1. 1.
    +1 -2
    evet beyler ibretlik amerika hikayemi anlatıyorum, dinlemek isteyenler yanıma sokulsun.
    anlattıklarım capslerle desteklenecektir. içinde gibiş sokuş, entrika, ihtiras, içki, uyuşturucu, polis, intihar, hastane, bebek ne ararsınız var.
    ···
  1. 2.
    0
    her salak öğrenci gibi ben de amerika göreyim bir iki mala vurayım diye work and travel'ı kafaya koydum ve başladım işlemlere. tabi dedik gitmişken iyi para kazanalım. ee o zaman nereye gidilir tabi ki alaskaya.. kendi kendime diyorum; amerikanın işinden ne olacak, anasını bile giberim diye. onlar çalışmak görmemişler, bir iki ağır şey kaldırmak onlara ağır geliyodur diyorum. milletin söylediği onbin dolarları duydukça ağzımın suyu iyice akıyor. tek hedef var gidip alaskanın anasını gibmek, onbin küsür doları gibi taşağı yayarak kazanıp ordan da aşağı geçip diğer eyaletlerde am üstünde am bırakmamak. tabi uzaktan amcığın sesi hoş geliyor bize..
    ···
  2. 3.
    +7 -3
    http://www.heryerdefener.com/

    haritadaki işaretlenmiş yerlere tıklayın ve fenerin yurtdışında nasıl sevildiğini görün.

    edit: adamlar harbi bin ispanya, israil, fransa,istanbul dehşet beyler
    ···
  3. 4.
    0
    rizörvd, yarın bakarım
    ···
  4. 5.
    0
    neyse beyler iş ayarlandı, pasaportu aldım işlemler tamam ama önümde bir engel var; vize. ben biraz sorumsuzluk biraz kağıtların gecikmesinden dolayı kaldım hazirana vize görüşmesi için. zütüm de büzüklüyor bu arada. 4 sene bitti daha 2. sınıfım. ortalamam ebesinin amı gibi ve herhangi bir red alma durumunda yannanı yiyorum çünkü bütün planlarım buna bağlı. evdekilere okul bitecekti ama amerikaya gittiğim için bitmiyor, yaz okuluna kalamıyorum, ama amerika daha önemli okul bi sene uzasa da olur diye bayağı sıktığımdan dolayı gidememe durumunda gibe oturuyorum. velhasıl kelam o gün gelip çatıyor ve vize görüşmesine giriyoruuuummmmm.
    ···
  5. 6.
    0
    eee
    ···
  6. 7.
    0
    o gün başladı şanssızlığım amk. zaten kasıyorum vize için ingilizce var ama pratik yok, heyecan var tabi. içeri girdim parmak izi falan verdim hiç unutmuyorum sıramı aldım görüşme için, sıra 78. neyse bekliyorum herkes gidiyo görüşmeye görüyosun sende duyuyosun konuşmaları. kendi kafanda kuruyosun falan neler söyleyeceğini. yavaş yavaş sıra yaklaştı bana 75,76,77 derken lan bi baktım oldu mu numara hooop 79. dedim heralde diğer adama gelir. lan yok bekle bekle 90 oldu. adamlar da amerikalı amk derdimi anlatamıyorum o heyecanla. hayır zaten heyecan var iyice gibi tutucam konusamıycam anlatamıycam bi tak yannanı yedim dedim. o sırada bir türk eleman gördüm dedim böyle böyle. adam dedi istediğine git söyle durumu yardımcı olsun. lan dedim neyse anlatırım derdimi. tabi o güne kadar ortadaki kel adam çok iyi ona denk gelirseniz kolay falan diye duyuyorum. ben gittim direk ortadaki kel adama. adama işte diyorum numaram şu, geçti falan. amcık dinlemiyo bile beni, sıranı bekle diyo. lan neyse ben de bişey diyemedim üstüne, çekildim geriye. dedim ne tak yicem şimdi amk. neyse biraz daha bekledim yok olacak gibi değil yine gittim türk olan adama sordum dedi istediğine git. hay dedim amk ulan bi yardım et bişeyler yap anlatamıyorum derdimi. neyse bu sefer gözüme sağdaki şişko kadını kestirdim. çünkü aynı adama gidersem yine derdimi anlatamassam direk reddi yiyicem belli. neyse ben gittim kadının yanına direk türkçe dedim böyle böyle tamam dedi halletcem. dedim ohh amk. neyse bu sorular soruyo ingilizce cevap veriyorum. adın soyadın okulun niye gidiyosun falan filan. tam önünde benim transkript var ve altıma sıçtım sıçıcam. direk sorunlu bir elemanım gözünde sıram geçmiş yok bilmem ne bi takluk var, bir de direk görünce notları dedim alcaz reddi. ve o an geldi şişko karı aldı eline transkriptiiiiiiiiii..
    ···
  7. 8.
    +1
    neyse beyler tam bakacak notlara bu bilgisayardan bişey gördü. dedi doğum tarihin ne? dedim şu şu. huur demez mi amk aynı gün doğmuşuz. suratından şer kan karı bir anda pamuk oldu yüzünde güller açılıyo. yok özel insanlar özel günde doğarmış da yok aramızda şu kara yaş varmış ama farketmezmiş de. neyse bu karı aldı benim notları attı yan tarafa iyi tatiller dedi beni yolladı amk. ben deli gibi seviniyorum tabi. en sonunda son engel de ortadan kalktı diye. neyse ben bileti falan aldım. bilet istanbul amsterdam detroit anchorage amk. yolculuk tam 28 saat. ordan da başka bir alaska şehrine geçicem. orası hariç. tabi ben tek başıma gib gibi düştüm yollara. giderayakta pederle kavga ettik amk hala konusmuyorum neyse o ayrı mevzu. geldi çattı uçuş günüüüüüü...
    ···
  8. 9.
    0
    dinleyen varsa ses etsin beyler.
    ···
  9. 10.
    0
    dinliyoum bin
    ···
  10. 11.
    0
    dinliyorum amk bende düşünüyorum work&travel merak ettim
    ···
  11. 12.
    0
    neyse amk uçağa bindim ben yol git git bitmiyor amk. amsterdam detroit falan derken geldik anchorage havaalanına. indim uçaktan. ulan uçağa bindiğimde gündüzdü hala gündüz amk. 28 saattir güneş tepede. tabi sonra anladım alaskada 6 ay gündüz olduğunu. bu arada cebimde 1400 dolar para var. sonradan bu miktar lazım olacak unutmayın. neyse ben havaalanındayım bir gece kaldım orda, birkaç kişiyle tanıştım ertesi gün geçtik bir hostele. gidenler bilir jason's diye bir hostel. ama şu kadarını söyleyim garip bir yer. her tak dönüyor amk, işi bilen için bulunmaz nimet tüm gib meraklısı avrupalı karılar falan burda, ama it kopukta burda. neyse hostelde 2 gece kaldım o 2 gecede ömrümden ömür gitti. bu arada 4 gün orda kalmam lazım çünkü çalışacağım yere zütürecek uçak 4 gün sonra kalkıyor o yüzden oralarda takılmam gerek.
    ···
  12. 13.
    0
    anlat hayırsız bin
    ···
  13. 14.
    0
    anlat bin dinlemedeyiz
    ···
  14. 15.
    0
    rezervet
    ···
  15. 16.
    0
    seri ol amk
    ···
  16. 17.
    0
    am dan spnrasını okumadım
    ···
  17. 18.
    0
    durdur ben okurum bunu
    ···
  18. 19.
    0
    hostelde alenen gibişen çiftlerimi ararsın, zamanında asker olan şimdi alkolik şizofren amcaları mı ararsın, 24 saat kafası güzel müptezelleri mi ararsın, ne ararsan var amk. tabi iyi elemanlar da var onlarla kaynaştım falan ukraynalı elemanlar vardı aynı fabrikada çalışacağımız onlarla falan takılıyoruz. bu arada türkiyeden 2 karton sigara almıştım, bu dıbına kodumunun yerinde sigara satılmıyo heralde herkes başkasından otlanır. özellikle avrupanın otlakçıları. siz siz olun giderseniz ilk baştan tavrınızı koyun, bir takunuzu vermeyin. velhasıl kelam ben iyi çocuğum sigaraysa sigara ihtiyaçsa ihtiyaç ipneler beni nasıl seviyo ama yalandan amk. neyse bir çift var deli gibi gibişiyor, ama karı hayatınızda görebileceğiniz en leş karı. adam da öyle. midem bulanıyo resmen. karı herkese dil atıyo falan filan. neyse birgün dısarda oturuyorum bi karı geldi kızıl saçlı altında kısacık bir şort var kafa bi milyon. dedim ohh dakka bir gol bir kız geldi oturdu yanıma. tam kafamda planlar kurarken bir iki ipne geldi sahiplendi amk karıyı mundar ettiler kara bunlarla kavfa etti eve kaçtı. bu arada alaskada kar kış yok amk amele yanığı oldum ben bir gün dışarda oturdum. anchorage yaz aylarında bildiğin sıcak, şort tshirt rahatça dolaşırsın. neyse kaldığım hostelin capsini veriyorum.

    http://imgim.com/308672_2...27_994057_526530731_n.jpg
    ···
  19. 20.
    0
    neyse beyler 4 gün geçti biz atladık gittik havaalanına uçağımız var akşam. herkes toplanmış bizim uçak sadece bizim fabrikanın çalışanlarını zütürüyor. neyse uçak bir geldi amk bildiğin pır pır. zaten uçak korkusu var bende dedim gibi tuttum. herkesin kilosunu alıp sağlı sollu yerleştiriyorlar uçak dengeli olsun diye gerisini siz düşünün. neyse biz uçağa bindik uçak zor kalktı amk nasıl sallanıyor ben hatim indiriyorum aşağıya bakıyorum buzullar var bi taraftan da düşünüyorum düşerse falan ne yannan yicem diye. bu arada söylemeyi unuttum evdekiler benim alaskaya gittiğimi bilmiyo new jersey'e gittiğimi sanıyorlar. çünkü söylesem karşı çıkarlardı ben de hiç söylemedim amk. neyse en sonunda uçak inecek ama nasıl sallanıyor dedim düşüyoruz heralde neyse bir indik yemin ediyorum çemişgezek belediye otogarı daha büyüktür. kule diye elektrik direği dikmişler amk. bizi alacak kadın uçağın kapısında karşıladı bizi. neyse herkes indi aşağı her ülkeden insan var ama genelde avrupalı ukrayna rusya moldova falan. bu arada öyle bir sivrisinek var ki anlatamam. zütümün deliğini bile ısırdılar amk. dedim nasıl bir yere geldim ben. kafa dank etmeye başladı. o sırada bizi alacak otobüsü görünce anladım nasıl bir yere gediğimi. sarı 1950lerden kalma bir otobüs, south parktakinden. biz bindik otobüse fabrikaya yola çıktık. yarım saat yol gittik. yolda 2 3 tane ayıyı görünce ki doğal ortamları bizim gittiğimiz yollarmış, gerçi ayıdan başka da birşey yok yollarda onlar haklı amk, ben anladım nasıl bir yannan yediğimi. neyse dön dolaş geldik fabrikaya indik isimleri okudular falan. ben freezerdaymış. tabi o sırada benim için bir anlam ifade etmiyo ama daha sonra nasıl bir yannan yediğimi daha iyi anladım.
    ···