1. 1.
    +589 -44
    dün akşam 31 materyali için akşam çöp saatinde apartmanı dolaşmaya çıktım.
    belki yaşanmışlıklarla dolu bir kilotlu çorap belki dışardan söylenmiş yemek siparişinin kutusna atılmış dudakları silmek için kullanılmış kolonyalı bir mendil ne bileyim insan hayal ediyor işe yarayacak şeyler çıkar mı diye. çıkmasa bile hayali yeter. bacaklardan sıyrılarak çıkmış bir ten rengi çorap delikli bile olsa gerçeğe bu kadar yakın his başka nasıl yakalanır?

    neyse konuyu dağıtmayayım. çıktım dolaşıyorum eskiden olsa lambaları yakmazdım ama bu gibtimin sensörlü lambaları şak şuk yanıp sönüyor. üst kattaki dul komşumuzun çöp poşetini bıraktığını gördüm bayadır yakalayamıyordum dedim belki işe yarar bişeyler çıkar.

    açtım karıştırdım içini ıvır zıvır bi sürü şeyin altından kabukları sıfır siyah bir araba gibi parlayan patlıcan çıktı içinden. sağına soluna baktım taptaze bozuk filan değil. koklayıp yaladım biraz tuzluydu. kesin dedim dıbını kurcaladı bununla. o anda içimde kanat çırpan kelebek hayata inancını kaybedip bıraktı kendini, sanki bi yerlerde 31 çeken bi çocuk basıldı, sanki içimdeki 31 ci öldü.

    kapıyı çaldım. kadın çıktı gözlerimden süzülen yaşlara bakarak elini bana doğru uzattı. bende uzun zamandır seni bekliyordum lütfen ağlama çok mutlu olacağız derken çektim belimden yılan derisi kemerimi. ulan aşağılık kadın somalide çocuklar aç karna 31 çekerken sen nasıl bu taptaze patlıcanı dıbına sokup çöpe atarsın. askılı kolsuz bodysinin içinden sallanan memelerine vurdum kemerimin tokasını. tam bağıracak oldu patlıcanıda soktum ağzının ortasına kafasına kemerimi dolayıp hafif kapıdan çıkarıp kapıyı sertçe çektim boynu kapının arasında kaldı mosmor oldu yüzüne doğru iğrenen bir bakış atıp göğüslerinin arasına yeşil bir balgam bıraktım tepkimi somutlaştırark sonra çekip gittim yanı hafifçe kopmaya başlamış terliğimi apartmanın sessiz koridorlarında sürterek
    ···
   tümünü göster