Bu mantıkla senin yazıma içerleyip bana yanıt yazman da senin "eşcinsel değilim" söylemin midir? Aga bu yargı ve fikir kısmen doğru fakat bu hususta yanlış. Yani bu sonsuz bir paradoks halinde seyrededurur. Onun için mantıkla yaklaşmamız gerek. Üstelik ben züt gibtirmeyi ayıplamıyorum, bu heterociksüellik değildir diyorum. züt gibtirmenin temelinde yatan pgibolojiyi ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Velhasıl kelam ben antikomünist bir yazı yazsam bana sen gizli komünistsin mi diyeceksin?

züt gibtirmeyi yermiyorum. Eğer zütümü gibtirme eğilimim olsa gider gibtiririm. Senin dediğin gibi olan biri kendini baskılamış olur ve her baskı genelde geri teper. Bunu heterociksüel ilişki olarak nitelendiren bir kesim var; onlara karşı bu durumu yorumlayıp reddiye sundum. Bir ateist islama "lan acaba allah var mı" diye saldırmaz, ya da saldırabilir. Belki adamın işi gücü yok ve başkalarından farklı olduğu için özel hissetmek istiyodur ya da başka bi şey. Bir konu hakkında pgibolojik çıkarımda bulunmak çok kolaydır. Senin yaptığın da bu. Bir çıkarımda bulunuyon ve bunu doğru sayıyon. Aynı şekilde sen de bana uzun uzun yazmışsın ve örnek vermişsin. Ben buradan senin kendini ifade edememekten korktuğunu ve özgüvensiz bi ezik olduğun çıkarımında bulunabilirim. Kendini ifade etme kaygısı gütmesen bu kadar uzun yazmazdın diyebilirm. Ya da bu başlığa tespit girdikten sonra bana uzun uzun "sen eşcinselsin, kendine itiraf edemiyon" demen aslında senin topluma ve kendine "eşcinsel değilim, onlar eşcinsel" mesajını vermektir de diyebilirim. Ama benim ebilmem senin öyle olduğun anldıbına gelmez. Senin çıkarımın Freudun ayak fetişi yannan ilişkisi kadar saçma. Bir erkek dondurmayı ağzında gezdiriyor, aslında o ağzında yannan gezdirmek istiyor ama bunu itiraf edemiyor demek de mümkün.
Bir konu hakkında uzun uzun konuşmak, düşünmek ya da irdelemek o konunun doğruluğunu kendi ahlakına ya da toplumsal normlara uymadığı için gizliden kabullenip açıktan kendine yedirememezlik değildir. Bu konu hiç konuşulmayan, konuşulduğu zaman da "straight" sayılan bir konuydu, ben de buna reddiye sundum.

Aga ben erkek zütten zevk almaz demiyom zaten. Antik Yunan'da bile zütçülük var; ben erkeğin kendini sahte yannanla gibtirmesine heterociksüellik diyenlere karşı çıkıyorum. Erkek birey toplum baskısı yiyeceğini düşündüğünden zütünü kadına gibtiriyor ve böylelikle "eşcinsel" olmamış oluyor. Ayrıca bu züt gibtirenlerin çoğu kadın kıyafetleri falan da giyiyorlar. Yani bildiğin kadın gibi olup kendilerini gibtiriyorlar ve buna heterociksüellik diyorlar. Ben de buna karşın kendinizi kendinize itiraf edip biseküeliz diyin diyorum. zütünü parmakla zevk alacaksın diyosun bana. Aga benim içimde böyle bi dürtü yok ki. Mesela ben ciksi bi kadın gördüğümde erekte olurum, bu bir içgüdüdür; ama durup dururken kendi zütümü parmaklama hissi bana gelmedi. Ben tabusu olan ya da toplum baskısı yemekten korkan biri değilim; günün birinde zütümü parmaklama dürtüsü gelirse parmaklarım. Senin böyle bi hissiyatın varsa da istersen zütüne sahte, istersen gerçek yannan sok; senin içinde olan gibilme arzusu ne yazık ki her erkekte yok.

Kadınlardan hoşlanmayı ben seçmedim. Kendimi bildim bileli böyleydim. Bunu da doğal bir dürtü şeklinde hissedersem parmaklarım. Ayrıca bunun bi sonu yok aga. Vanilya ciksi geçtikten sonra o fantaziler her şeye kayıyo. ilk züt parmaklama, sonra dildo sokma, sonra pegging, sonra harbi yannan sokma, sonra cuckold, sonra tecavüz, sonra bdsm vesaire uzar gider. insan bir zevke ulaşınca her daim onun daha fazlasını ister. En basitinden 5000 tl kazanıyoken 10000 tl kazanmak istiyon, sonra 10000 tl kazanmak sıkıcı geliyor ve 15000 kazanmak istiyosun. Bu zevk tutkusundan sıyırılıp maneviyata yönelmek gerektiğini kanaatindeyim. Neye inanırsan inan, zevklerin esiri değilsen kafan rahat olur. Yine de tavsiyen için teşekkür ederim.