kızlık zarını önemseyenler bir gelsin

ben sizlerin deyimiyle bu konularda yobaz ve muhafazakar düşünen bir insanım. kadının kızlık zarını, bir kaç defa beraber kahve içip bir daha ömründe hiç görmeyeceği dallamalara değil, ömür boyu aynı yastığa baş koyup, binlerce şey paylaşacağı, beraber gülüp ağlayacağı, gezip tozacağı, maç izleyeceği, aynı sofrada yemek yiyeceği adama saklaması gerektiğini düşünüyorum.

sen 26 yaşında evlendin diyelim. 76 yaşında da öldün.. 50 sene o kadınla beraber yaşayacaksın.. 50 senede milyarlarca anın birikecek. üzüntüler, sevinçler, gülmeler, ağlamalar vs.. 50 sene aynı yastığa baş koyduğun kadının bekaretini almak senin mi hakkındır? yoksa marmaris tatilinde bir temmuz akşamı tanıştığı ve bir daha hiç görmediği oğuzcan isimli dallamanın mı? karıyla 50 sene yaşayan sensin kanını akıtan üç günlük oğuzcan.. ee gibeyim böyle modernliği afedersin!

bekaret bir bilinç, vicdan ve sorumluluktur.. bu vicdanı taşımayan kadın gibtirsin gitsin evlenmesin.. özgürlerin, keremlerin, oğuzların fahişesi olsun.

yaklaşan yaz günlerinde çeşme sahillerine akacak kezbanlara duyurulur..