1. 1.
    +7
    amk apaçisi sizin yüzünüzden adalar da tak gibi oldu

    Kış aylarında 15 bin kişinin yaşadığı Adalar’ın haziran, temmuz ve ağustos nüfusu girdili-çıktılı 350 bin; 90 günde (yerlisi hariç) 335 bin kişi bu dört adada günübirlik tatil yapıyor.

    Adalar esnafı banknotları cebe indirip, gün sonunda en yükseğinden Z raporu alıp evinin yolunu tutuyor. Adalılar ise esnaf kadar müsterih bir uykuya dalamıyor…

    “Her yıl aynı mevzu; Adalar halkı, turistlerden şikâyetçi, sanki bilmiyorduk” demeyin.

    Sizin bahçenize biri girip, iki bodur ağacın arasında mayosunu değiştirse…

    Hanenize 5 metre mesafede; belinde siyah şambreli, beyaz slipinin arkasına yosun yapışmış, parmak arasındaki kumları temizlerken komşularınızı dikize yatsa…

    Denize kafasını sokup-çıkarıp, ağzından aldığı deniz suyunu burnundan ‘bürü bürü’ diye çıkaran yağız delikanlının sesiyle güne başlasanız…

    Kahvaltınızı balkonda yapmaya hazırlanırken; 1.5 saatlik seyahatten sonra adaya ulaşmış haşlanmış yumurtanın kokusu buram buram yüzünüze vursa…

    Plajda, kumların arasına gömülmüş kelek karpuzun dişlenmemiş dilimlerine üşüşen karasinekler cdıbınızdan girse…

    Gezmek için değil de yarış yapmak için bigiblet kiralayan iki velet, çarşının ortasında size çarpsa…

    Adalılar her yaz 90 gün boyunca bin bir çeşit tacize uğruyor. Hazine arazilerini yağmalayıp gecekondu diken kara kalabalıklar, deniz kenarında evi olan insanlardan böyle intikam alıyor.

    Polis, jandarma, zabıta, kanun, nizam; hiçbiri çözemez…

    Sosyolojik bir vaka, toplumsal bir cinnet, kabullenilmiş bir ahlaksızlık; karşınızda lumpen ordusu!
    ···
   tümünü göster