beyler çin izlenimlerimi anlatıyorum

rezerv

bence de

reserved

ulan bu bizim reyiz iyi adamda bilgilerini falan vermemş işin ne oldugu belli degil yanlış yapmaz inşallah zor durumdaki bir adama..

müptelası oldum iyi gidiosn hız kesme reyizzz peşindeyizz

reserrved başım ağrıdı okumaktan 1 saatten beri okuyom amk

hastasıyız neden hagiiiiiiii

-amk öle çok git gel yaptım öle çok mesaj attım ki neyi ne zaman yaptım hatırlayamıyorum şu an yazmakta zorlanıyorum.-

sonra odaya gittim valizi ve bütün döküntülerimi topladım. çıkış yapmadan son bi duş aldım. valizi koydum bi köşeye bilgisayarın başına geçtim. reyis haber vermiş bilgilerini ilettim arkadaşlara, bu gün içinde ödemen yapılacak haftalık avansını alırsın dedi.

rahatladım biraz, ama hostelden çıkış yaptım amk. kafam bir yandan akşam nerede kalacağımda. onu sordum reyis'e ilgilenebildin mi diye. diğer taraftan cebimde 70 yuan var, 60'ını ayırdım amk bi aksilik olur da hostelde kalmam gerekirse diye. daha kahvaltı bile etmedim 10 yuanla gibe gibe idare edicem günü. (ilk gün amk restoranında bir öğün akşam yemeğine 75 bayıldım dünyadan haberim yokken)

mesajı attıktan sonra hutong pastanesinden (yakında bir tane var amk adını öle koydum, habire ordan yiyorum)
bi tane hamburger gibi ama acaip bir sandviç, 2 tane de anason tadı gibi bi tadı olan poğça aldım. 2 yuan bunlara ödedim. 2 tane su aldım 3 yuan'da onlara toplam 5 yuan harcadım(1,3 tl). kahvaltımı sandviçle yaptım. poğçaları sonraya bıraktım.

(hiç biriniz tipimi fiziksel yapımı bilmiyosunuz tabi amk. zayıf adamım ben kolay doyarım çok iştahım yoktur. ha bide acındırmaya çalışıyor kendini diyen panpalarım varsa hiçbişey diyemicem. bu yazdıklarım benim günlüğüm, kendime karşı ne kadar dürüstsem o kadar dürüst yazıyorum buraya ve bunu sizlerle paylaşıyorum. ve çok şanslıyım ki bu kadar destek alıyorum. bu arada acınacak bi halim yok lan aslında, siz oruç tutmaya çalışırken ben yemek yiyorum burda amk.)

-bu arada kopup duruyorum sözlükten amk..-

rezerve 1133 ee

bu ülkede de bazı olayları anlamak zor. sosyalist bir ülke, yasakları kapalı olduğu alanları var.

ama internet bankacılığı olayları bizim türkiye'dekinden kolay. türkiyede yok bankamatikten şifre al, onu nette yaz sonra başka bi şifre oluştur. o arada bi hata illa yap. sonra bankayı ara. ananın kızlık soyadını söyle falan filan.. eben skiliyor internet bankacılığı kullanacam diye.

ben burda hesap açtırırken bankadaki kız şu senin kullanıcı adın. şifreni de belirle şimdi. istediğin zaman şu adrese girerek hesabına bakabilirsin dedi.

reyiz gönderimi yapıyoruz diyince tabi ben her dk bakmaya başladım hesabıma. hemen gelmez biliyorum aslında ama yapacak bişey yok bakıyorum habire.

reyiz sağolsun o kadar işinin arasında 2 saatte bir girip bilgi vereceğini söylemiş bana. bu iki saat öyle geçti. sonra bir mesaj daha gönderdi. hesabımın skimsonikliğinden ötürü para gönderirken 25 dolar kesinti olacağını istersem/dayanabilirsem 2 gün sonra olaylar netleşince tüm aylığımı bile avans olarak gönderebileceğini böylece tek seferlik kesintiyle kurtarabileceğimi söyledi/önerdi.

benim 2 gün dayanmam mümkün değil. cepte 5 yuan para var hostel parasını saymassak. dedim mümkün değil dayanmam reyiz, bu kadar param var.

ama öte yandan gönderirse 25 dolar kesilecek. tüm hesabı kitabı yapınca bana 1 haftalık 160-170 yuan para kalacak. o parayla da çalışıp, iş için koştururken kendimi idare etmeye çalışıcam. günde 20-25 yuan civarı harcayarak. tabi bu hesapta kalacak yere para vermiyorum, otel'e geçtiğimi farzediyorum.

nolursa olsun haftalık olarak ücretimi bugün almak mantıklı geldi. 170 ile idare ederim 1 hafta kendi kendime kalacak yere para vermedikten sonra.

bu arada reyis mesajında otel konusunun daha netleşmediğini konuyla ilgili mail attığını söylemiş.

devam reyis arkandayız yaz sen

rezerve pampa, güzel yazıyorsun. yemeklere dikkat mideyi bozma

devam reyiz

gibimsonik para hesaplarımla kafanızı gibtim biliyorum. o yazdıklarım benim için anlamlı günlükte durması açısından. bu arada yedekledim bu akşam sözlüğe ilk girebildiğimde yazdıklarımı. bi panpamız söylemişti ona cevap olsun bu.

bu arada sürekli bakıyorum para gelmiş mi vs diye.

saat 4'e doğru iyice heyecan yaptım ses de yoktu reyizden.

buraya gelirken de kendi adıma sahip olduğum tek banka kartını (hesap kartı) yanıma almamıştım hangi akla hizmetse. yanımda babamın adına olan ve benim yaklaşık 2 senedir kullanıp borcunu ödediğim bir kredi kartı var, acil durumda bişey lazım olursa diye onu almıştım. ilk planımda 28 ağustosta türkiye'ye döneceğimi düşündüğüm için. firmadan aldığım maaşla döndüğümde gecikmiş şekilde borcum neyse öderim diye hesaplamıştım. tabii ki çok önceden denedim bu kartı kullanmayı, ne para çekebildim ne de alışveriş yapabildim. günlük konuşmalarımızdan birinde babam bankadan aradıklarını, onun çin'de olup olmadığını sorduklarını söylemişti. ben de haberi olmadığı için burda firmam maaşımı oraya yatırmayı düşünüyor o yüzden işlem yapmayı denedik dedim geçiştirdim.

heyecan yapınca kartı bir kez daha denemek için hostelden çıktım. tam bankanın olduğu yere yürürken reyiz telefon etti.

rezervasyonalite

tabi bana yine bi rahatlama geldi amk.

reyiz dedi ki bu sktiğimin bankaları parayı ancak 3 gün sonra senin elinde olacak şekilde gönderebiliyorlarmış.

senin durumun kritik. bi western union bul, sana gönderim yapmam için ne gerekiyor bak. komisyonu da neymiş sor. bütün bilgilerle bana geri dön. gün içerisinde alabilicen mi ona bak vs..

tamam dedim reyis zaten dışardaydım bakıyorum hemen.

gittim sabahki bankaya. sıra var gene amk.

girişteki görevliye sordum western union var mı sizde?

çince yanıtlıyor...

western union var mı ulaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaan?!

one second, one moment falan diyor o kadar ingilizcesi. yanında başka bi görevli var ona soracak, ondan yardım alacak ama o da bi adamla ilgileniyor.

saate bakıyorum 4'ü geçiyor artık. bir yandan sabah bana hesap açan ingilizcesi iyi kızı kesiyorum meşgul, müşterisi var.

o sırada numara aldım sıra makinasından. ilk defa "uluslararası işlemler" butonuna basarak.

kadına döndüm kaçta kapanıyor banka dedim yanıt yok. sonra kapıya baktım 5 yazıyor..

vakit daralıyor amk. kendi başıma bankada western union sticker'ı var mı onu bulmaya çalışıyorum.

o sırada ding! dedi sıra sesi. kafayı çevirdim bi baktım benim "uluslararası işlem" numaram sırayı atlamama yaramış.

çağıran veznedar'da ingilizcesi olan kız.

heralde günün en sevindiğim noktası buydu.

'azmle işeyen duvara delermiş.'

kız beni gördü baya şaşırdı. bir çinlinin çekik suratından "baya şaşırmak" ifadesini almanın ne kadar zor olduğunu az çok tahmin edersiniz. nedense çok şaşırdı.

dedim hello western union var mı lan sizde kurban olduğum help me.

yok dedi kız..

nerde vardır dedim sen bilirsin.

dedi chinese agricultural bank'e bak orda olması lazım.

dedim vaktim daralıyor en yakın nerde vardır?

yürü bu caddeden mc donalds'ın tam karşısı dedi.

aha dedim biliyorum. 5 kere sağol falan demişimdir.

çıktım yardırdım mc donalds'a doğru geçtim karşıya girdim bankaya.

yine görevli ingilizce bilmiyor amk...

yahu western union işlemi yapacaksınız amk bi tane adam bulundurun lan en azından.

delirdim gene amk. ona buna do you speak english diyorum.

bir allahın kulu da çıkıp yes demiyor. gene kendim aramaya koyuldum western union etiketi, bilmemneyi. 2-3 dakika arandım. sonra girişe bir erkek memur geldi. ona sordum do you speak english diye.

a little dedi...

ben ona o azıcık ingilizceyi öğreten öğretmenin kurbanı olurum amk.

dedim varmı western union?

var.

ne lazım para almam için?

bilmiyorum.

kim biliyodur?

veznedekiler. onlar da meşgul. gene vakit kaybedicem. adam baktı telaşlıyım gel dedi. para alma formları varmış bi köşede doldurmam gereken. onları gösterdi.

hah dedim çok sağol.

para gönderseler kaç saate alırım?

anlamadı baya bi süre sorduğumu. sonra dedi iki saat falan sürer heralde. banka 5 te kapanıyor.

orda en azından western union koşturmam bittiği için ufacık sevindim amk.

devam panpa

devam et panpa