1. 1.
    +1
    bir zamanlar bizde helal süt emmiş birini severdik abi. deli divane olurdum onun için. daha gurbete düşmemiştim. o gemi senin bu gemi benim, daha diyar diyar dolaşmamıştım o iklimlerde. altın bileziğim vardı, ölesine sanat ince tesfiye. 350 lira haftalık alırdım abi. i̇şte böyle tanıştık bir düğünde. sonra gezinti yaptık efendicağızıma. bir kaç gezme, ezme,dizme baktım ölüyorum abi. sanki bir ton kömür düşüyor burama. allahın emri peygamber efendimizin kavli dedim, kapandım ellerine. anandan babandan isteyeyim dedim, aaa baktım derhal renk değişti. ulan hani beni severdin dedim? hani bana ölürdün dedim? seviyorum dedi abi, ağladı. eee yüzükleri alalım dedim. bir kaç gün sabır dedi. sonra yeminler etti, söz verdi.bak bir sabah buluşacağız kasımpaşa'da bizim sokağın başında dedi ve beyoğluna çıkacağız dedi abi. yüzükleri alacağız işte o sabah. sonra da tepeden inme böyle babasına gideceğiz. neyse, o sabah abi ben dikildim bizim sokağın başına. aynen fener misali böyle. baktım orada bir çocuk, elinde bir mektup osman abi sen misin abi dedi? he dedik. bunu bir abla verdi dedi, mektubu uzattı iyi mi? ne yapsa beğenirsin abi? bana herşeyi anlatmak istermiş ama cesaret edemezmiş, biz ayrı dünyaların insanıymışız. beni severmiş ama gene de mesut olamazmışız. dünya dar geldi şehirde. baktım gece gündüz karıştı, herşey böyle bulandı rakı rengi oldu, şarap rengi oldu. ölüyorum anam dedim, dar attım kendimi gemilere... bir ara kendimi denize atayım dedim. bir arap vardı o kurtardı. sonra deliliğe vurdum abi. işte sonra da senle tanıştım. sen! sen! sen canım arkadaşım! şimdi öğrendin hikayemi abi.
    ···
   tümünü göster