Facebook hesabımı silmeseydim, kanıtlarını da atardım, ama içeride isimler geçecek o yaştan belliydi, bin olacağım.

Rez alın, parça parça anlatacağım.

Yıl 2014, o zamanlar 15 yaşındayım ve biraz ergenlik zamanlarımda dinlere merak salmıştım. Satanizm ile ilk o zaman tanıştım işte. O zaman Facebook kullanıyorum ve satanist grupları vardı, genelde spiritüal meshebinden olan satanistlerdi, ama bana hiç mantıklı gelmiyordu ve saçma buluyordum. Oldu bitti. Ve aklıma o dahiyane fikir geldi, aralarına sızıp yükselmek. ;)

anlatıyorum gençler hızlı hızlı

Satanist gruplarına dahil oldum ve ilk başta bunların ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Sonunda herkesin kendi yolunda olduğunu ve bu konuyu paylaştığını fark ettim. Elime büyük bir güç gibi gelen bir şey geçti: 72 demon adı verilen varlıklara inanıyorlardı (tabii ki bu saçma bir inançtı).

O dönemde araştırmaya meraklıydım ve bu 72 demonu yabancı kaynaklardan incelemeye başladım. Türkiye\'de bu konuda fazla kaynak bulunmuyordu, bu yüzden Serhan S. adında birisiyle tanıştım. Kendisi kendi kurduğu büyük bir satanist grubun lideriydi. Bir süre arayı iyi tuttuk ve Facebook grubunda 72. demonu tek tek anlatıyordum. Bu konuda ilgilerini çekmeye başladım ve tabii ki, bu bilgileri paylaştıkça insanlar beni takip etmeye ve ilgi göstermeye başladılar.

Sonrasında bunların kitaplarını araştırmaya başladım.

Ve bir kitap buldum ayetler kitabı.

Kitap, 2006 yılında Anton LaVey tarafından yazılmıştı. Kitapta insanları manipüle etmek için kullanılabilecek bazı etkileyici noktalar bulunuyordu. Bu kitaptaki yanlış ama etkileyici bilgileri kullanmaya karar verdim ve insanlara anlatmaya başladım. Tabii ki, Anton LaVey'i övmekten geri durmadım. Amacım sadece insanların dikkatini çekmek ve takipçi kitlesi oluşturmaktı. Bu süreçte çok büyük bir izleyici kitlesine ulaştım ve birçok kızı da etkim altına aldım, yaşlarımdan büyük olanları bile etkilemeye başladım.

Ve sonra 2. adımı uygulamaya başladım: adım 2 özgürlük.

Özgürlük girişi:

Şimdi burada biraz günaha girdim, çünkü satanizmin nasıl özgürlükler sunduğunu anlatmaya başladım. Aynı zamanda diğer dinlerin insanları zevklerinden uzaklaştırarak onları körleştirdiğini açıklamaya başladım. Tabii ki, bu açıklamaları desteklemek için kitabın içerisindeki etkileyici ayetlerden de yararlandım çünkü herkes o kitabı benimseyemeye başlamıştı.

örnek kullandığım bir kaç ayet.

8. ayet: Sevinç bendedir. Zevk benim. Bende yatar bütün özgürlükler. Ben
kurtarırım zihinleri her baskıdan; insanı her tanrının köleliğinden. Ben,
insanların hepsindeyim; ama insanlar da benimdir. Ama bilmezler bunu,
çoğu.

abazaları etkilemek için

49. ayet : Cinselliği yasaklandı. Kısıtlandı. Her hakkı alındı. Ona özgürlük veren
her düşünce ve inanç, Şeytan'ın; yani benim günaha ayartmam kabul
edilerek, cezalandırıldı. Halbuki, ne bir günah vardı, o olsun diye
ayartılacak ve ne de yasak. Ancak ruhları köle yaparak, hüküm sürebilir ve
güçlenebilirdi Sahte Tanrı ve onun din adamları.

modern düşüncedekileri etkilemek için

48. Ayet: Bilginin ve zevkin kutsal rahibeleri hakimdi bazı yerlerde. Sanat ve
zevk, güzellik ve felsefe, bereket ve özgürlük hakimdi oralara. Asla
yeşeremezdi oralarda, sahte tanrının azap, korku ve ölüm getiren dinleri.
Nerede ki, ilkel kavimler vardı ve nerede ki, kadın köleydi, oraya geldi o
dinler. Sonra da yayılıp, kan ve vahşet taşıyarak, boğdular o özgürlükleri
de. Kadın, alt varlık da değil, köle de değil; en değersiz ve günaha teşvik
eden şeytan sayıldı.

ve bu sayede bana olan ilgi acayip arttı her kesimden cahili kendime çektim özgürlüğe devam etmek için onların ruhunun aslında özgür olmadıklarını anlattım onlara, ve özgürlükten aslında korktuklarını çünkü manüpile edilerek sahte tanrılara inandıklarını anlattım ve satanizm ve atezim düşüncesindeki her ergeni üstüme çekmeye başladım...

Sonrasında istediğim olmaya başladı. Diğer satanist gruplar beni kendi gruplarına dahil etmek istediler. Ben de sanki dinini yaşamaya çalışan bir satanist gibi kabul ettim ve tek isteğim şuydu: Yeter ki inancımızı özgürce yaşayalım.

Daha sonra bir kızla tanıştım; kızın adı Rümeysa G. Rümeysa, ailesinden şikayetçiydi, çünkü ailesi dini baskılar uyguluyordu ve kız özgürlüğüne düşkün biriydi, her türlü deneyimi yaşamak istiyordu. Tabii ki, tam anlamıyla bir satanist değildi, inisiye olması gerekiyordu, bu bir nevi satanizme giriş gibiydi. Tabii ki, bu ritüeli Türkiye'de kimin yaydığını düşünürsünüz? Tabii ki, bu masumane şeytan kardeşimizin öğrettiği. (ilginç olan hala bu saçma inisiye töreni, bazı satanist Discord gruplarında anlatılıyor.)

inisiye töreni şöyleydi: iki mumu yakıp, tükenmez kalemle 'GERÇEK TANRILAR, ULU ŞEYTAN VE ONUN DEMONLARI adına' diye başlıyorsunuz. Kendinizi tanıttıktan sonra, diğer dinleri inkar ettiğinizi yazıyorsunuz. Ardından, parmağınızı kesici bir cisimle kesip, parmağınızı mühür niyetine bir kağıda bastırıyorsunuz ve bu kağıdı mumda yakıyorsunuz. (Sonradan bunu biraz değiştirdiler, ama hala kullanıyorlar.)

Sonrasında, bu töreni Rümeysa yaptı ve babası artık kızını takmamaya başladı. Ancak bu tamamen şansa bağlı bir durumdu, çünkü babası yeni bir iş kurdu ve bu işle ilgilenmek zorundaydı. Rümeysa bu töreni her satanist grubunda anlatmaya başladı. Sonunda ne oldu, insanlar bu yöntemi denemeye başladılar. Bir tane kanıt ve etkileyici sözler olduğunda, insanlar buna inanmaya başladılar.

Tabii ki, bu olunca insanlar beni sevmeye başladı ve tam aradığım ortamı oluşturdum. Bir rüya hikayesi uydurdum.

Rüyam, yaklaşık olarak şöyleydi: Her yer yanıyordu, bir kule yıkılmıştı ve ben kulenin başındaydım. Etrafımızda gözler vardı ve karanlığın içinde kırmızı gözlü bir kız bana yaklaşarak '72'li seni seçti' dedi. Bu hikayeyi tabii ki grupta paylaşmadım, bunu Serhan S. ve Rümeysa'nın yanında ortak bir sohbette anlattım. işte en büyük hamlem başladı.

Şimdi bir çay doldurup geliyorum

Bunu anlattığımda, Serhan bana tehditkâr bir şekilde, 'Eğer yalan söylüyorsan seni öldürürüm' dedi. Ben tabii ki daha da çıldırdım ve şu kelimeyi kullandım: 'Serhan abi, ben yalan söylemiyorum. Rüyamı anlattıktan sonra, belki pgibolojiktir diye not düştüm, dediğim gibi belki pgibolojik olarak gördüm bu rüyayı' dedim.

Sonrasında işe birkaç kişiyi dahil etmem gerekiyordu. Atilla diye bir arkadaşım vardı, o da biraz sorunlu birisiydi ve onu oyunun içine çekmek için gittim ve konuyu anlattım. Kahkaha atarak kabul etti.

Onun rolü, satanizme inanmayan ve ortalığı karıştıran biri olmaktı. Ben de onunla didişecektim. Atilla, satanist grubuna geldi ve satanistlere saldırmaya başladı. onu grup adminleri banlamak istediler, ama ben şunu dedim: 'Efendimiz onu bize gönderdi, banlamayın. Beraber anlatalım ve onu doğru yola sokalım.' insanlar başta Atilla'ya kızsalar da sonradan ben dediğimde bunu kabul ettiler ve savaş başladı. Göya Atilla cahil, biz ise aydınlıktık ;)"

Atilla ile önceden hazırladığımız zor soruları grup içinde tartışıyorduk. Tabii ki, soruların mantıklı cevapları da önceden hazırdı ve diğerleri bu sorulara cevap veremiyorlardı. Ben ise gerekli cevapları çok iyi veriyordum. (Tipik bir sözler köşkü olayı eheheheheh) Tabii ki, sonradan Atilla, inanmayan birisi olmasına rağmen artık o kadar agresif bir tutum içinde değildi ve bu inancı yavaş yavaş kabullenmeye başladı. Tabii ki, gruptaki diğer satanistler bana hayran kaldılar. serhan ve rümeysa ise büyülendi adeta çünkü atilla çok sert bir tutumda taklit yaptı.

Rümeysa beni dahil olmadığım satanist gruplarında bile anlatmaya başladı ve ben bir grup kurmaya karar verdim. Grubun adı Gece-Mavisi'ydi. (Serhan, bu başlığı okuyorsan, sinir krizi geçirdiğini biliyorum, amk malı eheheheh)

Sonrasında, burada yaşları daha büyük insanlar vardı, diğer satanist gruplarına göre lider konumunda değildim. Sadece yol göstericiydim, ama onlar beni Rümeysa ve Serhan sayesinde bir lider olarak kabul ediyorlardı. Çünkü rüyamı ve Atilla'yı anlattılar. Bu olay olunca, Atilla da satanist olduğunu göstermek için ritüel gibi resimler grupa atmıştı. Satanistler beni çok sevmişti.

Bu süreçte bir şeyi fark ettim: işleri daha da büyütebilirdim.

rez alın la binler okuyorsanız anlatacağım yoksa kod yazcağım

Etkileşim olmadığı için anlatmıyorum amk gidin karı kız fotosu paylaşanlara bakın

Devdıbını yazıyorum..

Bu süreçte bir şeyi fark ettim: işleri daha da büyütebilirdim.

Evet, çok güzel bir fark ediş oldu. Bunlar beni çok seviyorsa gizli bir tarikat benzeri birlik kurabilirim diye düşündüm. Ama turnuvaya gitmem lazımdı ve 1 ay uzak durmam lazımdı. işte çok güzel bir fikir aklıma geldi, Serhan'a ve Rümeysa'ya 1 aylık bir temizlenme süresine giriyorum. 1 ay boyunca olmayacağım dedim. Bunlar ne temizlenmesi falan filan dediler. 30 günlük, 30 gecelik bir ain olduğunu, bunu yaptığımda ruhumun spiritüel olarak temizleneceğini anlattım. Turnuva için 1 hafta hazırlık, 3 hafta ise turnuvaya hazırlanmaya başladım.

Bu sürede hazırlık süremde bir oyun daha gerçekleştirdim. Başka bir kimlik yarattım ve bu kimlikte acımasız birisi, müslümanları ve ülkenin duygusal olarak etkilenen kesimini yönlendirecek bir kesimdi, yani bir kaos başlatıyordum. Bu sürede kaos sırasında ben ise arka planda olacaktım.

Hemen müslüman gruplarına farklı bir hesap ile girdim ve bu satanist gruplarının içerisinden bilgi sızdırdım diye olanları hepsini atıyordum. Hemen bizim gerzekler grupları bize at, bize at diye başladılar. Ama ben dedim ki stratejik saldıralım ve her şey o anda başladı...

Bir gün gece saat 2'de Rümeysa'yı aramak aklımdan geçti çünkü grupta aktifti, ben ise sahte hesabımdan kavga ediyordum. Rümeysa'nın numarası yoktu, ailesi telefon almamıştı. Hemen orijinal Facebook hesabıma girdim ve aradım. Evde tek başına kalan yaşıma uygun güzel bir kızla konuşmaya başladım, ancak bu kız biraz abartmış gibi görünüyordu; pentagram kolye takıyor, siyah pentagram işaretli kıyafetler giyiyordu ve ayinlere katıldığımızın 3-4 günü hakkında sordu. Bana ayinin nasıl gittiği ve işe yarayıp yaramadığı gibi şeyleri sordu. Ben de ona, "Serhan'ı uyandırın, sizinle bir şey yapacağız ve sizin hissetmeniz gerekiyor" dedim.

Yaklaşık 10 dakika sonra Serhan, ben ve Rümeysa Skype'tan mı MSN'den mi neresiydi hatırlamıyorum konuşuyorduk ve enerji küresi oluşturmanız gerekiyor dedim. Bunlar en başta ne olduğunu anlamadılar (Enerji küresi oluşturmak fiziksel olarak açıklandı, nasıl olduğu ama aptallar göya spiritüel olarak oluşuyor diyorlar, çaktırmayın, bazı kızları böyle düşürürsünüz, bilginize). işte çalışmayı anlattım ve yapmaya başladılar. Rümeysa hemen hissetti ve korktu, ben ise devam etmesini söyledim. Ardından Serhan da fark etti, tabii o zaman kaynak yok, mallar hemen damladı. Ben daha da güzel bir şey yaptım: "Efendimizin size bir işareti bu, artık sizler de ermiş kişilersiniz. Bu enerji çalışmasını istediğiniz zaman yapınız, hissedeceksiniz" dedim ve onlar ne olduğunu anlamadı. Uyumak istediğimi söyledim ve aramadan ayrıldım. Sonra Rümeysa'yı aradım ve dedim ki, "Biriyle konuşmaya ihtiyacım var."

Rümeysa ile sıcak bir gece geçirdik. Sanal olarak ilk kez bir fotoğraf aldım, tabii o zaman bunun bir "nude" olduğunu bilmiyorum, ama önümde soyundu ve istediğim bazı şeyleri yerine getirdi. Bekaretini korumasını istememe rağmen, azgınlıktan kendini patlattı. Sonrasında bu zevki ilk kez aldığı için bana adeta tapmaya başladı ve sonra her gün beni nudesiz bırakmadı.

ve ben 1 hafta turnuva için kayıp oldum.

Devamı için rez alın ona göre yazacağım.