1. 1.
    +8 -2
    @6 kardeşim varsayımlara göre yola çıkamazsn bak olay şöyle; evet allah biliyordu şeytanı yaratırken böyle birşey yapacağını. ama şu şekilde düşün, insanları da allah yaratırken sonuçta nelerı seçeceğini biliyor ama allah en basta onu o şekilde programlamıyor. işte burda da kader mantığı devreye giriyor. bi örnekle açıklarsak. mesela binanın 10 uncu katına çıktın. ben sana atlarsan ölürsün dedim. atladın ve öldün. şimdi bi düşün. ben senin öleceğini biliyordum ama ben dedim diye ölmedin. allahın kader mantıgını da boyle dusun. allah yarattıgı herkesın ne yapacağını biliyor. ama olayları kurgulayıp senı tıyatro gıbı oynatmıyor. bi seçim şansı vermiş. buna da nefis deniyor zaten.

    not: eğer dinle ilgili bir arada kalma söz konusuysa , sana söyleyebileceğim tek şey kalbini dinlemen olacak. çünkü din gibi soyut ve inanca dayalı birşeyi çat diye bir düz mantıkla çökertemezsin. hereyin bir cevabı var çünkü. o yüzzden kalbini dinle ve içinden geleni yap.
    ···
  2. 2.
    +7 -5
    @1 allah kuluna cevizi verir. kırıp kırmamak, ya da alıp fırlatmak sana bakar.

    düzgünce de kırabilirsin, postalınla ezerek de.

    anlamadıysan boşver. anladıysan başucu eserin olur kardeşim.

    sevgiler.

    düzeltme: tahammülsüz bi mal eksilemiş. nedenini söylesin, eyvallah der susarım.
    ···
  3. 3.
    +2 -1
    hangi sandalye?
    ···
  4. 4.
    +1
    @60
    yaratılışın sebebi; var olmanın güzelliğidir. allah (cc) sonsuz rahmetiyle varlığı dilemiş ve insanı yaratmıştır. belki de insan ‘yokluğu’ anlayamadığı için ‘varlığın’ kıymetini idrak edemiyor(!) akıl almaz bir şekilde ‘neden var olduk ki!?’ diye sorgulayabiliyor.

    bir de masmavi bir okyanus içerisinde müthiş güzellikte bir ada düşünelim. i̇çinde hiç görülmemiş çeşit çeşit ağaçlar, rengarenk çiçekler, insanı dinlendiren rahatlatıcı bir hava, büyüleyici güzellikteki hayvan türleri bulunuyor. hem bu ada her türlü teknolojiye, gelişmiş bir hayat düzeyine sahip. bu muhteşem ada, çok zengin ve çok cömert birine ait. bu cömert zat çok sevdiği ve ihtiyaçlı- fakir birisini tüm sevdikleriyle beraber bir süreliğine o adaya göndermek istiyor. adayı içindeki hizmetçilerle birlikte onun hizmetine verecek. ondan hiç bir ücret istemiyor. çünkü çok cömert ve çok zengin, hiçbir şeye ihtiyacı yok. fakat bütün bu güzelliklerin yanında ona şart koyduğu bir şey var; 'kendisine ve adaya faydalı olacak işler' yapmasını istiyor. bu şarta dikkat ederse, bu adadan daha mükemmel bir yaşam ödülü var. hem orada vazife de, çalışmak da yok.

    bu muhteşem adaya gönderilen kişinin; ‘yaa.. keşke beni göndermeseydi, istemiyorum ben... ne gerek vardı? niye gönderdi ki beni buraya? ben yok olmak istiyorum. burada olmak da istemiyorum, buradan sonraki memleketi de istemiyorum…’ gibi laflar etmesi acaba hangi aklın kabul edeceği bir durumdur!? ve onu çok seven, o çok cömert zata karşı ‘hesap sorar gibi’ haksızlık etmesi bozulmamış bir vicdanın kabul edeceği bir durum olabilir mi? (!)
    ···
  5. 5.
    +1
    @95 şüphe olmadan sorgulama olmaz. sorgulamayan insanın hayvandan hiçbir farkı kalmaz. eğer allah dilemeseydi, kalbine zerre kadar şüphe koymadan seni yaratırdı. haksız mıyım?
    ···
  6. 6.
    +1
    @88 karşim şüphe varsa iman edersin. iman warsa riayet edersin.ben o salak entryden anlam cıkaramadım. illa bi anlam cıkıcaksa sen bu entryden cıkarmaya bak.
    ···
  7. 7.
    +2 -1
    @37 e orasını sorgulamana izin verseydi zaten inanmak kelimesinin anlamı olmazdı. herşey basit bir mantıkla direk allahın ağzından duyulsa herkes inanırdı.
    ···
  8. 8.
    +1
    @95 allah kavrdıbını çok somut düşünüyorsun.
    ···
  9. 9.
    0
    picler size birsey soyliyeyim, simdi evrende milyarlarca gezeegen galaksi fln var. en orta ihtimalle 50 milyonunda insanlik gibi yasam var yani afedersiniz ama pek giblendigimizi sanmiyorum bu konularda.
    ···
  10. 10.
    0
    @96@97 şuku.
    ···
  11. 11.
    0
    @100 sen bambaşka bi boyuta geçtin ve en mantıklı varsayımlardan biri ... yukarda biri diyoduya sorgulamazsak hayvandan farkımız yok.. bi başkalarıda sorgulamazsak insanlardan farkımız yok diyo olabilirler.
    ···
  12. 12.
    0
    bu dünyanin dertleri̇ bi̇tmez, bi̇r ömür harca derman aramakla
    çare bulamazsin bakma aynalara, çözümü arayalim di̇ni̇ ki̇taplarda
    dolandim durdum yuvarlak çi̇zdi̇m, başladiğim yerde buldum hep kendi̇mi̇
    pes etmedi̇m ama hep yeni̇ldi̇m, yoksa ben aptal israrkeş mi̇yi̇m

    ki̇mseyi̇ di̇nlemem i̇çeri̇m her gece
    kafam duman olur hayat bi̇r i̇şkence
    yillarimi harcadim yalan dolu şeylerle
    çikiş yolum olmuş bu i̇laci i̇çmekle
    i̇çeri̇m sabah öğlen akşam her gece
    doktorlarda bulunmaz böyle reçete
    dünya ateşe veri̇p yaksalar bi̇le
    ···
  13. 13.
    0
    beyler ben yatıyorum. yarın teker teker dilim döndüğünce cevap yazmaya calısırım. sizde iyi düşünün öyle yazın.ben oyle yapıcam
    ···
  14. 14.
    0
    rezerve
    ···
  15. 15.
    0
    söyleyin bakalım: bir gün, kafasına esti de yokluğun, hadi artık yeter sıkıldım, mı dedi yokluk? hadi biraz da var olayım mı dedi?
    ···
  16. 16.
    0
    @105 somut'n somut again
    ···
  17. 17.
    0
    seviyeyi yükseltmeyin binler.
    ···
  18. 18.
    0
    http://inciswf.com/1293185723.swf
    ···
  19. 19.
    0
    @5 bir kere düşünce şeklin zaman algısını işin içine katıp çıkarmanla değişebiliecek şekilde. tanrıyı zaman içinde önceli-sonralı düşünürsen, tanrı hem yarattığı an tüm yapıcaklarını bilio, hem de sonraki anlarda bunları değiştirmiyeceğini biliyo da olabilir. zamansız olarak bakarsan, ki insan yaradılışı buna müsait değil.. şöyle bi durum var, dünyada sahip olduğumuz mantıkla ne kadar farklı şekilde düşünmeye kalksak da sınırlıyız, aciziz, bunu kabullenmekten öte bi nokta bulamadım ben
    ···
  20. 20.
    0
    @102 din zaten insanlar sorgulamasin diye vardir. birde milyarlarca insani hangi ortak paydada toplayip yonlendire bilirisn?
    din olmazsa insanlari yonetmesi cok zor olur. misal turkiyenin yuzde 48 i
    ···