1. 226.
    0
    apartmanın kapısından çıktıgımda yine görünürde kimse yoktu. biraz ilerledim benzinliğe doğru, ileride olağan dışı bir şeye rastlamadım. geri döndüm apartmana doğru, aysun bu tarafa koştuğu için onu takip eden birisi varsa büyük ihtimal o tarafa doğru gitmişti... sokağın başına kadar yürüdüm ama kimseyi göremedim. biraz orada bakındıktan sonra geri dönmeye karar verdim... tam dönüp yürümeye başlamıştım ki, kaldırımdaki ağacın arkasından birisi önüme çıkıp bana bir yumruk salladı.

    yumruk suratıma gelmemişti ama ben geri çekilirken yere düşmüştüm... kafamı kaldırıp baktıgımda elemanın üzerime zıpladıgını gördüm ve üzerime düşünce başım yere çarptı... iki kolumu da tutmuştu geriye doğru... gözlerimi açıp suratına baktım, üzerimdeki tanerdi...

    kaşı patlamıştı, dudakları daha kötü durumdaydı... sonra arkasından aysunun koşarak kafasına bir taşla vurduğunu gördüm... bayılır gibi oldum aysun onu üzerimden iterken... aysun suratıma tokat atıp uyanmamı sağladı. yerimden kalkmaya çalıştım, aysun hadi eve gidelim erdem kalk ne olur diye ağlıyordu...

    taner dedim, onu da alalım...
    ···
  2. 227.
    +1
    yerimden yavaş yavaş kalktım. biraz durup kendime gelmeye çalıştım ve biraz olsun toparlandım. taner kaldırdık zaten zayıf hafif bir şeydi... ama baygın oldugu için yine de ağırdı, taneri omzuma alıp eve getirdik. aysun kapıyı açtı hemen içeri geçip koltuga yatırdım taneri. uyandırmak için suratına su serptik falan uyanmadı, sonra bir sürahi suyu yüzüne boşalttım, uyandı.

    şaşkındı. beni görünce senin dıbına koycam lan diye yerinden kalkmaya çalıştı ama kalkamadı... ne olduğunu hala çözememiştim... intikam mı almaya çalışıyordu? bu şekilde? saçmaydı...

    omuzlarından ittirip uzanmasını istedim... koyarsın, uzan dinlen önce...

    niye getirdin lan beni buraya, neresi burası deyip etrafına baktı...

    ev, benim evim. rahat ol bi şey olmicak sana...

    kafama kim vurdu lan?! deyip aysuna baktı...

    huur! sen mi vurdun lan kafama diyerek yine kalkmaya çalıştı ama yine izin vermedim...

    kendine gelince konuşçaz taner. sakin ol ve bi an önce kendine gelmeye bak... dedim.

    ne konuscaktık artık ben bile bilmiyordum...
    ···
  3. 228.
    0
    taner kendisine gelmek için beklerken biz de mutfakta benim başımla ilgileniyorduk. başımın arkası kanıyordu. aysun önce kanı durdurmaya çalıştı, durdurduktan sonra da bir pamuk ve yarabandı ile yarayı kapattı. içeri girdik. taner oturuyordu, kafasını tutarak... elini kaldırdığında onun da kafasının kanadığını fark ettik. yastıga baktım, yastık da kan içindeydi... kılıfını çıkarıp hemen banyoya attım ve tentürdiyotla pamuk getirmesini söyledim aysundan...

    yarasıyla ilgilenip kanı durdurduk ve pamuk-yarabandı ikilisiyle kapattık yarayı. onun yarası benimkinden daha fazla açıktı, dikiş atmak lazım dedim, kanı durdurmakta da zorlanmıştık, hayır dedi bi daha hastaneye gitmem...

    iyi dedim sen bilirsin anlat o zaman...

    neyi anlatıyım?

    niye burada oldugunu?

    ne bileyim siz getirdiniz beni?!

    lan salak sokağımda ne arıyosun onu anlat?!

    seni bekliyordum...

    salak mısın? bu saatte nereye çıkıcagmı düşünüyodun? hem senin hastanede olman gerekmiyo mu?

    gidiyorum ben!

    otur! niye gledin buraya???
    ···
  4. 229.
    0
    taner mecburen oturup anlatmaya başladı... her şeyi...

    bu sabahki her şey senin yüzünden oldu! bu yüzden gelip seni adam gibi dövmek istedim beni görmeni istedim, suratımı... benim yaptıgımı bilmeni istedim! ama arkadan taşı yedim kafama! bunu da başaramadım yani... yine başaramadım!

    ne saçmalıyosun taner? doğru düzgün anlat ne işin vardı burada?!

    bu sabah, olanlar... ne benim ne pınarın ne de erhanın suçu! hepsi senin suçundu... ben gidecektim bu hafta sonu ve her şey normale dönecekti... zaten bunu defalarca konuştuk seninle ama dinlemedin beni! neydi amacın he? niye buraya getirdin mevzuyu?! ne istedin benden, pınardan erhandan?! ne geçirdin aklından?! niye bu kadar uzattın! dün niye pınarla görüşmem için ısrar ettin?! bunlar için di mi?! her şeyi senin egonu tatmin etmek içindi?! başardın mı bari?! mutlu musun?! erhanın dıbına koydun! pınar ne haldeydi görmedin mi?! ben... benim şu halime bak! ne hale geldik senin yüzünden!

    aysun araya girip onu durdurmak istedi hatta evden kovdu... ama ben susturdum aysunu...

    tanerin devam etmesini istedim, daha sakin, daha yavaş...
    ···
  5. 230.
    0
    pınar suçsuzdu erdem! pınarla bir daha hiç görüşmedik... düğünden bir önceki gün görüşmüştük sen de görmüştün zaten ve bir daha hiç görüşmedik... son konuşmamız düğün gecesi olmuştu... o da pınar benle seni görmüş ve ne konuştuğumuzu merak ettiği için aramıştı beni... sen ne şekilde düşündün bilmiyorum ama her şey bundan ibaretti... sen büyüttün sen uzattın sen bu hale getirdin her şeyi!

    pınar mı gönderdi seni buraya diye çıkıştı aysun...

    susturdum yine ve tanere devam etmesini söyledim.

    dün onunla son kez görüş dediğinde aramdaki her şeyi bitirmemi ve o şekilde gitmemi istediğini sanmıştım... seni orada erhanla otururken gördüğümde bu kadar gerizekalı olabileceğni düşünmemiştim... bir an aklıma gelmişti ama vazgeçmiştim hemen... o yüzden pınarla buluştum, 5 dakika oturup kalkacaktım zaten... sen ne düşündün de getirdin oraya erhanı?! ne kurdun kafanda dıbına koyim ya her şeyi tak ettin erdem! suçu olmayan herkes yok yere ceza çekecek şimdi! senin yüzünden...

    aysuna bakıyordum... hala taneri susturmak istiyordu ama benim izin vermeyeceğimi anladıgında geri çekiliyordu...

    taner anlatmaya devam ederken telefonum çaldı, arayan erhandı...
    ···
  6. 231.
    +1
    nerdesin erdem?

    evde.

    dışarı çıkabilir misin? konuşalım biraz...

    pınar nasıl?

    iyi evde ben de evdeyim... istersen buraya gel?

    siz gelin buraya?

    niye?

    gelin işte... hep beraber konuşuruz...

    hep beraber mi?

    gel işte amcaoğlu, al pınarı da gel...

    tamam geliyoruz 10 dakika sonra oradayız...

    telefonu kapattıgımda taner başını öne eğmişti... ne düşünüyordu bilmiyordum ama aysuna dönüp baktıgımda duyduklarına inanamıyormuş gibi bir hali vardı...

    aysun? ne oldu?

    buraya mı geliyorlar?

    evet niye?

    hiçç... ya şey bu mevzu uzayacak, ben hastaneye gitsem olur mu?
    ···
  7. 232.
    0
    artık yavaş yavaş olay şekillenmeye başlamıştı kafamda ama her şeyi yaşayıp görmek istiyordum... artık kimse hakkında bilip bilmeden yargıya varmayacaktım... tanerin ve hatta aysunun bile...

    hayır dedim aysuna. onlar gelene kadar kimse hiç bir yere gitmiyor... ısrar da etmedi. kalkıp poşetteki biralardan birini aldım, içmeye başladım. taner de anlatmayı bırakmıştı artık... ben arkama yaslanmış biramı içerken taner de başı ellerinin arasında saçlarıyla oynuyordu...

    aysun yanımdan kalkıp karşımdaki koltuğa geçmişti... taner bir şeyler mırıldandı, ne dediğini anlamamıştım umursamamıştım da...

    biramın yarısına geldiğimde kapı çalmıştı...

    gelenler büyük ihtimal erhanlardı...
    ···
  8. 233.
    0
    aysun kapıya en yakın taraf olmasına rağmen hiç yerinden kıpırdamadı... taner de aynı şekilde... mecburen kalkıp ben açtım kapıyı. gelenler erhanlardı... evde olup bitenleri bilmediklerinden bir kaç poşet vardı ellerinde bira, cips... oturup muhabbet edeceğimizi, sabah yaşanan olayların üzerinden geçeceğimizi ve belki de içimizde kalanları itiraf edeceğimizi düşünmüşlerdi muhtemelen...

    içeri girdiklerinde ikisi de gözlerine inanamadı... kapının ağzında durdular, erhan sordu;

    noluyo burada?! niye çağırdın lan bizi?! bu şerefsizin ne işi var burada?!

    otur amcaoğlu otur... pınar sen de geç...

    noluyo erdem? dedi pınar...

    bir şey oldugu yok, geçin oturun anlarız ne olduğunu diye üsteledim... ısrar etmeden geçip oturdular... ben de tanerin yanına oturdum.

    sabah kavgadan, dövüşmekten yapamadığımız konuşmayı şimdi yapacaktık...

    üstelik tam kadro.
    ···
  9. 234.
    +1
    beyler burada bıraksam çok küfür yer miyim? cidden çok uykum geldi ve artık yazamıyorum.

    ne olur anlayış gösterin... şimdilik bu kadar yeter, bu halde yazarsam çok şeyi atlamış olcam konuşmaları kafamda canlandıramicam... kötü olcak.

    yarın yine erken gelip yazmayı düşünüyorum. iyi uykular herkese. dinlediğiniz ve derdime ortak olduğunuz için tekrar teşekkürler...

    yarın görüşmek üzere.
    ···
  10. 235.
    0
    kimse konuşmuyordu. pınar erhanın koluna girmiş bir bana bir aysuna bakıyordu... tanerin suratının halini gördülerse bile umursamamışlardı. erhan sabahkinden daha sakindi... taner başını yerden kaldıramamış hala başının arkasındaki yarayla oynuyordu. kanaması devam ediyordu ama çok az, elindeki kanı görmesem ben de fark etmeyecektim ama baş parmağında biraz kan vardı... bir peçete istedi, aysun hemen kalkıp -ev sahibi gibi- peçete getirdi ona...

    erhan şaşkındı. hala neler döndüğünü anlamaya çalışıyordu.

    ee anlatmayacak mısın erdem? niye topladın bizi buraya?!

    ben toplamadım kardeşim, denk geldi, iyi de oldu... sabah konuşamamıştık şimdi konuşuruz işte... artık kapanmalı konu...

    biz zaten konuyu pınarla kapattık erdem. konuşacağımız bir şey yok, hele bu huur çocuğuyla hiç yok deyip tanere baktı... taner de ona bakar gibi oldu ama hemen gözlerini kaçırıp yere doğru bakmaya devam etti...

    kardeşim sakin. bu gece soru işareti kalmayacak kafamızda ve eminim sen kapattık desen bile hala soru işaretleri vardır... işte neyi merak ediyorsan şu anda herkes onu cevaplayacak... ben bile... deyip pınara baktım. ben pınara bakınca herkesin gözleri pınara döndü. ondan bir cevap bekliyordu herkes...

    benim verilemeyecek cevabım yok diyerek rahatlattı pınar ortamı...

    ve aysuna gelmişti sıra...
    ···
  11. 236.
    0
    aysun koltukta gayet rahat bir şekilde oturuyordu... bacak bacak üstüne atmış olup biteni seyrediyordu sigarasını içerek. pınarın sözünden sonra gözler ona çevrilmişti. taner hariç hepimiz aysuna bakıyorduk, bacağını indirip doğruldu;

    benim olayla ilgim yok zaten...

    erhan normal karşılamıştı bunu ama ben ve pınar şaşırmıştık. pınarla birbirimize baktık, ben kafamı salladım, öyle olsun diyerek...

    tanerden kimse cevap beklememişti. zaten cevap verecek durumda olduğunu da düşünmüyordum ama "artık ben de yoruldum, bu gece burada kapansın olay, bir daha açılmamak üzere... " deyip bana baktı. imalı bir bakıştı bu, erhanlar gelmeden önce beni suçlamıştı ve bu bakışlarıyla buna devam ettiğini göstermişti... gülümsedim, nasıl istersen tanercim deyip bir sigara yaktım...

    hadi başlayalım o zaman...
    ···
  12. 237.
    0
    erhan söze girerek;

    taner başlasın anlatmaya, her şey onun yüzünden bu noktaya kadar geldi dedi... arkasından taner anlatmaya başladı.

    ben, benim tek suçum yanlış birisini sevmekti...

    hala yere bakıyordu, sözcükleri mırıldanarak söylediği için pek anlaşılmıyordu ama ortam sessiz olduğu için anlayabiliyorduk. devam etti taner;

    aslında sevmek suç mu onu bile bilmiyorum... erhan, senden önce ben vardım... pınarla evlenecektik belki, planlarımız vardı, her şey o kadar güzeldi ki... ama sonra sen geldin ve pınar çok değişti. benimle konuşmamaya sonra da umursamamaya başlamıştı. hayatımda her şey kötü gitmeye başladı o andan sonra. iş hayatım, aile hayatım, düzenim bozulmuştu... en son da özel hayatım... pınar hayatımdan çıkmak istediğini söylediğinde ölmek istedim ama korktum. kendime zarar veremeyince pınara vermek istedim... onu da yapamadım. kıyamadım pınara. en sonunda nasıl mutlu oluyorsa öyle yapsın dedim, ama yine kendime engel olamadım... seninle henüz evlenmemişti ve son kez onunla görüşmek istedim. belki vazgeçirebilirim diye aradım, ikna ettim ve görüştük... ama sadece görüşmek için bile 1 saat konuşmak, dil dökmek zorunda kalmıştım... pınar bunun bile sana ihanet olduğunu söylüyordu. yine de telefonda ağladığımı duyunca dayanamayıp 10 dakika görüşmeyi kabul etti benimle... ve görüştük... işte bu noktada olaya erdem dahil oldu!

    erhan şaşkındı... hala bilmediği ne kadar çok şey vardı, pınar onu nasıl ikna etmişti bilmiyorum ama yine hiç bir şey anlatmamıştı... adım geçince erhan bana baktı,

    konuşma gereği duydum o bana bakınca ama taner devam etti...
    ···
  13. 238.
    0
    o gün, biz pınarla görüştüğümüz gün erdem bizi görmüş... sana bunu söylemek istemiş ama söyleyememiş... ne olduğunu bile bilmiyordu aramızda ama senin mutsuz bir evlilik yapacağından emin haldeymiş...

    taner anlatırken erhanın gözü sürekli benim üzerimdeydi... dayanamadım artık, taneri susturdum ve ben devam ettim;

    onları ilk gördüğümde anlam veremedim... uzaktaydılar benden ve tartışıyorlardı... pınarı rahatsız ettiğini düşündüm, tam yanlarına gidecektim ki bir masaya oturdular... pınar sürekli bağırıyordu ama ne dediğini duyamıyordum... sadece bağırdığını görebiliyordum. sonra onları izlemeye ve olayı anlamaya çalıştım. bir süre sonra taner pınarın yanına oturup pınara sarıldı ve...

    erhan bir anda pınara bakmaya başlamıştı... bunların hiç birinden haberi olmamasına ben de şaşırmıştım artık... pınar araya girerek,

    sen üzülme diye erhan...

    devam et erdem, sarıldılar? sonra?

    sonra taner pınarı öptü...
    ···
  14. 239.
    0
    erhanın sinirlendiğini anlamıştım ve uzun sürmeden hemen devam ettim;

    öptüğünden de emin değilim çünkü çok kısa bir andı... ben o anın etkisiyle neler olduğunu anlamaya çalışırken tam da senin şu an düşündüğün şeyi düşündüm. doğru oldugundan hala ben de emin değilim kardeşim ama bu yüzden buradayız... bundan eminim. sonra ben seni arayıp konuşmak istedim ama pınarın elinde bir koz vardı... o kozu kullanabilme ihtimali bile beni bundan vazgeçirmeye yetti... konuşamadım seninle... düğününde mutsuz olmamın sebebi de buydu...

    erhan hala sakinleşmemişti ama sabahki durumda da değildi. etrafına saldırmıyordu örneğin, sadece sinirden kızarmış gözleriyle bir tanere bir pınara bakıyordu... sadece konuşulacaktı bu gece, ve erhan, sadece dinleyecekti...

    pınar söze girip elindeki kozu sabah kullandığını söyledi. eski sevgilimdi erdem, o yüzden... bunu senin bilmeni istemiyordu...

    bunları zaten sabah konuşmuştuk deyip geçiştirdim, düğün gecesi aysunla tanışmamı anlatıp ardından taneri düğünde gördüğüm anı anlatmaya başladım...

    onu gördüğümde önce tanımadım ama sonra önceki gün pınarın yanında gördüğüm elemana benzetip sizin yanınıza geldim... oydu... üstelik senle sarılıp şakalaşıyordu... ne olduğuna nasıl bir pisliğin içinde olduğuma anlam vermeye çalışıyordum ama tanerle konuşana kadar buna anlam veremeyecektim... sonra tanerle konuşmaya başladık...
    ···
  15. 240.
    0
    bu yüzden vurmuştun tanere... diye mırıldandı erhan...

    evet deyip anlatmaya devam ettim...

    çok içmiştim o gece zaten biliyosun. kafamın içinde olup bitenler, taneri senin yanında görüşüp, düğünden önceki gün pınarla taneri görmem... her şey allak bullaktı... taneri düğün yerinden uzakta, senin bizi göremeyeceğin bir yere zütürdüm. soru sordugumda cevap vermeyince bir iki tane vurdum ve sonra anlatmaya başladı... pınarı çok sevdiğini ama artık ilgisinin kalmadığını evlenip buradan gideceğini söyledi bana... ben de ona inandım ve orayı terk ettim... o anda sadece uyumak istiyordum, rahatlamıştım biraz olsun... ama giderken seni gördüm, sonra eve geldim ve uyudum... o gece neler yaşandı bilmiyorum zaten, eve gelip uyudum ve sabah pınar geldi...

    erhan bir kez daha pınara dikmişti gözünü. bundan da haberi yoktu...
    ···
  16. 241.
    0
    ardından bana baktı ve anlatmaya devam etmemi söyledi erhan, devam ettim...

    ben de şaşırmıştım onu gördüğümde, ve anlattıklarını dinlediğimde daha da şaşırmıştım... çünkü dün gece tanerin anlattıklarından ve o gün gördüklerimden çok farklı şeyler anlattı pınar bana... ve giderken tehdit etti, eski ilişkimizden sana bahsedebileceğini söyledi...

    erhan pınara bakarak benimle konuşuyordu... biraz daha anlatsam pınara saldıracak gibiydi...

    ne anlattı sana?

    tanerle olan ilişkisini...

    nasıl anlattı?

    seni sevdiğini... seninle olan ilişkisinde hiç rahat olamadığını... bir gün tanerin arayıp rahatsız ettiğini, bir gün aysunun seni aradığını ve en son da benim ilişkinize zarar vermek için aranıza girmeye çalıştığımı söyledi... ve tanerle görüştüğünden sana bahsetmememi söyledi... ardından malum tehdit... söylersem neler olabileceğini söyleyip gitti...

    konuştuklarını pınarın bilmesine şaşırmıştı erhan ve aysun... önce birbirlerine bakıp sonra başlarını öne eğdiler... herkes suçluydu orada bulunan herkesin bir pisliği vardı ama orada olmamazın sebebi bunlar değildi...

    ee sonra? diyerek devam etmemi istedi erhan... ben de devam ettim.
    ···
  17. 242.
    0
    ardından sen geldin zaten ve sen de kafamı karıştırmaktan başka bir tak yapmadın! aysunu aradın, aysun geldi... olaylar iyice taka sardı... artık ne yapacağımı neye inanacağımı nasıl tepki vereceğimi şaşırmıştım... o gün aysun sana bütün her şeyi anlatacak diye ödüm koptu ama pınarla yaptıkları anlaşma gereği sadece eline inanman için verilen yalanlarla yetinmedi sağladılar... sen de yemi yutmuştun... ama aysun da bundan rahatsızdı. sen gittikten sonra biz başbaşa kaldık onunla ve o bana bu rahatsızlığından bahsetti...

    aysundaydı artık gözler... ben sustum ve bundan sonrasını aysun anlatmaya başladı.

    erdem bir tane bira alabilir miyim? diye başladı söze aysun, birasını zütürdüm, bir yudum alıp anlatmaya devam etti;

    o gün senin halini görünce çok üzüldüm erhan... erdeme sarılışını, pınarı ne kadar çok sevdiğini anlatışını gördükten sonra üzüldüm ve sana acıdım... pınara söz verdiğim için onun sana söylediği yalanı devam ettirdim ama içim acıdı. sen gittikten sonra da erdemle başbaşa kalınca bunları ona söylemek zorunda kaldım... seni kandırmaya devam etmek istemediğimi, aslında pınar ve taner arasında bilmediğimiz bir ilişki olabileceğini anlattım ve sanırım erdemin kafası daha çok karıştı bu noktada...

    erhan pınardan gözlerini ayırmıyordu artık... ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordu bir taraftan, diğer taraftan da sevdiği kadının, evlendiği yuva kurduğu kadının arkasından bu kadar iş çevirdiğine inanamıyordu... her halinden belliydi...

    pınar hala susuyordu, aysun devam etti anlatmaya...
    ···
  18. 243.
    0
    bir akşam erdemle otururken ben sanırım biraz fazla ileri gitmişim...

    araya girip biraz mı? diye sordum...

    haklısın, baya ileri gittim o akşam ama artık dayanamıyordum... sen ne haldeysen ben de o haldeydim... erhan göz göre göre kandırılıyordu... pınar erhanın arkasından onlarca iş çeviriyordu ama erhanın haberi yoktu hiç birinden! ve artık biz de alet olmaya başlamıştık o yalanlara... dayanamadım ve kafamdan geçenleri erdeme anlattım. tanerle pınarın arasındaki ilişkinin hala devam ettiğini düşünüyordum çünkü siz evlenmeden önce pınar sürekli tanerin onu rahat bırakmadığını ve bu durumdan aslında hoşlandığını anlatıyordu bana... düğünden önce görüştüklerini öğrendiğimde tekrar ilişkilerinin başladığını düşündüm... ve ardından sen beni aradıktan sonra pınarı arayıp neler döndüğünü öğrenmek istediğimde, sana söylediği yalanı devam ettirmemi isteyince artık dayanamadım... neredeyse emindim tanerle pınarın arasında bir şey olduğuna erdeme anlattım...

    neden gelip benimle konuşmadın? diye sordu erhan...

    pınar da taner de gülümsediler o anda... kötü bir gülümsemeydi bu, saçma bir soru üzerine yapılan bir gülümseme...

    gelip anlatsam ne olacaktı? diye soruyla cevap verdi aysun... inanacak mıydın? hayır... hatta gidip pınara anlatacaktın ve pınar bir daha benimle görüşmeyecekti, senle de görüşemeyecektim tabi... zaten görüşemiyordum ama en azından güvendiğim birisin sen. aradığımda yanımda olabilecek biri... seni ve pınarı kaybetmek istemedim o an... en yakınımda erdem vardı. onunla paylaştım...

    her şeyin üstüme geldiğini anlamıştı erhan... son 1 haftada neler yaşadığımı da anlayabiliyordu artık... bakışları bendeydi... pınarı silmişti anlayabiliyordum bunu...

    ve aysun devam etti anlatmaya...
    ···
  19. 244.
    +1
    bu sırada erdem bana o kadar yakın davrandı ki... ve seni(erhanı) sevdiğini o kadar güzel gösterdi ki... onun buna son verebileceğini düşünüp varmış gibi, her şeyden eminmiş gibi anlattım. o da seni sevdiğinden ve bu pisliklerden kurtarmak istediğinden hemen inandı bana... sorgulamadan... ne desem inandı...

    şaşırmamıştım. aysunun bir yerlerde yalan söylediğini daha önce anlamamıştım da ama bugün bir şeyler olduğunu sezmiştim... pınarın ağlaması, tanerin akşam anlattıkları, aysunun sabah telefonunu açmaması... her şey onun bu işte parmağı olduğunu gösteriyordu... gülümsedim.

    onu duyunca aysun bana dönüp benden özür dilediğini söyledi... her şey benim hatam özür dilerim...

    devam et, sakladığın başka bir şey varsa anlat diyebildim...

    bitti bu kadar diyerek sustu aysun...

    bugünü beraber ayarladığımızı anlatmayacak mısın?

    erhan girdi söze; nasıl yani beraber mi? ne diyosun erdem?!

    gülerek erhana cevap vermeye başladım... artık olaylar beni germiyordu aksine aptal aptal sırıtmaya başlamıştım... sinirlerim o kadar alt üst olmuştu ki verdiğim tepkiler saçmalık düzeyindeydi, farkındaydım ama engel olamıyordum...
    ···
  20. 245.
    +1 -1
    beraber kardeşim... ben ve aysun, bu sabahki olayı biz ayarladık...

    nasıl yani? beni oraya bilerek mi zütürdün?

    anlamıştın kardeşim zaten... bu kadar şaşırmaya gerek yok...

    ulan nasıl yok! neyi anlamıştım?!

    kardeşim... aysun bana o kadar güzel anlattı ki taner ve pınarı... o kadar güzel tezgaha getirdi ki beni... neden diye sormak istemiyorum, sebep önemli değil şu durumda, sonuç önemli... sonuçta da ben ve şu halimiz var işte... ben ona inandım, sonra senin bir şekilde taner ve pınarı görmen için bu olayı ayarladım... tabii sabah ki olayların olacağını aklıma getirememiştim, o kadar ince düşünemedim, yani senin herkesi beni bile dövüp hiç konuşmadan çekip gideceğimizi falan... oturup konuşacağımızı yani şu an yaptığımız şeyi yapacağımızı sanmıştım. ama önce aysun gelmedi, sonra sen beklediğimden çok aşırı tepki verdin...

    napıyım o durumda lan salak sen olsan naparsın?! oturup dinler misin aa ne güzel seviyosunuz karımla birbirinizi mi dersin bu huur çocuğuna?!

    taner erhana bu kez bakabildi... başını yerden kaldırıp erhanın gözlerine baktı... söze girmek istedi ama bu kez de onu başaramadı...

    erhan ayağa kalkıp devam etti konuşmaya.
    ···