https://youtu.be/0wOTDxfgk10

https://youtu.be/0wOTDxfgk10

https://youtu.be/0wOTDxfgk10

1.ADIM sağ üste gelin
2.ADIM adınızın yazdığı butona tıklayın
3.ADIM çıkış yapa basın
Ve işe gidin
BU KADAR BASiT BEYLER ...

Tutar ama başını

Edit; ironi yaptım şukulayın bari tutsun.x.d

Güldürdün

Neyzen Tevfik bir gün Cami’de Hoca’nın vaazını dinler. Hoca cemaate herkesin dinin gereklerini yerine getirmesi gerektiğini, cennette herkese çok güzel huriler verileceğinden ve bu hurilerle ne yapmak isterlerse yapabileceklerini anlatır. Ertesi gün ki vaazda Neyzen Hocaya sorar:

-Hocam cennet’te şarap olacak mı? diye.

Hoca bu soruya çok sinirlenir başlar neyzeni zındık, kafir, iblis gibi dini motiflerle haşlamaya ve sorar:

-Bre zındık cenneti meyhane mi sandın?

Neyzen istifini bozmadan önceki günü hatırlatır:

-E Hoca dün cenneti kerhane yaptın.

Kardeşim bu şiir deilki şarkı .Daha melodisiz bir şey dinlemeden anlaymasınki.

Ne ile sarsam duracak icimdeki kanama ?
Burda zaten yandim bir de orda yanamam
Hic dusunmicek beni, ben o kadar yakarken
Nasil durucam yerimde baskasi ona bakarken.

Aklıma bu kadar geldi devdıbını getirebilirsiniz yorumlarda yazın bekliyorum.

Edit : şukulayin herkes görsün.

Güldürdün OC

Ewt arkadaşlar her yer her yerde nedir ?
Yorumlarınızı alalım

Edit: uplayın herkes görsün

Hayır bana zütünü verdi sonra sen oldun

Niye ben yokmu dedim

Anamı bilmem ama senin babanı yaparken gördüm

Boşuna demiyoruz bu adam filozof diye .

Gerçeküstülük

Yıllarca alay ettik, saçma bulduk. "Sözleri manalı değil ama eğlenceli yeaa." diye gevşek gevşek konuştuk. "Serdar Ortaç albüm yapmadan yaz başlamaz." dedik, sözlerine gülsek de bu sözler eşliğinde plajlarda, barlarda kıçımızı başımızı sallaya sallaya oynadık. Peki, Serdar Ortaç'ın bir modern zaman filozofu olduğunu hiç düşündük mü? Söylediği şarkıların sözleriyle aslında bir filozof olduğu dünden belliydi

Evet... Ortaç'a ülkece bir özür borcumuz var.

1) anarşizmin
Kararsin dünyam yıkılsın dağlar
Artık kendimden başka dostum yok

2)denetçilik

Aşkım niye kıskandın?
Hayat acımı bölüşmekten
Denemektedir suçlandım

3)`insanlik(hümanizim)

Ayrılık insalar için
Ve sende insansın..

4)Varoluşçuluk (Egzistansiyalizm)

Hayat beni Neden yoruyorsun.

5) gerçeküstülük

Aşk bu kızıl ötesi yaralı müzesi hareket edemem

Edit: Biz hep goygoy sandık

Müziğinde coşkunu

Kant, Zizek, Sokrates

Yesin senin boğunu.

Edit 2: o kadar yazdım bir şukuyu hor görmeyin.

Yorumlarınız için hepinize teşekkür ederim

Çalışma teknikleri konusunda her insanın kendine has bir yöntemi var. Bu yazımızda iyi bir şekilde uygulandığında çalışma veriminizi bir hayli arttırabilecek bir teknikten bahsedeceğiz: Feynman tekniği.

iki tip bilgi var ve çoğumuz genellikle yanlış tip bilgiye odaklanırız. Birinci tip bilgi bir şeyin adını bilmeye yönelikken, ikinci tip bilgi o şeyi bilmeyi temel alır. Elbette, bunların ikisi de aynı şey değil. Nobel ödüllü fizikçi Richard Feynman bir şeyi bilmekle, bir şeyin adını bilmek arasındaki farkı kavrayanlardan ki başarısının ardındaki en büyük etmenlerden biri de bu.

Sizler de Feynman Tekniğini,

1. Gerçekten anlamadığınız konuları/fikirleri anlamak için
2. Anladığınız fakat sınavlarda unuttuğunuz konuları/fikirleri hatırlamak için
3. Sınav öncesi etkili bir çalışma yöntemi olarak kullanabilirsiniz. Bu yöntemi kullanarak bir fikri uzun yıllar hatırınızdan çıkmayacak şekilde, kısa sürede derinlemesine kavrayabileceksiniz.

Feynman Tekniğine şimdi bir göz atalım:

1. Adım: Konuyu Belirleyin

2. Adım: Konuyu Bilmeyen Birine Anlatır gibi Anlatın .

3. Adım: Takıldığınız Noktada, Kaynağa Geri Dönün

4. Adım: Basitleştirin ve Benzerlikler Kurun

Bu adımları uygulayınca daha kolay öğrendiğinizi göreceksiniz.

Edit ; trendteymişiz beyler sağ olun.
Uplayan eller dert görmesin.

Edit 2: o kadar yazdım bir şukuyu hor görmeyin.

Üst Edit: o kadar yazdım bir şukuyu hor görmeyin

Hoşlanılan ama adı dahi öğrenilememiş, nelerden hoşlandığı, nasıl konuştuğu bilinmeyen kızlar... Kızlarımız. Hayatımızda açtıkları büyük oyuklar ve bıraktıkları derin izler.

içerik hazırlanırken "ekşi sözlük"ten istifade edilmiştir.

1. Hoşlanılan kızın bira şişesini çakmakla açması.

Hoşlanılan kız biraz da büyüdür, hayallerde yaratılan tanrıçadır. Hayallerimizde bari özgür olalım be denilerek olağanüstü bütün özelliklerin hoyratça eklenmesidir. Hoşlanılan kız melek gibi güzeldir, sesi yumuşak ve okşayıcıdır, gülünce dudaklarının arasından gül yaprakları saçılır, saçlarını savurduğunda ışık damlacıkları dökülür ortalığa... Ama sizin böyle özellikle bahsettiğiniz kız kayalıklarda bira içerken "bana verin ya" diyerek aldığı şişeyi çakmağın zütüyle çıtaks! diye açıyorsa savrulan gül yaprakları nereye düşer, saçılan ışık damlacıkları nerelere kaçışır?

2. Hoşlanılan kızın telefonuna "açma 2" diye kaydedilmiş olduğunu görmek.

Seni sürekli arayan, rahatsız eden, bilmediğin, sana sigorta satmak isteyen, vs. numaraları telefonuna "açma" diye kaydedersin ki bu numara seni aradığında kim olduğunu merak etme. işte böyle anların birinde, hoşlandığın kızın telefonunu, yanında olduğun halde, sırf melodisini duymak, sırf dikkatini çekmek için çaldırırken ekranda gördüğün "açma2" yazısıyla yıkılmaz mısın benim güzel kardeşim? Demek ki kızın hayatındaki istenmeyenler listesinde bankadan sonra ikinci sıradasın. Bir kapitalizm iki ciks manyağı... Canın sağolsun be melek, canın sağolsun...

3. Hoşlanılan kızın kardeşine teşvik primi vermek.

Çaktırmadan, ara sıra sizi övsün, sizin güzelliklerinizden bahsetsin diye kızın kardeşine belli aralıklarla ödeme yapmaktır.

- Arif abi çok iyi biri bence, geçen topumuz arka bahçeye kaçtı panter gibi duvardan atlayıp aldı, beni de çok seviyor, sürekli ilgileniyor benimle, geçen Hanife teyzeyi karşıdan karşıya geçiriyordu, çok da iyi bir işi varmış, iyi para alıyormuş diyorlar, her gün kitap okuyormuş ve ayda mutlaka iki kere sinemaya gidiyormuş, en büyük hayali Avrupa seyahatiymiş, sevdiğine çok bağlı biriymiş diyorlar...

Getirisi büyük olacak bir harekettir, tabi takunu çıkarmamak lazım. Ufaklığı iyi tembihlemek lazım ki çaktırmasın. iyi bir teşvikle hoşlanılan kızı 1 ay içerisinde elde etmek işten bile değil.

4. Hoşlanılan kızın yazlıktan döndüğü gün.

14-17 yaş arası ergenin en mutlu olduğu gündür. Bronzlaşmış teni, sararmış saçları ile henüz yazlık havasından kurtulamamış kıyafetleri ile hoşlanılan kızın mahallede görüldüğü o ilk gün tarif edilemez bir mutluluk ve heyecan tufanıdır.

Bunu yaşamamış olan ergenliğini tamamlayamaz, hep yarım kalır bir şeyler. Sebebi bu işte, yazlıktan dönen hoşlanılan kızı mahallede ilk defa görmenin verdiği o adrenalin, serotonin, endorfin ekgibliği.

5. Hoşlanılan kızın abi/kanka/hacım/naabüyün demesi.

Hiç olmazsa sesini duyayım bir kere dersin, yanıma yaklaşsın, hafif gülümsesin, varsın sevmesin ama bir kere olsun merhaba desin, selam desin, nasılsın desin diye kıvranırsın. Sonra karşıdan eteklerini uçuşturarak gelir, yaklaşır, yaklaşır, dudaklarını ıslatır, savrulan saçlarını geriye atar ve "Naabüyün hacıt?!" der... iyidir be pampa der yoluna devam edersin, iyi de melek gibi geliyordun be karşim?

6. Hoşlanılan kızın "sana sevgili bulalım" dediği an.

Seninle konuşmamız lazım dediği an nereden geldiğini bilmediğim bir sıcaklık baştan aşağı sardı beni. iki ihtimal vardı; ya "senden hoşlanıyorum" diyecekti bana ya da "anlıyorum ki benden hoşlanıyorsun ama ben seni arkadaş olarak görüyorum" diyecekti. ikisi de iyiydi benim için ya benim olacaktı ya noktayı koyup kafamı rahatlatacaktı. Ama benim olsaydı ya. Akşam üzeriydi, banklarda oturmuş beklerken çıktı geldi, yanı başıma oturdu, aynı sıcaklık geldi çöktü üzerime... Baksana dedi, baktım, güldüm, sokuldum sanki... Sana bir sevgili bulalım amk iyice abazan kaldın dedi... iyice sokuldum ve sarıldım... Helal be kankama yap bir şeyler dedim... Lanet girsin böyle hayata.

7. Hoşlanılan kızın "sen çok iyi birisin" demesi.

Kulağa ne kadar iyi gelmişti oysa, çantasını tuttuğum için, sinema biletlerinin parasını ben verdiğim için, çıkışta gömdüğümüz waffle'ları ben ısmarladığım için, ders notlarının onun için bulup, fotokopi çektirdiği için hep aynı şeyi söylemişti; "sen çok iyi birisin". Meğer aşk demek değilmiş bu, yeterli değilmiş geceler boyu sevişmek için, ellerini tutmak için kafi değilmiş... Çok iyi biriymişim, onu sevgilisiyle tanıştırdığım için... Daha da yapanı s.ksinler!

Edit : okuyan varsa devamıda var.

Edit 2: boşalanlar liseli.

50 TL fabrikası sana girsin çıkmasın.

Devam ediyorum beyler

Kızlar genelde idrarini şöyle yaparlar. Uzerindeki pantolonu eteği indirir. Cinsel dudakları az açılsin diye ,bacaklarını hafiften ayırır. Ve salar. Daha sonra bir Tuvalet kağıdı ile önden arkaya idrarlı yerleri gelişigüzel siler.

Erkekler gibi kadınlar da 24 saat cinsel organını her idrar yaptığında yıkama şansı yoktur. Herhangi bir yerde kızlar da yıkayamaz. Bu her yerde mümkün değildir ama evinde olabilir, Günümüzdezde insan sadece evde yasamaz.

Erkekler ayakta idrarını yapmaya uygundur, çünkü boru şeklinde bir penisi/pipisi vardır. .dogrultarak bir musluk gibi istedigi eliyle doğrultarak yapar.

Ayakta işemek erkeksi gibi görünmekle birlikte küçük yaşlarda bu alışkanlık kazanıldığı için sidik yarışı dahi yapılabilir. Penisin kullanarak çiş yapmak ayakta yapmak bakımından kızlara göre daha pratiktir. Donunuzdan çıkarırısınız ve yaparsınız. Ve hemen Donunuzu pantalonunuzu kapatirsiniz.

Erkekler de Penis ile idrar yapmanın sonucu kadınların yapması ile aynı kaderi paylaşır. Her idrarda borunun/pipinin içinde bir miktar idrar kalir. Yani bitti sanılır .ama yıkasa da pipinin/borunun icinde 1-3 damla idrar kalır. Bu bazen iç çamaşırına damlar.

Erkekler arasında yaygın bir deyim vardır “” Ne kadar sallarsan salla ,Kalır yine bir damla”” bu olaydan kaynaklanır. Erkeklerde kadınlardan farklı ayakta idrar yaptıkları zaman, ozellikle soğuk havali günlerde çok çişini tuttuysa , idrar bitiminde Buyuk bir titreme, silkinme nöbeti olur. (orgazm gibi)

Anatomik yapıya bağlıdır, Kadınlar Ayaktayken cinsel organı kapanır, iyi korunmak için böyle yapılmıştır.

Ayakta durdukları zaman içine kaçan kapalı bir çizgi görüntüsündedir, Kapalı bir cinsel organdan ayakta idrar yapmak zordur. Aradan sızdırarak yapsanız bile etrafina idrar bulaşır, bacaklarının arasından aşağıya akar.

Erkek gibi yapabilmesi için, Bir boruya ,ihtiyaç vardır. Anatomisinde olmadığı için idrar ihtiyacını ayakta göremez , Oturarak görür.

Ayakta çişini yapmaya çalışması aslında mümkündür ama alışkanlık yapması gerekir. Bacaklarını açması vücudunu one eğmesi ve cinsel dudaklarını elle açmak zorundadır. Bu yüzden oturarak yapmak pratik gelir.

-Kız çocukları 2-6 yaş arasinda bir erkek cocuk gördüyse evde denemeler yapmışlarıdır gizlice.

Oturarak yapmaktaki pratiklik, Oturunca cinsel organındakı dudakların açılması daha rahattır, ve temizlenmesi el ile kolaydır. Vücuduna idrarı bulaştırmaz çünkü, kontrolü daha kolaydır. Bunu yapmaya alışmıştır.

Edit : okuyan varsa devam ediyorum.

Oybirinciler seni gibsin

Sen bilgi verme sapıtıyorsun sonra