/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    0
    dün biri böyle bi şey sallıyodu bana yalan gibi geldi fakat etkilenmedim değil amk
    ···
  1. 2.
    +1 -1
    bugün birisi küba da cami var diyor napalım yani
    ···
  2. 3.
    +1
    Sen ilkokullusun galiba. Gölcük lan gölcük.
    ···
  3. 4.
    0
    @2 adam görmüş dıbına koyayım yalan mı oç... hayatında kübaya mı gittin sen nereden bileceksinnnnn
    ···
  4. 5.
    0
    @1 kocaeli nazarlı panpa
    ···
  5. 6.
    0
    @3 anasını gibtiğim liseli onuncusuna sus giberim ağzını
    ···
  6. 7.
    0
    küba'da camiyi falan bilmem de atatürk büstü var
    ···
  7. 8.
    +1
    yetkililer nazarlı köyüne ulaştıklarında kayıtlara geçen ifadeyle nazarlı köyü "yok olmuş" tu. nazarlı köyünün bulunduğu arazide artık yanmış çalılar ve ağaçlardan başka hiç birşey yoktu. eskiden evlerin ve yerleşim yerlerinin bulunduğu yerlerde artık sadece alevden köz olmuş simsiyah tahta ve kerbin yığınları vardı. ancak bu yığınların içerisinden bir tane bile insan cesedi çıkarılamadı. yapılan testler ve araştırmalar sonuç vermedi. nazarlı köyünün 635 sakini kayıp ilan edilerek 12 günlük bir arama çalışması başlatıldı. ancak 12 günün ardından ana yerleşkelerde gerekli personel ihtiyacı karşılanamadığı için arama geri çekildi ve nazarlı köyünün 635 sakini deprem kayıpları listesine yazıldı. köyün depremde oluşan bir volkanik patlama nedeniyle yandığı belgelenirken 17 ağustos tarihinden önce olan 8 günlük belgeler imha edildi.

    ben o belgeleri imha etmekle görevli olan memurum...

    anlatılmaması ve bilinmemesi gerek bu günlükleri daha fazla bir yük olarak sırtımda taşıyabileceğimi sanmıyorum. bu anlatacaklarım, depreme kadar 8 gün boyunca nazarlı köyünde yaşanmış açıklanamayan olaylar.

    8 ağustos 1999 sabahı samet karakaya adlı bir köylü en yakın kolluk kuvveti olan semerkaya jandarma komutanlığını aramış ve gökyüzünde garip siyah , yuvarlak bir karartının dönerek yavaş yavaş büyüdüğünü rapor etti. aradan bir 15 dakika geçmeden komutanlık bir anda nazarlı köyünden aynı vaka ile ilgili onlarca telefon almaya başladı. ertesi sabah olayı kontrol etmesi için devriye birimlerinden birinin gönderilmesine karar kılındı.
    (ohyesbea ?, 14.11.2014 23:57)

    9 ağustos 1999, saat 07: 34'te assubay kadir sarman telsizle komutanlığa ulaştı ve nazarlı'ya giden tek yolu takip etmiş olmasına rağmen kaybolduğunu belirtti. detaylı raporunda hiçbir yol ayrımının olmadığını ve direksiyonunu bile kırmadığını söyledi. saat 09:52'de 10 adet araçtan oluşan bir devriye takımı oluşturuldu ve nazarlı köyüne doğru yola çıktı. geri dönen her devriye birimi aynı raporu verdi, tek giriş yolu olan bu köye her şekilde ulaşmayı denemişler ve hepsi kendilerini ya nazarlı köyünün arkasındaki tepede bulmuşlar ya da bir şekilde sermen kaya'nın girişine çıkmışlardı.

    günün ilerleyen saatlerinde gelen bir telefonda köy halkından olan 72 yaşındaki nazmiye kılınç yan evde yaşayan ailenin 2 çocuğunuda alarak köyden kaçtıklarını ve bir daha geri gelmediklerini belirtti. hiç bir devriye aracı yolda ne bir insan ne de bir araca rastladığını rapor etti. dağdaki koyunlar kendi kendine otluyor, nazarlı'nın hemen hemen 2 km dışında bulunan kuyunun başında kovalar sahipsiz bir şekilde duruyordu. aynı gün telefonlar gelmeye devam etti ve köy halkı gökyüzünde bulunan kara maddenin bütün köyün üzerini kaplamaya başladığını ve gökyüzünün artık hemen hemen görünmediğini belirtiyordu.
    (ohyesbea ?, 14.11.2014 23:57)

    10 ağustos 1999, 08:14 ' te gelen bir arama ile köyün muhtarı kemal gözgören köyün üstünün tamamı ile kara madde ile kaplandığını ve artık tamamiyle karanlıkta olduklarını belirtti. dün akşam güneş battıktan sonra bir daha doğmadı sanki diye ekleyen muhtar acil arama kurtarma ekiplerinin olay yerine intikalini arz etti. saat 10:15 te komutanlık eskişehir hava üssünü arayarak araştırma için bir helikopter gönderilmesini istedi. helikopter bütün kocaeli bölgesinin üzerinde tarama yapmasına rağmen nazarlı köyüne görsel temas sağlanamadı.
    (ohyesbea ?, 14.11.2014 23:58)

    11 ağustos 1999, 11:45 te omutanlığa gelen aramada selmiye açıklı kızının evde babasıyla konuşmaya başladığını belirtti. ardından kocası, yani hasan açıklı'nın 3 yıl önce bir traktör kazasında vefat ettiğini belirtmesinden sonra kızı nazlı'nın dışarı çıkıp "onlara katılmak" istediğini dillendirdiğini söyledi. kızının sesi arkadan duyulduğunda telefon hattı kesildi. aradan geçen 12 saat içinde tam olarak 128 benzer telefon görüşmesi kaydedildi.
    (ohyesbea ?, 14.11.2014 23:59)

    ertesi sabah 12 ağustos 1999'da gelen telefon konuşmalarından durumun kritik olduğu kaydedildi. 11 ağustos gecesi, gece yarısından sonra köyde bulunan 217 çocuk kayıplara karışmıştı. o gün komutanlıkla 412 telefon görüşmesi kaydedildi. herhangi bir yardımda bulunamayan jandarma komutanlığı arayanlara evlerinin içinde kalmalarını ve çocukları bulmak için herhangi bir girişimde bulunmamalarını tembih etti.
    (ohyesbea ?, 14.11.2014 23:59)

    13 ağustos 1999, sabah 05:19 'da 51 yaşındaki tamer şerbetçi arayarak köyün doğu kısmında gökyüzüne kadar ulaşan bir yangın olduğunu belirtti. yangının kuvvetiyle köyün neredeyse gün ışığı altında gibi olduğunu ekleyen şerbetçi ateşlerin kuzeye doğru ilerlediğini ve ateşim siyah gökyüzünden çıktığını söyledi. o gün komşu köylerde ve yakın yerleşkelerde yangına dair tek bir ihbar olmadı.
    (ohyesbea ?, 15.11.2014 00:00)

    14 ağustos 1999, saat 21:48 'de günün ilk araması geldi, yangınların köyün sınırına kadar geldiğini belirten halife samancı, ateşin köyün girişindeki çoğu telefon kablolarını içine aldığını ve köydeki çoğu telefonun artık çalışmadığını belirtti. köy halkının akıbeti sorulduğunda kayıtlara geçen cevabı "geri ... geri geldiler... herkes evinde, kimse dışarı çıkmıyor, ateş var duman yok. dı... dışar... dışardalar. kapıyı açmıyoruz.". dışarda olanların kim olduğu sorulduğunda cümle bitmeden telefon hattı kesildi. 14 ağustos 1999'da kayıtlı tek belge bundan ibaret.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 9.
    0
    @8 aynen panpa buydu işte
    ···
  9. 10.
    0
    @9 çok efsane var panpa yok şehitler kalktı alev topu çıktı değişik insanlar vardı bilmem ne ama çok tuhaftı gerçekten o gün
    ···
  10. 11.
    0
    @8 korkuttun bin
    ···
  11. 12.
    0
    @10 sen mi yazmıştın bunu yazdıysan adam gibi söyle yalan amk işte
    ···
  12. 13.
    0
    @8 korktum lan
    ···
  13. 14.
    0
    reserved
    ···
  14. 15.
    0
    rezerved
    ···
  15. 16.
    0
    Efsane çok olum o günle ilgili. ama ateş topu olayı gerçek lan gözlerimle gördüm deniz kenarında yaşayanlar bilir onunda sebebi kısa bir volkanik patlamaymış
    ···
  16. 17.
    0
    @16 tamam panpa zaten deprem gecesi ve öncesi volkanik patlamalar oldu bunu gördü herkes ama bu hikayeler uydurma bence insanların o engabede korkudan gördükleri halisünasyonlar
    ···
  17. 18.
    0
    akşam akşam korkuttunuz
    ···
  18. 19.
    -1
    Gölcük askeri koğuşu bu olaydan önce eğlence olduğu ve Allahı inkar ettiklerini duymuştum ve deprem sırasında mühimat depolarında siyahi adamlar olduğunu anlatmışlar.

    Not : Dinsel bir olay olduğunu sanmıyorum ama çok etkilendim
    ···
  19. 20.
    0
    deprem oldu kaçak yapılan binalar var insanlar resmen katledildi ama siz hala zütünüzden yok alev topu yok yarak topu uyduruyonuz millet öldü amk kaçak malzeme yüzünden hala aptal aptal şeyler diyonuz he amk gökyüzü karardı diğer tarafla temas sağlandı aldılar zütürdüler köydekileri
    ···