki vermedi, uykuda yaptığımı zannetti herhalde. yeşimin üzerinde kısa bir şort vardı ve ben o bembeyaz bacaklarını yastık olarak kulanıyordum.

biraz sonra başımı döndürdüğümde yüzüm amıyla burun buruna gelmişti. dıbının o güzel kokusu ve sıcaklığı benim yannanı kaldırmaya yetmişti. kerem görmediği için rahat davranıyordum ve yeşim de hiç tepki vermiyordu. elimi başımın altına, tam dıbının üstüne koydum. parmaklarımı yavaşca oynatmaya, şortunun üzerinden dıbını okşamaya başladım. yeşimden yine ters bir tepki gelmeyince elimi şorttan içeri soktum. amı hafif kıllı idi ve sıcacıktı. tanga külodunu kenara çekip dıbının kıllarıyla ve bızırı ile oynadım. parmağımı dıbına sokup çıkarmaya başladığımda yeşim yavaş yavaş geriliyordu. amı iyice sulanmıştı ve az sonra küçük titreşimlerle boşaldı. parmaklarımı ağzıma zütürüp dıbının sularını yaladım, acayip tatlıydı. sonra başımı yeşimin kucağından çekip yine koltuğun minderine koydum.

derken film bitmek üzereyken yeşim kalktı masayı toparladı, ben uyuyormuşum numarasına devam ettim. filim bitince kerem beni uyandırmaya çalıştı, “hadi volkan kalk, eve gidelim.” dedi. yeşim ise “bırak çocuk uyuyor, uyandırma, burada yatsın.” dedi ve üstüme birşeyler getirdi örttü. kerem de “yenge ozaman ben kaçtım, gidip yatacam, uykum var.” dedi ve gitti. ben acayip heyacanlıydım ve uyuma numarasına devam ettim. yeşimin kocası içeride yatıyordu. yeşimin ne yapmak istediğini anlamamıştım. o zamana kadar yeşime birkaç kez sürtünmüştüm ve bana sert sert bakmıştı. bana yaklaşmaya pek cesaret edemiyordu. kendi kendime “bu gece bu iş olacak, sonunda gibecem yeşimi.” dedim içimden. fakat öyle olmadı. yeşim yatak odasına gitti. sanki bana garez yapar gibi kocasını uyandırdı ve kocasıyla 2 saat gibişti huur. salonun kapısını tamamen açık, yatak odasının kapısını da aralık bırakmıştı, kocasıyla gibiştiğini benim duymamı istiyordu adeta.

onlar içerde gibişirlerken ben de salonda yattığım koltukta yarağımı çıkardım, 31 çektim ve yeşimin o güzel zütünü hayal ederek çaresizce uykuya daldım. o şekilde sabah oldu. yeşimin kocası her sabah 07:00 de işe gidiyordu. kocası gittikten 15 dakika sonra sessizce yatak odasına geçtim. yerde serili kocaman bir yatak vardı ve yatakta yeşim yan dönmüş bir şekilde yatıyordu. sıcaktan yorganı ayakucuna ittirmişti. üstünde ince bir gecelik, altında ise ipi zütünün arasına girmiş bir tanga vardı. aman tanrım o ne güzel bir züt öyle. yavaşca geçtim arkasına uzandım. elimle omuzunu bir yokladım, “uyanıkmısın?” dedim, bir cevap vermedi, sadece yastığa sarılıp sol bacağını karnına doğru çekti iyicene. yeşimin o hasta olduğum, hayalini kurarak 31 çektiğim zütü kabak gibi ortadaydı.

geceliğini yavaş hareketlerle yukarı kaldırdım, tangasından zütünün deliği belli oluyordu. elimi atıp zütünün etli yanaklarını okşamaya başlayınca, yeşim biraz kıpırdadı. tekrar uyanık olup olmadığını sordum, yine bir cevap vermedi. galiba bu sefer yeşim uyuma numarası yapıyordu, geçen gece benim yaptığım gibi. yavaşca zütünün yanaklarını yalamaya başladım. dilimi züt deliğine değdirince yeşim biraz irkildi, fakat hiç sesini çıkarmadan uyuyormuş gibi yapmaya devam etti. ben biraz durakladıysam da daha fazla dayanacak halim yoktu, yannanım kazık gibi olmuştu. eşofmanımın altını, külodumla birlikte indirdim. yannanımın kafasını tükürükledim ve yeşimin o etli zütünün arasına sürtmeye başladım. dünyada böylesine bir heyecan daha olamazdı herhalde. boşalmamak için kendimi zor tutuyordum.

biraz daha sürttükten sonra artık dayanamayıp yeşimin zütünün arasına boşaldım. döllerimle ne kadar da güzel görünüyordu yeşimin o beyaz zütü. yannanımdan gelen son damla dölleri de parmağımla züt deliğine sürüyordum ki, yeşim birden sırtüstü döndü ve uykudan yeni uyanmış gibi yaparak gözlerini açtı. sanki beni gördüğüne çok şaşırmış gibi, “sen ne yapıyorsun burda?” diye sordu. ben de “dün geceden yarım kalan o işi tamamlamak için geldim.” dedim. yeşim elini zütüne uzatıp parmaklarıyla döllerimi sıyırdı ve bana döllerimi göstererek “vaziyete göre sen o işi tamamlamışsın bile.” dedi. ben de “dur bakalım hele, daha yeni başladık.” diyerek elimi dıbına attığım gibi tangasını yana çektim ve dıbını yalamaya başladım. artık 31 çekmelerimi süsleyen kadını gibmeme az kalmıştı.

tangasını çıkardım ve dıbını deliler gibi yalıyordum, yeşim de dilimi dıbına sokmam için eliyle başımı dıbının üstüne bastırıyordu. dilmi dıbının içinde oynattıkça yeşimin amı daha da sulanmaya başladı. tam gibilecek kıvama gelmişti. benim yannan yeniden kazık gibi oldu. daha fazla sabredemedim, biran önce o sulu dıbını gibmek istiyordum. yeşimi yan çevirdim, demin uyuyormuş gibi yaptığı pozisyona getirdim. yannanımı arkadan o sıcacık dıbına soktuğumda yeşim bir ‘ohh’ çekti. ben pek birşey yapmıyordum, yeşim ileri geri gidip geliyordu. yaklaşık on dakika kadar sonra yeşim boşaldı ve bana “ben bittim. boşalacağın zaman sakın içime boşalma!” dedi. oysa benim daha boşalmaya niyetim yoktu, yeşimi daha o güzel beyaz zütünden gibmek istiyordum. yarağımı amından çıkardım, bir elimle züt yanaklarını ayırıp diğer elimin parmaklarını dıbının sularına bandırıp amsuyunu züt deliğine sürdüm. yeşim zütünü gibeceğimi anlamış olacak ki kaçmaya çalıştı, ama nafile, gibmeden bırakmaya hiç niyetim yoktu.