/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +21
    Hikaye T.H isimli bir polisin mezarlıkta bulunan bir cesedin cebinden çıkan notları içeriyor.
    Hikayenin gerçek olup olmadığı hala meçhul ama adama ait olduğu düşünülüyor.
    ---
    Başlangıç sound\\\'u: https://www.youtube.com/watch?v=VYCOg-yglNM
    ---

    Beni tanıyorsun... Ben sokakta gördüğün, o dilenci çocuk. Tenha köşelerde şarap içen adam.
    Bir sonbahar yağmurunda, bankta oturan yalnız insan. Benim adım Furkan. Kalabalık şehrin ailesiz çocuklarından
    biriyim. Belkide en şanslı olanı...

    Diğer hikayem : 8 kişiyi öldürdüm bir de onu: http://www.incisozluk.com...+bir+de+onu&ce=goster

    Edit: Beyler rezlerinizi alın boş boş devam etmeyeyim yeterli ilgi gelirse kesinlikle tamamlayacağım ve ilk hikayenin spoiler'ı çok az bulunmaktadır.
    ···
  2. 2.
    +9
    Annem ben doğarken ölmüş. Bu yüzden 3 kişilik bir aileydik diyebilirim. 12 yaşıma kadar Babam ve Abimle büyüdüm.
    Babamın önceleri bir fabrikada üst mevki bir işi ve bir kaçtanede dükkanı varmış durumumuzda gayet iyiymiş.
    Abimin söylediğine göre annemin ölümünden sonra içkiye başlamış birde üstüne kumar illetine tutulmuş. Hal böyle olunca
    çok geçmeden mülkleride işide elinden kayıp gitmiş. Kalan parasıylada bi tekel dükkanı açmış. Abim ise genç yaşta istanbula çalışmaya gitmişti,
    Arada bir gelir durumumuza bakar yeniden giderdi. Bir gün yeniden geldi. Ozamanlar ben daha 5.sınıfa gidiyodum.
    Kapı açıldı usulca içeri girdi. Babamsa herzamanki gibi işe gitmemiş, geceden kalma kanepede uyuyordu. Babamın kanepesinin yanında
    duran dağılmış içki masasının üzerine bi miktar para birde zarf bıraktı. Sadece onu izliyordum. Yanıma oturdu bişey demedi sarıldı bir süre
    sonra. \'\'ben gidiyorum\'\' dedi. Anlamıştım tabi uzun süreceğini. Nekadar, gitme beni bırakma desemde başımı okşayıp gibtiroldu gitti.
    O gün onu son görüşüm oldu. Duyduğuma göre bi rus hatunla evlenmiş istanbulda da ne tak yediği belli değilmiş.
    Tabi başımızdan bela ekgib olurmu babam bi tefeciye borç takmış. Uzun süre eve gelmemişti o vakit. Bi gün eve geldi bana
    bi miktar para bırakıp yine gitti. inanırmısın bilmemde babamıda son görüşüm oydu. Kuytu bi sokakta borç taktığı adamlarda
    babama takmış.. Olduğu yerde ölmüş.
    ···
  3. 3.
    +5
    Tabi ev kiraydı çok geçmeden kendimi sokakta buldum bu A*mına koyduğumun şehrinde.
    Ama takıldığım ortamları gör!. leş düşse karga gelmez.. Böyle ortamlarda yeni ailem olan Rıza ve Kazım'la tanıştım.
    Uyuduğum ortamlarda kıza tecavüz edenlermi dersin başucumda bali çekenlermi dersin ne tak ararsan var.
    Gel zaman git zaman dilencileğede böyle ortamlarada alışmıştım.
    Yine bir gün sokaktayım kar yağıyor hiç unutmam ilk defa ozaman ağladım ben bu hayata.
    Ayakkabım delik üstümde ince bi hırka kaldırmın kenarına geçtim üşüye üşüye ağlıyordum.
    Derken siyah bi araba yanaştı yanıma 2 adam indi. Başta korkup kaçtım ama yakalayıp zorla bindirdiler.
    indirip bi adamın önüne getirdiler . Bu adam Tarık beydi. Çok kafa si*meyeyim.
    Babamı öldürten adam buymuş çok sorgulamadım orasını benim tek kaldığımı ve sokaklara düştüğümü öğrenmiş.
    Nerden bulduysada bulmuş beni vicdanı elvermemiş olucakki beni yanına aldı.
    harçlık verdi okula gönderdi. Bunun karşılığında benden pis işlerini yapmamı istedi.
    Önceleri Torbacının elemanıydım getir zütür yapardım.
    Sonradan torbacı bi teslimat olayında ölünce Yanıma Rızayla Kazımı istedim ve işleri birlikte yürütmeye başladık.
    Tarık bey başta iyi bir insandı. Babamdan daha çok babalık yaptı bana. Taa ki işler taka sarıp Tarık beyi öldürene kadar.
    Ve sahip olduğu herşeyi elinden alana kadar.
    ···
  4. 4.
    +4
    Rezzler alınsın devam edicem.
    ···
    1. 1.
      0
      Rez ulan rez
      ···
  5. 5.
    +1 -1
    Beyler işlerimden dolayı vakit ayıramadım ancak 1 saat sonra başlıcam.
    ···
  6. 6.
    +4
    Tarık bey beni yanına aldıktan sonra hayatım farklı ir yöne çevrilmişti aynı bedende 2. bir hayat yaşıyordum. Sokaktaki ailem olan Rıza ve Kazımıda yanıma almıştım ve hayatım belirli bir düzene oturmuştu. O aralar Sedat isminde bir çocukla tanıştım. Sedat normal bir ailenin sıradan bir çocuğuydu ama koşullar onun için benimki kadar şanslı ilerlemedi. Sedatın kaderi öyle karaydıki benimle birlikte bu kirli dünyaya atılmak zorunda kalmıştı. Uzun süre bu şekilde yaşadık ancak Tarık beyin gerçek yüzünü gördüğümde işlerin aslında hiçte iyi olmadığını ve Tarık beyin babam olmadığını anlamıştım. Tarık bey sırf bir görevi yerine getiremedikleri için Kazımı kurban etmiş, Rızayıda öldürmüştü. Babam dediğim Tarık artık kardeşlerimin katiliydi. Şimdi olsa aynı şeyleri yaparmıydım i bilmiyorum ama ozamanlar içimde yanan intikam ateşi bana başka bir yol vermiyordu. Tarıkın sağ kolunu öldürüp şehir dışına kaçtım. Ama çok geçmeden benim peşime düşüceğini biliyordum. Beni bu işten çıkarıcak tek kişi ise içerdeki ismim Sedattı.
    Sedatla kusursuz bir plan yaptık ve Tarık beyi öldürecektik ve aklanmamış bütün nakit parasını alıp yurtdışına gidicektik ve bu para bize çok uzun bir süre yeticekti. Bu plan sandığımız kadar kusursuz işlemedi.
    Olay esnasında polis baskını oldu. Ama sadece birimiz bu baskından kaçabildi, oda Sedattı. Ben Sedatın yaptığı cinayeti üstlenip hapse girdim Sedat ise kaçtı.
    ···
  7. 7.
    +3
    Ne mahkemede nede polis sorgusunda hiç konuşmadım. Dövdüler , ölümle tehdit ettiler. Ama ben ağzımı açmadım. Bunun üzerine tahrik sonucu adam öldürme suçundan 20 yıl hapis cezasına çarptırıldım ve sahip olduğum bütün mal varlığıma banka hesaplarıma el konuldu. Bu ceza benim için müebbetten daha zordu. Çünkü 20 yıl hapisin üzerine beş parasız bir hayata başlıyacaktım.
    ···
  8. 8.
    +3
    Ve hapis günlerim başlamıştı. Tabi ünlü bir mafya babasını öldürüp parasına konmak sandığım kadar kolay olmadı. Neredeyse bütün yeraltı camiası ve paramın olduğunu sanıp pay koparmaya çalışanlar peşimdeydi. Neredeyse hergün gardiyanlar tarafından işkencelere maruz kaldım. Öyle böyle derken 2 yıl geçip gitmişti bile. Hapishane yıllarımda Melih diye bir gençle tanıştım. Oda yankesicilikten girmişti içeri
    işler yolunda gitmeyince karşısındaki kadını öldürmüş. Dışarda herkes iğrenerek kötümseyerek bakar bu çocuğa , haklılarda. Ama kader hiçbirzaman insanlara eşit davranmaz ve yapmak istemedikleri şeylere zorlar.
    Yine birgün koğuşta otururken gardiyan seslendi Furkan Kara ziyaretcin var
    Beni sürekli olay çıkmasın diye bu şekilde çağırtıp işkence ederlerdi. ilk girdiğim sıralar ancak neredeyse 1 yıldır hiçbirşey yapmıyorlardı. Ben işkence vaktinin gelidğini düşünerek ayağa kalkıp kapının yanına doğru yürümeye başladım.
    - Geldim ulan orusbu çocukları. Ama bu sefer daha iyi dövün çünkü benden bir gibim alamıcaksınız.
    dedim.
    + Sen dayakmı özledin lan köpek herif. Gerçekten ziyaretçin var hele bi git konuş sonra istiyorsan döveriz.
    Bunu duyduğumda şaşırmıştım çünkü benim Sedat harici kimsem yoktu. Sedatın geldiğini düşündüm. Heyecanla Ziyaretçi bölümünüe geçtim.
    Cam bölümün karşısındaki kişi Yeraltı dünyasından tanıdığım. Selahattin Çolak'tı ama bu adam neden geldi neden bi başkasını göndermedi bişey diyecekse diye düşünürken beynim kıvılcımlar çaktı. Oturup Telefonu kulağıma koydum
    - Merhaba Furkan.
    + Neden geldin.
    - Önce bi selamımı al be oğlum üzülüyorum ama okadar geçmişiz var değil mi.
    + Bak selo. Bende para felan yok.. Hem olsada sana söylemem oyüzden hiç uzatma ufak ufak gibtirolgit.
    - Bukadar sevdin ha burayı.
    + Sevmek felan yok kardeş... Tarık'ın ölmesi gerekiyodu bende yaptım hepsi bu.
    Dedim ve ayağa kalktım. arkamı dönücekken cama vurdu bütün gücüyle sinirlenmişti. Telefonu yeniden kulağıma koydum .
    - Ulan dünkü tak otur ve beni dinle. dedi.
    gülümsedim. ve oturdum.
    + Ne var.
    - Burdan çıkma imkanı versem sana , yeniden bu dünyaya girme şansı.
    + Bunlar boş sözler önce bi işlevini görelim derim . Dedim.
    - Çıkıcaksın burdan Furkan. Hazırlıklı ol. Dedi ve ayağa kalkıp gitti.
    ···
  9. 9.
    +4 -1
    Koğuşa döndüm binbir türlü şey düşünüyodum. Burdan nasıl çıkıcam ? Çıkınca ne olucak. ? Sedat nerde ? . Günler geçip gitti herşey standart ilerliyordu. Melihlede gün geçtikçe daha samimi oluyordum.
    Yemekhanedeydik. Melih herzamanki gibi susarak yemeğini yiyordu. Birden kafasını kaldırdı.
    - Furkan abi.
    Noldu dercesine gözümü kırptım.
    - Abi ben hergün bunu düşünüyorumda. Sence burdan çıkınca yıllar sonra ne olacak.
    + Nasıl yani. ?
    - Yani abi ben 15 sene yedim sen 20 sene. düşünsene abi sen 45 yaşında olucan , ben 33 yaşında.
    sence nasıl olucak eski tandıklarımız nerde olucak.
    + Mesela sen buradan çıksan şimdi napardın?. diye sordum
    - Bi sevdiğim var abi Ayşe diye. ilk onun yanına giderdim. Sonra annemin.
    + Başka kimsen yokmu senin.
    - Hep böyleydi ben ayşeyle çocukken tanışmıştım birlikte büyüdük fakir bi mahallede mutlu mesut geçinip giderdik ama babam ölünce ailenin bütün yükü bana kaldı. daha 8 9 yşaında kız kardeşlerim var. el mahkum okulu bırakıp çalışmaya başladım bi restorantta Ayşede okumamıştı oda bi elbise dükkanında çalışıyor şimdi.
    + Peki burda ne işin va roğlum senin.
    - Abi dedimya bi kadını bıçakladım ama isteyerek olmadı bizim semtte çok taktan insan var ozamanlar da paraya sıkışmıştım borç aldığım çocukta adı Celallettin. böyle şeyler yapıyordu. Bi gün beni sıkıştırdı parasını istedi ama param yoktu anlamadı kız kardeşlerimi annemi öldürmekle tehdit etti. Sonra bi yol daha olduğunu söyleyip o öldürdüğüm kadını gösterdi bana . Onda çok para var zengin falan diye aklıma girdi o kadından zorla parayı alıp borcumu kapatıcaktım. Ama kadın bağırmaya başladı bende ilk defa yapıyordum böyle bişeyi kokrtum teleşlandım sussun diye bıçakladım ölüceğini tahmin edemedim.
    ···
  10. 10.
    +5
    Gece herkes uyurken birden dürtüldüm Derin bi nefes alarak uyandım birisi bıçakladı zannettim.
    Karşımda bi gardiyan vardı. Hazırlan dedi bana. Zamanın geldiğini anlamıştım. Odadan çıktık o an aklıma Melih geldi onuda almalıydım.
    - Melih içerde onuda alıcaksın . Dedim
    + Bana bir kişi denildi zaten yaptığım şey başımı yakabilir uğraştırma beni gibtirgit. Dedi.
    Yakasına yapıştım onu al getir buraya yoksa ben burdan çıktığımda hiç iyi şeyler olmaz. dedim sert sert fısıldayarak.
    Korkmuş olucakki telaşlı bişer şekilde içeri girdi. Çok geçmeden Melihte gelmişti. Abi noluıyor diye sordu.
    Sadece beni takip et konuşma başka bişey yapma oğlum . Dedim. Onaylarcasına kafasını salladı.
    Bulunudğumuz binadan çıktık çıkış kapısıyla aramızda 200 metre vardı. Gardiyan benden bukadar diyip içeri gitti. Kapıda askerler ve güvenlikler bekliyordu . Bir yandanda ulan bukadar taşaklı bi adammı bu selahattin diyodum askerleri falan ayarlamış diyip melihle birlikte çıkış kapısına yürümeye başladık. çıkış kapısına geldiğimiz anda bize silah doğrulttular .
    - Durun!! yoksa vururuz.
    hiçbişey diyemedim neler olduğunu anlayamamıştım . Bana silah tutan adam bana bakarken arkasında güvenlik çıkış kapısını açıyordu. Bir anda çıkış kapısından içeri zırhlı bir araç son hızla gelip bana silah tutan adamları ezdi ardından aracın arkasından çıkan iki silahlı adamda kalanları öldürdü.
    bizi araca bindirdiler ancak arkamızdan ateş açılmıştı ve sirenler çoktan çalmaya başlamıştı bile.
    ···
  11. 11.
    +4
    bi belli edin abi kendinizi duvara yazmak istemiyorum
    ···
  12. 12.
    +8
    Sözlük ölü yarına kadar rezlerinizi alın devam edeyim
    ···
    1. 1.
      0
      Burdayiz lan
      ···
  13. 13.
    0
    günaydın beyler bi kahvaltı yapıp başlıyacağım
    ···
  14. 14.
    +4
    Tam gaz cezaevinin yolundan çıkıp ara sokaklardan kaçmaya başlamıştık. Bu sırada Melih olayın şokuyla bağırmaya başladı.
    - Furkan abi noluyo abi nere gidiyoruz.
    + Lan bi sakin ol. Bende bilmiyorum nere gidiceğimizi.
    - Ölücez abi ölücez.!!
    + Ölmiyecez oğlum sen çıkmak istemiyomuydun al çıktın. Şimdi sessiz sakin otur.
    Bu sırada bizi alan adama dönüp:
    - Nere zütürüyosunuz bizi. Dedim
    + Selahattin bey size bir sığınak ayarladı bu geceyi orada geçiriceksiniz yarın gelip konuşacak seninle.
    Polis siren sesleri heryerde yankılanmaya başlamıştı. Ağaçlık bi alana girdik yaklaşık 2-3 saatlik bir bekleyeşin ardından. Bizi kalıcağımız sığınağa zütürüp bıraktılar ve gittiler.
    Kaldığımız yer ormanın içinde kulübe tarzı biryerdi. 1 yatak 1 sandalye ve bir elektirikli soba bulunuyordu içerde. dışarısı ise ağaçlarla çevrili ve zifiri karanlıktı. Gelip gidilen yol bile otlarla kaplıydı.
    içeri girip oturduk.
    Melih söze atıldı.
    - Beni neden çıkarttın abi.
    + Çıkmak istiyodun.
    - Sırf çıkmak istiyorum diye çıkarttığınamı inanıcam.
    + Memnun değilsen çok geçmeden dön en fazla 1 hafta hücre hapsi alırsın.
    - Tamam abi ya sende hemen ne kızıyosun.
    + Yeni bir başlangıcın olsun istedim annene kız kardeşlerine bak diye çıkarttım seni.
    bunu dediğimde gözleri doldu elime yapıştı.
    - Büyüksün abi. Hakkını ödeyemem.
    elimi çektim , omzundan tuttum.
    + Bazen kader, bizi istemediğimiz yollara sürükler. Bazense kaderi değiştirmek bizim elimizdedir.
    insan ikinci şansı hep başkasından bekler, başka yerlerde arar. Ama bu hayatta öğrendiğim bişey var benim. ikinci şansı kendine sadece kendin verirsin... Bu yüzden oğlum ben sana sadece bir yol gösterdim bunu nasıl kullanacağın senin elinde.
    - Eyvallah abi hakkını ödemek için elimden geleni yapıcam.
    + Hadi şimdi yat sen ben biraz oturucam.
    deyip sandalyeyi aldım ve dışarı çıktım kulübenin dışında küçük bir lamba vardı onu yakıp oturdum.
    Düşüncelerim ormanın karanlığında kaybolurken uyuya kalmıştım.
    ···
  15. 15.
    +1
    Rüyamda Sedat'ın sesini duyuyordum.
    - Burdayım kardeşim. Yanındayım. Beni bul.
    + Seni göremiyorum ...
    - Furkan...
    +Efendim kardeşim.
    Ses gittikçe boğuklaşmaya ve tekrarlamaya başladı.
    - Furkan , Furkan ,Furkan.

    Derin bir nefes alarak uyandım. Karşımda Selahattin duruyordu. Melihte çoktan uyanmıştı. Gözlerimi ovuşturup ayağa kalktım.
    + Şükür uyandın. Sandalye rahatmıydı. dedi
    Cevap vermedim sonra devam etti sakin bir şekilde.
    + Bu çocuk kim onu niye çıkardın?
    - O benimle , benim sorumluluğumda seni ilgilendiren birşey yok.
    + Sen öyle diyorsna umrumda bile olmaz . Şimdi istersen asıl mevzuya gelelim.
    Çıktığına göre, Bana paramı getirebilirsin öyle değil mi ?
    - Tamam istediğini yapıcam.
    + Şimdi sana bir araba vericem, yanında benim adamımda olucak. Bu çocuğuda bir süre yanımda misafir edicem. Paramı bul ve bana getir 24 saatin sonunda burada ol. Yoksa.. Peşine düşen sadece polis olmayacak.
    derin bi nefes aldım. bir yandan plan kuruyor bir yandanda söylediklerini dinlemiştim.
    - Tamam. istediğin olucak.
    dedim ve bana göstediği arabaya yöneldim arabanın arka koltuğunda silahlı bir gözetmen oturuyordu.
    Arabaya bindiğimde planım çoktan hazırdı. Sedat'ı bulucaktım, arkadaki korumayı öldürücektim.
    Hem Sedat şimdiye bu parayla iş kurmuş, evler, arabalar almış ve iyi yatırımlar yapmıştır bile. Elimizde olan paranın gücünü kullanarak bu şarlatanı yok edip yeni bir hayata başlayabilirdim bende.
    Sedat'ın evine doğru yola koyuldum. Eni sonu evinin önüne gelmiştim. Dairesinin olduğu kata çıktım. Kapıyı uzun bir müddet çaldım ve kapı açıldı karşımda genç bir bayan vardı. Vay be hemen evlendin ha Sedat diye düşündüm kadını görünce.
    - Pardon hanımefendi Sedat'ı arıyorum acaba kendisi evdemi.
    Kadın ne dediğimi anlamamış gibi baktı bana.
    + Öyle birini tanımıyorum yanlış geldiniz herhalde. diyip kapatıcakken kapıyı tuttum.
    - Hayır... Bakın kendisi eskiden burada otururdu.
    + Ben burada kiracıyım taşınalı çok olmadı ev sahibimin numarasını vereyim istesen onunla konuş.
    - Çok iyi olur teşekkür ederim. Deyip numarayı aldım.
    Aşağı indim arabaya binmeden korumanın telefonunu alıp aradım. Kalın ve yaşlı bi ses telefonu açtı.
    - Alo . dedim
    + Alo buyrun.
    - Merhaba pardon siz kimdiniz.
    + Mehmet ben sen kimi aradın.
    - Numaranızı kiracınızdan aldım efendim. Ben Sedat'ı arıyordum nerede olduğunu biliyomusnuz acaba.
    Telefondaki ses hiçbişey demeden bi süre sustu.
    - Ordamısınız efendim.
    + Burdayım burdayım... Ah be oğlum hiçmi haberin yok. dedi.
    - Neyden.
    + Sedat öleli tam 2 sene oldu ben amcasıyım. dedi.
    Kalbim hızla atmaya başladı şoka girmiştim
    - Ne diyosun sen abi.. Nasıl oldu?. dedim sesim titreyerek.
    + intihar etti. dedi. o anda telefonu kapattım.
    Olduğum yere çöktüm gözlerim doldu. içimden Olmaz.. bu böyle bitmez diye tekrarlıyordum.
    Para bile zerre umrumda olmamaya başlamıştı tekrar arabaya bindim. Ne yapacağımı bilmiyodum.
    Sadece etrafı izliyordum boş boş, gözlerimden yaşlar akıyordu. Bi yandanda arka koltukta oturan adam
    noldu bilader diye sorup duruyordu.
    Tekrar adamı arayıp mezarının olduğu adresi istedim. Ve oraya doğru sürdüm Bir yandan üzülüyordum. Bir yandanda kızıyordum ona. Benim tek ailem oydu onunda tek ailesi ben kalmıştım ve beni terketmişti. Mezarının başına gelip durdum .
    - Niye yaptın lan bunu kendine... Hani birlikte yeni bir başlangıç yapıcaktık. Hiçmi düşünmedin beni lan şerefsiz... dedim ağlayarak.
    Kendimi toparlamam gerekiyodu. Ayağa kalktım ve paraların nerde olabiliceğini düşünmeye başladım.
    Derken telefon çaldı arayan amcasıydı.
    - Alo
    + Adın Furkanmı oğlum senin.
    - Evet
    + Sedat intihar notunda yazmıştı seni ve sana bir anahtar bıraktı.
    Bunu üzerine adresi aldım. ve adamın yanında gittim bana anahtarı verdi. Yeniden arabvaya dönüp anahtarı incelemeye başladım bu benim eski evimi anahtarıydı. Gözümdeki son yaşlarıda sildim.
    Gülümseyerek Zeki bin seni dedim kendi kendime. Ve sahte kimliğime kayıtlı olan eski evime gittim.
    Kapıyı açıp içeri girdim herşey aynıydı benden sonra kimse gelmemişti. Hemen antrede para dolu iki tane çanta vardı üzerindede bir not ilk önce paralara baktım. Bir kuruşuna bile dokunmamıştı.
    Sonra notu okudum:
    -- Bu paralar gibi yaşamakta bana haram kardeşim. Şimdi gidiyorum sana yetişemiyeceğim. Hoşçakal. --
    Tümünü Göster
    ···
  16. 16.
    +3
    Arkadaşlar bir süre işlerimden dolayı yazamıyacağım akşam yine burda olucam. Takipte olduğunuz için teşekkürler.
    ···
    1. 1.
      0
      Ammmmina kodumunun cocu
      ···
  17. 17.
    +3
    Geldim beyler devam ediyorum
    ···
  18. 18.
    +4
    Evde kısa bir süre daha vakit geçirdikten sonra paraların bir kısmını eve zulalayıp, kalanınıda alıp aşağı indim. Arabanın bagajına çantaları koyup arabaya bindim. Neredeyse 7 saat geçmişti bile saat öğleden sonra 3 gibi yeniden kulübeye döndüm kulübede kimse yoktu. Çantaları alıp kulübeye giriyordumki. Koruma arkamdan silah çekti.
    Çantaları yere bıraktım ve önümü döndüm.
    - Ellerini kaldır. dedi.
    + Ne yapıcaksın, beni vurucakmısın? dedim.
    - Hayır sana ellerini kaldırmanı söylüyorum.
    + Selo seni yaşatmaz.
    - Görücez bakalım diyip
    yanıma yaklaştı silah hala bana dönükken çantalardan birini aldı.
    + Diğerini almıyomusun ?
    - Selahattine selam söyle. Çiçeğim. dedi ve geri geri gitmeye başladı. arabanın kapısını açıp çantanın birini içine attı.
    + şşt Çakaal diye bağırdım
    - Ne var lan?
    + Telefonunu unuttun dedim. gülümseyerek
    - Al senin olsun alırım yenisini çiçeğim. dedi.
    Birkaç adım ilerlemiştim bunları konuşurken bir yandanda telefonu uzatıyordum.
    + Al kardeş al sorun yok. Bu paralar benim işime yaramıcak zaten. Seloyu bende sevmiyorum al lazım olur kullanırsın. dedim.
    adamla aramda birkaç adım mesafe kalmıştı ama hala silahı bana dönüktü.
    - Doğru söylüyosun at bakalım . dedi.
    Telefonu tam burun kemiğine fırlattım oanda silah patladı kurşun sol omzumu sıyırmıştı. Ardından bileğini kıvırıp silahı aldım elinden , birde kafa attım. adam sendelyip yere düştü. Silahın arkasını çevirip ağzı burnu damadağın olana kadar vurmaya başladım. En sonunda acıya dayanamayıp bayıldı.
    Adamı sürükleyerek kulübenin içine çekmeye başladım.
    + Bi sen kalmıştın çakallık yapıcak bu alemde çiçeğini gibtiğim. diye mırldanıyordum.
    Adamı kulübenin içine yatırdım. Cebindeki sigara paketini aldım içinden bir tek çıkarıp yaktım .
    Sonrada selahattini aradım.
    - Evet noldu. dedi.
    + Benim ,ben Furkan Selo. işim erken bitti paralar burda ama senin arkadaşın hiç değil.
    - Noldu naptın ona ?
    + Ya sen bi gel konuşuruz. bıraktığın yerdeyim.
    Aradan 1.5 saat geçmişti. Ve siyah bir araba yanaştı.
    içeriden Selahattin, adamları ve Melih indi. Yanıma yanaşıp adamı neden dövdüğümü sordu bende olayları anlattım. Biraz düşündükten sonra addıbının birine git yaşıyomu kontrol et yaşıyosa sessizce öldür gel dedi.
    Sonra çantalara baktı.
    - Ne kadar var burda
    + Tüm param bu. dedim.
    - Yani.
    + 2 çantada toplam 20 milyon tlye yakın para var. Dolar euro karışık.
    Suratında bin bir gülüş oluştu.
    - Bu yıl ki gelirimi tek günde hallettim desene sen şuna. Diyip kahkaha attı.
    + Tamam komikmiş. Artık sözünü tutup bizi temize çıkar. Ha tabi banada bir iş bulucaksın. dedim kendimden emin bir şekilde.
    - Restorantımın birinde garson aranıyor. Çalışmak istersen orası uygun mu?
    Adam benim sabrımı iyiden iyiye sınamaya başlamıştı. Yakasına yakıştım.
    + Ulan orusbu çocuğu. Bana kazıkmı atıyosun.
    Korumaları beni tutuyordu .
    - Sana hiç yakıştıramadım. Dedi alaycı bir ses tonuyla ve devam etti. Aslında küçük bir işim var Furkan ama bunun için taşaklı bir adama ihtiyacım var. Eğer bu işi halledebilirsen . Bende sözümü tutarım.
    + Ulan seni.. Derken sözümü kesti.
    - itiraz edecek durumda olduğunu sanmıyorum.
    Sakinleşmeye çalışıp bir süre düşündüm ve kabul ettim. beni takip edin dedi ve arabalara binip yola koyulduk.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 19.
    +2
    Gittiğimiz yer depo tarzı bir mekandı. Etrafta koli yığınları loş bir ışık ve ortada duran yuvarlak bir masa.
    Melih ben ve Selahattin masaya oturduk.
    - Ne o kumar mı oyanacaksın bizimle. dedim
    içten bir kahkaha attı.
    + istersen oynarız. Tabi paran yeterse. dedi ve devam etti.
    Beni bilirsin Furkan bazı semtler benim himayemde bu şehirde. Ve yönettiğim yerler diğer tabiri caizse mafya babalarının 3 te 1i bile değil. Ve bazı istemediğim durumlar var geçenlerde lüks bir araç galerisiyle aramızda bi husumet oluştu. Sende takdir edersin ki bu benim saygınlığımı etkiler.
    Bu yüzden ona ufak çaplı bir ders vermek istiyorum.
    - Ne gibi ? Tehdit etmemi mi istiyosun.
    + Hayır yaptığı şey bu küçük cezayla affedilemez. Haracımı vermediği yetmezmiş gibi birde bana kafa tutuyor bu adam. Senden galerisinden en değerli 4 aracını kaçırmanı istiyorum.
    - Ben hırsız değil Selo. Yanlış adamla konuşuyosun.
    Güldü bir süre.
    + Sen bir hırsızsın Furkan hemde profesyonel bir hırsız. Bu şehirdeki en büyük adamlarından biri olan Tarık Akarcanı soyup sonrada öldürecek kadar ve bunun yanında elini kolunu sallayarak cezaevine gidecek kadar büyük bir hırsızsın.
    - Yanlış adamım ben Selo, daha önce yurt dışından çok fazla kaçak mal uyuşturucu vs. getirdim ama bunu hiç yapmadım.
    + Tek başına yapmıcaksın. Sana gereği kadar adam verebilirim. istanbulda bu iş için tanıdığım bir çok adam var.
    Kafamı ellerimin arasına alıp uzun uzun düşündüm ve melihe dönüp.
    - Araba kullanmayı biliyomusun. dedim.
    + Eski şahinciyim abi. dedi gülerek.
    - Tamam şımarma . deyip Selahattine döndüm.
    Bana 4 adam ayarla 2si şoför diğer ikisi ise suikastçi ve bombacı olsun dedim.
    ilk önce garip garip bana baktı.
    + Bu amerikan filmi değil sen ne yaşıyosun lan. dedi.
    - Bu işi bi şahinci bi hapis kaçkını tetikçi ve sıradan 2 tane daha adamlamı yapmamı istersin.
    Sana nolucağını söylim Muhtemelen Melih yolda kaza yapıcak sıradan adamlarında daha yarı yolda yakalanıcak. Bende şansım varsa bitane arabayı kırık dökük bir şekilde sana getiricem.
    + Tamam halletmeye çalışırım . Dedi ve kalktı.
    ···
  20. 20.
    +2
    Ben ve Melih geceyi orada geçirdik. Kapı vurulma sesine uyandım . Saat öğlen 12ydi Kapıyı açtığımda Selahattin içeri girdi. Gülümsedi
    + Ekibinle tanış senin için erkenden istanbuldan kalkıp geldiler. dedi ve içeri 4 tane adam girdi.
    Masaya oturduk. Adamlardan kendilerini tanıtmalarını istedim sırayla.
    - Ben Atilla korkmaz sokak yarışçısıyım.
    - Harun Kırgız sokak yarışçısıyım.
    - Hasan de sen bana soyadıma lüzum yok kimyagerim, patlayıcılar üzerinde profesyonelim.
    Son adam sıra gelmişti. Bu adam bana biryerden tanıdık geliyordu.
    Umursamazca kafası önde kendini tanıtmaya başladı.
    - Adım Mert ... Mert Kara tetikçiyim.
    Adını söylediğinde geriye doğru sendeledim adamla gözgöze geldik. Şaşkın şaşkın adama bakıyordum oda anlam veremez bir tavırla Selahattin ve bana.
    Sonunda tanımıştım adamı bu adam yıllar önce istanbula giden abimdi.
    ···