1. 176.
    0
    bunun swfsi vardı amk o jiletçi anlatıyodu bi saha var saha gibi değil de çizgiler falan diye onu bulun la bana :(
    ···
  2. 177.
    0
    @58 vay sadist muallakler
    ···
  3. 178.
    0
    vay amk çok geç izledim bende filmi ama kanım dondu amk huur cocuklarına bak nasıl film çekmişler
    ···
  4. 179.
    0
    (bkz: tek mekanda geçen güzel filmler)
    ···
  5. 180.
    0
    NASIL iZLENMEZ LAN BU FiLM
    ···
  6. 181.
    0
    sonu saçma, savcı olan adam böyle bişey yaptırır mı
    ···
  7. 182.
    0
    kibar feyzo geliyor aklıma bu filmi izleyince mk

    ben dıbına koyup geleyim amca oğlu

    erdal beşikçioğlu gene efsane
    ···
  8. 183.
    +4 -4
    ne huur çocuğu bir film ya. yolda görsem giberim o işkence yapan huur çocuklarını. adam bağlayıp öldüresiye dövmek hangi adamın harcı lan zütveren orozbucocukları
    ···
  9. 184.
    +1 -1
    kız hamıleydı amk
    ···
  10. 185.
    0
    aslında öyle bir olay olmamış nejat işler hayal ediyormuş bara gırdıkten sonra olacakları iyi izleyenler filmi anlamıştır
    ···
    1. 1.
      0
      Benzeri yaşandı sadece.Çok benzeri.
      ···
  11. 186.
    0
    @90 amk bi şey attın ortaya düzgün capsli mapsli açıkla amk

    not : güzel filmdir
    ···
  12. 187.
    0
    çok geç izledim filmi ama harbi güzel filmdi.
    ···
  13. 188.
    0
    ben okuyunca cok kotu olmustum

    BARDA ‘ NIN HIKAYESi

    17 saat dayak, elektrik, tecavüz Bize bunu yapanlar Rahşan affıyla
    çıktı
    28 Ocak 2007

    1997 yılında, 18 yaşındaydım ve Ankara'da Şapka
    Bar'da şarkı söylüyordum. Olayın olduğu apartmana taşınalı henüz 15 gün
    olmuştu. Bir tarafında Cumhurbaşkanlığı Köşkü, bir tarafında Başbakanlık,
    diğer tarafında Dışişleri Bakanlığı Konutu ve Mesut Yılmaz'ın evi vardı.

    Yani dağ başında değildik. ilk dört daire boş, diğerleri doluydu. O gün
    üniversiteli iki erkek arkadaşım, akşam yemeğe gelecekti. Aynı gün
    Mersin'den komşum, 18 yaşındaki A.T.G. Bir kız arkadaşıyla Ankara'ya
    gelmiş ve beni arayıp "Görüşelim" demişti. Onları DA yemeğe davet ettim.
    Beraber yemek yedik, eğlenmeye çıktık. Gece 2'de eve döndük, hemen uyuduk.
    Sabah 5 civarında gürültüyle uyandık. Eli silahlı, yolda yürürken korkup
    karşı kaldırıma geçeceğiniz korkunçlukta 7 adamla burun buruna geldik.
    Yüzlerinden pislik akıyordu. Sonradan öğrendiğimize göre, apartmanın üst
    katını tutmuşlar. Kuruyemiş dağıtımı yaptıklarını söyleyen, aslında
    barlardan haraç toplayan bir çetenin adamlarıymış. Ellerindeki silahları
    ve bıçakları gösterip,"Napıyorsunuz LAN, bizden habersiz karı mı s...
    Burada" diye bağırıyorlardı. Aslında amaçları para alıp gitmekti. Kızları
    görünce kalmaya karar verdiler. Hepimizi odanın duvarına dizdiler,
    ellerine geçirdikleriyle dövmeye başladılar. Sopayla yorulduklarında tekme
    atıyorlardı. Dövmekten sıkılmışlardı. "Elektrik verelim LAN bunlara"
    demeye başladılar. Dayaklardan çığlık atacak halimiz kalmamıştı, elektriği
    yiyince avaz avaz bağırdık. Bu DA yetmedi. içlerinden biri elindeki
    bıçakla penisimi kesmek üzereyken, en gençleri ve kötünün iyisi Murat
    Gökgöz müdahale etti. Beni kurtardı. Yine de vücudumun her yeri bıçakla
    kesildi, hálá izlerini taşıyorum.

    Bir yandan içiyor ve uyuşturucu alıyorlardı. ilk üç saat çığlığımız hiç
    dinmedi. "imdat bizi öldürüyorlar" çığlığı attıkça, kahkaha atıp "Biz
    Allahız, kimse dokunamaz" diyorlardı. O kadar bağırmıştık ki, nasılsa
    birileri duyup polisi aramıştır, diye umutlanıyorduk. Fakat NE gelen vardı
    NE de giden. 17 saat boyunca kimse yardımımıza gelmeyince "Adamlar haklı,
    gerçekten bunlara kimse dokunamıyor herhalde" diye düşünmeye başladık.
    Bugün bile aklım ermiyor: O çığlıkları bir Allah'ın kulu duymadı mı? Kırık
    kapıdan hiç MI ses çıkmadı dışarı? Duyup, polisi aramayanları
    affedemiyorum.

    Birkaç saat sonra erkek arkadaşlarımızdan Ş.Ş, kaçmayı başardı. Peşinden
    silahla gidip, herkesin ortasında onu geri getirdiler. Hatta o sırada bir
    nakliyat kamyonunun şoförü, Eli silahlı adamı gördüğünde "Naber abi yine
    MI kurban kesiyorsunuz" diye gülmüş.

    Hepimizi öldüresiye dövdükten sonra, 18 yaşındaki A.T.G.'yi diğer odaya
    zütürüp tecavüz ettiler. "Bakireyim, yalvarırırm beni bırakın" diye ağladı
    AMA dinlemediler. Sonra DA kocasından yeni boşanmış ve dört yaşında bir
    kızı olan 23 yaşındaki N.K.'ya tecavüz ettiler. O DA, "Dört yaşında kızım
    var, NE olur beni ona bağışlayın" diye yalvardı, dinlemediler. Kızların
    ikisine de 17 saat boyunca defalarca tecavüz ettiler. Yalvarmaları hálá
    kulaklarımda.

    içkileri bitince beni karşıdaki Tekel bayiine içki almaya yolladılar.
    "Polise haber verirsen kızlardan birinin kafasını uçururuz" dediler.

    GÖRENLER POLiSi ARAMADI

    Dükkándakilerin her yerimin kan revan içinde olduğunu görünce polisi
    arayacağını düşündüm. Adam beni süzdü. "Yalvarırım polise haber ver, NE
    kadar para istersen veririm, senin de çocuğun vardır" dedim. Cevap "Başımı
    belaya sokamam" oldu. Sonradan öğrendiğime göre, olay ortaya çıktıktan
    sonra, polisler o adamın kırılmadık yerini bırakmamış.

    Ağlayarak eve döndüm. Zorbalar, "Arabaya atıp bir yere zütürüp orada mı
    öldürsek, yoksa öldürüp cesetleri bir yere MI taşısak" tartışması
    yapıyorlardı. Akşam saat 21.00'e yaklaşırken ibrahim Ural, en sessizimiz
    Ş.Ş'nin kafasına silah dayayıp "Yürü" dedi. Öldüreceklerini sandım
    "Nereye" diye sordum. Ş.Ş'yi bırakıp, "Sen gel o zaman" dedi. Apartmanın
    bodrumuna zütürdü. "Buraya kadarmış, öldürecek" diye düşünürken bana
    tecavüz etti. Tekrar yukarı çıktığımızda, herkese "S... Herifi" deyip beni
    koltuğa fırlattı.

    KAÇIP POLiSE GiTTiM

    Sonra yanıma oturdu, tişörtümün içinden göğüslerime doğru elini soktu.
    O sırada, "Bana bir duble rakı verin" diyerek herkesi şoke ettim. Bir
    dikişte içtim, ikincisini istedim. "Oh, oh keyiflendi bak, madem
    şarkıcısın bize şarkı söyle" dediler. istedikleri türkünün iki dizesini
    mırıldanıp, ingilizce şarkıya geçmiş gibi yaptım. Arkadaşlarıma "I will
    run away, don't afraid" (Kaçacağım, korkmayın) dedim. Kaş, göz işaretiyle
    "yapma" dediler. Üçüncü dubleyi istedim. Dört ve beşinci dubleleri kendim
    aldım. 10 dakikada beş duble içmiştim. Tecavüz edip, 17 saat dövüp
    rahatlamış olmalılar ki, bizimle "Memleket nere" muhabbetine geçmişlerdi.
    Altıncı duble için ayağa kalktığımda saat 23.00 civarıydı. Muhabbet
    koyulaşmıştı. Kırık kapıya iyice yanaştım, dışarı çıktım, bardağı bırakıp
    merdivenlerden aşağı koşmaya başladım. Caddeye çıktığımda ilk gördüğüm
    arabaya kendimi atıp, "Gaza bas abi, polise" dedim. Karakol 3 dakikalık
    mesafedeydi. Nöbet değişim saatiymiş, olması gerekenden daha fazla polis
    vardı. Beni kan revan içinde görünce donakaldılar. "Ne oldu sana"
    dediklerinde "Sabah 5'ten beri işkence görüyoruz, arkadaşlarım hálá
    onların elinde, silahlılar" deyince beni de arabaya atıp, çok kalabalık
    bir grup polisle eve gittik. Evin etrafını sardılar ve diğerlerini de
    kurtardılar.

    Mahkeme devam ederken, bir araba önümde durdu. Daha önce hiç tanımadığım
    ünlü bir mafya babasının adamları beni arabaya bindirdi. Korkmuyordum
    çünkü başıma gelebilecek en kötü şeyler gelmişti. Daha kötüsü ne
    olabilirdi ki? Mafya babası babacan tavırla bir kadeh viski ikram etti.
    Elime bir telefon tutuşturdu. "Öldür dersen, hattın ucunda bekleyenler,
    size bunları yapan adamların hepsini içeride öldürecek" dedi. Bir saat
    düşündüm. Bize biraz daha iyi davranan Murat Gökgöz hariç hepsinin
    öldürülmesinden yanaydım. ikinci saatte, bana tecavüz eden ibrahim Ural,
    en acımasızları Murat Yıldırım ve Murat Kandemir'in öldürülmesini
    düşündüm.

    Bir türlü karar veremiyor, ağlıyordum. Onlar karar vermem için
    sıkıştırıyordu. Birden bu kararı benim veremeyeceğimi, o kadar cani
    olamayacağımı düşündüm. Bize bunu yapanlar insan değildi ama biz insandık.
    Daha sonra olayı Ş.Ş'ye anlattım. iyi ki yapmadın, dedi. Sonradan
    öğrendiğimize göre Murat Gökgöz hariç hepsi içeride tecavüze uğramış.

    CiNSELLiĞiMiZi SORGULADILAR

    Olay ortaya çıktıktan sonra, Ankara'da barlarda şarkı söylediğim için gece
    fotoğraf çeken bütün fotoğrafçılardan benim sahnede muallak gibi giyinip
    süslenmiş fotoğraflarımı aradılar. Bulamadılar tabii. Olaydan sonra en
    ağırıma giden, en entelektüellerinin bile, "Çocuk zaten eşcinselmiş"
    demesi oldu. Herkes manidar şekilde "Niye siz" sorgulamasına başladı.
    Bizden öncekilere neden olmuşsa, bize de o yüzden olmuştu. Sanıklardan
    biri, 11 yaşındaki erkek çocuğa tecavüzden sabıkalıydı. Çocuk neden
    tecavüze uğramıştı? Olayı manidar şekilde sorgulayan herkesin başına Allah
    aynısını versin. "Tecavüze uğrayan sen miydin" dediklerinde bir hafta
    bunalımdan çıkamazdım. Şimdi rahatım. Ne yüzümü gizliyorum, ne adımı.
    Utanması gereken ben değil, onlar ve onları hapisten çıkaran
    politikacılar.

    MAĞDURLAR NE HALDE?

    Tunç Erden Yakar

    28 yaşında. Olaydan sonra ingiltere'ye gitti ve üniversite okudu.
    Türkiye'de can güvenliği olmadığı gerekçesiyle Hollanda vatandaşlığına
    kabul edildi. Şimdi istanbul'da reklam şirketi sahibi.

    A.T.G

    28 yaşında, küçük bir kasabaya yerleşti. Yalnız kalamıyor. Her yıl
    birkaç kez intihara teşebbüs ettiği için yanında sürekli birileri var.

    O.Y

    29 yaşında. Olaydan kısa süre sonra büyüdüğü ülkeye, Almanya'ya geri
    döndü.

    Ş.Ş

    29 yaşında. Tunç Erden Yakar'ın yardımıyla Hollanda'ya yerleşti.

    N.K

    33 yaşında. Kızıyla birlikte, geçmişini kimsenin bilmediği küçük bir
    kasabada, incik boncuk satarak hayatını kazanıyor. Kızının varlığı

    sayesinde hayatta kalma gücü buluyor.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 189.
    0
    vize var 2 gün snra, giberim çalışmıyorum.
    ···
  15. 190.
    0
    sonradan duyduğuma göre bar erdal beşikçioğlununmuş... Filmin geçtiği haa gerçek gibişin olduğu deel...
    ···
  16. 191.
    0
    torrent adresini verebilecek olan bir muallaktor yok mu?
    ···
  17. 192.
    0
    nerde kalmıştık...
    ···
  18. 193.
    0
    (bkz: fatmagülün suçu ne)
    ···
  19. 194.
    0
    reserved.
    ···
  20. 195.
    0
    savcı gibmiş
    ···