• 1 / 1 / 13 entry
  • 2 başlık
  • 46.83 incipuan

drej ahmet02 önüncü nesil normal

  • +1
    ayarı verdim toplanın beyler
    Okulda beni sözleriyle ezen bi bin vardı beyler yine ezmeye devam etti. Bende içimden küfür ediyodum. Okul çıkış zili çalmıştı bu mal yanında bi çocukla muhabbet ediyodu bende kulak misafiri oldum. Gıcık olduğum çocuk ben her türlü köpek besliyorum falan bi köpeğe 200 tl harcadım dedi. Bende hemen olaya el atıp ulan köpeğe bakıcağına kendine baksaydın bu halde olmazdın dedim ve arkama bakmadan yürüdüm
    ···
  • 0
    18 yaşıma girdiğim gün hayatım değişti
    rez pnp hikaye sarıyor
    ···
  • 0
    sevgilimin annesi bana yavşadı
    Rez pnp elim gibimde seni bekliyom
    ···
  • +3
    ülkelerin sınırları masa başında cetvelle çizildi
    Kanadalı Bilim adamı Thomas Ballantine lrwing’in,”islam Dünyası” isimli meşhur eserinden kısa bir alıntı ile konuya giriş yapalım. Şöyle diyor: “Suriye, Irak ve Mısır’da monarşiler ve diktatörlükler hâkim olagelmiştir. Bununla birlikte, bu toprakların şu andaki parçalanmışlığı son derece yapaydır. Eğer bölge yeniden istikrara ve refaha kavuşacaksa, bunun değişmesi zorunludur.” lrwing açıkça sınırların değişmesinden söz ediyor. Peki ama nasıl değişecek?.. O sınırlar Birinci Dünya Savaşı’nın galibi olarak, Avrupa emperyalizminin kendi çıkarlarına uygun olarak oluşturduğu sınırlardır. Ne Arap halklarına, ne sınırdaşlarına, ne de dünya barışına hizmet etmez. Sadece Ortadoğu’nun petroll zengini diktatörleri ile emperyalistlere hizmet eder. Bu yüzden bölge her daim barut fıçısı gibidir... Sürdürülebilir barışın sağlanması üç şarta bağlı görünüyor: Cetvelle çizilmiş sınırlar değişecek... Birinci Dünya Savaşı sonrasında, Ürdün ve Lübnan gibi, yapay olarak oluşturulan ülkeler ortadan kaldırılacak... israil, Batı emperyalizminin jandarması olmaktan vazgeçip başlangıç noktasına çekilecek... Ya da her çeşit emperyalizmin iştahını kabartan petroll yataklarının tamamen tükenmesi beklenecek. Hatırlayalım ki, Devlet-i Âliyye (Osmanlı Devleti), önemi 1800’lerin sonunda belirginleşip 20. Yüzyılın başlarında stratejik önemi kavranan petroll yataklarını kontrol altına almak için parçalanmıştı. Belki bazılarınız “komplo teorisi” diyecek, ama Birinci Dünya Savaşı’nın gizli sebebi, Osmanlı Devleti’ni parçalamaktı: Başka türlü, emperyalizmin ihtirası Ortadoğu’ya ulaşamazdı. Savaştan en çok etkilenen ve savaş sonunda en çok kaybeden de zaten biz olduk. Bizi neredeyse yüz yıl savaştırdılar. Altıyüz sene barışık yaşadığımız etnik unsurları ikişer üçer ayaklandırıp gücümüzü tükettiler. En bitkin dönemimizde de “Hasta Adam” diyerek toptan üzerimize geldiler. Amaçları “hasta adam”a son darbeyi vurmaktı: Çanakkale’ye tıkanmak, onları sadece birkaç yıl durdurabildi. 16 Mayıs 1916’da ingiltere hükümeti adına Mark Sykes ve Fransa hükümeti adına Francois Georges-Picot bir araya gelip Osmanlı Devleti’ni gizlice paylaştılar: Buna göre, Suriye, Lübnan ve Kilikya bölgelerini Fransa; Ürdün, Irak ve Kuzey Filistin’i ingiltere alacaktı (gizli anlaşmayı daha sonra Rusya açıkladı). Filistin’in geriye kalan topraklarında uluslararası bir rejim ve sınırları belli olmayan bir “Arap devleti” kurulacaktı. Çok önce yayınlanan Balfour (dönemin ingiltere Dışişleri Bakanı) Deklarasyonu ile de zaten Yahudilere Filistin’de “ulusal yurt” verilmesi kararlaştırılmıştı. Nihayet 1920 Nisanında San Remo Konferansı’nda Ortadoğu’yu resmen bölüştüler: Sıra haritaların çizilmesine gelmişti. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın 13 Ekim 2014 günü Marmara Üniversite’sinde yaptığı konuşmada işaret edip ayrıntı vermediği traji-komik olay işte bu sıradayaşandı. Yıl: 1921... Yer: Kahire... Pazar günü, sıcak bir öğle sonrası... Galip devletler, o tarihte henüz “Koloni sekreteri” olan ingiltere Başbakanı Winston Churchill başkanlığında bir masa etrafında toplanmıştır. Masaya kocaman bir Ortadoğu haritası açılmış, Churchill’in bir eline cetvel, bir eline kalem verilmiş, yapay sınırlar belirlenmeye başlanmıştır. Öğle yemeğini ve yemek arası şarabı fazla kaçıran Churchill’e rehavet basmıştır. O gün oracıkta kurulan nevzuhur Ürdün’le Suudi Arabistan arasındaki sınırı çizmek üzereyken, aşırı yelek ve içkinin etkisiyle hıçkırmış, bu hıçkırık yüzünden kalemi kaymış; rivayet o ki,Ürdün’ün Amman kentine doğru uzanan çıkıntı, kalem kayması sonucu oluşmuş: Bu sebeple de “Churchill’in hıçkırığı” olarak meşhur olmuş. Bunu bir tarafa bıraksak bile, hatıralarına geçen itirafı bir tarafa bırakamayız. Şöyle diyor: “Ürdün’ü bir Pazar günü, tek kalem hareketiyle ben kurdum!” y
    ···
  • 0
    e tab 5 apk engeli kaldırma rootsuz
    root atmana mani değil dosya yönetici
    ···
  • 0
    e tab 5 apk engeli kaldırma rootsuz
    root atmadan yapamazsın
    ···
  • +1
    korkunçlu hikaye
    Çoban ilyas'ın, başından geçen gerçek bir olay. Okurken ışıkları kapatın ve hayal edin. O anı siz yaşıyormuş gibi hissedin.|
    ismim ilyas, yaşım 32 günece köyünde çobanlık yapıyorum. Sene 1996, yine koyun güdüyorum, yorulmuş ve bitkin durumdayım. O gün yolu uzattım biraz koyunları daha yeşillik yere zütürdüm, saat gece 11 civarı koyunları ahıla kapadım. Eve gitmem için ormanın içinden geçmem gerekti. Tabi şimdiki gibi ışıklandırma yok, zifiri karanlık, el feneri ışığında ilerliyorum, hafif bir rüzgar var. Orman yoluna girince bir titreme geldi, o kadar soğuk olmamasına rağmen titriyordum. Ormanın içinde ıslık sesleri duydum. Yoluma ilerledikçe ses artıyordu. Sağım solum orman, biri bişi yapsa kaçacak yerim de yok, 50 metre ya yürüdüm ya yürümedim bi adam gördüm, hiç de hayırlı birine benzemiyor, şu ileride düğünümüz var, yolumu kaybettim zütürür müsün beni dedi, ormanda düğün mü yapıyorsunuz dedim, gülümsedi iki adım attı, bana hadi gel dedi. Bende korka korka peşinden gittim, ormanın ortalarına geldiğimde ıslık sesleri arttı, ağaçların arasında birşeyler dolaşıyordu ancak el feneri ışığında fazla bişi göremiyordum. El fenerini kapat arkadaşlarım rahatsız oluyor dedi, ışığı kapatmadan son kez adamın yüzüne baktığımda gözbebeklerini normal bir insanın gözbebeğine göre büyük ve kan kırmızı rengindeydi. Işığı kapattım. O an içimden, aklıma gelen tüm duaları okudum, koşa koşa ormanı terkettim, eve gitmeden direk imamın evine gittim. Olan biteni anlattım, bana ah be oğul dedi, sen cin düğününe şahit olmuşsunuz, az daha dursan sana sahipleneceklerdi Allah korumuş dedi. Tabi günlerce kabus gördüm, uykusuz kaldım ama şuan iyiyim. Artık o yolu kullanmıyorum, kullanan da yok.
    ···
  • +1
    korkunçlu hikaye
    gibicem aq hiç kimse okumamış yazıcam yinede
    ···
  • 0
    korkunçlu hikaye
    Başımdan geçen ilginç bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir gece rüyamda beyaz saçlı bir kadın, "Seni oglumla evlendirecegim." dedi ve gitti. Ben de uyandım, umursamadım; ama daha sonra bu rüyayı defalarca üst üste görünce korkmaya ve endişelenmeye başladım. Her gözümü kapattıgımda, o kadın geliyor ve "Seni oğlumla evlendireceğim." diyor ve gidiyordu.

    Devam edicem
    ···
  • 0
    03 ocak 2016 inci sözlük 1inci büyük nick6laşma
    yolla panpa
    ···
  • +1
    yalnızca asosyal kardeşlerime özel
    Yolla pnp
    ···
  • 0
    öndeki binin arkadaki binlerden farkı yoktur
    Aynen pnp hepsi oç ama diğer kürtlerle karıştırmayin
    ···
  • 0
    ya allah ya hude dedim
    Bence kürtler hakkında çok yanlış seyler söylüyonuz her kürt pkk(oçlar)lı değildir
    ···