• 1 / 2 / 144 entry
  • 4 başlık
  • 132.93 incipuan

soksovic üçüküncü nesil normal

  • +1
    köpek saldırısından nasıl kurtulunur
    Ağalar burada bear abimiz videosunu çekmiş, açın bakın:
    https://www.youtube.com/watch?v=ov6Bo--w5jI
    ···
  • 0
    ben 1 ingilizce öğretmeniyim
    Kardeş, '1' değil de 'bir' yazaydın iyiydi.
    ···
  • 0
    internet cafede çalışıyorum resimdeki çocuk geldi
    Adamın dibi, erkekliğin tanımı, yiğitlerin öncüsü...
    ···
  • 0
    kızların içinde tek kaldım
    http://www.incisozluk.com...C5%9Fad%C4%B1klar%C4%B1m/

    Alın kaliteli bir şeyler görün mk.
    ···
  • 0
    bir durak sonra binen kizla nasil taniscammm
    Kardeş kılıfına uydur işte, kızdan aldığın bilgilere göre hareket etmen lazım.

    Çalışıyorsa, işten sonra boş musun?
    Kursa gidiyorsa, kaçta çıkıyorsun?
    Boş beleş birisi ise, şu gün öğleden sonra(veya akşamüstü) boş musun?
    Elektrik aldıysan eğer, kahve mi içmek istersin yoksa yemek mi yiyelim? mesela...
    Her şeyi de ben mi diyem mk.
    ···
  • 0
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Ensest ilişkiler ve kadına şiddet kesinlikle onaylamadığım şeylerdir. Bireylerin karşılıklı rızaları ile fantezi boyutundan çıkmaması şartıyla istenilenler pek tabi yapılabilir, en doğal hakkınızdır.
    Kadına Şiddete Hayır!
    ···
  • 0
    300 videoluk ifş paylaşıyorum
    pREZervatif. Yolla gelsin.
    ···
  • +1
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Her ne kadar gözüm dönmüş olsa da sorumluluklarımın bilincindeydim. Yoldan aldığım hücum yeleğini takıp işe geri döndüm. Kızı alıp sırtüstü yatırdıktan sonra tamamen soymaya karar verdim. Ellerini bağlı olduğundan çıkartması zor olan bluzu karnına çekip orada bıraktım. Sütyenin kilit mekanizmasını bilmediğim için o anın şehvetiyle koparıp attım. Artık her şey önümdeydi. Benim için traşlanmış olduğunu anladığım bacak arasına daldım, aynı anda bacaklarından sıkıca kaçmaması için tutmuştum. Kritorisine yaptığım dil darbelerine alışık olmadığı belliydi. Kaçamadığı için kalçaları kasılıyordu. ivmeyi ve temas bölgesini değiştirip son hamleyi yapmaya başladım. Elektrik çarpmış gibi titreyen Kıvılcım'nin tek bacağını salmış, boşta kalan elimle içine girmiştim. Aldığı zevki yüzüne vurmak için kafamı kaldırdım ve dağılmış makyajının altından hırsla ağladığını gördüm. Üzerine çullanıp misyonere geçtim. Aynı anda boğazını kontrollü şekilde sıkıyordum, yüzü kızarmış ve alnındaki damarlar kabarmıştı. Bu beni daha da azdırdı ve sert giriş çıkışlar yapmaya başladım. Her vuruşta göğüsleri zıplıyor, ağzından tükürükler çıkıyordu. Artık boşalmam yakındı ki aklıma bir adım öteye geçmek geldi. Bunu bırakıp traş kremimi almaya gittim. Geldiğimde halıya oturmuş ağzını siliyordu. Domal diye emir verdim. Bitkin düşmesine rağmen devam etmeme hayır diyemedi. Alıp kremi elime boca ettim. Hücum yeleğini çıkartıp ilk partiyi Hüsnüye, ikinci partiyi g*tüne sürdüm. işaret parmağımla birazını içeri ittirince arkası dönük olan mal akıllandı. Oradan yapma, çok acıyor orası diyerek yalvardı. Bu sırada sol elimle kalçasını sabitleyip, sağ elimle deliğe yerleştirmeye çalışıyordum. Merak etme kısa sürecek, boşalmak üzereyim dedim. Başını ardından da yarısını soktum. Çık ne olur yanıyor diye bağırıyordu. Çorabını hangi ara tükürdüğünü düşünerek lanet ettim. Artık köklemiştim, buranın sıcaklığı çok farklıydı. Yavaşça ileri geri yapmaya başladım. O kadar dardı ki boşalmam an meselesiydi. Vize haftası yeni bittiğinden bir haftadır boşalamamıştım. Kızın inlemeleri artarken aniden kökleyip iliklerime kadar boşaldım. Aldığım zevkin şokuyla tüm ağırlığımı kalçalarına vermiştim. Hafif bir iki ileri geri yapıp malafatı geri çektim. Etraf tak kokuyordu. Diğer çorabını çıkartıp aletimi temizledim. Her ne kadar dibine boşalmış olsam da zütünden menim görünüyordu. Genişleyen deliği açılıp kapanıyordu. Kıza yaptıklarımla biraz daha iz bırakmalıydım. G*tünden akan kremi alıp kukusuna, yüzük ve işaret parmaklarımı birleştirip dayadım. Şaşırdığını irkilişinden anlamıştım. Ne olur bırak gideyim annen gelmek üzeredir diyordu. Parmaklarımı sonuna kadar dayayıp G noktasının olduğu rivayet edilen yere doğru ivmeli bir şekilde parmaklarımı kıvırırken aynı anda tüm elimi olağanca gücümle titretiyordum. Bağlı ellerini misyonerdeyken önüne aldığımdan kukusuna erişebiliyordu. Elimi ittirmeye çalışırken inlemeleri arttı ve tüm vücudu kasılmaya başladı. Boşaldığını anladığımda diğer elimle kıç yanaklarını tokatlamaya başladım. Titremesi dinene kadar tokatladığım kıçı kıpkırmızı olmuştu. Hayvan herif diye sitem ediyordu. Bense bunu duymazdan gelerek parmaklarımı kıçına sildim ve pantolonumu kaldırdım. Etrafı topla ve hemen temizlen deyip televizyon izlemek üzere koltuğa yerleştim. Ayağa kalkıp göğüsleri sallana sallana yanıma geldi. Hiçbir şey olmamış gibi, çöz şunu dedi. Kemerimi çözüp sardım ve yanıma koydum. Bu bluzunu çekiştirip, eteğini giydi. Sütyenini ve çoraplarını yerden alıp topallayarak salondan çıktı. Külodunu salonda unutmuştu mal. Alıp cebime koydum ve televizyona döndüm.

    On beş dk sonra annem gelmişti. Hayırdır bu saatte ne yapıyorsun evde Kıvılcım nerede dedi, kuşkulanmıştı. Ben daha yeni geldim, başım ağrıyordu derse girmedim dedim. Banyo dolu herhalde o var dedim. Annem ikna olmuştu nede olsa önceden bir yanlışım olmamıştı. Akşam yemeğinde boğazına fular sarmıştı. Boynu morardıysa saklamıştır kesin. Ben bununla tüm dönem boyunca güreş tutmaya devam ettim. Önlem aldığım için hamile kalma mevzusu da yaşanmadı. ikinci dönem ailesi size çok rahatsızlık verdik deyip öğrenci rezidansına aldılar bunu. Yakup emminin tanıştığı birisi işletiyormuş, oradan her gün rapor alacakmış felan filan. ilk zamanlar her gün bana yazıyor, telefonla arıyordu. Çoğu zaman yanıt vermiyor başımdan savıyordum. Ayda yılda bir arayıp şu saatte evde ol deyip ihtiyaçlarımı karşılıyordum. Bu süreçte bir iki değişik vaka daha oldu, onları da sonra yazacağım. Bu da böyle bir anımdır. Okuduğunuz için teşekkürler.
    ···
  • 0
    bu ülkeye şeriat gelirse ne olucak
    Kardeş yıkanmayı Türklerden öğrendiler. Biz arap değiliz.
    ···
  • +1 -1
    bu ülkeye şeriat gelirse ne olucak
    Şeriat isteyen açık ve net vatan hainidir. Atatürk ilkelerine ve inkilaplarına ters düştüğünden, bunlar üzerine kurulu olan Türkiye Cumhuriyeti, gayrimeşru bir devlet olacaktır. Bunun sonucunda ülkenin bölünmesi kaçınılmazdır.
    ···
  • 0
    bir durak sonra binen kizla nasil taniscammm
    Seviyorsan git konuş bence. Şaka bir yana arkadaşların dediği gibi kızın durağında bekle. Bir iki gün orada takıl ki kızın dikkatini çek, onun için oraya geldiğini sanmasın. Sapık felan der hani. Artık oradan binecekmişsin izlenimi ver. Sonra git yanına selam de normal konuşmaya başla. Ben olsam hemen numara istemezdim, tanıştıktan sonra zaten birbirinizi görünce yanına gelir senin, gelmezse sen git mk. Fazla uzatmadan ( arkadaş izlenimi vermeden ) bugün okuldan sonra ne yapıyorsun felan de ondan sonra al telefonu. Ben olayların yüz yüze gelişmesi taraftarıyım, öyle mesajla konuşmak saçma geliyor ama sana hangisi kolay gelirse genco.
    ···
  • 0
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Odama gidip üzerimi değiştirdim. Böyle kızlarla lisede çok karşılaşmıştım, milleti hor görüp ezer, herkesin kendine yavsamasiyla ego tatmini yaparlardı. Belalı bebelerle çıkar, zütleri kalkık dolanırlardı. Kendisine, geldiğinden beri ilgi göstermediğim için afallamış deplasmanda oynuyordu. Bundan ötürü ilgisini çekmiş olmalıydım. Yaklaşık on dk sonra annem eve gelmişti. işe koyulmadiğim için şükrettim. Akşama kadar odasından çıkmamıştı s*rtük. Akşam yemeğinde herkes masadaydı. Anneme hayırdır sen nereye gittin sabah diye laf olsun şeklinde soru sordum. Komşu hastalanmış ve çocuğun anaokulundan alınması gerekiyormus. Ee yarın gidecek misin diye sorduğumda, hayallerimde bile olamayacak bir cevap gelmişti; Tüm hafta ben alacağım.
    Ertesi sabah aynı saatte evde ol diye mesaj attım. Mesajı masa altından okuduğunda rengi değişti ve sahte bir gülümsemeyle dikkat çekmemek için elinize sağlık deyip masadan kalktı. Ertesi günü düşünmekten yarım yamalak uyumuştum. O saatte olan dersimi ekmem gerekecekti. Okuldan çıkıp yolda gerekli olan malzemeleri temin ettim. Anahtarım olmasına rağmen kapı zilini çaldım. Kapıyı sahte bir gülümsemeyle açtı, korktuğu belli oluyordu. içeri girmemle, elimin tersi ile yüzüne yapıştırmam bir oldu. Kendini yerde bulunca şaşırmıştı. Kalk çay demle dedim sertçe. Balkona oturmuş göz ucuyla onu kesiyordum. Full dem çay koydurdum ve sigaramı yaktım. Bu sefer avuç içimle yapıştırdım ve yerde kal dedim. Gözleri yaşarmış ağlamak üzereydi. Bu giyim ne lan böyle diye haykırdım. Ben konuşurken göz teması kuramıyordu. Tam makyajlı, dekolteli bir giysi vardı üzerinde. Kısa eteği sıyrılmış, herşeyi altın tabakta sunuyordu. Gel buraya dedim ve yanıma emeklemesini izledim. Yüzünü alttan sıkıştırarak kendime çektim ve sigaramın son dumanını yüzüne üfledim. Kalk ayağa beni takip et dedim. Salondaydık ve artık işe koyulmam gerekiyordu. Kemerimi çıkartmaya başladım. Ne olursun yapma artık diye ağlamaya başladı. Dövmeyeceğim dön arkanı dedim ve ellerini sıkıca bağladım.

    Titreyen ellerini bağladıktan sonra, yüzüstü yatırdım. Eteğinin arasından kilodunu tek hamlede çekip çıkarmıştım. Sahne Hüsnü'nündu artık. Çıkartıp yavaşça eteğinin arasından kukusunu buldum. Yukarı aşağı sürterken, sürtük kendini bana bırakmıştı. Çenesinden tutup kafasını arkaya yatırdım ve istediğin bu mu diye kulağına fisildadim. Sadece nefes alış verişlerimiz duyuluyordu. Boynunu daha da geri yatırdım ve evet istiyorum demesini sağladım. Her ne kadar hardcore başlamış olsamda yavaşça içine girdim. Git gel yaparken korunuyor musun diye ağlamaklı bir soru yöneltmişti. Hayır, lazım mı diyerek kafasını geri zorladim. Babam beni öldürür ne olur çık diye ağlamaya başladı. Sus! Senin pis mna girdigim için şanslısın dedim. Ama hâlâ hıçkırarak ağlıyordu. Çorabını çıkartıp top yaptım ve ağzına soktum. Artık sadece inlemeleri duyuluyordu.
    ···
  • 0
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Ensest ilişkiler ve kadına şiddet kesinlikle onaylamadığım şeylerdir. Bireylerin karşılıklı rızaları ile fantezi boyutundan çıkmaması şartıyla istenilenler pek tabi yapılabilir, en doğal hakkınızdır.
    Kadına Şiddete Hayır!
    ···
  • 0
    35 yaşındaki yengem ile yaşadıklarım
    Adamsın! Kamu Spotu içerir...
    ···
  • +2
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Başımı can havliyle geri çektiğim zaman dudağım sünüyordu. Ağzıma kan tadı gelmeye başlamıştı. Elimi yüzünün altından gelecek şekilde yanaklarına bastırdım ve dişlerini oradan araladım. Dudaklarımı zor kurtarmıştım. Yüzünü yumruklamamak için kendimi zor tutuyordum lakin hoşuma gittiğini de farketmem uzun sürmedi.
    B: -Senin amacın pgibopat mısın?!
    K: -Neden hoşuna gitmedi mi?
    dedi kendinden emin bir şekilde sırıtarak. Hala üste çıkmaya çalışıyordu.
    K: -Erkekliğini göster bana, bakalım benim gibi bir kızla baş edebilecek misin?
    Ona erkekliğin en yalın halini gösterecektim... Boynunu tutup dudaklarına yapıştım, öncekinden farklı olarak dil hareketleri olmaksızın iğrenircesine dudaklarını emiyordum. Yüzü kızarmış ve savunmasız bir şekilde bana itaat ediyordu. Şah damarı kabarmıştı, elimi boynundan çekip aşağılara doğru zütürdüm. Taytını yok sayarak malum yerine baskı yapıyordum. Oval hareketler ardından içeri doğru ani baskılar... Taytını aşıp derinlerine inmeme imkan yoktu. Kız alt dudağını büzmüş ağlamaklı öpüşüyordu. Aniden dudaklarımı geri çektim ve kapalı olan gözlerini açmasını bekledim. Şaşırmış aynı anda korkmuş gözlerinin en içine nefretle bakarak, Eğer devdıbını istiyorsan hak etmelisin. Küçük bir fahişe olmadığını kanıtlaman gerekir. dedim. Kız her an nefesi gidebilirmişçesine hızlıca yutkundu. Ne istiyorsun dedi, sesi önceki gibi aşağılayıcı çıkamıyordu. Bugün olmaz, annem her an gelebilir dedim. Dudaklarımız arasında bir karış mesafe belki vardı. Dudaklarıma umutsuz bir hamle yaptı... Ama bu sefer adrenalinle birlikte reflekslerim daha iyiydi. Boynundan yere bastırıp, Haketmen lazım! diye kulağına bağırırmışçasına fısıldadım.

    Devamı yolda emmi oğulları, umarım bugün bitirebilirim.
    ···
  • +1
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Artık bu mal bizim evde kalıyordu. Babam harçlığıma zam yapınca vodka yerine gelsin viskiler gitsin rakılar derken bu malda işin bonusuydu. ilk günler sadece yemek masasında görüyordum, genelde odasında takılıyordu. Ailem muhafazakar olmadığından, kız bunu çakınca açık seçik giyinmeye başlamıştı. O kadar ince bir bele öyle bir g*t olması insanı hayrete düşürüyordu. Bu gerizekalı resim öğretmenliği okuduğundan odasında baya romantik filmlerdeki gibi yere naylon serip, açık seçik giyimiyle boya, palet takılıyordu. Odası karanlık oda olduğundan pek hava almazdı. Bir gün okuldan erken döndüm, mal ingilizceci bugün konferansa gideceğim diye bizi ekti yine. Akşam anahtarımı arabada unutmuştum, bu saatlerde de araba babamda oluyordu. Kapı zilini çaldım baktım bu kıvırcık marul açtı kapıyı, leş gibi terlemiş halde üzerinde tayt ile kapıyı açtı. Üzerindeki gibimsonik vücuduna yapışmış, dekolteden göbeğe kadar terlemişti. Dedim anam nerede? Komşunun çocuğunu okuldan alacakmış on dk önce çıkmış. Sen hayırdır dedim niye leş gibisin? Plates yapıyordum senin gibi göbek beslemeye param yetmez dedi. Aşağılayan bir bakış attı o anda, beyler nasıl sinir oldum kafa atıp dalacaktım. Ama lafım hazırdı buna karşı, Salatalığın iyisi gölgede yetişir, cacık felan istersen bil istedim. Bu kaşlarını çattı, bıyık altından gülerek bildiğim iyi oldu dedi. Gittim mutfağa açtım dolabı atıştırmalıkları alıp mutfak balkonuna oturdum. Bizim mutfak balkonu salon ile bağlantılı olduğundan doğru açı ile televizyon izlemek mümkündü. Baktım bu televizyondan izliyor aynı anda hareketleri yapıyor. Benim karşıma geçip domalmış bacağını havaya kaldırıyor. Bu harekette tayt sırasıyla iki yere de kaçıp geri geliyor. Hüsnü o sırada fermuara kafa atıp abi vur de vuralım diye delirmişti. Ben bizimki ile tartışırken Kıvılcım bana döndü ne oldu beni mi kesiyorsun, rüyana malzeme topluyorsan daha karmaşık hareketlere geçebilirim dedi. Nah gibersin tarzı bir laf etti anlayacağınız. Zamanında her ergen gibi internette vücut geliştirme videoları izlemiştim. Dedim sen o hareketi yanlış yapıyorsun, televizyona mal gibi dalıyorsun kendinin ne yaptığını farketmiyorsun. Neresi yanlış felan diye afalladı. illa kaldıracan yerimden dedim ve Hüsnüyü yana yatırıp salona geçtim. Al pozisyonu dedim, bu domaldı yine. havaya kaldırdığı bacağının dizi doksan derece kırıktı, dizinden tutup yukarı kaldırdım. Yavaş kaldıracaksın ivmeli halde havaya atmayacan dedim. Aynı anda kalçanı sıkacaksın felan... Buna yaptırıyorum işte bu nefes nefese kaldı, çaresiz titriyor aynı anda terini silmeye çalışıyor. Dedi oluyor mu. Dur bakayım sıkıyor musun diye elimi kalçasına attım, tüm kasılmalar avuç içimde olup bitiyordu. Hüsnü ise abi yorulduysan ben devralayım diye beni rahatsız ediyordu. Bu iki üç kez yaptıktan sonra kalçasına şaplak atıp oldu tamam dedim gülerek. Bu da rahatlamış şekilde pozisyondan çıkıp karşıma oturdu. Saçı başı dağılmıştı, sıcak nefesi yüzüme vuruyordu. Sen de boş değilmişsin kereta dedi ve bacağıma vurdu. O sırada Hüsnü kabarmış, vurduğu bacağıma yatmış bekliyordu. Bu bana bakıp oha bu ne hayvan dedi. Altta kalmamak için gayet ciddi, Her erkekte var olan özel organ. dedim. Bu üste çıkmak için basamak bulamayınca bu dik değil mi öküz dedi. gibmedik ya kabardı sadece dedim. Bu benimkini tutup terbiyesiz ya diyerek diğer eliyle göğsüme vurmaya başladı. Ulan sen bana nasıl vurursun deyip tuttum devirdim yere ellerini yere bastırdım, adam ol dedim. Ne kadar çırpınırsa çırpınsın kaçamazdı. Leş gibi ter kokuyorsun, burada benim s*kimi tutup ne yaptığını zannediyorsun dedim. Bu sırada onun ter koktuğunu vücut hareketlerimle belli etmek için eğilip koklarmış gibi yapıyordum. Bu bir anda dudağıma yapıştı ve öpüşmeye başladık. Aklımda o anda hiçbir şey yokken ilk hamle ondan gelmişti. Refleks olarak gözlerimi kapatmıştım. Hakimiyeti ele almaya çalışıyordum, her ne kadar beni savunmasız yakalamış olsa da altta kalamazdım. Rujsuz dolgun dudaklarının emerken dişlerini dudaklarıma geçirdi. Ne yapıyorsun diye bağırarak üzerinden kaçmaya çalıştım ama dudaklarımı kurtaramıyordum.
    ···
  • +2
    kıvılcım ile yaşadıklarım
    Benim adım Hüseyin. Ankara'da ailesi ile yaşayan bir üniversite öğrencisiyim. Olaylar yaşanmadan dört ay öncesini anlatmakla başlayacağım. Yaz tatilinin sonlarına doğru babamın beni aramasıyla olaylar silsilesi başlamış oldu. Babam evi toplamaya başla akşama misafir var dedi. Hayrola dememe kalmadan annenin akrabaları geliyor, bana da bir saat önce haber verdiler onları gardan alıp geleceğim dedi. Misafirin mk akşama arkadaşlarla içmeye gidecektim diye iç geçirdim. Babamın ısrarı ile misafirlerle tanışmaya yetecek kadar beklemem konusunda anlaştık. Cebe harçlık koyan adam sonuçta, saygımız tam. Ben fazla takmadan iki üç şeyi evdeki boş odaya zütürüp bilgisayara döndüm. Annem ise yiyecek içecek ile ilgileniyordu. Akşam misafirler gelmişlerdi. Kırk yılda bir gelen misafirlere uyuz oluyordum. Ye iç hatta sıç sonra iptirgit mk. Akrabalar dedikleri annemin teyzesinin kızı, onun kocası ve kızları imiş. Ben odamdan çıkıp salona geldiğimde kız hariç hepsi oradaydı. Ortamın yaşlı havasında birden dikkatler üzerime çevrilmişti. Hatice teyzedeki zütü görünce biran onun da eli var mı öpeyim dercesine yoklayacaktım az kalsın. Sohbet muhabbet derken kızın tuvaletten salona girişi ile kan beynime sıçramıştı. 1.70 boylarında kahverengi kıvırcık saçlarıyla salona kıvırta kıvırta girmişti. Orta boy göğüsleri, uzun bacakları ve ince beli ile tam bir afetti. Bana aşağılayıcı bir yüz ifadesi ile bakıp el uzattı. O anda nefretle karışık bir hayranlık artık benimleydi. Siyah gözlerinin içine bakarken elini sıkıp, yerine oturmasını izledim. Benim hüsnü ise dur mk ben tanışamadım diyerek birden kabardı. O sırada babam beni misafirlere övmekle meşgul olduğundan dikkat çekmemiştim. Ankaraya gelmelerinin nedeni kızlarının burada üniversite kazanması imiş. Lakin Yakup emminin istanbul'da işinin olması sebebi ile yurda yerleştirmeye gelmişler. Muhabbetler dönerken aynı anda kendimi kıza beğendirmeye çalışıyordum. Kevaşe ise hiç oralı olmuyor telefonu ile uğraşıyordu. Onu kendime aşık edip hunharca süründürmek istiyordum. izlediğim tüm BDSM ler aklımda canlanıyordu. Aynı anda Hüsnü ise bi dk sadece konuşacağız diye fermuarı zorluyordu.

    Kekimizi böreğimizi yedikten sonra annnemin yatıya kalın ısrarı başlamıştı. Yakup emmi gece yola çıkmayı sevdiğini dile getirip hemen olaydan sıyrıldı. Kıvılcım'ye arada uğra okullar açılınca diyen annem bir kez daha sevgimi kazanmıştı. Üniversitede ders kayıt dönemi bitmiş ve dersler başlamıştı. Kıvılcım'nin (evet adı kıvılcım) numarasını emrivaki almıştım, bir sorun olursa araşırız felan diye. Babasının yanında hayır diyememiş ve numarayı cebe atmıştım. Anneme bunlar hayırdır kimlerdendir de hele diye fazla takmıyormuş gibi sorular yöneltmeye başlamıştım. Kız daha önce, şehir dışında iş bulup çalışacağım niyetine evden üç kere kaçmış. Belalı ve başına buyruk olduğunu anlamıştım zaten. Normalde ön yargılı olmaya ben bu yaratığa karşı nedense farklı bir tutum içerisindeydim. Günler geçerken Kıvılcı'nin annesi annemi arayıp kızın yurda geç gittiğini bazen günlerce uğramadığı laf arasında çıtlatmış. Annemse hiç durur mu, inanılmaz misafirperverlik ve yardımseverlik içgüdüleri ile bizde boş bir oda var, yurtta başa çıkamıyorlarsa bizde kalsın, bir tabak fazla koyarız demiş. Kızın annesi çok teşekkürler felan deyip olayı geçiştirmiş. Bunu duyduğumda aklımdan neler geçtiğini kimseler bilemez. Bir yıllık malzeme çıkmıştı bana. Kızın ailesinin bu duruma hoş bakmayacağı belliydi. Neyse hayali bile güzeldi. Aradan olayı unutmama yetecek kadar zaman geçmişti, bir gün tam arkadaşlarla ayrılmış eve doğru giderken telefonum çalmıştı. Mk bu saatte kim deyip kot pantolondan telefonu çıkarmak için arabayı kenara çekmem lazımdı. Bizimkiler beni fazla yoklamazlardı, onlar olamazdı. Travestilerin olmadığı bir yol kenarı bulunca durdum. Cevapsız aramalarda Kevaşe yazıyordu. Hask deyip hemen geri aradım. 3 aydan beri hiçbir şekilde rastgelmemiş, araşmamıştık.
    Ben: - Alo...
    Kevaşe: - Hüseyin?
    B: - Hayırdır Kıvılcım bu saatte?
    K: - Ya kusura bakmazsan ben Gölbaşındayım da, yanımda hiç para yok... Beni alabilir misin buradan?
    Sesinden sarhoş olduğu anlaşılıyordu ama Gölbaşında neden sarhoş olmuştu( Gölbaşı ne mk! )
    iyi geliyorum felan filan derken vardım Gölbaşına. Kaldırıma oturmuş beni bekliyordu mal. Arabanın farını görünce bir anlık refleksle gözlerini kapattı. Tipini s*ktiğim tam bir kaşar edasında ruju dağılmış saçı kusmuklu halde ayağa kalkıp arabaya geldi.
    B: - Hayırdır mk bu ne hal, bu saatte ne tak yiyorsun burada ?
    K: - Ya arkadaşla tartıştık beni burada bırakıp gitti.
    Seninle daha sonra detaylı bir şekilde konuşacağız deyip onu yurduna zütürdüm. Artık oradakiler de bıkmıştı bu maldan. Zar zor ikna edip içeri soktum ve eve döndüm.
    Mk bununla ben mi uğraşacağım okul boyunca deyip ertesi sabah Yakup emmiyi aradım. Kıvılcım dün baya dağıtmıştı gidip ben aldım, geldiğinden beri böyleymiş zaten zütü yerinde durmuyormuş Yakup emmi, bu kız adam olmaz siz bunun bir çaresine bakın artık. deyip, Yakup emminin: Haklısın koçum ben gerekeni yapacağım, teşekkürler demesiyle konuşma son buldu. hayallerim belki son bulacaktı ama bu kaşarla uğraşmak da istemiyordum. Ertesi hafta eve erken dönmüştüm. Kapıda ayakkabıları görünce herhalde kızı almaya geldiler, bize de tşk deyip s*ktirolup gidecekler dedim. Mk eve girdim bir bavul kapıda duruyor! Salona gittim bizim pederle babası oturmuş çay içiyorlar. S.a. dedim felan. Dedim hayırdır? Benim peder:Kıvılcım bizim evde kalacak bundan sonra, ananla boş odayı topluyorlar içeride. dedi. Ananı s*kim ne oluyor lan dedim. Hayallerim gerçek olmuştu mk, tahmin edememiştim olayın buraya varacağını ama olmuştu. Yakup emmi benim için Kıvılcımagöz kulak oluyormuş zaten kaç zamandır, sizde kalırsa adam olur inş tarzı muhabbet döndü. Tabi emmi ayıpsın felan oldum. Sıradaysa babama çemkirip olmaz ama ya felan deyip kira parasını kendime bağlamak vardı.

    Devamı geliyor gençler.
    ···
  • +2
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    On beş dk sonra annem gelmişti. Hayırdır bu saatte ne yapıyorsun evde Kıvılcım nerede dedi, kuşkulanmıştı. Ben daha yeni geldim, başım ağrıyordu derse girmedim dedim. Banyo dolu herhalde o var dedim. Annem ikna olmuştu nede olsa önceden bir yanlışım olmamıştı. Akşam yemeğinde boğazına fular sarmıştı. Boynu morardıysa saklamıştır kesin. Ben bununla tüm dönem boyunca güreş tutmaya devam ettim. Önlem aldığım için hamile kalma mevzusu da yaşanmadı. ikinci dönem ailesi size çok rahatsızlık verdik deyip öğrenci rezidansına aldılar bunu. Yakup emminin tanıştığı birisi işletiyormuş, oradan her gün rapor alacakmış felan filan. ilk zamanlar her gün bana yazıyor, telefonla arıyordu. Çoğu zaman yanıt vermiyor başımdan savıyordum. Ayda yılda bir arayıp şu saatte evde ol deyip ihtiyaçlarımı karşılıyordum. Bu süreçte bir iki değişik vaka daha oldu, onları da sonra yazacağım. Bu da böyle bir anımdır. Okuduğunuz için teşekkürler.
    ···
  • +2
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Her ne kadar gözüm dönmüş olsa da sorumluluklarımın bilincindeydim. Yoldan aldığım hücum yeleğini takıp işe geri döndüm. Kızı alıp sırtüstü yatırdıktan sonra tamamen soymaya karar verdim. Ellerini bağlı olduğundan çıkartması zor olan bluzu karnına çekip orada bıraktım. Sütyenin kilit mekanizmasını bilmediğim için o anın şehvetiyle koparıp attım. Artık her şey önümdeydi. Benim için traşlanmış olduğunu anladığım bacak arasına daldım, aynı anda bacaklarından sıkıca kaçmaması için tutmuştum. Kritorisine yaptığım dil darbelerine alışık olmadığı belliydi. Kaçamadığı için kalçaları kasılıyordu. ivmeyi ve temas bölgesini değiştirip son hamleyi yapmaya başladım. Elektrik çarpmış gibi titreyen Kıvılcım'nin tek bacağını salmış, boşta kalan elimle içine girmiştim. Aldığı zevki yüzüne vurmak için kafamı kaldırdım ve dağılmış makyajının altından hırsla ağladığını gördüm. Üzerine çullanıp misyonere geçtim. Aynı anda boğazını kontrollü şekilde sıkıyordum, yüzü kızarmış ve alnındaki damarlar kabarmıştı. Bu beni daha da azdırdı ve sert giriş çıkışlar yapmaya başladım. Her vuruşta göğüsleri zıplıyor, ağzından tükürükler çıkıyordu. Artık boşalmam yakındı ki aklıma bir adım öteye geçmek geldi. Bunu bırakıp traş kremimi almaya gittim. Geldiğimde halıya oturmuş ağzını siliyordu. Domal diye emir verdim. Bitkin düşmesine rağmen devam etmeme hayır diyemedi. Alıp kremi elime boca ettim. Hücum yeleğini çıkartıp ilk partiyi Hüsnüye, ikinci partiyi g*tüne sürdüm. işaret parmağımla birazını içeri ittirince arkası dönük olan mal akıllandı. Oradan yapma, çok acıyor orası diyerek yalvardı. Bu sırada sol elimle kalçasını sabitleyip, sağ elimle deliğe yerleştirmeye çalışıyordum. Merak etme kısa sürecek, boşalmak üzereyim dedim. Başını ardından da yarısını soktum. Çık ne olur yanıyor diye bağırıyordu. Çorabını hangi ara tükürdüğünü düşünerek lanet ettim. Artık köklemiştim, buranın sıcaklığı çok farklıydı. Yavaşça ileri geri yapmaya başladım. O kadar dardı ki boşalmam an meselesiydi. Vize haftası yeni bittiğinden bir haftadır boşalamamıştım. Kızın inlemeleri artarken aniden kökleyip iliklerime kadar boşaldım. Aldığım zevkin şokuyla tüm ağırlığımı kalçalarına vermiştim. Hafif bir iki ileri geri yapıp malafatı geri çektim. Etraf tak kokuyordu. Diğer çorabını çıkartıp aletimi temizledim. Her ne kadar dibine boşalmış olsam da zütünden menim görünüyordu. Genişleyen deliği açılıp kapanıyordu. Kıza yaptıklarımla biraz daha iz bırakmalıydım. G*tünden akan kremi alıp kukusuna, yüzük ve işaret parmaklarımı birleştirip dayadım. Şaşırdığını irkilişinden anlamıştım. Ne olur bırak gideyim annen gelmek üzeredir diyordu. Parmaklarımı sonuna kadar dayayıp G noktasının olduğu rivayet edilen yere doğru ivmeli bir şekilde parmaklarımı kıvırırken aynı anda tüm elimi olağanca gücümle titretiyordum. Bağlı ellerini misyonerdeyken önüne aldığımdan kukusuna erişebiliyordu. Elimi ittirmeye çalışırken inlemeleri arttı ve tüm vücudu kasılmaya başladı. Boşaldığını anladığımda diğer elimle kıç yanaklarını tokatlamaya başladım. Titremesi dinene kadar tokatladığım kıçı kıpkırmızı olmuştu. Hayvan herif diye sitem ediyordu. Bense bunu duymazdan gelerek parmaklarımı kıçına sildim ve pantolonumu kaldırdım. Etrafı topla ve hemen temizlen deyip televizyon izlemek üzere koltuğa yerleştim. Ayağa kalkıp göğüsleri sallana sallana yanıma geldi. Hiçbir şey olmamış gibi, çöz şunu dedi. Kemerimi çözüp sardım ve yanıma koydum. Bu bluzunu çekiştirip, eteğini giydi. Sütyenini ve çoraplarını yerden alıp topallayarak salondan çıktı. Külodunu salonda unutmuştu mal. Alıp cebime koydum ve televizyona döndüm.
    ···
  • +2
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Titreyen ellerini bağladıktan sonra, yüzüstü yatırdım. Eteğinin arasından kilodunu tek hamlede çekip çıkarmıştım. Sahne Hüsnü'nündu artık. Çıkartıp yavaşça eteğinin arasından kukusunu buldum. Yukarı aşağı sürterken, sürtük kendini bana bırakmıştı. Çenesinden tutup kafasını arkaya yatırdım ve istediğin bu mu diye kulağına fisildadim. Sadece nefes alış verişlerimiz duyuluyordu. Boynunu daha da geri yatırdım ve evet istiyorum demesini sağladım. Her ne kadar hardcore başlamış olsamda yavaşça içine girdim. Git gel yaparken korunuyor musun diye ağlamaklı bir soru yöneltmişti. Hayır, lazım mı diyerek kafasını geri zorladim. Babam beni öldürür ne olur çık diye ağlamaya başladı. Sus! Senin pis mna girdigim için şanslısın dedim. Ama hâlâ hıçkırarak ağlıyordu. Çorabını çıkartıp top yaptım ve ağzına soktum. Artık sadece inlemeleri duyuluyordu.
    ···
  • 0
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Odama gidip üzerimi değiştirdim. Böyle kızlarla lisede çok karşılaşmıştım, milleti hor görüp ezer, herkesin kendine yavsamasiyla ego tatmini yaparlardı. Belalı bebelerle çıkar, zütleri kalkık dolanırlardı. Kendisine, geldiğinden beri ilgi göstermediğim için afallamış deplasmanda oynuyordu. Bundan ötürü ilgisini çekmiş olmalıydım. Yaklaşık on dk sonra annem eve gelmişti. işe koyulmadiğim için şükrettim. Akşama kadar odasından çıkmamıştı s*rtük. Akşam yemeğinde herkes masadaydı. Anneme hayırdır sen nereye gittin sabah diye laf olsun şeklinde soru sordum. Komşu hastalanmış ve çocuğun anaokulundan alınması gerekiyormus. Ee yarın gidecek misin diye sorduğumda, hayallerimde bile olamayacak bir cevap gelmişti; Tüm hafta ben alacağım.
    Ertesi sabah aynı saatte evde ol diye mesaj attım. Mesajı masa altından okuduğunda rengi değişti ve sahte bir gülümsemeyle dikkat çekmemek için elinize sağlık deyip masadan kalktı. Ertesi günü düşünmekten yarım yamalak uyumuştum. O saatte olan dersimi ekmem gerekecekti. Okuldan çıkıp yolda gerekli olan malzemeleri temin ettim. Anahtarım olmasına rağmen kapı zilini çaldım. Kapıyı sahte bir gülümsemeyle açtı, korktuğu belli oluyordu. içeri girmemle, elimin tersi ile yüzüne yapıştırmam bir oldu. Kendini yerde bulunca şaşırmıştı. Kalk çay demle dedim sertçe. Balkona oturmuş göz ucuyla onu kesiyordum. Full dem çay koydurdum ve sigaramı yaktım. Bu sefer avuç içimle yapıştırdım ve yerde kal dedim. Gözleri yaşarmış ağlamak üzereydi. Bu giyim ne lan böyle diye haykırdım. Ben konuşurken göz teması kuramıyordu. Tam makyajlı, dekolteli bir giysi vardı üzerinde. Kısa eteği sıyrılmış, herşeyi altın tabakta sunuyordu. Gel buraya dedim ve yanıma emeklemesini izledim. Yüzünü alttan sıkıştırarak kendime çektim ve sigaramın son dumanını yüzüne üfledim. Kalk ayağa beni takip et dedim. Salondaydık ve artık işe koyulmam gerekiyordu. Kemerimi çıkartmaya başladım. Ne olursun yapma artık diye ağlamaya başladı. Dövmeyeceğim dön arkanı dedim ve ellerini sıkıca bağladım.

    Yolda geliyor...
    ···
  • +1
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Başımı can havliyle geri çektiğim zaman dudağım sünüyordu. Ağzıma kan tadı gelmeye başlamıştı. Elimi yüzünün altından gelecek şekilde yanaklarına bastırdım ve dişlerini oradan araladım. Dudaklarımı zor kurtarmıştım. Yüzünü yumruklamamak için kendimi zor tutuyordum lakin hoşuma gittiğini de farketmem uzun sürmedi.
    B: -Senin amacın pgibopat mısın?!
    K: -Neden hoşuna gitmedi mi?
    dedi kendinden emin bir şekilde sırıtarak. Hala üste çıkmaya çalışıyordu.
    K: -Erkekliğini göster bana, bakalım benim gibi bir kızla baş edebilecek misin?
    Ona erkekliğin en yalın halini gösterecektim... Boynunu tutup dudaklarına yapıştım, öncekinden farklı olarak dil hareketleri olmaksızın iğrenircesine dudaklarını emiyordum. Yüzü kızarmış ve savunmasız bir şekilde bana itaat ediyordu. Şah damarı kabarmıştı, elimi boynundan çekip aşağılara doğru zütürdüm. Taytını yok sayarak malum yerine baskı yapıyordum. Oval hareketler ardından içeri doğru ani baskılar... Taytını aşıp derinlerine inmeme imkan yoktu. Kız alt dudağını büzmüş ağlamaklı öpüşüyordu. Aniden dudaklarımı geri çektim ve kapalı olan gözlerini açmasını bekledim. Şaşırmış aynı anda korkmuş gözlerinin en içine nefretle bakarak, Eğer devdıbını istiyorsan hak etmelisin. Küçük bir fahişe olmadığını kanıtlaman gerekir. dedim. Kız her an nefesi gidebilirmişçesine hızlıca yutkundu. Ne istiyorsun dedi, sesi önceki gibi aşağılayıcı çıkamıyordu. Bugün olmaz, annem her an gelebilir dedim. Dudaklarımız arasında bir karış mesafe belki vardı. Dudaklarıma umutsuz bir hamle yaptı... Ama bu sefer adrenalinle birlikte reflekslerim daha iyiydi. Boynundan yere bastırıp, Haketmen lazım! diye kulağına bağırırmışçasına fısıldadım.

    Devamı yolda emmi oğulları, umarım bugün bitirebilirim.
    ···
  • +1
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Artık bu mal bizim evde kalıyordu. Babam harçlığıma zam yapınca vodka yerine gelsin viskiler gitsin rakılar derken bu malda işin bonusuydu. ilk günler sadece yemek masasında görüyordum, genelde odasında takılıyordu. Ailem muhafazakar olmadığından, kız bunu çakınca açık seçik giyinmeye başlamıştı. O kadar ince bir bele öyle bir g*t olması insanı hayrete düşürüyordu. Bu gerizekalı resim öğretmenliği okuduğundan odasında baya romantik filmlerdeki gibi yere naylon serip, açık seçik giyimiyle boya, palet takılıyordu. Odası karanlık oda olduğundan pek hava almazdı. Bir gün okuldan erken döndüm, mal ingilizceci bugün konferansa gideceğim diye bizi ekti yine. Akşam anahtarımı arabada unutmuştum, bu saatlerde de araba babamda oluyordu. Kapı zilini çaldım baktım bu kıvırcık marul açtı kapıyı, leş gibi terlemiş halde üzerinde tayt ile kapıyı açtı. Üzerindeki gibimsonik vücuduna yapışmış, dekolteden göbeğe kadar terlemişti. Dedim anam nerede? Komşunun çocuğunu okuldan alacakmış on dk önce çıkmış. Sen hayırdır dedim niye leş gibisin? Plates yapıyordum senin gibi göbek beslemeye param yetmez dedi. Aşağılayan bir bakış attı o anda, beyler nasıl sinir oldum kafa atıp dalacaktım. Ama lafım hazırdı buna karşı, Salatalığın iyisi gölgede yetişir, cacık felan istersen bil istedim. Bu kaşlarını çattı, bıyık altından gülerek bildiğim iyi oldu dedi. Gittim mutfağa açtım dolabı atıştırmalıkları alıp mutfak balkonuna oturdum. Bizim mutfak balkonu salon ile bağlantılı olduğundan doğru açı ile televizyon izlemek mümkündü. Baktım bu televizyondan izliyor aynı anda hareketleri yapıyor. Benim karşıma geçip domalmış bacağını havaya kaldırıyor. Bu harekette tayt sırasıyla iki yere de kaçıp geri geliyor. Hüsnü o sırada fermuara kafa atıp abi vur de vuralım diye delirmişti. Ben bizimki ile tartışırken Kıvılcım bana döndü ne oldu beni mi kesiyorsun, rüyana malzeme topluyorsan daha karmaşık hareketlere geçebilirim dedi. Nah gibersin tarzı bir laf etti anlayacağınız. Zamanında her ergen gibi internette vücut geliştirme videoları izlemiştim. Dedim sen o hareketi yanlış yapıyorsun, televizyona mal gibi dalıyorsun kendinin ne yaptığını farketmiyorsun. Neresi yanlış felan diye afalladı. illa kaldıracan yerimden dedim ve Hüsnüyü yana yatırıp salona geçtim. Al pozisyonu dedim, bu domaldı yine. havaya kaldırdığı bacağının dizi doksan derece kırıktı, dizinden tutup yukarı kaldırdım. Yavaş kaldıracaksın ivmeli halde havaya atmayacan dedim. Aynı anda kalçanı sıkacaksın felan... Buna yaptırıyorum işte bu nefes nefese kaldı, çaresiz titriyor aynı anda terini silmeye çalışıyor. Dedi oluyor mu. Dur bakayım sıkıyor musun diye elimi kalçasına attım, tüm kasılmalar avuç içimde olup bitiyordu. Hüsnü ise abi yorulduysan ben devralayım diye beni rahatsız ediyordu. Bu iki üç kez yaptıktan sonra kalçasına şaplak atıp oldu tamam dedim gülerek. Bu da rahatlamış şekilde pozisyondan çıkıp karşıma oturdu. Saçı başı dağılmıştı, sıcak nefesi yüzüme vuruyordu. Sen de boş değilmişsin kereta dedi ve bacağıma vurdu. O sırada Hüsnü kabarmış, vurduğu bacağıma yatmış bekliyordu. Bu bana bakıp oha bu ne hayvan dedi. Altta kalmamak için gayet ciddi, Her erkekte var olan özel organ. dedim. Bu üste çıkmak için basamak bulamayınca bu dik değil mi öküz dedi. gibmedik ya kabardı sadece dedim. Bu benimkini tutup terbiyesiz ya diyerek diğer eliyle göğsüme vurmaya başladı. Ulan sen bana nasıl vurursun deyip tuttum devirdim yere ellerini yere bastırdım, adam ol dedim. Ne kadar çırpınırsa çırpınsın kaçamazdı. Leş gibi ter kokuyorsun, burada benim s*kimi tutup ne yaptığını zannediyorsun dedim. Bu sırada onun ter koktuğunu vücut hareketlerimle belli etmek için eğilip koklarmış gibi yapıyordum. Bu bir anda dudağıma yapıştı ve öpüşmeye başladık. Aklımda o anda hiçbir şey yokken ilk hamle ondan gelmişti. Refleks olarak gözlerimi kapatmıştım. Hakimiyeti ele almaya çalışıyordum, her ne kadar beni savunmasız yakalamış olsa da altta kalamazdım. Rujsuz dolgun dudaklarının emerken dişlerini dudaklarıma geçirdi. Ne yapıyorsun diye bağırarak üzerinden kaçmaya çalıştım ama dudaklarımı kurtaramıyordum.

    Devdıbını sabaha yazacağım gencolar.
    ···
  • +3
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Kekimizi böreğimizi yedikten sonra annnemin yatıya kalın ısrarı başlamıştı. Yakup emmi gece yola çıkmayı sevdiğini dile getirip hemen olaydan sıyrıldı. Kıvılcım'ye arada uğra okullar açılınca diyen annem bir kez daha sevgimi kazanmıştı. Üniversitede ders kayıt dönemi bitmiş ve dersler başlamıştı. Kıvılcım'nin (evet adı kıvılcım) numarasını emrivaki almıştım, bir sorun olursa araşırız felan diye. Babasının yanında hayır diyememiş ve numarayı cebe atmıştım. Anneme bunlar hayırdır kimlerdendir de hele diye fazla takmıyormuş gibi sorular yöneltmeye başlamıştım. Kız daha önce, şehir dışında iş bulup çalışacağım niyetine evden üç kere kaçmış. Belalı ve başına buyruk olduğunu anlamıştım zaten. Normalde ön yargılı olmaya ben bu yaratığa karşı nedense farklı bir tutum içerisindeydim. Günler geçerken Kıvılcı'nin annesi annemi arayıp kızın yurda geç gittiğini bazen günlerce uğramadığı laf arasında çıtlatmış. Annemse hiç durur mu, inanılmaz misafirperverlik ve yardımseverlik içgüdüleri ile bizde boş bir oda var, yurtta başa çıkamıyorlarsa bizde kalsın, bir tabak fazla koyarız demiş. Kızın annesi çok teşekkürler felan deyip olayı geçiştirmiş. Bunu duyduğumda aklımdan neler geçtiğini kimseler bilemez. Bir yıllık malzeme çıkmıştı bana. Kızın ailesinin bu duruma hoş bakmayacağı belliydi. Neyse hayali bile güzeldi. Aradan olayı unutmama yetecek kadar zaman geçmişti, bir gün tam arkadaşlarla ayrılmış eve doğru giderken telefonum çalmıştı. Mk bu saatte kim deyip kot pantolondan telefonu çıkarmak için arabayı kenara çekmem lazımdı. Bizimkiler beni fazla yoklamazlardı, onlar olamazdı. Travestilerin olmadığı bir yol kenarı bulunca durdum. Cevapsız aramalarda Kevaşe yazıyordu. Hask deyip hemen geri aradım. 3 aydan beri hiçbir şekilde rastgelmemiş, araşmamıştık.
    Ben: - Alo...
    Kevaşe: - Hüseyin?
    B: - Hayırdır Kıvılcım bu saatte?
    K: - Ya kusura bakmazsan ben Gölbaşındayım da, yanımda hiç para yok... Beni alabilir misin buradan?
    Sesinden sarhoş olduğu anlaşılıyordu ama Gölbaşında neden sarhoş olmuştu( Gölbaşı ne mk! )
    iyi geliyorum felan filan derken vardım Gölbaşına. Kaldırıma oturmuş beni bekliyordu mal. Arabanın farını görünce bir anlık refleksle gözlerini kapattı. Tipini s*ktiğim tam bir kaşar edasında ruju dağılmış saçı kusmuklu halde ayağa kalkıp arabaya geldi.
    B: - Hayırdır mk bu ne hal, bu saatte ne tak yiyorsun burada ?
    K: - Ya arkadaşla tartıştık beni burada bırakıp gitti.
    Seninle daha sonra detaylı bir şekilde konuşacağız deyip onu yurduna zütürdüm. Artık oradakiler de bıkmıştı bu maldan. Zar zor ikna edip içeri soktum ve eve döndüm.
    Mk bununla ben mi uğraşacağım okul boyunca deyip ertesi sabah Yakup emmiyi aradım. Kıvılcım dün baya dağıtmıştı gidip ben aldım, geldiğinden beri böyleymiş zaten zütü yerinde durmuyormuş Yakup emmi, bu kız adam olmaz siz bunun bir çaresine bakın artık. deyip, Yakup emminin: Haklısın koçum ben gerekeni yapacağım, teşekkürler demesiyle konuşma son buldu. hayallerim belki son bulacaktı ama bu kaşarla uğraşmak da istemiyordum. Ertesi hafta eve erken dönmüştüm. Kapıda ayakkabıları görünce herhalde kızı almaya geldiler, bize de tşk deyip s*ktirolup gidecekler dedim. Mk eve girdim bir bavul kapıda duruyor! Salona gittim bizim pederle babası oturmuş çay içiyorlar. S.a. dedim felan. Dedim hayırdır? Benim peder:Kıvılcım bizim evde kalacak bundan sonra, ananla boş odayı topluyorlar içeride. dedi. Ananı s*kim ne oluyor lan dedim. Hayallerim gerçek olmuştu mk, tahmin edememiştim olayın buraya varacağını ama olmuştu. Yakup emmi benim için Kıvılcımagöz kulak oluyormuş zaten kaç zamandır, sizde kalırsa adam olur inş tarzı muhabbet döndü. Tabi emmi ayıpsın felan oldum. Sıradaysa babama çemkirip olmaz ama ya felan deyip kira parasını kendime bağlamak vardı.

    Devamı geliyor gençler.
    ···
  • +20
    kıvırcık saçlı kuzenim ile olanlar
    Benim adım Hüseyin. Ankara'da ailesi ile yaşayan bir üniversite öğrencisiyim. Olaylar yaşanmadan dört ay öncesini anlatmakla başlayacağım. Yaz tatilinin sonlarına doğru babamın beni aramasıyla olaylar silsilesi başlamış oldu. Babam evi toplamaya başla akşama misafir var dedi. Hayrola dememe kalmadan annenin akrabaları geliyor, bana da bir saat önce haber verdiler onları gardan alıp geleceğim dedi. Misafirin mk akşama arkadaşlarla içmeye gidecektim diye iç geçirdim. Babamın ısrarı ile misafirlerle tanışmaya yetecek kadar beklemem konusunda anlaştık. Cebe harçlık koyan adam sonuçta, saygımız tam. Ben fazla takmadan iki üç şeyi evdeki boş odaya zütürüp bilgisayara döndüm. Annem ise yiyecek içecek ile ilgileniyordu. Akşam misafirler gelmişlerdi. Kırk yılda bir gelen misafirlere uyuz oluyordum. Ye iç hatta sıç sonra iptirgit mk. Akrabalar dedikleri annemin teyzesinin kızı, onun kocası ve kızları imiş. Ben odamdan çıkıp salona geldiğimde kız hariç hepsi oradaydı. Ortamın yaşlı havasında birden dikkatler üzerime çevrilmişti. Hatice teyzedeki zütü görünce biran onun da eli var mı öpeyim dercesine yoklayacaktım az kalsın. Sohbet muhabbet derken kızın tuvaletten salona girişi ile kan beynime sıçramıştı. 1.70 boylarında kahverengi kıvırcık saçlarıyla salona kıvırta kıvırta girmişti. Orta boy göğüsleri, uzun bacakları ve ince beli ile tam bir afetti. Bana aşağılayıcı bir yüz ifadesi ile bakıp el uzattı. O anda nefretle karışık bir hayranlık artık benimleydi. Siyah gözlerinin içine bakarken elini sıkıp, yerine oturmasını izledim. Benim hüsnü ise dur mk ben tanışamadım diyerek birden kabardı. O sırada babam beni misafirlere övmekle meşgul olduğundan dikkat çekmemiştim. Ankaraya gelmelerinin nedeni kızlarının burada üniversite kazanması imiş. Lakin Yakup emminin istanbul'da işinin olması sebebi ile yurda yerleştirmeye gelmişler. Muhabbetler dönerken aynı anda kendimi kıza beğendirmeye çalışıyordum. Kevaşe ise hiç oralı olmuyor telefonu ile uğraşıyordu. Onu kendime aşık edip hunharca süründürmek istiyordum. izlediğim tüm BDSM ler aklımda canlanıyordu. Aynı anda Hüsnü ise bi dk sadece konuşacağız diye fermuarı zorluyordu.

    ilgiye göre hikayenin devdıbını yazacağım, boşuna uğraşmayı inanın kimse istemez.
    ···
  • daha çok