biliyorum şimdi hepiniz taşşak geçecek jigalo değil jigolo diye bu şekilde almamında bir sebebi var ama bunu sizlerle paylaşmıcam

öncelikle bu işe nasıl ve nerde başladığıma deyineyim kısaca. 2008 yılında alanya da tanıştığım benden yaşça büyük ve şişman ama zengin bir bayanla norveç e yerleştim. arkamda ailemi sevdiklerimi herşeyi bir kenara bırakarak tamamen para için zütü kurtarmak için. çünkü vasıfsızdım meslek lisesi metal bölümü mezunuyum benden yüzlerce binlercesi vardı 3 vardiya 1000 lira için hayatımı rezil hale getiremezdim. bende bu yüzden kendimi vücudumu satmaya karar verdim ama nasıl ve ne şekilde olacaktı. sonuçta kendini erkek gören herkes ciks i sever ben x 1000 seviyordum bu yüzden hem sevdiğim işi yapmak hemde para kazanmak istiyordum. bu tıpkı şarkı söylemek futbolcu olmak gibi futbol oynamayı da seversiniz ama halı saha da oynamak için para verirsiniz. oysa milletin çocukları milyon euroları zütürürken. ciks yapmayı seversiniz ama huurlara para verirsiniz. herkes için geçerli değil tabiki ama verenler var sonuçta yada sevgililer gününü eliyle geçirenler kendine eldiven hediye alanlar vs vs

2008 yılından 2010 yılına kadar aynı kadınla norveçte bergen şehrinde yaşadım. bergen oslo dan sonraki en kalabalık ikinci büyük şehridir. tabi o ara ailemle msn ve telefonla irtibat halindeyim. onlara bir arkdşımla çalışmaya gidiyoruz dedim bir kadının kölesi olduğumu söylemedim hiç bir zaman. kadının kölesiydim resmen o istediği zaman birlikte oluyoruz o istediği zaman geziyoruz vs vs oda hayattan parasıyla intikam alıyordu ben 24 o ise 33 yaşındaydı. fiziği ışın karaca nın 2-3 sene önceki hali gibiydi çokta abartı bir şişmanlığı yoktu yani yoklukta gidebilcek türden di bembeyaz teni soğuk yüzü ve masmavi gözleri vardı...

2 sene aynı evi aynı yatağı paylaştık. ben o arada boş durmuyorum ama önce dilimi geliştirdim sonra vizyonumu ve sürekli olarak hatundan fazla fazla para kırpıyorum yok abim kaza yapmış para lazım gönderelim. saat begendim alayım fazla paralar söylüyor kenara atıyorum nitekim 2 sene içerisinde 10 bin euro civarında kenara para atmıştım. aslında çok daha fazla olabilirdi ama paranın bir kısmıyla orda bahis oynamıştım ve gibilmiştim. 2010 yılı haziran ayı hiç unutmuyorum sabaha karşı 5 uçağıyla amerika nın nevada eyaletine doğru yola çıktım.

hiç bilmediğim bir ülkeye hiç bilmediğim bir cesaretle gidiyordum. çaresizdim türkiyeye dönsem yapacak birseyim yoktu mecburdum norveçte ömür boyu o kadına köle olarak yapamazdım ve kendim için en hayırlısı olduğunu düşündüğüm amerikaya gittim. ilk indiğimde tuhaf duygular içersindeydim norveçe gittiğimde de aynı duyguları hissetmiştim ama yanımda o zaman orayı bilen birisi vardı burda tamamen yanlız kimsesizdim. cebimde beni bi kaç ay idare edebilecek parayla...

otelleri araştırıyor konaklayabileceğim en ucuz yerleri soruşturuyordum. nitekim geceliği 18 euro dan 1 aylık bir yerle anlaşmıştım. kaliteli bir yer değildi ama tarlabaşındaki eşkıya filmindeki oteller gibi gibimsonik bir hali de yoktu.

ilk bi kaç hafta etrafı tanımak insanları gözlemlemekle geçti. sonra bir pizzacıda işe başladım benim gibi türk bir arkdş dhaa vardı barış adında yaşı benden 1 yaş büyük hayat hikayesi az çok bana benzeyen mecbur kalıp kendini atmış bir şekilde efendi temiz bir insandı. ben barıştan herşeyi en ince ayrıntısına kadar öğreniyordum. polislerin olaylar karşısındaki tavırlarından hatunlara, uyuşturucudan ,ırkçılığa kadar her şeyi en ince ayrıntısına daha doğrusu barışın bildiğine kadar.

bu arada size kendimden bahsetmedim tipim hakkında
1.81 boy
esmer
73 kilo
futbol oynamış vücudu gayet orantılı yakışıklı sayılabilecek bir tipteyim.

neyse mütevazilik yapmıcam cidden yakışıklıyım panpalar. ama ülkemizde yakışıklılık sadece salak kızlara prim yapıyor paran yoksa yani gücün bir hiçsin.

bi kaç ay çalıştım 10 bin euro erimesin diye o arada barışla beraber kalmaya başladık birbirimize destek oluyoruz. barış bana göre çok daha efendi nispeten biraz para yapsın tr ye dönecekti. zütü az biraz kurtarsa ona yetecekti biliyordum. ama ben aç gözlüydüm ailem evim zerre gibimde değildi sadece güçlü olmak istiyordum ama hiç birşeye yeteneğim yoktu amk.

barış orda kendinden 2 yaş büyük bir hatunla sevgiliydi ama hatun barış a çok fazlaydı ben daha ilk tanıştığımızda onu gibmenin hayalini kurmuştum yalan değil. ama barışın yanında yenge falan diye bahsediyordum güveniyordu çocuk bana muallakliğin luzumu yoktu bu gurbet ellerde başka karımı yoktu amk. ama çevremde yoktu barışla bir kaç kez striptiz barlara gittik ama sadece izlemekle yetinmiştim. amerikaya nevada ya ben geldim diyebilmeliydim artık yavaş yavaş kokumu bırakmalıydım ağaç altlarına tohumlarımı salmalıydım köşelere...

pizzacıda vardiyalı çalışıyorduk barışla bazen aynı vardiya bazen farklı vardiya. hafta da 400 euro falan kazanıyordum tr de ayda kazanabileceğim rakama tekabil ediyordu ayda 1600 euro iyi paraydı tamam burda giderler de fazla ama sigara kullanmadığım için çok fazla parçalanmıyordum ve sürekli kenara atıyordum. bir cumartesi gecesi barış kız arkdşı ve ben beraber eğlenmeye çıkmıştık. inanılmaz derece kaliteli bir yerde şişe açtırmıştık o gece sanırsam 1000 euro civarında hesap ödedik 3 ümüz. ama gece boyunca barışın hatunun kaçamak bakışlarını yakalıyordum üzerimde. barış bana göre daha kısa ve sönük bir tipti ama sempatik bir şeytan tüyü vardı muallakde. bu bakışlar abazalığımında etkisiyle beni iyiden iyiye gaza getiriyordu ve bende ona bakıyordum çaktırmadan. barış wc ye gittiği bir an normal bişey konuşurken elini tutarak anlatıyordum sanki önemli bişey anlatıyormuşcasına kulağına doğru yaklaşarak nefesimi hissettiriyordum. ayrıca barış bizi o şekilde de görse yanlış anlamazdı o an için çünkü mekan gerçekten çok gürültülüydü ve acayip derecede ciksi hatunlar mevcuttu.

o gecenin sonunda 3 ümüz barışla taşındığımız eve gittik. evde kahve içtikten sonra ben odama geçip yattım ertesi gün öğlen 4 gibi işe gidicektim barış ise 10 da işte olmalıydı. sabah 11:30 civarı uyandım ne de olsa barışla hatun kalkıp gitmişlerdir diye düşünürek gayet relax baksırla salona çıktım ama o burdaydı barışı göndermiş kendisi kalmıştı ayakkabılarını gördüm kendisi uyuyordu muhtemelen içerde ama barışta içerdedir gitmemiştir diye düşündüm. sonuçta 2 aydır tanıdığı bi elemana ne kadar güvenebilirdiki. tamam hatun nikahlı karısı değil ama biz türkler böyle konularda çok özgüvensiz ve kıskanç oluruz. ama barış bana güvenmiş kıza güvenmiş ve işe gitmişti bunu kapılarını çaldığımda kızın açmasıyla anladım oda uyanmış benim uyanmamı bekliyormuşcasına açtı kapıyı. günaydın nasıl oldun fasıllarından sonra iyiden iyiye özel hayatımı sorguluyordu.

@16 euro ile başladım diye ona göre anlatıyorum panpa euro dolar yapıp kafanızda hesapları karıştırmayın diye

neyse devam edelim..

velhasıl kız bana soruyordu sevgilim olup olmadığını bense ona yanlızlığın en kötü tarafının ciks yapmamak olduğundan bahsediyordum ince den yol yapıyordum aslında ondan tek bir hareket bekliyordum en ufak bir şekilde beni istediğini belli etse yeterliydi sıçtığı yere kadar koşturcak bir karaktersizliğe sahiptim bana arkdşlık eden arkdşımın kız arkdşını gibmeye hazırdım. ama bu arz talep meselesiydi kızın içinde vardı huurluk bu ben veya başkası ne önemi vardı ki. ciddi söylüyorum ciks yakışıklılık güzellik derken bir anda biz bununla barışın yatağında birlikte oluyorduk üstelik boş kafa düşünmeden belkide yakalanma heyecanının da verdiği coşkuyla çok şehvetli ve çok istekli beraberlik yaşıyorduk bense o abazalığımın patlamasıyla coşuyordum adeta kızın gözlerinden belliydi aldığı keyif. 1 saat kadar birlikte olduk sat 1 gibi duş aldık ve ikimizin arasında bir sır olarak kalacağını bundan sonra ne ben ne de o bu konu hakkında yorum yapmayacaktı barışa asla belli etmemeliydik çünkü kız barışı kaybetmek istemiyordu tıpkı benim gibi.

o olaydan bir kaç hafta sonra 3 ümüzün gene birlikte olduğu bir anda beni bir kız arkdşıyla tanıştırmak istediğini söyledi breanna yani barışın hatun. şaşırmıştım gibtiğim hatun beni başka bir kızla tanıştırcaktı ama bunun muhasebesini yapmak istemiyordum barışın yanında kızı görmeden bişey diyemem dedim görsellik önemli gibilerinden laf ettim. oda görüşürsünüz beğenmezsen olmaz dedi konuyu kapattık.

pizzacıda da iyiden iyiye işimde uzmanlaşıyordum ve güven kazanmıştım dilimide süper şekilde geliştirerek türk gibi hissetmiyordum kendimi artık. kasa da durduğum günler bile oluyordu zaman zaman. yine o günlerden birisinde 35-40 yaş aralığında düşndüğüm görünüşe göre üst düzey bir işi olduğuna inandığım bir hatun benimle tanışmaya çalışıyordu resmen ilgisinin farkındaydım. bayan ı nasıl tarif edeyim size ımmm yaprak dökümü diye bir dizi vardı hani o ailenin en büyük kızlarına benziyordu adı fikretti evet netten baktım şimdi ona çok benziyordu kıvırcık fizik falan aynısı

çok fazla uzatmadan başlığımıza geleyim. arkdşlar bu hatunun ajansı varmış ama bildiğimiz mankenlik ajansı değil. orda bekarlığa veda partilerine erkek , bayan , cüce , veya basketbol maçlarına ponpon kız vs vs ne ararsan gönderen bir şirketin sahibi. orda yasal beyler bu tarz işler bilginiz olsun. bana bu şekilde bir işte çalışıp çalışamayacağımı sordu önce 2 ay dans ve striptiz eğitimi alacaktım sonrasında ise bekarlığa veda partilerine gidecektim. çeşitli atraksyonlara gidecektim. benim için herşey maddiyattan ibaretti ve düşünmeden kabul edeceğim bir teklif sunmuştu bana. aylık 1600 euro olan gelirim 6000 civarına çıkacaktı. dans et kızları eğlendir ve arzu edenle seviş buydu yapacaklarım

pizzacıdan ayrıldım ama barışla kalmaya devam ediyorum. barışın işte olduğu zamanlarda bunun hatuna bi kaç kez daha geç bu tarafa yaptım. dans eğitimini aldım ve daha tam olarak pişmeden ilk işime doğru yola çıkmıştım. yanımda 2 sap daha 3 erkek 18-20 civarında kızın bulunduğu triplex bir villada onlarla birlikte eğlenecek daha doğrusu onların eğlenmesi için ama soyunarak ama dans ederek onlara şov yapacaktık. elemanlar bana göre daha yaşlı daha kaslı ama daha tipsizdiler. birisi kel di zaten ama hayvani bir fiziği vardı hatunlar kollarına dokunmak karın kaslarını öpmek için sıraya giriyorlardı amk. bunlar bana anlatıyor şu şekilde şeyler olabilir bunlar başımıza gelebilir vs vs hap atıyoruz diyorlar çünkü bu şekilde kalabalık bir grubun içine giripte ciks yapmadığımız olmadı falan diyorlar. bana da hap ikram ettiler çünkü başka türlü başa çıkamazsın falan dediler birden fazla talep olacağından şüphe yoktu. özellkte çirkin kızlar için bulunmaz bir hint kumaşıydık

neyse girmeden evvel enerji içeceğiyle hapları kaydık biz. içeri girdik birbirinden farklı kızlar farklı kıyafetlerle evin içindeydiler bense denyo gibi sağı solu kesiyordum diğer tiplerse gayet rahat ne yapacaklarından emin bir şekilde kızlarla tanışıyrolardı. kızların içinde 1.55 inden 1.85 ine zencisinden sarışınına her çeşit her şekilde hatun vardı. yaş aralıkları 19 ile 40 a kadar vardı tahminime göre. bir kaç tanesi çok güzeldi 8-10 tanesi normal desek 3-4 taneside bet bişeydi. ama orda kılçık ayıklıcak durumda değildik ve hepsini memnun etmek zorundaydık. bu arada hayatınızda hiç duydunuzmu bilmiyorum ama birlikte olmak isteyen kızlar kollarına yeşil bir bileklik takıyorlar. bu onların sınırsız herşeye açık olduğunu gösteriyor. mavi takan kızlar ise asla temas olmadan izlemekle yetineceklerinin kanıtıdır. eğer siz bu sınırı aşarsanız başınız belaya girebilir. bunlar önceden şirket tarafından ayarlanan ayrıntılar. 18 kızın 8-9 tanesinde yeşil bileklik vardı bu konuda rahattık çünkü 8-9 kız içerisinden bi kaç tanesi tırt tı yani güzel kız da gibebilcektim.

bunlar kendilerine özgü hareketli şarkılar açmışlar kopuyorlar aralarında öpüşen kızlar bile mevcut bense müziğin ritmine kendimi kaptırmış bir yandan hapın kalbimi etkileyişinin tedirginliyle takılıyorum. cidden kalbim olduğundan epey hızlı atıyordu hafiften tansiyonum bile düşmüştü neyseki orda yiyecek bişeyler ikram ettiler bize o arada soluklanma fırsatı buldum. 10 dakikalık oturma beni kendime getirmişti. sonra viski müzik ve dans başlamıştı. kafam güzelleştikçe eğleniyor eğlendiriyordum. yeşil bileklikli hatunları öpüyor göğüslerini emiyordum diğer kızlarda alkışlıyorlar sanki iyi bişey yapıyormuş gibi bize destek oluyorlardı. ama inanın gelinin hangisi olduğuna dair fikrim yoktu orda. evlendiğine göre güzeldir diye tahmin ediyorum sadece. arada sırada takıldığım noktalarda namaz kılmayı bilmeyen bir çocuk gibi sağımı solumu kesiyor diğer elemanlar neler yapıyor diye bakıyordum...

hepimiz orda eğlenirken bu değişik insanlar bir anda kızın birisinin üzerindeki kıyafetleri yırtmaya başladılar. şaşırmıştım ve o an anladım gelin adayının kim olduğunu. kızı çırılçıplak bıraktılar sadece mavi bileklik kalmıştı kolunda kız kimseyle olmayacağını söylemiş ama kafası güzel arkdşları ona gaz veriyorlardı. kız 26-27 yaşlarında sarı saçlı tertemiz yüzlü shakira gibi gözleri olan 1.75 civarlarında fiziği i how met your mother daki robin e benzeyen bir kızdı. onu gibmek için tr de çok paralar verebileceğini düşündüm insanların. ama o burda kendini gibtirmek için para veriyordu bana kele yada diğerine belkide üçümüze bilemiyordum. sadece olayın akışına bıraktım kendimi bataklığa saplanmış bir kurbağa gibi izliyordum olayları çünkü bataklıktan kurtulmak istersem daha çok batabilirdim. bu yüzden bataklıkta bekleyip birisinin beni kurtarması en makul seçecekti... ve zenci arkdşı kızın kolundaki mavi bilekliği tuttuğu gibi kopardı sonra kızın elinden tutup üst kata odaya çıkardı. diğer elemanlarda bana birimizden kızlardan birisi 3 ümüzden birisini yukarı çıkarıcak ve çıkacak kişinin gelini düdükleyeceğini mırıldandılar. umarım ben olurum diye iç geçiştirdim. o an orda gelinden çok daha güzel bayanlar vardı ama yarın evlenecek birisini bugün gibmek çok daha cazip geliyordu bana.

ve işte beklenen an istediğim olmuştu hatunlardan birisi elimden tuttu ve beni yukarı gelinin odasına doğru çıkardı inanılmaz derecede tahrik olmuştum hapında etkisiyle zaten benimkisi keser sapı kıvamındaydı. odaya girdim benim girmemle zenci kız çıktı ve başbaşa kaldık. kız da heyecanlıydı bunu farkediyordum ama bir an önce işimi yapmak zorundaydım. usulca yanına yaklaştım saçlarına dokundum ve öpüşmeye başladık. yaklaşık 10-15 dakika aralıksız öpüştük , yatağa doğru uzandık üzerine çıktım ve yalamaya başladım. inanın kulağının arkalarından başlayarak yavaş bir şekilde kesintisiz olarak boynu göğüsleri , göğüs altları göbeği bacaklarının iç kısımları , ayakları ve en son vajinası olmak üzere 1 saate yakın sadece yaladım. çıldırıyor yastıklara tırnaklarını geçiriyordu. sonra ıslak olan dıbına benim keser sapını yerleştirdim size şunu samimi olarak söylüyorum aynı pozisyonda 5 dk gidip gelmem boşalmasına yetti hatunun. ama ben daha boşalmamıştım benim istediğim bi kaç pozisyonda daha birliktelik yaşadıktan sonra suratına boşaldım, herşeyden intikam alırmışcasına. sonra aşağı indim kızlar alkışlıyorlar falan baktım orda bizim elemanlar gibiyor diğerlerini sevişen kızlarda mevcut zenci hatun girdi koluma ve beni başka odaya doğru çekti nedimesiymiş

diğer oda da zenci hatunlada birlikte oldum ama gelini gibtiğim kadar arzulu ve istekli değildim sadece görev adamı misali yüreğimi ortaya koymadan ekstra sorumluluk almadan. 2010 dan 2013 ün sonlarına kadar orda kaldım ve kenara attığım paralarla şu an da görükle ve fsm olmak üzere 2 adet cafe işletiyorum. anlayacağınız metal bölümü vasıfsız adam şimdi patron ve 40 kişiye ekmek veriyor. ayrıca gibtiğim önümde gibmediğim sırada bekliyor hayat bu işte arkadaşlar neyi istediğiniz ne kadar istediğinizle alakalı bir durum. şu anda istediğim hayatı yaşıyorum. gündüz 2 de kalkıp altımı oynayıp altımda araba cafeleri kontrol edip bahisler yapıp geceleri eğleniyorum. hayatım bu şekilde geçiyor sonu varmı bilmiyorum ama 3 sene içersinde sayısız kadınla birlikte oldum ve her türlü sorularına açığım arkdşlar