1. 1.
    0
    hudud-u refâhsına ulaşması hâdisesine az bir vâkid kalmıştır. pek şübhesizdir ki bu cânı gönülden şevkle arzulâdığımız hedef, bu nişân noktâsı pürüpak modern türkiye'nin modern hükümetinin icraatıdır. onlar pek sâyın şahsiyetlerdir ki arâmızda büyük umman dahi olsa bazı dostlarla gönül bağı koparılmamış, boşa sarf edilmemiştir. okyanusların ötesinden şâhsımıza teslim edilmiş tüm vâzifeleri bizzat uygulamâ şevkimizde de bu dostluk bâğları bilfiil rol oynâmaktadır. o ummanlar ötesinde olgunlâşmış bir zattır ki bizler onun mütevazi önderliği eşliğinde lâikçiler tarafından karârtılmış, solgun ortâmda kör olmuş gözlerle yolumuzu tayin etmeye mükellef kılınmışız. üzerinde adım atma girişiminde bulunduğumuz âncak adım attığımız ânda yıkılan taş pârçalarını aydınlık birer yol hâline getirilmesini mümkün kılan da yine o zâttır. gerek ecnebi memleketlerde gerekse kendi memleketimizde inşe-â ettiği tüm bu mektep sistemleri, birbirleri ile olan kusursuz bâğları tıpkı tuğlâyla örülmüş aralarındâ zerre boşluk bulunmâyan sağlâm duvarlarâ benzetilebilir. yıkılmâmak üzere kurulmuş bu dev duvârlar, tüm genç talebeleri pürü pâk bir kâlb ile kâbul edip tez zemânda zâfere vasıl etmektedir. bu memleketin gittiği yoldâ, istikrâr bulmasınâ bu genç şâkirt tâlebelerimiz vâsıta olacaktırlar. o şâkirtlerde öyle kâlbler vardır ki, ummanların ötesindeki ulu önderimiz bir kelamında şöyle demiştir "pürü pak mumâileyh, Vecd tevellâ şayan divane". bu kelâmdan da ânlayabildiğimiz gibi şâkirt kârdeşlerimiz memleketlerimizin geleceği üzerinde büyük ehemmiyet ârz etmektedirler. gerek içtikleri çâylâr, gerek gerçekleştirdikleri feyizli sohbetler, zâfere giden bu ışıksız yoldâ onlâr için birer mola noktâsı idir.
    ···
   tümünü göster