1. 301.
    +1 -2
    bu çok bomba lan sahdfahf

    hoca akşehir'de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış, bir aşçıdır. öbürü ise boynu bükük bir fakir. aşçı sözü almış:
    - hocam demiş, bu adamdan davacıyım ben. dükkanın önünde kuru fasülye pişiriyordum. tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. bu adam elinde bir somunla geldi. kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya. nihayet koca bir ekmeği bitirdi. ondan fasülye buğusunun ücretini istedim, vermedi.

    hoca anlatılanları dikkatle dinledikten sonra fakire dönüp :
    - doğru mu bunlar? diye sorar.
    - evet, der fakir adam.
    - öyleyse para keseni çıkar bakalım.
    zavallı fakir, kadı efendiye karşı gelemez. i̇çinde üç beş akçe bulunan kesesini hocaya uzatır.
    hoca bu sefer aşçıyı çağırır yanına. keseyi kulağına yaklaştırarak şıngırdatmaya başlar. sonra da :
    - haydi der aldın işte alacağını!
    aşçı: - nasıl olur? diye şaşkınlığını belli eder. paramı
    vermediniz henüz.
    hoca cevap verir:
    - fazla uzatma der, yemeğin buğusunu satan, paranın da sesini alır elbet!..
    ···
   tümünü göster