1. 1.
    +91 -15
    sabahattin ali'nin kaleminden çıkma en etkileyici metinlerden biri. her şeyden önce romanın dilinin, birçok eski sözcüğe rağmen, insanı sarıp sarmalayan bir ahengi olduğunu söylemekle işe başlayalım. bana göre okuma temposunu yavaşlatabilecek bir eskiliği olmasına karşın dilin kullanımı o kadar ustaca ki, bırakın yavaşlamayı, hafif şiddette akıntılı bir suyun içindeymişsiniz hissini veren bir akıcılıkla insanı kendine hayran bırakıyor. romanın hikayesinin ve karakterlerinin , özellikle raif ve maria, gerçeküstü ve şiirsel yanlarını ustaca dengeleyerek inandırıcılığı üst seviyeye çıkarıyor usta anlatıcı. modern dünyada o kadar naif, içine kapalı ve duygusal insanların olmadığını bilenler için kurguya özellkle eklenmiş "raif efendinin defteri" öğesi görevini büyük bir başarıyla gerçekleştiriyor. kürk mantolu madonna imgesini sırtında bir yük gibi taşıyan maria puder ise kimi zaman bir portrenin dışına yanlışlıkla taşırılmış bir boya gibi çok insan çok yerde. kitabı bitirince, bu kadar sıradan ve trajik bir hikayenin insanı çarpacak denli güçlü bir etkiyi taşımasının gerekçesini aranıyorsunuz zihninizde. öyle ya hikaye temelde, çoğumuzun dalga geçtiği yeşilçam melodramlarının izlekleriyle bezeli. o halde bu romanı bu kadar güçlü kılan ne diye sormadan edemiyorsunuz. ve aklınıza ilk gelen yanıt, "yazarın dehası" oluyor doğal olarak. ama yine de daha derinine inip bakmak lazım sanki.
    ···
   tümünü göster