1. 51.
    +5
    ilkokul 4 veya 5. sınıfta hocalar piknik yapıcaz dediler.. tabi biz de çocuk aklı sevindik.. akşam annemizden babamızdan aldık paraları, 2 gün sonraki pikniğin heyecanıla yaşıyoruz ama nasıl bir heyecandı anlatamam, bahar gelmiş okul bitmeye yaklaşmış falan.. gittik o gibtiğimin pikniğine.. ben ne bileyim amk bütün gün sahil kenarında ağaçlık, gibik bi yerde duracağımızı.. sabah tam kendimi vererek sıçmadan çıkmışım evden, hani tam konsantre olmadan yarım yamalak sıçmışım anlıyon mu? bi kısmı zütte bağırsakta kalmış.. gittik pikniğe ilk bi kaç saat bi gibim yok, zaman geçtikçe o kalan taklar piknikte yediğim şeylerle birlikte bi sıkıştırmaya başladı amk, oturduğum yerde bi bacak hareketimle bütün nevaleyi saldım dışarı, en sevdiğim açık renk şortuma 4 posta içimi döktüm o gün. ilk iki posta fırtına öncesi sessizlik gibiydi.. azar azar sıvılaşmaya yakın taklar küloduma aktı.. üçüncü posta benim için tam bir yıkım oldu, hayatımda öyle tazyikli sıçtığımı hatırlamam.. 4 boşalmadan sonra gibte kalan dölün yürürken dışarı akması gibiydi, az ama etkileyici.. ve ben bütün bunları kendi köşeme çekilmiş, küçücük ayaklarımla bağdaş kurmuş kendi içimde yaşarken, o küçücük aklımla "lan nası sıyrılırım bu işin içinden, daha bu yolun dönüşü var otobüse bincez" diye düşünürken, herkes voleybol oynuyodu, umarsızca gülüyordu, eğleniyordu. heresin keyfi neşesi yerindeydi.. bide nispet yapar gibi ikide bir beni çağrıp duruyolardı dıbına goyum hadi gel gel diye nereye geliyorum kalkmamla beraber şortun paçalarından bi ton tak akıcak. 1 saat falan öyle oturarak geçirdim ortalıkta ne kadar sinek varsa benim züte toplandı kendimi o kadar kötü hissettiğimi hatırlamam. ve o günü cehenneme çeviren bi ayrıntı daha var, toplanıp gitme vakti geldiğinde en son ben ayağa kalktım bilerek. herkes arkasını dönüp az bi şey uzaklaştıktan sonra. paçamdan dizlerime süzülen haylaz sıvı tak tanelerini elime geçirebildiğim otlarla silmeye çalıştım, sınıfça otobüse bindik, bütün otobüs lağım çukuru gibi koktu herkes benim yaptığımı anladı dik dik baktı. allahım o bakışları unutamıyorum utancımdan yol boyu kafamı kaldıramadım. otobüsten güç bela indikten sonra eve gidene kadar yolda 1 posta daha saldım nası olsa olan oldu mantığından hareketle. annem önce bağırdı çağırdı, ben ağlayınca dalga geçti. kapıda oldu dedim, daha çok dalga geçti.. daha çok ağladım..

    olm bu bi çocuk için nası bi yıkımdı anlatamam bire bir yaşadım hepsini lan. sıkılıp okumazsınız diye tam olarak duygusal çözümlemeleri yapmadım ama yaz desen sabaha kadar yazarım. zayıf hafızam yüzünden çocukluğuma dair nerdeyse bi gibim hatırlamayıp da bunu ayna gibi hatırlamam çok acı lan.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster