türkçe özet: ellerim ayaklarım ayakta parmaklarım

Nobrain şehri dedelerin çok olduğu bir bölge panpa dikkat et

ya tipe bak sanki bana marlon brando da gelmiş harun abiyim diyo

Megadeth : Dave Mustaine'in Metallica'dan ayrıldıktan sonra David Ellefson ile 1983 yılında kurduğu thrash metal grubudur. Gruba ilk yıllarında Kerry King'te eşlik etmiştir. Gitarist ekgibliği Chris Poland ile giderilmiş, davula da Gar Samuelson geçmiştir. Bu ikili ile birlikte "Killing is business... And business is good" (1985) albümü ve "Peace Sells" (1986) albümleri çıkarılmıştır. Bu iki albümden sonra Chris ve Gar gruptan ayrılmış, yerlerine Jeff Young (gitar) ve Chuck Behler (davul) gelmiştir. Bu isimlerle 1988 yılında "So far... So good... So what!" albümünü çıkardılar. işler bu iki isimle de düzgün gitmeyince gitara Marty Friedman, davula da bir zamanlar Chuck Behler'in davul teknisyenliğini yapan Nick Menza gelmiştir. Mustaine, Ellefson, Friedman ve Menza 1990 yılında thrash metal tarihine geçen "Rust in Peace" albümünü çıkarttılar. Bu dörtlü devamında "Countdown the Extinction" (1992), "Youthanasia" (1994), "Cryptic Writings" (1997) ve "Risk" (1999) albümlerini çıkardılar. Risk albümünden sonra Marty Friedman gruptan ayrıldı. Yıllar sonra verdiği röportajında o zamanlar için şöyle demiştir : "Evet doğru. kesinlikle doğru, evet. Ben 2000 yılının başlarında ayrıldım ama ayrılacağımı grup elemanlarına 1999′un ortalarında söylemiştim. Ben 2000 yılında ayrıldım ve o sıralarda ortalıkta olan her grup bizden 1.000 kat daha agresif müzik yapıyordu. O sıralarda KORN, MARYLIN MANSON ve LIMP BIZKIT bile bizden çok daha sert müzikler yapıyorlardı, bizse cılız ve ufak bir sound’la takılmaya devam ediyorduk. Yaptığımız müzik bana eski ve fazlasıyla geleneksel geliyordu. Bunda kötü bir taraf yok elbet, heavy metal seven pek çok insan bu geleneksel sound’dan hoşlanıyor ve değişmesini de istemiyor. Bu konuda grup içinde konuştuk ve akabinde o kadar ufak detayları değiştirdiler ki, benim de tepem attı. Tamam, sert olmak istenmemesini anlıyorum, ancak MEGADETH gibi bir isminiz varsa ve etraftaki tüm gruplar o devasa, tehditkâr sound’larıyla sizi ezip geçiyorlarsa, sizden çok daha sert ve agresif müzik yapıyorlarsa, bunda bir sorun vardır. “ikisinden birinde karar kılalım! Ya deli gibi sertleşelim, ya da daha piyasa bir sound’a gidelim. ikisinin ortası olmaz. Şu anda ikisinin ortasındayız ve olmamız gerekenden çok daha az biliniyoruz. Grubumuzdaki 4 kişide de çok daha fazlasını yapabilecek potansiyel var. Gelin, bu geleneksel heavy metal grubu olgusuyla sınırlı kalmayalım."
2001 yılında gitarda Al Pitrelli, davulda ise Jimmy DeGrasso yer alıyordu. Bu ikili ile "The World Needs a Hero" albümünü çıkardılar. Grup 2002'de Dave Mustaine'in yaşadığı sakatlık ile dağıldı ve 2004 yılında tekrar bir araya geldi. Fakat bu sefer grupta Ellefson yoktu. 2004'te "The System Has Failed" albümünü Chris Poland (gitar) ve Jimmy Le Sloas (bass) ve Vinnie Colaiuta (davul) ile çıkardılar. 2007 yılında çıkardıkları "United Abominations" albümünde bassa James LoMenzo geçti. Ve davulda Shawn Drover, gitarda ise kardeşi Glen Drover yer alıyordu. 2009 yılında çıkan "Endgame" albümünde Glen Drover yerine Chris Broderick gruba gelmişti. 2011 yılında "TH1RT3EN" albümünde ise Ellefson tekrar bassa geçti. Grup aynı isimlerle 2013 yılında "Super Collider" adlı albümü çıkardı. 2014 yılının sonunda Chris Broderick ve Shawn Drover gruptan ayrıldıklarını açıkladı. 2015 yılında davula Lamb of God'tan Chris Adler, gitara ise Angra'dan Kiko Loureio geldi. Grup bu isimlerle 2016 yılında "Dystopia" albümünü çıkarmaya hazırlanıyor...

Bir ancelinayla biret olmak kolay değil panpa

Kızılay ?

Değer verince geri dönüşü olmayan bir yola girmiş oluyorsun panpa

O da bambaşka bir hikaye işte

Yok. Arkadaşı kamyoncunun bir arıyordu dudaklarını unutamadım diye. Böyle kurtarmıştık :D

Tekrar aradığında aç ve de ki "merhaba ben turkcell'den serkan nasıl yardımcı olabilirim?" denendi panpa çalışıyor

Dinle panpa seversin diye düşünüyorum. Enstrümantal ne de olsa

https://m.youtube.com/watch?v=KmzFDEu2RoA

"Müziksiz bir zirve hatadır"

Öyle ipnelere yar etmişse kendini, bırak sana yar olmasın panpa.

kayyum geldiğinde siyah ekran geliyomuş panpa

Hiçbir şey bitmiş değil panpa hoşgeldin

Neden hep barzo tipleri seçersiniz ki ?

Senin ilacın "zaman" panpa. O duyguları bastırmalısın. Eğer konuşursan kız bir ihtimal (o ihtimal bana yüksek geliyor) kızla yalandan bir barışma yaparsınız. Ama anlattığına bakarsak, konuşursan ileride daha çok pişmanlık duyarsın ki şuan hissettiğin pişmanlık falan değil.

Şuan müzikle demleniyorum panpa, sağol. Dediğin gibi, bardağın dolu tarafını da görmek lazım. Hoş, görmüyor da değiliz ama unutulmuyor işte.

Selam beyler. Bu anlatacağıma bir başlık koysam herhalde o başlık "2012 kışı neden üşümedim?" olurdu. Her neyse, anlatıyorum:
O senenin başında arkadaşlar connected2 diye bir siteye takılmaya başlamışlardı. Ee ergenlik tabi kız düşürmekti tüm dertleri. Beni de çağırıyorlardı ama ben o sene ygs'ye gireceğim için pekte ilgilenmiyordum. Bir gece skype'ta konuşuyorduk. Bir anda bu sitede tanıştıkları insanlardan bahsetmeye başladılar ve ben de bir anda karar verip açtım bir üyelik. Ah beyler bilsem açar mıydım hiç...
Ben de üyeliği açmış öyle takılıyordum. Günlerden bir gün bir kız gördüm ve konuşmaya karar verdim. Kız ile hiç ciddi konuşmamıştım ve kızın kullandığı nicke falan aldırış etmeden kapamıştım konuşmayı. Ertesi gün, şansa tekrar gördüm onu ve konuşmaya karar verdim. Bu sefer daha düzgün konuşuyordum. istemsizce kızın ilgisini çekmiştim. Anonim olarakta konuşunca tam bir "gizem"dim onun için. Birkaç hafta konuştuk ve ben gizemli adam olarak kaldım. Adımı bile bilmiyordu...
Daha önce hiçbir kızla öyle uzun muhabbet etmemiştim. Bir gece yine kız ile konuşurken ben buna hoş bir şeyler söyledim -ne söylediğimi hatırlamıyorum. Ama onun ne söylediğini dün gibi hatırlıyorum: "mutluluk gözyaşları bunlar, seni seviyorum"
Vurulmuştum beyler, biri beynimden ve kalbimden vurmuştu o an beni. Hayatımda ilk defa bir "yabancı" bana onları söylemişti. Daha önceden hiçbir kızla münasebetim olmadığı için şaşırmıştım da... Aradan zaman geçtikçe ben de kızdan hoşlanmaya başlamıştım. Artık birer sevgili gibi takılıyorduk ama özünde sevgili değildik. Kız, söylediğine göre eğer sevgili olursak beni o sebepten ötürü kaybetmek istemiyormuş. (Peh!)
O sene YGS'ye girecektim ama zerre umrumda değildi. Dünyanın en mutlu insanıydım var mıydı daha ötesi ? Her gün ama her gün konuşuyorduk, sabah akşam...
Aradan uzunca bir zaman geçti, artık sırada LYS vardı ve kızla buluşmaya karar verdik. Sınava gireceğim gün buluşacaktık ve buluşmuştukta... O günden sonra daha bir seviyordu sanki beni, sözlerinden onu anlıyordum... Aradan bir ay geçti ve ikinci kez buluştuk. Bu buluşma daha sıcaktı. Yürürken bir an koluma girmiş, durakta dakikalarca sarılmış üstüne üstlük öpmüştü...
O buluşmanın üstünden yaklaşık iki ay geçtikten sonra kız muhabbeti azaltmaya başladı. Azalttı, azalttı ve... Ve günün birinde çekip gitti. Üstelik daha öncesinden "ben kimseyi terk etmem" demesine rağmen. Kızı tanıştığımız yerden bulup, sormuştum. Neden diye...
Bu kadar kolay mıydı her şey ?... Kolaymış beyler, kolaymış...
Kış gelmişti, her gece arkadaşlarla dışarı çıkıyorduk. Hepsi montlarına sarılmış donuyordu. Benimse önüm açık, içim yanıyordu...

geç kalmadıysam yaz beni de panpa

Düşünmek iyidir panpa. Insanlar düşünür, belki de haklı olan başlık açar sadece ve dünya ondan habersiz ďönmeye devam eder. Çok fazla soru var ama bu soruları irdeleyecek insan çok az.

Valla panpa bunlar üst düzey fizik ve matematik bilgisinden geçiyor, onlar da bende yok. Ama şöyle düşünüyorum : eğer aynı evrende bulunuyorsak -ki bulunuyoruz- her yerde kurallar aynı olmalı. Karadeliğinde de, yıldızında da, gezegeninde de... Zamanında "Dünya düzdür" doğru kabul ediliyordu. Nötronlar keşfedilene kadar yok sanılıyordu. Yani bugün doğru dediğimiz şeyler yanlış olabilir. Aksi takdirde yanlışı yanlışla doğrulamaya çalışmaktan başka bir şey olmaz bu.

Şöyle bir şey var panpa. Kara deliğin etrafından geçerken uzay-zamanda bükülmeler olur ve madde bir lastik gibi uzayıp kısalır. Hani etki olacaksa böyle bir şey olabilir. Madde enerjidir ama zaman ?

Zaman bir ayraçtır panpa. Gök gürültüsü gibi senin dediğin şey. Zamanı çarpıştırdık diyelim. En ufak bir temas dahi yokki bir tepki oluşsun.

önce bunu düşünecek duyarlılık, insaniyet, bilinç vs. kasması lazım burdakilerin, zor panpa