1. 1.
    +2 -1
    ir.

    zamanının tetris çılgınlığı, sanal bebek çılgınlığının ön adımıydı bu biz 80lerde doğan nesil için, nesildaş panpalarım iyi bilirler tetrisin ve sanal bebenin bizim hayatımızdaki değerini ve önemini

    90 lı yılların en büyük sıçma eğlencelerinden birisiydi bi zamanlar,

    tam rekor denemesine kalkışmışken sıçasın gelir, tetristeki parçalar hızlanmıştır, pauseye basıp sıçıp sonrasında oynıyım desen aradan zaman geçeceği için parçaların hangi hızla geldiğini unutacağın için play tuşuna bastığın anda yanacağını bilirsin ve bu yüzden elinde tetrisle sıçmaya gidersin ve rekoru kırana kadar pozisyonunu bozmazsın, rekoru kırdığın anda sevinirsin ve kalkmaya yeltenirsin ama maalesef artık çok geçtir, çünkü bacakların tutulalı 15 dakikadan fazla olmuştur ama yine de mutlusundur, dönemin bir çok tetris şampiyonu şu anda ya duvar ustasıdır ya da inşaat mühendisidir,

    ama aramızda çok fazla liseli olduğu için bunun nasıl büyük bi haz olduğunu anlayamaz, yazık lan onlara

    daha sonra bir hobi haline gelir

    ve ne vakit sıçasın gelse eline tetrisi alıp öyle girersin tuvalete böylece kendine küçük sürprizler yaparak sıçmayı daha eğlenceli bir hale getirmiş olursun

    daha da sonra klagib koşullanmaya döner olay, pavloğun itine dönüverirsin, ve vakit tetris oynamaya kalksan sıçasın gelir bu sefer çünkü daha önceden her sıçışında tetris oynamışsındır

    ve vücut ister istemez artık tetris oynadığında aynı anda sıçtığını zanneder

    ve böylece bir çok tetris rekortmeni bir zamanlar tetris sevdası yüzünden donuna sıçmıştır

    daha da sonra tetrise küsersin ne vakit oynasan sıçacağını getireceğini bildiğin için oynamamaya başlarsın, hatta kurtulabilmek için sıçmaya girdiğinde bile tetris oynamazsın artık ve artık tetris hayatından çıkmış olur o andan itibaren

    sıçmaların çok anlamsız ve boş geçmeye başlar, sıkılmamak için boş boş düşünürsün, o takların soyun üzerinde nasıl durduğunu bile düşünürsün sırf düşünmüş olmak için

    ve sonra kendine bir sıçma hobisi bulmak zorunda hissedersin kendini, ve çizgi romanlara yönelirsin, gırgır, leman, l-manyak, lombak gibi dergilere sararsın, gazete dergi okursun, bulmaca çözersin sıçarken ama tetriste almış olduğun hazzı vermez insana

    ve tam sıçmaların hayatında tamamen monotona sarmışken nokia markası modeli 5110 olan o mucize aleti sürer piyasaya, piyasadaki en pahalı telefondur, çalışır didinir alırsın bi tane ve içinde yılan oyunu olduğunu keşfedersin ve sıçmalarına yeni soluk getiriverirsin bir anda ve

    kısır döngü bu şekilde devam eder panpalarım
    ···
   tümünü göster