1. 1.
    -1
    dinleyenler olursa anlatacağım. sol taşakta eriyip gitmesin.
    ···
  1. 2.
    +1
    ya gibtir git anlatma lütfen barını gibiyim
    ···
  2. 3.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  3. 4.
    0
    kısa bir hikaye zaten. kitap gibi yazmamı beklemeyin:)
    ···
  4. 5.
    0
    neyse ben başlayayım, bitişi çok sürpriz olacak.
    ···
  5. 6.
    0
    bundan yaklaşık 1 yıl önceydi. erhan adında bir arkadaşımla avm ye yemek yemeye gitmiştim. yemek yemeden önce gamze adında yakın bir kız arkadaşımı gördüm. yanında buket diye bir arkadaşı vardı. kızı daha önce gamzenin yanında birkaç kez görmüştüm, öyle selamlaşmıştık sadece.

    arkadaşımla yemek yiyeceğimi söyledim onlara, onlar da zaten yemek yiyordu.

    ben: arkadaşımla yemek yiyeceğim ben, haberleşiriz.
    gamze: arkadaşın kim yakışıklı mı, buket'e yapalım:)
    buket: üff saçmalama be:)
    ben: olur bakarız:)

    bu şekilde şakalaştık sonra ben erhanın yanına gittim.
    ···
  6. 7.
    0
    yalanına sokuyum
    ···
  7. 8.
    0
    buket, duyduğum kadarıyla hafif meşrep sayılabilecek bir kızdı. daha önce başından bir evlilik geçmişti, duldu yani. o dönemlerde de bunalımdaydı gamze'nin anlattığı kadarıyla.

    ortalamanın biraz üstü bir güzelliğe sahipti, fiziği düzgündü ama.

    iki kız da öğretmendi bulunduğum ilçede. okuldan sonra çok zamanları olduğu için hep beraber takılıyor, barlar sokağına, cafelere discolara gidiyor, eğleniyorlardı.

    daha önce hep beraber oturma fırsatımız hiç olmamıştı.

    not: bardan kaldırma dedin ama tam olarak öyle olmuyor bu demeyin, kızı tanıyormuşsun demeyin, bir nevi aynı şey.
    ···
  8. 9.
    0
    erhanla yemeğimizi yedik, sigara içmeye avm nin balkonuna çıktık.

    balkona çıktığımızda gamze ve buket oradaydı ikisi de. gamze sigara kullanmaz, ama buket kullanıyordu.

    ben: oo siz de burdasınız.
    gamze: evet gelin oturun, gamze sigara içiyor diye çıktık.
    ben: oturalım mı erhan? bu arada bu arkadaşım erhan. erhan bunlar da gamze ve buket.
    erhan: olur abi oturalım.

    diye konuşup yanlarına oturduk.

    isimler temsilidir bu arada, gerçek değildir.
    ···
  9. 10.
    0
    ben normalde o gün çok az uykuyla işe gitmiştim. ailemle yaşıyorum, ama o hafta bizimkiler şehir dışındaydı, tek kalıyordum. yemek yapmayı beceremediğim için erhan'ı arayıp beraber yemek yiyelim ama çok uykum var sonra eve geçip uyurum demiştim. o da kabul etmişti.

    sigaralarımızı içerken saat 9u geçiyordu.

    ben: aracınız var mı? eve nasıl geçeceksiniz? ben bırakayım sizi evlerinize isterseniz?
    buket: yaa çok erken bu saatte eve geçip napacaz:)
    gamze: evet ya gidelim takılalım bir yerlerde.

    normalde uykum vardı ve hiç böyle bir planım yoktu. ama erhanla buket'in arasını yapmak istemiştim, onlar belki geyik yapmış bile olsa. erhan bu işlerde pek becerikli bir adam değildi, ara ara takılması fena olmazdı o kızla. kız zaten duyduğum kadarıyla bizim ilçede birçok erkekle birlikte olmuştu.

    ben: erhan sen ne dersin, uyar mı sana?
    erhan: olur kardeşim benim bir planım yok.
    ben: tamam o zaman nereye gidelim arkadaşlar?
    gamze: barlar sokağına gidelim bir şeyler içeriz.

    günlerden cumaydı ve bir gün sonra iş yoktu, uykum olsa da geç saate kadar takılmam sorun olmayacaktı, bir gün sonra akşama kadar uyuyabilirdim.

    ben: tamam o zaman hadi gidelim.

    dedim ve otoparka gidip arabaya atladık.
    ···
  10. 11.
    0
    dinliyor musunuz lan burda bir şey anlatıyoruz:)
    ···
  11. 12.
    0
    yaşadığım yer iskenderun, onu da söyleyeyim, fake değil bu gerçek.

    avm ile barlar sokağı arası arabayla 10 dakika bir şeydi.

    barlar sokağına geçip bir mekana oturduk.

    ben hayatımda hiç alkol almadım, erhan gamze ve buket içerdi. hatta buket sürekli içiyormuş.

    gamze, birkaç yıldır tanıdığım, samimi olduğum ve iskenderun'da görüştüğüm nadir kızlardandı. eğlenceli, komik, hafif çatlak bir şeydi. buket de eğlence mekanlarına sürekli takılan, genelde de alkol alan biriydi. o da eğlenceli komik biriydi.

    erhan da sürekli görüştüğüm, ağır duruşlu ama aynı zamanda komik de biriydi.

    benim amacım gamze ile muhabbet edip erhanla buketi kaynaştırmaktı daha çok.

    onlar birer bira söyledi, ben her zamanki gibi sprite aldım.
    ···
  12. 13.
    0
    riiizööörrvıııddd
    ···
  13. 14.
    0
    biralarını içerken arka masalardan birine gamzenin eski erkek arkadaşı geldi. çocuğu hiç sevmemiştim, tasvip de etmiyordum. zaten gamze de ne mal olduğunu anlayıp ayrılmıştı. akındı çocuğu adı. buket öyle hızlıydı ki, zamanında akının bir arkadaşıyla bile yatmış kaşar. zaten elinden birçok erkek geçmişti.

    benim de adım umut olsun.

    gamze: umut akın burda.
    ben: haydaa, o nereden çıktı şimdi.

    akının arkadaşı da ordaydı, çocuk tip tip bizim masaya bakıyordu zaten buket'e doğru.

    biralarını bitirmişlerdi hepsi.

    ben: hadi kalkalım burdan başka yere geçelim, yoksa ben bunların alayına dalarım.
    gamze: tamam tamam geçelim başka yere.
    buket: hadi o zaman.

    erhan zaten ben ne desem itiraz etmezdi.
    ···
  14. 15.
    0
    oradan kalkıp başka yere geçtik. onlar birer bira daha söyledi. buket zaten içmek için doğmuştu sanki.

    başlarda tutuk davranıyordu ama, muhabbet tam dönmüyordu. ben gamze ile muhabbet ediyordum, erhan da çekingen çocuk olduğu için arada benle muhabbet ediyor, onun dışında tipik kasıntı duruşuyla sessiz takılıyordu.

    gamze'nin erkek arkadaşı vardı o dönem. çocukla tanışmıştım, beni sevmişti. gamze'yi aradı telefonla, gamze onla konuşurken selam söyledim, sonra telefonu bana verdi. çocuğun adı murattı. başka şehirde yaşıyordu.

    ben: murat naber abi?
    murat: iyidir kardeşim senden naber?
    ben: iyidir benden de, oturuyoruz öyle işte gamzelerle. evine kaçta bırakmamı istersin? gözün arkada kalmasın ben istediğin zaman bırakırım.
    murat: 10-10 buçuk gibi bırakırsan olur abi.
    ben: tamam o saatte bırakırım ben.

    avm'de saat tam 9 olmamıştı, gereksiz mantık hatası bulmayın şimdi, 8i geçiyordu işte saat. 1 saat kadar oturmuştuk murat aradığında.
    ···
  15. 16.
    0
    saat 10 gibi gamze'yi aldım arabaya geçtik. erhan ve buket baş başa kalacaktı. kaynaşacaklarını düşünmüştüm. gelene kadar muhabbeti ilerletirler dedim.

    gamze'yi evine bırakıp geldim mekana tekrar. ben gelince erhan lavaboya geçti. buket 3. birasını içiyordu.

    ben: naptınız kaynaştınız mı bakim:) sevdin mi erhan'ı? iyi çocuktur kardeşim gibidir ben çok severim.
    buket: yok ya öyle muhabbet ettik işte. kanka muhabbeti gibi ama başka bir şey değil.

    bana neden böyle bir açıklama yapmıştı ki buket? hiçbir şeyi değildim, hatta ilk defa beraber oturuyorduk.

    ben: ben karışmam canım ne muhabbeti yaparsanız yapın:) ama iyi çocuktur yani.
    buket: ya ben çok sevemedim ısınamadım açıkçası. tam zamanında geldin.

    ben iyice kıllanmaya başlamıştım. kız niye sürekli benim üzerime oynayıp arkadaşımı kötülüyordu ki?

    sadece gülümsedim. o sırada erhan geldi.
    ···
  16. 17.
    0
    olum kimse dinlemiyor mu lan? ilk defa hikaye anlatıyoruz şurda.
    ···
  17. 18.
    0
    erhan geldiğinde çok garip bir ortam oluşmuştu. kız ikimizle de o gün ilk defa oturmuştu. normalde bizi bağdaştıran gamze'ydi ama o da gitmişti.

    muhabbet çevirmeye çalışıyorduk işte olduğu kadarıyla.

    buket 3. birasını bitirdi, 4. yü söyledi, saat 11i geçiyordu. alkolün de etkisiyle çalan müziklere eşlik etmeye, hafiften yerinde dans etmeye başlamıştı.

    buket ara ara çantasından telefonunu çıkarıp bir şeyler yazıyordu.

    ben: ya dur içip içip eski sevgiline mesaj atma aman:)
    erhan: eheehehhee:)
    buket: yok ya ne eski sevgiliye mesaj atması:)
    ben: yok yani alkollüyken kendine hakim olamayabilirsin:)
    erhan: aynen buket yapma etme:)

    her telefonu çıkardığında bu geyik dönüyordu.

    kız erkek sevgili muhabbetleri falan dönmeye başladı. ben her zamanki ukala tavırlarımla kızlar hakkındaki düşüncelerimi söylüyordum. başta bukete itici gelse de aslında bu durumdan etkilendiği belliydi. kız egosu kabarmıştı.

    erhan'ı hiç sallamayıp tamamen benle muhabbet etmeye başlamıştı, 4. birasını içerken..
    ···
  18. 19.
    0
    rezerved
    ···
  19. 20.
    0
    artık buket iyice dans etmeye falan başlamıştı, eşlikler daha yüksek sesleydi. mekanda da çok fazla kişi yoktu cuma günü olduğu için.

    muhabbet şarkılar, şiirler üzerine dönmeye başlamıştı. yok şu şarkı güzel bu şiiri severim falan.

    telefonumdan internete girip sevdiğim şiirleri gösteriyordum. o da güzelmiş beğendim falan diyordu.

    şarkı muhabbetinde de loreena mckeniitten bahsetmiştim.

    ben: loreena mckennitt'i bilir misin?
    buket: yok bilmiyorum o kim.
    ben: aa yaşamamışsın sen bugüne kadar:) bak en sevdiğim şarkısını yazayım eve gidince dinlersin.

    yanımda kalem vardı, masadaki peçeteyi alıp, en sevdiğim şarkı olan mystic's dream şarkısını yazdım.

    ben: eve gidince mutlaka dinle uyumadan.
    buket: tamam dinlerim neymiş merak ettim zaten.
    ···