işte bu da benim aşk hikayem daha 5 yasindaydim

komşumuzun kızı vardı, böyle sarı saçlıydı, mavi gözlüydü galiba...

tek arkadaşım "o"ydu benim. " o " benden 1 yaş büyüktü ama...
ailesi çalıştığı için kreşe gönderiyorlardı, hatırlıyorum da sabahları kalkıp fırlardım yataktan acaba arabaya binerken görebilir miyim diye? görüyodum da bazen...

sadece hafta sonları oynayabilirdik, bizim bahçeye inip toprakla oynardık, çamur yapıp bi şeyler yapardık işte.

ben daha "o" gelmeden aşağı inerdim oynayacağımız yerdeki tüm taşları seçerdim,"eli acımasın... "
bazen unuturdum eli acırdı, benim de canım yanardı hemen elini tutardım "öpim de geçsin... " o zamanlar küçüktük ya öpünce geçiyodu...
o taşları nasıl unuturdum orda lan, kendime kızamıyordum daha küçüğüm aklım ona ermiyor ya...
taşlara çok kızardım amk!

ben genelde güzel şeyler yapardım çamurdan daha yetenekliydim," o"nunkiler de dandik olurdu:) hemen bozardım yaptığım şeyi çünkü "o" çok güzeldi "o"nun yaptığı benimkinden güzel olmalıydı...

sonra bi gün annem dedi ki "komşumuz taşınıyor gel gidip veda edelim" ... ben ilk başta anlamadım herhalde çarşıya felan gidiyolar ne bilim lan daha 5 yaşındayım... vedalaştık kafamdan "tühh bugün oynayamayacağız neyse artık haftaya oynarız... "

bi daha hiç gelmedi biliyo musunuz

ben de zaten bi daha taşları hiç seçmedim, elim acıdı ama hiç kimse öpmedi geçsin diye...