1. 126.
    0
    @98 çok şerefli güleryüzlü doktorlarımız var, çok anlayışlılar lan
    ···
  2. 127.
    0
    evrim biteli yıllar oldu bizim özentiler evrim şöle böyle diyolar ulan elin gavuru amacına ulaşıyor topraklarımızı ele gçirmeye çalışmalarının amacı kalplerde ki imanı kazımaktı alamadılar böyle alıyoalr yazık yazık amk
    ···
  3. 128.
    0
    @104 ya kanıt sun bize
    ···
  4. 129.
    0
    @98 size mi emanet allaha mı siz vesilesiniz olm vesile
    ···
  5. 130.
    0
    @105 biz her yerde konuşuyoruz, sizi hiç göremedim dışarılarda
    ···
  6. 131.
    0
    @101 ben her yerde atestim derim ama allaha da saygım var kutsl inanclar. bence böle yazılar acıp kutsal degerlerinizi tartısmaya acmayın
    ···
  7. 132.
    0
    @15 adam düz mantık
    ···
  8. 133.
    0
    @105 sus amk anca yazılanların tersini yazıyorsun
    ···
  9. 134.
    +1
    @106 bir canlıdaki tek bir gözün oluşması için dahi milyonlarca "şanslı olayın" birarada gerçekleşmesi gerekmektedir. i̇şte burada da tesadüf denen kör süreç devreye girmiş; önce, yine tesadüfen oluşan kafatasında en uygun yerlere en uygun büyüklükte iki delik açmış ve sonra buraya tesadüfen gelen hücreler, yine tesadüfen gözü inşa etmeye başlamışlardır. görüldüğü gibi, tesadüfler, sonuçta ne elde etmek istediklerini bilerek hareket etmişlerdir. daha en baştan, "görmek, işitmek, nefes almak" ne demektir bilen, yeryüzünde hiçbir örneği olmadığı halde bunlardan haberdar olan "tesadüf", büyük bir bilinç ve akıl göstererek, son derece ileri görüşlü davranarak, canlılığı adım adım inşa etmiştir.

    i̇şte, insanların büyük saygı duyarak isimlerini andığı, fikirlerini benimsediği bu profesörler, bilim adamları, araştırmacılar, bu denli akıl dışı bir senaryoya körü körüne bağlanmışlardır. halen de çocuksu bir inatla, bu masallarına inanmayanları dışlamakta, onları bilimsel olmamakla ve bağnazlıkla suçlamaktadırlar. kuşkusuz bunun, ortaçağ'da dünyanın düz olmadığını iddia edenleri yargılayarak cezalandıran, tutucu, yobaz ve cahil anlayıştan hiçbir farkı yoktu
    ···
  10. 135.
    0
    bence ateistlik mal binlerin popularite merakının bir sonucu bknz:(heyy kızlar ben ateistim çok cool de mi?) kulakta küpe, converse ayakkabı, ya metal ya da donu düşük vs.. hiçbişey bilmediğinden hiçbirşeye inanmayan bir zihniyet (ateizmin bir moda olduğuda şüphe zütürmeyen bir gerçek)
    ···
  11. 136.
    0
    http://www.dizihd.com/int...ng-aliens-1-bolum-izle-hd #
    ···
  12. 137.
    0
    @112inci entry cevap olmuştur sanırım ben kaçar sonra tartışır konuşuruz amk
    ···
  13. 138.
    0
    @112 bumu kanıt. sölemeyi unuttum beyler sizi yemişler cünkü insan gözleri en kötü canlı gözlerindendir. durusu cok kötüdür. karanlıkta yeterince görüs saglayamaz.sen kanıt göstermemisin felsefe yapmısın
    ···
  14. 139.
    0
    offff şunu bi izleyin amk 25 dk bişey bi fikriniz olsun en azındam amk

    http://www.dizihd.com/int...ng-aliens-1-bolum-izle-hd #
    ···
  15. 140.
    0
    @112 gibtir git amk motoru. tesadüf ne demek sen onu öğren. Sen hapise düşersen tecavüze uğraman zorunluluktur ama cemşit ağanın zikini yemen tesadüftür. Bunu anladın mı? Bunu anla devdıbını konuşalım.
    ···
  16. 141.
    0
    @116 insan gözleri en kötü gözler mi gerizekalı bir kartalın gözüyle karşılaştırısan evet ama insan için en uygunudur. mesela kulağımız belirli frekansın altını duymaz düşün ya duysaydı en ufak sesi duysaydık hayat çekilmez olurdu burada bile bir nizam bir mucize var
    ···
  17. 142.
    -1
    ateistmisin ananın dıbına sokiiiimmmmmmmm o zaman
    ···
  18. 143.
    0
    @119 ewet berbat gözlerimiz var. kartal degil cogu hayvan bizden ii görür
    ···
  19. 144.
    0
    medyada ve akademik kaynaklarda sürekli olarak telkin edilen "maymun insan" imajını destekleyecek hiçbir somut fosil delili yoktur. evrimciler, ellerine fırça alıp hayali yaratıklar çizerler, ama bu canlıların fosillerinin olmayışı, onlar için büyük bir sorundur. bu sorunu "çözmek" için kullandıkları ilginç yöntemlerden biri ise, bulamadıkları fosilleri "üretmek" olmuştur. bilim tarihinin en büyük skandalı olan piltdown adamı, işte bu yöntemin bir örneğidir.

    1949'da ise british museum'un paleontoloji bölümünden kenneth oakley yeni bir yaş belirleme metodu olan "flor testi" metodunu, eski bazı fosiller üzerinde denemek istedi. bu yöntemle, piltdown adamı fosili üzerinde de bir deneme yapıldı. sonuç çok şaşırtıcıydı. yapılan testte piltdown adamı'nın çene kemiğinin hiç flor içermediği anlaşıldı. bu, çene kemiğinin toprağın altında birkaç yıldan fazla kalmadığını gösteriyordu. az miktarda flor içeren kafatası ise sadece birkaç bin yıllık olmalıydı. flor metoduna dayanılarak yapılan sonraki kronolojik araştırmalar, kafatasının ancak birkaç bin yıllık olduğunu ortaya çıkardı. çene kemiğindeki dişlerin ise suni olarak aşındırıldığı, fosillerin yanında bulunan ilkel araçların ise çelik aletlerle yontulmuş adi birer taklit olduğu anlaşıldı.3 weiner'in yaptığı detaylı analizlerle bu sahtekarlık 1953 yılında kesin olarak ortaya çıkarıldı. kafatası 500 yıl yaşında bir insana, çene kemiği de yeni ölmüş bir orangutana aitti! dişler, insana ait olduğu izlenimini vermek için sonradan özel olarak eklenmiş ve sıralanmış, eklem yerleri de törpülenmişti. daha sonra da bütün parçalar, eski görünmeleri için potasyum-dikromat ile lekelendirilmişti. bu lekeler, kemikler aside batırıldığında kayboluyordu. sahtekarlığı ortaya çıkaran ekipten le gros clark "dişler üzerinde yıpranma izlenimini vermek için, yapay olarak oynanmış olduğu o kadar açık ki, nasıl olur da bu izler dikkatten kaçmış olabilir?" diyerek şaşkınlığını gizleyemiyordu.4 tüm bunların üzerine "piltdown adamı", 40 yılı aşkın bir süredir sergilenmekte olduğu british museum'dan alelacele çıkarıldı.

    alın inandığınız adamların kevaşelikleri amk
    ···
  20. 145.
    0
    türlerin kökeni'nde darwin iki kavramı birbirine karıştırmştı: bir tür içindeki varyasyonlar ve yeni bir türün oluşumu. darwin örneğin, köpek türünün içindeki çeşitliliği gözlemledi ve bu varyasyonların bir gün başka bir türe dönüşeceklerini düşündü. bugün bile evrimciler bir tür içindeki varyasyonları evrim olarak göstermeye çalışmaktadırlar.

    ancak tür içindeki varyasyonların evrim olmadığı bilimsel bir gerçektir. örneğin, doğada kaç köpek türü olduğu hiç önemli değildir, çünkü bunların hepsi daima köpek olarak kalacaklardır. bir türden diğer bir türe geçiş kesinlikle meydana gelmeyecektir.
    ···