1. 26.
    0
    @26 bir ayet, kendinden önceki ayeti geçersiz kılıyor ise, eski ayetlere ihtiyaç kalmamasını sağlıyordur. bu şekilde ele alırsak da kur'an'ın 6666 ayetten çok daha az ayete sahip olması gerekir. niye o kadar laf salatası yapılsın ki?

    "ateistler; savaş ve barış durumuna göre gelen ayetleri ele alarak çelişki yaratıyor" diyorsunuz. madem ki allah'ınız herşeyi görmeye muktedir; sonucunu bildiği şekilde ayetler indirebilirdi. ama işlem bittikten sonra "ya zaten aslında şöyle olacaktı" gibisinden ayetler göndermenin alemi nedir?

    basit bir örnekle rıdvan dilmen'in "gol olur" demesi gibi. gol olmadığı takdirde "ben ikinci yarıda kesin gol olur anlamında söylemiştim" şeklinde bir açıklama yapması ancak ve ancak bir kandırmacadır. keyfi durumlarla ve tutarsızlıklara göre ayetlerde meydana gelen değişiklikler de bize yalnızca kur'an'ın insan(lar) tarafından yazıldığını gösterir.

    kılıç zoru ile hristiyanlaştırılmaya çalışılmış yahudi rahipler, yahudilik'i yeniden ayağa kaldırma ve hristiyanlık'ın karşısına dikme gibi bir şansları olmadığından; kendi başlarına geleni, hristiyanlık'ın başına getirmek istemiş ve bu şekilde muhafazid'i kullanarak yeni bir din ortaya çıkarmışlardır. yahudilik ve müslümanlık arasındaki ibadet benzerlikleri, inanış uyuşmaları ve stratejik konuların da açıklaması budur. islam yayılmaya başladıkça, hristiyanlar ile çatışmalar olacağını bilen yahudi rahipler, ortaya taktiksel bir kitap çıkarmışlardır. bunu yaparken oldukça eskiye dayanan tarihlerini, daha önceki mısır medeniyeti'nin ilimlerini ve inanışlarını ve tabii ki tutarlılık açısından hristiyan inanç sisteminin belli noktalarını da bu dine yerleştirmişlerdir. yani kur'an aslında stratejik bir kitaptır ve soru işaretlerine mahal vermemek için, kendinden önceki ahkamı geçersiz kılan ayetlerle dolup taşmıştır. merak eden ve mantıklı şeyler soran herkese göre yeni bir cevap eklenmiştir. bunun dışında islam bir cihad dinidir.

    islam'ın 5 şartına bakalım.
    1) kelime-i şahadet getirmek: ortak bir ülkü üzerine yemin etmek, ittifak sağlamak.
    2) oruç tutmak: savaş esnasında, çöl sıcağında fiziksel olarak dayanıklılığı artırmak, açlığa ve susuzluğa karşı gelmeyi güçlendirmek.
    3) namaz kılmak: nafile olanları saymazsak, günde 5 kere hareket edip, fiziksel açıdan iyi bir kondüsyon sağlamak. ayrıca namaz öncesi abdest ile temizlik ve hijyen oranı artırılıp, salgın hastalıkların önüne geçmek.
    4) fitre ve zekat vermek: paylaşma duygusunu güçlendirmek. savaş anında sosyal statü farklılıklarını kaldırmak. yetinmeyi öğretmek.
    5) hacca gitmek: savaş esnasında uzun yürüyüşlere ve kalabalıkla aynı anda hareket etmeye uyum sağlamak.

    bunların yanı sıra, komşuluk ilişkilerine önem verilmesi, cahiliye dönemi halkının birbirinden kolayca etkilenip birşeyleri kabul etmesiyle alakalıdır. "islam oldukça iyi. vaatleri de güzel. gel sen de müslüman ol" diyen sevdiği komşusuna, ahbabına, hısmına itimat eden tiplerle islam dini kalabalıklaşmıştır.

    kimi yerde şerri hükümlerin uygulanması da aslında göz korkutmadan başka bir amaca hizmet etmemektedir. islam'ın erken dönemlerinde, suç işlediğiniz takdirde uygulanan (bugün de karşımıza çıkan) organ kesme, idam gibi göz korkutucu cezalar vardır. neden mi? savaşta elleri olmayan bir adam ne işe yarar?

    ben de bunu savunuyorum arkadaşım. kim ne derse desin.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster