ablama tecavüz eden eniştemin kardeşinden

kapıcı kardeş kimsin sen içmişsin kapının şifresini falan nasıl girdin dedi kapıcıyla ufak bir kavga çıkardım sonra güvenlikçi kulubesinden çıkıp apartmana doğru ilerlediğinde hemen apartmanın elektrik dairesine doğru koştum kapıcı da ardımdan koştu ama yetişemedi ve sadece jenaratörü bozdum sonra da sarhoş taklidine devam edip ağlamaya falan başladım güvenlikçi polis çağırdı gelmeden önce biraz içtim tabi. gidip bir gece karakolda yattım jenaratörün bozulduğunu kimse anlamadı tabi bu sırada.

1-2 hafta sonra bina elektriğini komple kesmek için bekliyordum evden hiç çıkmadım binanın önüne hiç gitmedim. ve genellikle hırsızların bulunduğu bir çingene mahallesine gittim. burada eve girmeye korkan çingeneler vardı ben de onlardan birisi gibi davranıp ilhan gilin evinde değerli bir kaç altın bulunduğu dedikodusunu yaydım.

illa ki içlerinden bir tanesi o gece eve girmeyi deneyecekti ve denedi de hem de tam o gece ben binanın dışında bir yerde onları gözlüyordum evin apartmanından girmeyi denedi güvenlikçi uyuyordu pencereye tırmanamayacağını anlayınca geri dönmek istedi ama o kadar kolay vazgeçen bir tipe de benzemiyordu. işin ucunda baya iyi altınlar vardı ona göre ve biraz yardımla belki de içeri girebilirdi şapkamı takıp site sakini gibi yanaştım. bilader burada mı oturuyosun dedim allah'tan beni tanımadı kapı şifresini girip onu içeriye aldım ve sonra ben çıktım. 10 dakika sonra da polisi aradım. eve giremiyorsam evi dışarı çıkarmam gerekiyordu.

eve polis gelince tüm aile saadeti bozuldu ve evdeki herkes bahçeye çıktı enişte bey polisle konuşuyor ama ablam aralarında yoktu böyle bir durumda ablamı içeride tutmaları mümkün değildi. eminim artık ablam evde değildi. ve bunu diğer yöntemle yakınlaşma yöntemiyle öğrenecektim.

ilhan üniversite 3.sınıfa gidiyordu o sıralar belki de yakınlaşmak için en uygun an üniveristeydi. ama yanlış atda olabilirdi ilhan tabi ki. ilhan'la bir tanışma ortamımızın olabilmesi için ilhan'ın karı kız zaafını kullanmam gerekebilirdi. nitekim öyle de yaptım. çok yakışıklı sayılmam ama kıvrak bir dilim vardı ilhan sempatik sevilen birisiydi ama aşırı yavşak olduğundan kızlardaki ulaşılmaz erkek figürünü kaybediyordu. bulunduğu üniversiteden bir kaç kızla tanışıp bir bira partisi yapacağımı söyledim kızlar kabul etti. bu almanya'da falan yaygın olan birayla ilgili bir şey vardı ona benzer bir şey.

bira partisinde herkes içiyor kusuyor falan ilhan'ın yanına iki kız alıp gittim, katılmak ister misin dedi. ilhan garip bir şekilde baktı. grup bu ülkede yapılıyor mu amk dedi. bende güldüm, hadi gel dedim. yukarıya odaya çıktık bu mal kızlarla sevişeceğimizi sanıyordu.

@151 o zamanlar ergendim ilhan'la takıldığımda ve yıl 2007 falandı ablam evleneli 2 yıl olmuştu, bu olay yaşandığı sırada yıl 2012 kardeşim. ilhan'da baya değişmiş ben de. tanıyamadı işte.

her neyse odaya doğruluk cesaret oynamaya çıktık ve bu oyunu biraz daha heyecanlandırdım bir kız koydum odaya ve her doğru deyişte bir kıyafetini çıkaracaktı amacım ilhan binine bir şeyler anlattırmaktı. strip poker gibi düşünün. tabi ki de yalan söyleyecekti ama kimse sevişirken yalan söylemez.

ilhan paso doğruluk diyodu şişe bu muallakye her geldiğin işte basit sorulardan başladık kaç kızı gibtin bu odada yatmak istediğin kimdi gibi liseli soruları sorular arttıkça ilhan da azıyordu her doğru cevapta yanında soyunan bir kız vardı çünkü. ve sonra ben potu biraz arttırdım, ailevi sorulara girdim. ilk sorumda hiç enseSt ilişki isteğin oldu muydu dedim. ilhan biraz duraksadı üvey annemin olmasını ve onunla yatmayı çok isterdim dedi.

zaten bu huur çocuğundan da böyle bir cevap bekliyordum, o sırada ilhan'ın telefonu çaldı. arayan ilayda olmalıydı eğer ki planım tuttuysa arayan ilayda idi. o sırada ablamın resmin'i ilhan'ın önüne attım. nerde o dedim. donuk donuk yüzüme baktı. kızlar odadan çıkınca bu da telefonu kapattı. sonra bana " eve mi girdin?" dedi.

ben de hayır sadece eve hediye gönderdim dedim. sonra " ablana ne olduğunu merak ediyosan onu gibtim, her gün gibtim. inim inim inliyordu hayır diye bağırıyordu ilk zamanlar ama sonra kendisi istemeye başladı. her gün bir ikiden daha fazla. doymak nedir bilmeyen bir huur bacın var. sahip çıkamadın diye benden ne istiyon godoş" dedi. ağrıma gideeğini ona oracıkta dalacağımı öldüreceğimmi sanıyordu. sadece nerede olduğunu sordum.

cevap vermedi, ilayda'yı ben aradım ve "bu sefer ilhan çok inatçı çıktı aşkım" dedim. ilhan ne olduğunu anlamaya çalışıyordu, henüz ilayda'nın verdiği karşılık gibtir git huur gibi bir şeydi. ama olsun önemli olan ilhan'ın izlenmiydi. ablamın nerede olduğunu söyleyecekti. ama söylemedi " senin boyunu aşan şeyler" dedi. ilhan'ın telefonunu kırıp camdan aşşağı attım. ve odanın tepesindeki kancalara kelepçelerin bir ucunu taktım. ilhan " nabıncan lan" derken bayıldı.

birasına kattığım uyku ilacından oyalamaya çalışyıodum gözlerini açtığında tavandaki kancalara kelepçelenmiş vaziyetteydi kolları sünüyordu ama kopmuyordu vucudunu sadece kolları taşımaktaydı. bu işkence bile yeterlidir bir insanın konuşması için. ablamı nereye gömdüklerini veya nereye sakladıklarını tekrar sordum cevap vermedi.