11 yıl bir topun peşinden koştum anlatıyorum

anlat panpa

futbolculuk zor zanaat panpa

adam futbolcu beyler

lan ben de koştum amk 10 yılı geçti gibeyim basketi sakatlanmadık yer kalmadı vücudumda

eskiden çok iyi bir futbolcuydum. arkadaşlarla mahallede top oynardık hep. ben ve ismail hep forvet pozisyonundaydık. sonra bi gün
ben bi dangalaklık yapıp abanmışım topa, o top uçtu. en nihayetinde atan alır kuralıyla oynadığımız için topu almaya gittim. ama top
yokuş aşşağı gitti. zaten ebemin gibileceğini anlamıştım. indim aşşağı, baktım top kamyoncunun kasasına girmiş. o anda hikaye başlar işte beyler...

eee kasada amlı mı vardı panpa . fena heycan yaptım

kamyoncu selami arabayı çalıştırdı, bende kamyonun arkasına asıldım, tutundum oraya, tırmanmaya çalıştım ama yapamadım. bizim kamyoncu hüseyin zaten mahalleden çıkmış, bende halen salak gibi kamyonun arkasındayım. zar zor içine girdim kasanın. ama bi baktım, oha dedim. kasanın içi insan dolu lan! meğersek bizim selami abi, insan ticareti yapıyormuş, ben yeni öğrendim. ordan zenci bi bin, muallaklik olsun diye topu havaya dikti, kasadan dışarı çıktı. bende yeniden kasadan çıktım ama tepede kaldım. arkadan gelen bi arabaya baktım. üstüne atladım onun. ordanda başka rabaya, öyle öyle hoplaya zıplaya topun kenarına kadar geldim

topun kenarına geldiğimde ordan bir çoban geliyordu. baktı topa, dediki; bu benim oldu, şimdi gibtir git! bende dedim ki senin ananı giberim dıbına koyduğum dedim ve bir kafa atmaya çalıştım. attım atmasına mam kafa topa geldi. o top çobanın kafasından sekti taaaaaaaaaaaaaaa çobanın sürüsüne kadar gitti. gittim sürünün yanına, sürüyü gördüğümde resmen şok olmuştum!!! bitin koyunların tüyleri siyah-beyaz baklava desenliydi!!! dedim ki vay amk. girdim aralarına topu aramaya başladım, sonra bi baktım bir köpek var orda. ağzında benim topum var. dedim ki hasgibtir, şimdi yannanı yedik! köpek topu bıraktı yere, arkamdan koşmaya başladım. bu arada afyona kadar kamyonla gelmişim onu farkettim.

@1 tmm dinlemicem amk baydın

o köpek beni tam 25 dakika 29 saniye boyunca kovaladı. sonra köpeğin ağzına gelişine bir tekme attım. o köpek öyle uçtu zaten. ben topu aramaya gittim. baktım bi hatun var orda. hatunda şöyle bişi: http://www.itusozluk.com/image/summer-glau_28707.jpg bende baktım, dedimki abla topu verir misin. abla dediki, topu gibtir et, ben sana direkt zütümü veriyim? bende evet olur dedim. onun evine kadar gittik. vakit akşam olmuş zaten. onu bi güzelce gibtim. ama prezervatif parasını bana ödettirdi huur. parayı verirkene çaktırmadan topu alıp kaçtım.

topla beraber istanbula yola koyuldum. ne yazıktırki pusulam ters işliyormuş. konya tabelasını görünce şok olmuştum. ordanda çıkıp tekrar istanbul yoluna koyulacaktım(ki) vazgeçtim, bir otobüsle dönerim dedim. otobüs biletini malum para yok, biletçini ağzını yüzünü dağıttım, sonra çaktırmadan da gibtim onu, aldım biletimi.

oturdum koltuğuma, yanımda bi herif var, ağır metalci yani. metalcilerle dalga geçmem ama herif bütün yol boyunca şu şarkıyı dinledi: http://fizy.com/#s/15oan1 neyse, balık esire kadar gitmiştik, orda mola verdik. zaten 500 km dinlemişim o şarkıyı, yemek isteme girince kantine sesim bir çıktı ki beni ordan kovdular. malum, şarkı ağzıma dolanmış.

ordan otobüse bindim. bi o metalci gelmemişti, hostes sordu nerde o biliyon mu diye ben dedim ki gelmiycek! tam kalkçaz ordan bi kız geldi, boş yer var mı dedi, muhabir evet dedi. kız geldi yanıma oyurdu. dedimki lan bu melekler korusundaki hatun! eee, giberim ben bunu dedim. istanbula gittik. tamam otobüsten indik ama kız bavulu bir getirdi ki şaşırdım lan. golf çantası, laptop çantası, para çantası, normal çanta bile var. sonra benimkinide almış huur. geçirdim ağzına bir tane sonra yola koyulduk. biz kadıköydeyiz, benim ev karşıda amk. kız dediki sen bunlarla karşıya kadar yüzebiliyormuşsun dedi. dedim ki şunlar derkene? çantalı gördüm. tama geçtim karşıya, tamam ebem gibilmiş olabilir. ama o akşak kızı bir hoteldi gibtim. yane vet deydi.

o hatelden çıkıyoduk ki, abisi geldi beni bi güzelce dövdü topumu da aldı. sonra peşlerinden taksiyle gittim. 20 metre sonra farkettim ki lan bunlar yürüyolarmış, ne taksisi moruk yaa dedim. gittim abisini dövdüm ama top nerde dedim. kız topu yan apartmanın eeeeeeeeen yukardaki balkonuna kaçtığını söyledi. asasin gibi tırmandım yukarı ama bi anda bi taştan elim kaydı, 30.uncu kattan aşşağı düşüyorum. prens gibi zamanı geriye aldım, öyle çıktım. balkona geldim, lan burda herkes çıplak. aaaa, lan bu okan bayülgen dedim! okan dedi ki tabi benim yarraam! bu tiple herkesi giberim ben dedi. sinirden bende ordan bi hatuna, sonra ordan bi zenciye, sonra zencide oradn bi uşağa, sonra herkes uşağa kaydık. çokta güzel gibtim. bu arada önüme geleni gibiyorum, kendimi tebrik ediyorum.

sona doğru sıçtın panpa

sonra topu aldım ama aşağı nasıl inecektim? asansörle tabbi. bindim asansöre ama asansörün içinde 20 tane komutan var. evet öyle bi asansör ki içine 20 kişi sığıyoz. sonra baktım ki her katta biri iniyon 2'si geliyo. 10 kata geldiğimizde 30 kişi orda duruyoduk. bu komutanlar tsk'da ne etkili abiler. ben tabi bi dangalaklık yapıp bi osurdum ama bir osurdum yani. görende rakun sıçmış zannedecek. 15. katta asanasör bozuldu mu!!! işte o anda hepsi beni dövmeye kalktı. ben bir tekmeyle asansör zeminini kırdım, aşağı doğru 35 küşü düşüyoz! ben hepsinin üstünden atlayarak 14. katın kapısına tutundum. açtık kapıyı, orada okanın adamları bekliyo. elime bastı okan, bende gravatından çektim onu, attım aşağı.

sonra o adamların arasından sıyrılıp camdan atlayım ağaca tutundum. indim aşşağı lan dedim top nerde, hasgibtir yukarda kalmış. bu arada 1600'üncü entrymi giriyom. biraz bekleryin, sonra devam etçem.