1. 1.
    +248 -32
    http://www.youtube.com/watch?v=UkJjB9PgsiA

    başlığımız vikipedi'ye taşınmış: https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C3%BCrt_Mitolojisi

    Kürt mitolojisi konusunda sürekli yeni bulgularımız olduğu için başlık aralıklarla güncelleniyor, yeni bir güncelleme gelmixtir an itibariyle. Texekkürler kürdistan, texekkürler kürt halkı!

    Tanrılar, Tanrıçalar ve Titanlar

    24. Keleşius - Savaş Tanrısı

    25. Şemmammus - Halay Tanrısı.

    26. Kaçakus Electrikus - Enerji Tanrısı

    27. Bonzaius Zıkkımus - Keyif Tanrıçası

    28. Viransitilibelayüs Mardinlius Serserius - Sanat ve Müzik Tanrısı

    29. Molotofus - Molotof ve Ateş Tanrısı

    30. Amelos - Tapınak Tanrısı

    31. Kaşionos - Kaş Tanrısı

    32. Karakaşlarus - Birleşik kaşlarıyla dağları eriten yüce Titan

    33. Apaçius - Moda ve Güzellik Tanrısı

    34. Berdelhios - Berdel Tanrısı

    35. Devletius Bizeus Bahmiorss - isyan Tanrısı

    36. Simitus - Yüz Güzelliği Tanrıçası

    37. She One Perwerus - Ozanların Tanrısı

    38. Megrius - Megri Megri Tanrısı

    39. ibrahimus Tatlısesus - Çiğköfte Tanrısı

    40. Kaçakos Trafos - Yıldırım ve Şimşek Tanrısı

    41. Hamzaus - Martılar Tanrısı

    42. Kıllıus - Kıl Tanrısı

    43. Yanlar Maxina Üstler Kalxinos - Saç ve Traş Tanrisi, Berberlerin Elçisi
    ( Tanrı tasviri: http://img02.alkislarlaya..._126820-49940_640x360.jpg )

    44. insestios Tecavüzos : Kuzenlerle kardeşleri birbirine aşık eden kürtlerin aşk tanrısı.

    45. Yengeus Dilşadus Hacerus Haticeus - Yengelerin ve Doğurganlığın Tanrıçası

    ve son olarak,

    46. Hewalos - Yüce Tanrılar Tanrısı.

    Tanrısal Bölgeler ve Tanrısal Ögeler

    Amedion- Antik Kürdistanın başkenti olan bu tanrısal şehir, kürt tarihi için bir çok önemli mitolojik dökümana ev sahipliği yapar. Bunlardan birisi de şu şekildedir; efsaneye göre; zalım dövletus'un zalım polislerinden kaçan kürt banyo tanrısı hamamkesesius'un şehrin yanından akan derede boğulmasından dolayı bütün asil amedion halkı banyo yapmayı redetmiştir. Zamanla yayılan bu gelenek bütün kürtlerin ortak paydası haline gelmiştir ve bugün bir kürdü gelenekleri adına taşıdığı asil kokudan tanıyabiliriz.

    edit: panteonumuza yeni tanrılar, tanrıçalar, titanlar ve tanrısal bölgeler, tanrısal ögeler eklenecektir. örneğin, horusun gözü gibi. tanrıların bahçesi gibi. fikirlerinizi belirtirseniz kürt tarihine bir de sizlerin yardımıyla ışık tutmuş oluruz.

    kürt yaradılış efsanesi

    insanoğlu yaratılmadan önce yüce tanrı hewalos ve diğer tanrılar kutsal dağ olan kandilusos'taki mağralarında mutlu mesut yaşıyorlardı... birgün hewalos başka tanrı topluluklarının insan diye bir şey icat ettiklerini duydu, merak edip bakmaya gitti... insanoğlu hewalos'u görünce ürktü, kendini savunmak için taş attı ve hewalosu sinirlendirdi... hewalos yeri göğü inleten bir bağırışla molotofus'u çağırdı ve "beni bunlarla uğraştırma, hepsini yakıp kül et" dedi... molotofus insanoğlunun üzerine ateş yağdırdı, yanan insanların kokusu hewalos'a öyle güzel geldi ki merak edip tadına bakmak istedi... hewalos insan etini yemeye doyamadı, yedikçe yedi ve molotofus'u da alıp kandilusos'a geri döndü... döndüğünde karnında dayanılmaz bir ağrı hissetti, birden bire mağranın köşesine çatır çatır sıçmaya başladı... işi bittikten sonra bir daha insan yememeye dair kendine söz vererek uyumaya gitti... kıllıus ve kaşionos avdan döndüklerinde çok geç olmuş , mağrada ateş sönmüştü... hemen bir köşeye gidip yatmak istediler fakat yattıkları yer hewalos'un takunun üstüydü... birden neye uğradıklarını şaşırıp fırladılar ve birbirlerini temizlemeye başladılar... üzerlerinden aldıkları takları yere attılar fakat temizlerken vücutlarından dökülen kıllar ve kaşlar taka karışmış , tak yığının üstüne dikilmişlerdi... temizlendiler ve yattılar... sabah uyandıklarında o taktan ilk 2 kürt olan berdan ve rojin doğmuştu... tesadüf eseri de olsa kürt tanrıları ilk kürtleri yaratmışlardı... büyük kürt kralı 4üncü peşmerge barzo bu hikayeyle ilgili "ulu tanrı hewal kürdü yaratmadı, sıçtı... kıllıus ve kaşionos da tüy dikti" der...

    büyük kürt isyanı efsanesi

    binlerce yıl önce kürtler , büyük düşmanları olan dövlet'in boyunduruğu altında köle bir millet olmuşlardı... dövlet öyle despot bir diktatördü ki kürtlerin herşeylerine karışıyor, her şeyi yasaklıyor, yetmiyor bir de ellerindekileri vergidir diyerek alıyordu...
    dövlet tarafından büyük cudi savaşında öldürülen kral 2. peşmerge barzo'nun torunu olan ciwan halkının sesine kulak verdi ve dövlet'e kafa tutmak için yola koyuldu... ciwan'ın hevesini gören tanrılar yolda ona hediyeler bıraktılar...

    ciwan ilk olarak yolda bir bidon benzin, cam şişe ve çaput buldu, yanında "bunlar silahtır" yazan bir not vardı... bunları aldı ve tapınağa gitti... ciwan amelos'a yalvardı

    "ey amelos bana yardım et, bu nasıl bir silahtır" dedi... birden bire bir ses işitti "benzini şişeye doldur, çaputu da içine" sok diyordu ses... ciwan vakit kaybetmeden bidondan şişeye benzin doldurdu, çaputu da kendi zütüne soktu... hala anlayamıyordu bunun nasıl bir silah olduğunu... birden "salak!" diye bir kükreme işitti "kendi içine değil, şişenin için... " ciwan anlamıştı, çaputu zütünden çıkardı ve şişeye soktu... birden büyüklerinden duyduğu hikayeler geldi aklına... babası saidus barzo cam şişe elinde kırılınca yanarak can vermişti... molotofun ne olduğunu anlamıştı... "ey molotofus yaraanı yirim yaraanı" diyerek molotofusa şükretti ve yoluna devam etti...

    yolda bir ağacın altında uyuya kaldı... rüyasında dedesini gördü... dedesi ona uyandığında yattığı yeri kazmasını söylüyordu... birden uyandı ciwan ve kazmaya başladı... toprağın altından bir keleş çıkmıştı... daha önce hiç görmemişti ciwan ama yine büyüklerinin anlattığı hikayelerden biliyordu keleşi... ataları dövlet'in demir kanatlı kuşlarına keleşlerle karşılık verirmiş... bunu hatırlayan ciwan keleşius'qa da şükranlarını belirtip yoluna devam etti...

    yolda ciwan'ı bir elinde molotof, bir elinde keleş ile gören kürtler ona katıldılar, ciwan dövlet'in kapısına dayandığında yanında yüzlerce kürt vardı... dövlet önce onların üzerine kendi barbarlar ordusu olan bordus berellios'ları gönderdi... ciwan direndi, kürtler direndi... öldürmekle bitmiyorlardı, aslında dövlet tek hamleyle köklerini kazıyabilecek güçteydi, fakat dövlet'in en korktuğu kişi olan kral amerikus kürtlerin öldürülmesini istemiyordu...

    dövlet eli kolu bağlı bir şekilde sarayında otururken dövlet'in büyük oğlu tayyepos recepius babasına dahiyane bir fikri olduğunu söyledi... dövlet mecburen bunu kabul etti... tayyepos recepius ciwan'a bir traktör lastiği verdi ve bunu yakıp üzerinden atlarsa onu ve halkını mükafatlandıracağını söyledi... ciwan kibritini çıkardı, lastiği yakmak için çok uğraştı ama başaramadı... son kibrit tanesi kaldığında aklına molotof'u geldi... son kibritle molotofu ateşleyip lastiğe attı... lastik bir anda tutuştu... ciwan gözünü bile kırpmadan ateşin üstünden atladı...

    tam tayyepos ödülü açıklayacakken dövlet geldi... "bu kadar kolay olamaz" diye haykırdı... ciwan sinirlendi ve keleşini havaya sıkmaya başladı... kürtler keleş sesinden cesaret alıp dövleti taşlamaya başladılar... dövlet kaçmak zorunda kaldı... tayyepos mükafat olarak ciwan ve halkına kendi dilinde eğitim, kaçak elektrik ve kürtçe yayın yapan tv kanalı verdi... kürtler bu durumdan hoşnuttular, dövletten ilk kez bişeyler koparmışlardı...

    işte bu büyük gün her sene kürtler tarafından hıdrellez adıyla kutlanır... hıdrellez bayramında kürtler lastik yakıp üstünden atlar, havaya ateş açar ve kürt olmayan esnafların dükkanlarını taşlayarak bu büyük günü hatırlar ve kutlarlar...

    _______________________________
    Mardinli Midyecilerin Kökeni
    _______________________________

    kürt mitolojisinde nuh'un gemisi de vardır. ancak nuh eğer bir çift kürt alırsa gemide yer kalmayacağını, çok hızlı üreyeceklerini biliyormuş ve onları gemiye almamış. kürtler çok sinirlenmiş. kıllarıyla kendi etraflarını sarmışlar ve midyeye dönüşmüşler. dünya düzelince kürtlerin bazıları eski hallerine dönmüş bazıları dönmemiş. kürtler de eski hallerine dönmeyenlere değersiz diyip köle pazarında satmışlar. hala midye satan kürtler vardır. merkezleri mardindir.

    ●▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬ஜ۩۞۩ஜ▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬●

    Antik Kürt Kalıntıları ve Heykellerimiz

    http://imgim.com/9313incie7085007.jpg

    ●▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬ஜ۩۞۩ஜ▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬●

    ---

    Hewaller başlığa sürexli güncelleme gelir ha, o yüzden entryler @1 e sığmıyor. Son sayfalara kadar gidin hepsini okuyun, oralara atıyoruz artık.

    panzer35'in katkılarıyla.
    ---

    -Profesör Kürdolog Şivan Hamza Bölücü;

    Kürt kültürü ve kürt tarihi uzmanı Beritan Von Müller kızı Dumaj'ın desteğiyle.
    Kürt büyüklerinden, nick yok tak oku isimli arkadaşa da texekkürlerimixi sunarıx.

    ayrıca bakınız:

    (bkz: kürt kadını temsili resim ahahahahahahahahahaha)

    (bkz: şırnak teknik üniversitesi)

    (bkz: kürt bilim kültür ve tarih bölümü)
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +8 -6
    ···
  3. 3.
    +9 -1
    kürt yaradılış efsanesi :

    insanoğlu yaratılmadan önce yüce tanrı hewalos ve diğer tanrılar kutsal dağ olan kandilusos'taki mağralarında mutlu mesut yaşıyorlardı... birgün hewalos başka tanrı topluluklarının insan diye bir şey icat ettiklerini duydu, merak edip bakmaya gitti... insanoğlu hewalos'u görünce ürktü, kendini savunmak için taş attı ve hewalosu sinirlendirdi... hewalos yeri göğü inleten bir bağırışla molotofus'u çağırdı ve "beni bunlarla uğraştırma, hepsini yakıp kül et" dedi... molotofus insanoğlunun üzerine ateş yağdırdı, yanan insanların kokusu hewalos'a öyle güzel geldi ki merak edip tadına bakmak istedi... hewalos insan etini yemeye doyamadı, yedikçe yedi ve molotofus'u da alıp kandilusos'a geri döndü... döndüğünde karnında dayanılmaz bir ağrı hissetti, birden bire mağranın köşesine çatır çatır sıçmaya başladı... işi bittikten sonra bir daha insan yememeye dair kendine söz vererek uyumaya gitti... kıllıus ve kaşionos avdan döndüklerinde çok geç olmuş , mağrada ateş sönmüştü... hemen bir köşeye gidip yatmak istediler fakat yattıkları yer hewalos'un takunun üstüydü... birden neye uğradıklarını şaşırıp fırladılar ve birbirlerini temizlemeye başladılar... üzerlerinden aldıkları takları yere attılar fakat temizlerken vücutlarından dökülen kıllar ve kaşlar taka karışmış , tak yığının üstüne dikilmişlerdi... temizlendiler ve yattılar... sabah uyandıklarında o taktan ilk 2 kürt olan berdan ve rojin doğmuştu... tesadüf eseri de olsa kürt tanrıları ilk kürtleri yaratmışlardı... büyük kürt kralı 4üncü peşmerge Barzo bu hikayeyle ilgili "ulu tanrı hewal kürdü yaratmadı, sıçtı... kıllıus ve kaşionos da tüy dikti" der...
    ···
  4. 4.
    +7 -1
    amedion- antik kürdistanın başkenti olan bu tanrısal şehir bir de kürt tarihi için birçok önemli mitolojik dokümana ev sahipliği yapar. bunlardan birisi de şu şekildedir; efesaneye göre; zalım dövletus'un zalım polislerinden kaçan kürt banyo tanrısı hamamkesesius'un şehrin yanından akan derede boğulmasindan dolayı bütün asil amedion halkı banyo yapmayı redetmiştir zamanla yayılan bu gelenek bütün kürtlerin ortak paydası haline gelmiştir bugün bir kürdü gelenekleri adına taşıdığı asil kokudan tanıyabiliriz.
    ···
  5. 5.
    +5 -3
    otuzos dalanos: 1 e 1 de dayak yiyip tek adama 30 kişi dalma tanrısı
    ···
  6. 6.
    +6
    ...
    ···
  7. 7.
    +5 -1
    kürtlerin mezopotamyadan çıkış destanı

    Tanrı hewalos kürdü yaratmış (sıçmış) ve onları kandilusos 'un eteklerine atmıştı... tanrılar onları kendi işlerine koşturuyor, tam tabiriyle emeklerini sömürüyorlardı... bir gün amed ile jiyan adında 2 kardeş bu düzene dur demek istedi... yanlarına eşekleri apo'yu da alarak kandilusos'tan gizlice firar ederek hiç bilmedikleri bir yere geldiler... geldikleri yeri beğendiler ve burada bir kale kurup tüm kürtleri buraya doldurarak tanrılara karşı savaşta savunma yapmayı düşünüyorlardı... kandilusos eteklerindeki kürtlere gizlice haber salarak "en az 10ar çocuk" yaparak çoğalmalarını ve kalabalık bir halk oluşturmalarını söylediler... büyük savaş için daha çok asker gerekliydi...

    kale öyle sağlam ve güvenli olmalıydı ki tanrılar yanına yaklaşmaya dahi teşebbüs edememeliydi... bunun için dünyanın diğer ucundan tezek getirmeleri gerekiyordu... çünkü tezek kürt tanrılarını öldürebilirdi... fakat tezeğin ne olduğuna dair hiç bir fikirleri yoktu... tezek bulmak için amed ile jiyan dünyanın diğer ucuna doğru yola çıktılar...

    amed ile jiyan yola çıktıklarında kendilerini bekleyen tehlikelerden habersizlerdi, çünkü daha önce hiç kandilusos'tan bu kadar uzaklaşmamışlardı... yolda bir göl gördüler, göl siyahtı... avladıkları tavşanı gölün siyah suyunda yıkamak istediler ama göl tavşana bulaştı ve çıkmadı... başka yiyecekleri olmadığı için mecburen ateşi yaktılar, tavşanı kazığa geçirip ateşe uzatmışlardı ki tavşan ateş aldı... bunun sebebinin tavşanın üstüne bulaşan siyah göl suyu olduğunu anlamaları uzun sürmedi... jiyan denemek için gölden biraz siyah su aldı ve ateşa attı... ateş suyu görünce birden harladı... bunun daha önce tanrılardan duydukları petrol olduğunu anlamışlardı... yanıcı bir madde olduğu için işlerine yarayacağını düşünerek yanlarındaki küçük testilere petrol doldurup apo'ya yüklediler ve yola devam ettiler...

    dünyanın ucuna vardıklarında dünyanın ucunun bekçisi polisius ile karşılaştılar... polisius onları durmaları için uyardı... amed "ey polisius , bize özgürlüğümüz için tezek lazımdır, nerde bulabiliriz" dedi... polisius "eğer beni yenerseniz arkamdaki kapı tezek diyarının kapısıdır, içerideki davarların sıçtığı taku kurutursanız tezek elde edersiniz. fakat bugüne kadar tezeğe ulaşan olmadı" dedi...

    amed polisus'a saldırdı... jiyan yaşı küçük olduğu için geride kaldı... polisus elindeki esnek sopayla öyle bir vurdu ki amed'i 50 metre fırlattı ve jiyan'a döndü... jiyan korkudan titriyordu... bıyıkları yeni terlemiş jiyan'A polisus "kaç yaşındasın sen?" diye sordu... jiyan kısık bir sesle "12 dir abey" dedi... polisus çocuklara vurmasının tanrılar tarafından yasaklandığını hatırladı, fakat tezek bahçesini korumak için kurallara karşı gelmesi gerekti... tokadını savurdu fakat tokat jiyan'a işlemedi... adeta görünmez bir perde engelliyordu polisus'u... jiyan birden cesaretlendi ve polisus'a saldırdı, onun kendisine zarar veremeyeceğini anlamıştı... jiyan polisus'u oyalarken amed apo'nun sırtındaki semerden petrol dolu bir testialdı... gömleğinin kenarından bir parça tepti ve ucunu yakıp polisus'a fırlattı... polisus'un kafasındaki kaskına isabet eden testi parçalandı ve petrol üzerine dökülerek alev aldı... alevler içinde kalan polisus çılgınlar gibi bağırarak koşmaya başladı ve uzaklaştı... amed molotof'u icadetmişti... amed "bu fırsattır gardaşım hele içeri girek" diyerek kapıyı açtı... içerisi silme tak doluydu, bu kadar taku taşıyamazlardı... bu yüzden bir kaç davarı alarak bahçeden çıktılar ve kale yapmaya karar verdikleri yere döndüler...

    geri döndüklerinde işe koyuldular... amed büyük olduğu için taş taşıyor, jiyan ise harç karıyordu... fakat jiyan çok zayıftı ve harç karmak ağır geliyordu... küreği her salladığında "aaaaahhhhhhh" diye bağırıyordu... (günümüzde kürtler inşaatlarda çalışırken uzun hava okuyarak ataları jiyan'ı yadetme geleneğini sürdürmektedir)

    kandilusos'tan ayrılışlarının üzerinden 20 yıl geçmişti... nihayet kale inşaatı tamamlanmıştı... "büyük gün geldi çattı" diyerek kandilusos'a döndüler... umudu kesmiş ama yinede en az 10ar çocuk yaparak kalabalıklaşmış olan halk onların gelişini zılgıtlarla kutladı... şemameler çalındı, halaylar çekildi... gece tanrılar uyurken halkı gizlice kaçıracaklardı... ama bu hararetli kutlama ve hazırlık kandilusos yönetiminin gözünden kaçmamıştı... keleşios bir savaşçıydı, bu yüzden nöbet tutmak onun için zor olmayacaktı... gece keleşios'un olan biteni gözetlemesi için nöbetçi bırakılmasına karar veren tanrılar havanın kararmasıyla uykuya daldılar...

    gece kürtlerin kaçmaya başladığını gören keleşios diğer tanrıları uyandırmak için silahını göğe çevirdi ve ateşledi... keleşios'un silahının gürültüsünü duyan kürtler koşarak kaçmaya başladılar... tanrılar arkalarında kürtler önde günlerce kaçtılar... fakat tanrılar hızlıydı... kaleye çok az bir yol kalmıştı ki tanrılar yetişti... amed yanına bir kaç asker seçerek "hele biz onlari oyalarıgh, siz gaçın gurtulun amoğa goyin" dedi... kimse itiraz etmedi, arkadaşlarını orda bin gibi bırakarak kaçtılar... amed ve askerleri tanrıların zalim silahlarına fazla dayanamayarak öldüler fakat kazanılan zamanda kürtler kaleye girmişlerdi...

    tanrılar kaleye yaklaştılar... hewalos uzaktan kükredi

    " o kaleden çıkıp geri dönenlere dokunmayacağım, içerde kalanları kaleyle birlikte yok edeceğim... "

    jiyan kürtleri çıkmaması konusunda sıkı sıkıya uyardı... kimsenin çıkmadığını gören hewalos sinirle şimşek gibi ileri atıldı... kaleye hızla yaklaşan hewalos birden yere yığıldı... tezekten geren ağır koku dalgasını geçemiyordu... birden fenalaştı.. diğer tanrılar onu oradan uzaklaştırdılar... kale içinde zafer kutlamaları başladı, şemameler söyleniyor, halaylar çekiliyordu... tanrılar hiç bir şey yapamayacaklarını anladıkları için onları serbest bırakmaya karar verdiler... kalenin olduğu bölgenin adını ölenlerin anısına amed koydular ve buradan dünyaya yayıldılar...

    günümüzde kürtler tanrıların gazabından korunmak için tak içinde yaşayarak yaşamlarına devam ederler... pis kokmalarının sebebi de yine bu mitolojik hikayeye olan inançtan gelmektedir...

    --- --- --- --- --- --- --- son --- --- --- --- --- --- ---

    dip not: @1 tarihçilik oynuyosun kaynak göster panpa biz de nasiplenelim şukumuz çükümüz neyse...
    Tümünü Göster
    ···
  8. 8.
    +5
    büyük kürt isyanı efsanesi :

    binlerce yıl önce kürtler , büyük düşmanları olan dövlet'in boyunduruğu altında köle bir millet olmuşlardı... dövlet öyle despot bir diktatördü ki kürtlerin herşeylerine karışıyor, her şeyi yasaklıyor, yetmiyor bir de ellerindekileri vergidir diyerek alıyordu...
    dövlet tarafından büyük cudi savaşında öldürülen kral 2. peşmerge barzo'nun torunu olan ciwan halkının sesine kulak verdi ve dövlet'e kafa tutmak için yola koyuldu... ciwan'ın hevesini gören tanrılar yolda ona hediyeler bıraktılar...

    ciwan ilk olarak yolda bir bidon benzin, cam şişe ve çaput buldu, yanında "bunlar silahtır" yazan bir not vardı... bunları aldı ve tapınağa gitti... ciwan amelos'a yalvardı

    "ey amelos bana yardım et, bu nasıl bir silahtır" dedi... birden bire bir ses işitti "benzini şişeye doldur, çaputu da içine" sok diyordu ses... ciwan vakit kaybetmeden bidondan şişeye benzin doldurdu, çaputu da kendi zütüne soktu... hala anlayamıyordu bunun nasıl bir silah olduğunu... birden "salak!" diye bir kükreme işitti "kendi içine değil, şişenin için... " ciwan anlamıştı, çaputu zütünden çıkardı ve şişeye soktu... birden büyüklerinden duyduğu hikayeler geldi aklına... babası saidus barzo cam şişe elinde kırılınca yanarak can vermişti... molotofun ne olduğunu anlamıştı... "ey molotofus yaraanı yirim yaraanı" diyerek molotofusa şükretti ve yoluna devam etti...

    yolda bir ağacın altında uyuya kaldı... rüyasında dedesini gördü... dedesi ona uyandığında yattığı yeri kazmasını söylüyordu... birden uyandı ciwan ve kazmaya başladı... toprağın altından bir keleş çıkmıştı... daha önce hiç görmemişti ciwan ama yine büyüklerinin anlattığı hikayelerden biliyordu keleşi... ataları dövlet'in demir kanatlı kuşlarına keleşlerle karşılık verirmiş... bunu hatırlayan ciwan keleşius'qa da şükranlarını belirtip yoluna devam etti...

    yolda ciwan'ı bir elinde molotof, bir elinde keleş ile gören kürtler ona katıldılar, ciwan dövlet'in kapısına dayandığında yanında yüzlerce kürt vardı... dövlet önce onların üzerine kendi barbarlar ordusu olan bordus berellios'ları gönderdi... ciwan direndi, kürtler direndi... öldürmekle bitmiyorlardı, aslında dövlet tek hamleyle köklerini kazıyabilecek güçteydi, fakat dövlet'in en korktuğu kişi olan kral amerikus kürtlerin öldürülmesini istemiyordu...

    dövlet eli kolu bağlı bir şekilde sarayında otururken dövlet'in büyük oğlu tayyepos recepius babasına dahiyane bir fikri olduğunu söyledi... dövlet mecburen bunu kabul etti... tayyepos recepius ciwan'a bir traktör lastiği verdi ve bunu yakıp üzerinden atlarsa onu ve halkını mükafatlandıracağını söyledi... ciwan kibritini çıkardı, lastiği yakmak için çok uğraştı ama başaramadı... son kibrit tanesi kaldığında aklına molotof'u geldi... son kibritle molotofu ateşleyip lastiğe attı... lastik bir anda tutuştu... ciwan gözünü bile kırpmadan ateşin üstünden atladı...

    tam tayyepos ödülü açıklayacakken dövlet geldi... "bu kadar kolay olamaz" diye haykırdı... ciwan sinirlendi ve keleşini havaya sıkmaya başladı... kürtler keleş sesinden cesaret alıp dövleti taşlamaya başladılar... dövlet kaçmak zorunda kaldı... tayyepos mükafat olarak ciwan ve halkına kendi dilinde eğitim, kaçak elektrik ve kürtçe yayın yapan tv kanalı verdi... kürtler bu durumdan hoşnuttular, dövletten ilk kez bişeyler koparmışlardı...

    işte bu büyük gün her sene kürtler tarafından hıdrellez adıyla kutlanır... hıdrellez bayramında kürtler lastik yakıp üstünden atlar, havaya ateş açar ve kürt olmayan esnafların dükkanlarını taşlayarak bu büyük günü hatırlar ve kutlarlar...
    Tümünü Göster
    ···
  9. 9.
    +2 -2
    ulan altıma sıçtım harikasın :D
    ···
  10. 10.
    +1 -3
    @231 SOYSUZ iT VE huur ÇOCUĞU SENDEN BAŞKASI DEĞiL. NEFES ALAN HER iNSAN EŞiTTiR, AYRICA DiĞER iNSANLARDAN ÜSÜTÜN OLMANIN HiÇBiR ASiL YANi YOKTUR. BEN KÜRT DÜŞMANI DEĞiLiM, MAKSADIM SiZi GÜLDÜRMEK. SENiN GiBi huur ÇOCUKLARININ DA GÜLMESi BENi MUTSUZ EDiYOR GERÇi AMA, MAALESEF GÜLMEYi HAK EDEN ARKADAŞLARI GÜLDÜRELiM DERKEN SiZiN GiBi huur ÇOCUKLARI DA ARADA KAYNIYOR.
    ···
  11. 11.
    +1 -2
    @281 anarşizmi bana öğretme orosp cocugu. kropotkin in sakallarını zütüne sokarım senin.
    ilk başta acıkca söyleyim gülerek okudum. ama bi ırkı taktan yaratmak ironi değil. acıkca nefret kusmaktır.
    anarşizmi zütünden anlamışsın belli ki. ezilenlerin işçilerin, muallaklerin, köylünün ve etniklerin mücadelesini ve isyanını da savunur.
    senin gibi v for vendetta izleyip. anarşist oldum ben yhaa diyen liseliler yüzündne millet bizi anlayamyo

    edit: aha entry gitti amk
    ···
  12. 12.
    +1 -2
    reserved ahahahah oç
    ···
  13. 13.
    +2 -1
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  14. 14.
    +2 -1
    @135 taşak mı geçiyosun anasını gibtiğimin salağı?
    ···
  15. 15.
    +1 -2
    hayır buraya antik türk mitolojisi yapıp kezbanus, kemalus, abazanus, mongolus, apaçiyus filan yapsalar kafayı yiyeceksiniz
    ···
  16. 16.
    +1 -2
    bunu yazan agır huur cocugudur aksını dusunende o huurnun baska gayrimeşru cocugudur sizin gibi 100 babalılar yuzunden bu ulkeden bi gibim olmaz gibtiğimin liseli pekekentleri ulan acık gotunuzle dalga gecın yavsak veletler annenız sızı nerden tutmus bı babanıza bakın bıde kendınıze bakın benzıomusunuz dıye türklük size mi kalmış lan veledi zinalar gibtirin gidin yatın çoğaltırım.
    ···
  17. 17.
    +2 -1
    ahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha

    adam soysuz it huur cocuklarinin 2 yillik tarihi olan kokenini bulmus lan ahahahhaaha suku nick6
    ···
  18. 18.
    +2
    kekus ile hevaluskardeşler--kurdistan sehrinin kurulus efsanesi

    antik kürt mitojisinde ikiz kardeşler. savas tanrısı gerillusile cazibe tanrısı rojinusun oğulları. küçük yaşta diçle nehrine bırakılan ikizler, dişi bir eşek tarafından bulunmuş, onun sütüyle beslenmişlerdi. sonra onları Şıvanus adında bir çoban keşfetmiş, evine zütürüp besleyip büyütmüştü. kardeşlerin kaderinde kürdistan şehrinin temelini koymak vardı. büyüdükten sonra iki kardeş arasında şehri hangisinin kuracağı konusunda tartışma çıkmış ve bu tartışma hewalusun'un ölümüyle sonuçlanmıştı. kekus kürdistan şehrinin kurucusu ve ilk kralı oldu

    kekusun en sevdiği çiçek renkleri bayrağa verilmiş ayrıca kekus molotofusve terorusadında iki çocuğu olmuştur.

    molotofus ve terörus hocaları karayılanusve öçapos tarafından eğitilir günümüzde yasayan selattinus ve leylazanusterörusun soyundan geldiği düsünülmektedir

    (bkz: http://www.incisozluk.com.tr/w/kekus-ile-hevalus/)
    ···
  19. 19.
    -2
    @281 "ama bi ırkı taktan yaratmak ironi değil."

    kuracağın cümleyi gibeyim huur çocuğu. anarşizm hakkında daha öğrenecek çok şeyin var.

    anarşizm de kutsallar yoktur. "kutsalsız" insanlarız biz. ana, bacı, hala, avrat, dayı, istediğinize sövün umrumuzda değil, tanrılarımız yok, ailemiz ve devletimiz yok. hiçbiri gibimizde değil. hiçbir kutsal değerimiz yok, her şeyden bağımsızız. anlıyor musun? şu anda bu antik kürt mitolojisi metnini yazarken hiçbir şekilde bir ırkı kutsallaştırmadan, ne nefret kustum ne aşağıladım. yalnızca mizah yaptım.
    ···
  20. 20.
    -2
    @283 birşeye kutsal mı dedk amk salağa. anarşsitim diyip durma giberim belanı. anarşist mücadele tarihi sorsam bikaç teorisyen ismi sorsam bilmezsin. hayatında kaç kere polisle çatıştığın pratiğe döktüğünü hiç sanmıyorum. vendetta izleyip gaza gelmiş gibik bi ergensin sadece.
    ···