beyler gelecekten geldim dikkatle dinleyin

bazı insanlar ise hiçbir gruba dahil olamamış insanlardı. muhtemelen çetelerden birinin yoluna bir şekilde çıkıyor ve elindeki ufacık ganimet için öldürülüyorlardı. genelde çekirdek aileler oluyorlardı veya çetelerinden kaçan insanlar oluyorlardı yeni çete kurallarına dayanamayan, pgibolojisi bozulan insanlardı. bu küçük grupların içinde kadınlar varsa kesin tecavüze uğruyorlardı. ilginçtir bu dönemde medeniyetten kopamamış olma adına köleleştirilme gibi bi kavram çıkmıyordu ortaya. ganimeti alınan veya tecavüze uğrayan insanlar direk öldürülüyorlardı. insanların muhtemelen kafasında kaynakların tükenebilir olduğu fikri oluşmuştu ve nüfusun azalmasını istiyorlarda. cinayet artık çok normal birşey haline bu yüzden gelmişti herhalde

medeniyetle ve elektronikle çok fazla alakası olmayan halklar yaşadı dersiniz belki ama onlar da nasibini aldı beyler. şehirdeki baskıdan, kaostan ve şiddetten kaçan gruplar köyleri işgal etmeye ve buralara yerleşip daha rahat bir hayat yaşama düşüncesine girdiler. ülke savaşları diye birşey kalmamıştı, yanınızdaki köy ve mahalle sizden ne koparırsa kardı onun için.
bazı gruplar birleşip, çok büyük gruplar oluşturmuşlar. i̇nsanları sürükleme kabiliyetine sahip büyük aydınların sayesinde olan gelişmelerdi bunlar. haberlerini alıyorduk sadece.

neyse panpalar nihayete geleyim buraya nasıl geldiğimle alakalı. bir bölük ile beraber istanbula gönderilmiştik. başımızda komutanım olan yüzbaşı vardı ve 14 askerimiz kalmıştı geriye 2 de astsubayımız vardı. bir kısmı kaçmıştı, bir kısmı da ölmüştü elbette. bu çocuklardan düzgün olan 4tanesini ve iki astsubayımızı yanıma alıp deneyden bahsetmek durumunda kaldım 2013 yılının eylül ayında bölük komutanımızın öldürülmesinden sonra. ağızları açık kaldı, sıhhıye astsubayımız sağlık durumumu kontrol etmek istedi. sonunda planımı açıkladım, geçmişe gidip insanları bilgilendirecektik. bundan bi 40-50 sene önceye gidebilir ve bu olaylar başladığı sıralarda ölebilirdik hem de her birimiz bir kahraman olarak ama o kan yılını hiç birimiz aklımızdan çıkaramadığımız için, anlayabileceğinizi sanmıyorum yaşamadan, bir sene geriye gidip insanları bilinçlendirmemiz gerektiğine karar verdik.

o topun geleceğe gittigi ne malum bin :D gidip gördünmü

detayları anlatmıyorum bundan sonra. ben 2 asker ve 1 astsubay çvş. hala korunan askeri binalara gidip görevi bana veren komutanımla görüştük. diğer astsb. kıdemli başçavuşumuzu ve 2 askeri ise yıkık dökük tübitak binasına gönderdik araştırma yapabilsinler diye.
biz şükür ki görüşebildik komutanla. durumu anlattık ama kabul etmek istemedi planımızı. etkisiz hale getirmek durumunda kaldık, hiç birşey düşünecek durumumuz yoktu ve anahtarla şifreyi aldık. diğer ekibimiz de başarılı olmuştu. dediğim gibi detaylara girmiyorum ama yerin 58m derinine nasıl girdiğimizi asansörsüz soracak arkadaşlar olacaktır. asansör boşluğundan indik tabi ki. kurşundan bir odada saklandığı için gama ışımasından hiç bir zarar görmeyeceğini biliyordum sırayla bütün askerlerimi gönderdim bu yıla ast. kıd.bçvş. umuz orada kalmak durumunda kaldı. ama ilk onun geçmişteki haliyle görüşüp durumu anlattım.

o topun geleceğe gittigi ne malum bin :D gidip gördünmü

@24 2 dakka bekledik dıbınıskiim daa napalım

kardeş cidden iyi değil bu hallerin. bi dışarı çık gez dolaş.
ankaradaysan bi içki ısmarlıyım.
şizofreniye kadar gider bu.

şimdi siz de çevrenizdekileri bilinçlendirin binler. zütü kaybetmeyin.
arz ederim.

piii olm siz çok feci yarraaa yiyceniz..
ben 40-50yıl önceye gidip hayatımı yaşama olayına niye girmedim dıbınıskiim vatan millet sakarya moduna girip.

daha da up mup yapmam gibilsin zütünüz m.k.

görev bana çok üst komutanlarımdan biri tarafından bizzat emredildi, ancak gizlilik derecesi brief içerisinde geçmiyordu. böyle bir göreve dahil olduğum için bu şanlı orduya katılmış olmaktan ve ona hizmet ediyor olmaktan, milletim için çalışıyor olmaktan bir kez daha gurur duydum. neyse;
çalışmalar yaklaşık bir sene sürdü, daha önce üzerinde bireysel çalışmalar yapılmış ve temelleri atılmış olduğu için. 2009 aralık ayında başladığımız çalışmalar 2010 kasım ayında bitti. elimizde bir zaman makinesi vardı artık. mayıs 2010da çıkan ilk prototip ile saf bakır bir topu geleceğe gönderebildik. biç bir problem yoktu incelemelerden çıkardığımız. yalnız geçmişle ilgili bir deneme yapmadık, gidişata zarar verecek birşeylerin olması riskini göze alamazdık. ayrıca öyle izlediğiniz filmlerdeki gibi makine de gidecek kişinin yanında gitmiyordu. yani ne zamana gidiyorsanız oraya gidiyordunuz ve bir daha geri dönemiyordunuz. dediğim gibi çalışmalar 2010 kasım ayında bitti, yani ilk canlı 2 dakika öteye gönderildi.

@1 gelecektede am sıkıntısı olucakmı.?

@34 tuttuğunu gibebilirsin yeterince gücün varsa panpa

@1 fb şampiyon oldumu lan ? şuan sesli gülüyorum binler

reserved amk.

@1 okumadım

@36 trabzon sonunda skiyor panpa

@15 e kulak verde bitsin bu ızdırap

okurum bi ara