1. 51.
    +1
    @28 elim ayağım titredi amk delisi. senin tarihe bakış açına da yorumlamana da sokayım, çıkarmayayım ben. yarak kafalı imparatorlukları tanımlarken elbette ki ırk bildirimi yapılmaz. ama gel gör aslî olan, imparatorluğu vücuda getiren bir millet her zaman vardır. Misal günümüzde amerika'ya bak. aynısını karşılamaz ama bir bak. anglosakson taşak kafalılar o 95 milletten adamın köküymüş gibi duruyor.
    ha gel gelelim diğer mevzuya. at kafası, planlama, strateji, eğitim, teknoloji olmadan sırf ırkı arnavut ya da diğer devşirme soylardan olan askerleri doldurarak harbe mi gidilir, fetih mi yapılır? ha dersinki bu faaliyetleri düzenleyen beyinler de devşirmeydi. ha o zaman da geliyoruz, bu devşirmelere bu imkânı veren aslî unsura. kim bu aklı çok çalışan, emri züt giben? padişah hazretleri. birde baktım ne göreyim, adam türk'müş!
    he peki neden devşirmelere bu kadar imkân vesaire tanınmış da türk askerler tımarlı sipahi, akıncı vesaire olarak kalmış? ona da "milletine güven" diyoruz mal taku. yani devletin başındaki yüzyıllardır süregelen akıl diyor ki; ben sınır boyuna, köye, toprağa ırkı farklı, ilmî farklı adamı yollarım, insandır beşer, şaşar en iyisi zütü sağlama alalım. yerleştirelim bizim çocukları, tarımsa tarım, esnaflıksa esnaflık neye güçleri yetiyorsa onu yapsınlar. he tabii bir nüans var. sen kendini "bizim çocuklar"dan ayrı tutmazsan, sana canı feda bu milletin, devletin. yok tutarsın, o zaman senin de ananı gibeyim.
    arnavut'sun. saygım var. odur ki; şu an bu topraklarda hayatını sürdüren bir çok zütveren soydan farklı olarak son ana kadar direnen bir milletin tohumusun. ama tiynetini gibtiğim, atan, eben inim inim inlerken, roması ayrı bizans'ı ayrı giberken, papası, kutsal germen'i ananızı düdüklerken sizi karanlığınızdan çıkaran insanlara da "tarım yapıyordunuz vik vik, bir fetih yaptık vik vik" deyip durma.
    bu millet, ne zaman aslî unsuruna sırt çevirdi, yaraklara yan bastı. çok eskiye gitmeyelim, evveliyatı da var. B. selçuklu'dan al kaseti. iran'da iran, iran'da iran dediler, milleti gibtiler. sonra kutalmış oğlu süleyman giberim böyle aşkın ızdırabını dedi, kurduk türkiye selçukluları'nı. hooop yine aynı terane. keykubad'mış, keyhüsrev'miş sultan unvanını alırken bile fars'a iran'a öykündüler, garibim danişmentliler çığlıklarla "türklük'ten uzaklaşırsak ebemizi fişteklerler" deseler de dinlemediler, hazin son. osmanlı'ya geldik. her şey güllük gülistanlık, işleyiş nefis. sonra ver kapitülasyonu, yap ıslahatı, gib öz çocuklarını derken yine tepe taklak. şimdi cumhuriyet'teyiz rabbime milyarca şükrolsun. atatürk'ün hizmeti ya bu. dedesi arnavut hani. sen aç bakalım neymiş atatürk'ün millet anlayışı, milliyetçilik görüşü. sana bunun hakkında tez yazar, yazdığım tez ışığında giberdim beynini ama seviye çok yükseldi.
    panpa, ben bağnaz, gözü kör, şoven bir adam değilim. ama "atatürk milliyetçiliği" denen şeye inanır, uğrunda can veririm. ben seni ikinci sınıf görmüyorum. ırkının, soyunun geçmişteki hizmetlerini, gelecekte olacağına emin olduğum hizmetlerini gözardı etmiyorum. senin canına kast edecek her türlü huur çocukluğunda hemen yanı başında durmayı görev adlediyorum. inan tüm bunları kalpten söylüyorum. senden de sadece azıcık mantıklı düşünce, azıcık saygı bekliyorum. çok mu amk?

    özet: biz didişirken zütümüzü gibiyorlar.

    seviye düşürücü: vajina, popo, göğüs.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster