/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +62 -4
    34 yaşıma geldim, 34 senede adam bir defa "aferin benim aslan oğlum" demedi. ben de açıkçası 20'li yaşlarımda bu arayıştan vazgeçtim. vazgeçirildim.

    peder bey doktoralı kimya mühendisi. robertten dereceyle mezun olup üniversiteyi birincilikle bitirmiş. ki ben bunları 23 yaşıma geldiğimde sınıf 2.si prof'tan öğrendim. sınıf 3.sü dekan da peder bey'e methiyeler düzdü de ben anlamamıştım olayı. yani adam ne olduğunu biliyor. kimseye kanıtlama gibi bir derdi yok. cv'ye başladık madem 34 yaşında profesörlüğünü almasına 6 ay kala özel sektöre geçip dünya devi bir şirketin ar-ge laboratuarı şefi olduğunu da söyleyelim.

    hayırlı evlat diye bir şey var. bir de ben varım. yemin ediyorum benden enayi (hayırlı) evlat bu dünyada yok. ne yaptıysam pederi mutlu etmek için yaptım.

    peder bey mutlu. onda bir sorun yok. ama adam bir defa da bir yaptığımı takdir etmedi.
    birine bir şey olur ben koşarım. birinin parası olmaz ben öderim. kendi kazandığım parayla londrada okurum. bütün parayı onları görmeye uçak biletine gömerim. ulan evlenirken bile ailemize uygun birini seçtim, adam şimdi gelinini benden daha çok seviyor. (burdan üzülerek benim de hanımı pederden daha çok sevdiğimi itiraf edeyim)

    neyse konumuz takdir edilme:

    tuvalet sifon contasına kendini bilmez biri silikon sürmüş ve peder bey de silikonu ne yaptıysa sökememiş. söylenip duruyor. baba dedim "silikon atomunun son orbitinde 4 elektron var. silikonun üstüne son orbitinde 4 elektron olan bir şey sürersen kovalent bağ yaptırıp sökebilirsin silikonu."

    bak 34 senelik babamı ben böyle görmedim. adamın gözleri parladı şerefsizim.

    "karbon!" dedi peder bey. ben "yalnız sıvı veya plazma hali.." derken "hamur!" dedi.
    ben orda kendi kendime "vay anasını, fizikçiyle kimyacı bir araya gelince böyle çözüm üretiyormuş demek ki" diye düşünürken adam kalktı gitti. benim aklımda takdir diye bir şey yok tabii ki.

    sonra gitmiş valide hanıma beni nasıl takdir ettiğini anlatmış. bereket telgraf çekmedi, hiç değilse ikinci ağızdan aldım takdirnamemi.

    yani diyeceğim o ki boşa uğraşmışım onca yıl. adamın gözü elektron orbitlerindeymiş. haftaya slater determinantlarıyla kuantum fiziği konusunu açmayı planlıyorum. 
    artık olayı çözdüm. şimdi peder düşünsün.
    ···
  2. 2.
    +1
    değerini bilin lan babaların. üzmeyin onları...
    ···
  3. 3.
    +1

    MEKANIN CENNET OLSUN REiS

    ···
  4. 4.
    +1
    Güldürdün bin
    ···
  5. 5.
    0
    babayı baz almayı bırak kardes buyuk yanlıstasin
    ···
  6. 6.
    0
    Özet ; babası 'karbon' demiş bu da 'Yok a.q headshot' demiş .
    Babası 'giberim lan tünelde karı gibi pusmayın demiş'
    Buda 'Bana ne a.q counter basar' demiş
    En son terörist kantır bombayla patlamışlar.
    ···
  7. 7.
    0
    Puhaha güldürdün panpa
    ···
  8. 8.
    0
    bizdede var o sorun pnp
    ···
  9. 9.
    0
    Buney lan guldurdun bin djkfbdj
    ···
  10. 10.
    0
    Robertte ermeniler okumuyomu gavur
    ···
  11. 11.
    0
    Bu ne anlatio amk
    ···
  12. 12.
    0
    rizerdev
    ···
  13. 13.
    0
    Seni harcıyorlar demedi deme
    ···
  14. 14.
    0
    Bir gib anlamadım ki dıbına koyayım
    ···
  15. 15.
    0
    Tutarmı tutmazmı bilmiyem
    ···
  16. 16.
    0
    Lan nie buradasın o zaman amkm
    ···
  17. 17.
    0
    Bence aysntayn senin buyuk buyuk deden
    ···
  18. 18.
    +1 -1
    Nasıl bi ailen var aq
    ···
  19. 19.
    +1 -1
    Kuantum kuramı ise olayı bambaşka bir şekilde ele alır. Parçacıklar artık doğrudan 3 konum ve 3 momentumla tanımlanmak yerine bir "dalga fonksiyonu" ile tanımlanırlar. Bu dalga fonksiyonu parçacığın bütün bilgisini içinde barındırır ve dalga fonksiyonuna uygun "sorular" sorularak gerekli bilgi alınır. Örneğin konum bilgisi için dalga fonksiyonuna "parçacık nerede?" sorusunu sorarsınız, o ise size parçacığın soruyu sorduğunuz anda nerede olabileceğini söyler. Buradaki kritik nokta olabilirliktir. Bu, dalga fonksiyonunun bir de "olasılık fonksiyonu" olarak anılmasina neden olmaktadir. Daha sonra, bu olasılıksal durumu bilincli olup olmama durumuna baglayan Kopenhag Yorumu ortaya atılmıştır. (Matematik altyapısı yetersiz olanlar denklemleri görmezden gelebilirler.) Matematiksel olarak olayı şöyle tanımlayabiliriz:

    {displaystyle Psi (x,t)} {displaystyle Psi (x,t)} parçacığı tanımlayan dalga fonksiyonumuz olsun,
    {displaystyle langle xrangle =int Psi ^{*}(x,t)xPsi (x,t)dx} {displaystyle langle xrangle =int Psi ^{*}(x,t)xPsi (x,t)dx}
    integrali bize x'in beklenen değerini verir. Yukarıda bahsedilen soru sorma işlemi tam olarak böyle yapılır. Benzer şekilde momentumun beklenen değeri için;
    {displaystyle langle prangle =int Psi ^{*}(x,t){frac {hbar }{i}}{frac {d}{dx}}Psi (x,t)dx} {displaystyle langle prangle =int Psi ^{*}(x,t){frac {hbar }{i}}{frac {d}{dx}}Psi (x,t)dx}
    şeklinde soruyu sorarız. {displaystyle Psi ^{*}(x,t)} {displaystyle Psi ^{*}(x,t)} dalga fonksiyonumuzun karmaşık eşleniğidir. Karmaşık eşlenik ve dalga fonksiyonu arasında kalan ifadeler gözlemlenebilirlerimizin, yani konum ve momentumun, konum uzayındaki operatörleridir. Operatörler sorunun ta kendisidir.
    ···
  20. 20.
    0
    Önlerden reserve tutar bu
    ···