https://www.youtube.com/watch?v=rUuusqy50yk

Yanıma küçük bir el çantasında biraz şarap da almıştım konuşurken içeriz diye. Önceki gece konu açlımıştı içkilerden. Sevdiğini söylemişti ama tabi burada içmesi yasaktı. Ben de sürpriz yaparım biraz içeriz romantikleştiririm ortamı diye aldım. Biraz insiyatif kullanıp ısrar ederdim istemezse. Geldim binanın önüne, baktım yaralı ceylanım camdan dışarıyı seyrediyor. Gülümsedim, o da gülümsedi el salladı. Kendimi Shakespeare'lerdeki sevgilisini görmeye gelmiş aşıklar gibi hissediyordum amk o yaşın tecrübesizliği işte. ilk defa sevmişim, her şey gül gibi olacak sanıyorum. Merdivenleri ikişer ikişer çıkarak gittim. Şöyle bir kendimi düzelttikten sonra girdim içeri. Artık iyice muhabbeti koyulaştırdık daha samimi davranırım diye düşünüyordum. Nasılsın diyerek yaklaştım. iyiyim gel dedi. Oturdum karşısına bu gece öncekilerden çok daha güzel olmuştu ya da benim düşüncem öyleydi işte. Kısa bir giriş faslından sonra bugün hastaneye gittim alçıyı çıkarttırdım dedi. Ben de geçmiş olsun diyerek koluna doğru baktım ve beynimden vurulmuşa döndüm. Bir anda her tarafım gerildi, soğuk terler dökmeye başladım. Olanlara anlam veremiyordum. Aslımın, ilk aşkımın yüzük parmağında bir adet alyans duruyordu. Hiç bir şey düşünemiyordum, hiç bir şey söyleyemiyordum. Heykel gibi duruyordum öylece. Demek ki o aslında başkasına aitti. Zihnimde kurduğum o kadar hayal bir anda duman olmuştu. Çok ağır gelmişti bu durum bana. izin istedim lavaboya gittim, midemde ne varsa çıkardım aynaya baktım sapsarı olmuştum.

Dersten çıkınca hemen lavaboya gittim elimi yüzümü yıkadım kendime geldim. ikinci derse gittim onda da devre anlatıyorlardı onu biraz dinleyebildim. Öğlen 12 gibi ondan da çıktım hemen benim oda arkadaşını aradım.
- Murat sal odayı akşam gel.
+ Oo hayırlı olsun uzun zamandır atmamıştın odadan işim vardı zaten geç gelirim keyfine bak sen.
- Tamam sağol.
Gittim odaya hemen bir duş aldım ben duştayken aramış bu yarım saate geliyorum diye. Üstüme bir şeyler giydim biraz vodka içtim fazla bekletmeden geldi. Vodka meze falan hazırlamıştım buna ama hiç bir şey yemedi zamanım yok dedi amk huursu o kadar masa kurmuşuz sana. Direk atladı üstüme sandalyede otururken. Biraz öptüm sonra kaldırdım yatağa attım.

https://www.youtube.com/watch?v=AqpOFQvMM1A

Spor salonunun yakınlarında 7/24 açık bir büfe vardı. Oraya kadar yürüdük fazla konuşmadan, tostlarımızı söyledik beklemeye başladık. Büfedeki eleman göz ucuyla Aslıyı kesiyordu sürekli. Uyuz oldum buna ama o da bakılmayacak gibi değildi ben de sürekli göz göze gelmeye çalışıyordum. Ay ışığının altında su gibi duruyordu. Tostlar hazır olunca aldık gittik orada yiyelim dedim ben bu büfecinin bakışlarına dayanamıyordum. Henüz bir saattir tanıyor olduğum kızı deli gibi kıskanmıştım üstelik sadece bakışlardan. Kim bilir her gün kaç kişi şehvetle ona bakıyordur diye düşünüp sinirleniyordum boşu boşuna. Tekrar çıktık üçüncü kata, bir yandan yiyor bir yandan da yurt dışı hakkında konuşuyorduk. Çok yeri gezdiğini söylüyordu. Hepsinden bahsediyordu tek tek. Ben de sadece bir ülkeye gitmiştim yurt dışında ama bazı yerleri belgesellerden kitaplardan çok iyi biliyordum. Ben de kesiyordum buralara gittim şöyle böyle diye. Sonra bana laptopundan bir kaç yerin resmini göstermek istedi. Ben de hemen çektim kendi sandalyemi yanına. ilk defa ona bu kadar yaklaşmıştım. Aramızda 30 cm ya vardı ya yoktu. Çok hafif bir parfüm kokusu ve kızın yumuşak tenini görmek beni bir tuhaf yapmıştı. Resmen başım dönüyordu. Onunla sarhoş olmuştum. Direk kolundan tutup kendime çekmek istiyordum ama tabi ki bunları sadece benim hissettiğimin de bilincindeydim. Belki de kız yarın yapacağı yemeği düşünüyordu. Hava da aydınlanmaya başlamıştı. Saate baktım üç saat geçmiş.
- Ben gideyim artık hava aydınlanmış baksana
+ Tamam teşekkürler sohbet için
(Bir anda böyle resmileşmesi fena bozdu beni.)
- Tabi. Yarın gece de buradaysan gelirim yine. Herkesin ya işi oluyor ya uyuyor gece gece kimseyi bulamıyorum.
+ Olur. iki gece daha burada olacağım.
Hayatımda ilk kez aşık olmuştum. ilk kez içen birinin şaşkın sarhoşluğu gibi hiç bir şey düşünemeden yürüyordum. Odaya nasıl geldiğimin farkında bile değildim.

Harbi mi lan içim acıdı bin ne güzel gidiyordu

Bundan sonraki bir ayımı özet geçiyorum. Bir ay boyunca hiç görmedim Aslıyı. Önce finallere girdim. iyi bildiğim bir ders dışında hepsinden 50nin altında aldım. Dönem bitince memlekete döndüm. Ölü gibiydim bir ay. Ailem üzülmesin diye onların yanında mutluymuş gibi görünmeye çalıştım. Kitap okudum çoğunlukla. Hiç bir arkadaşımla görüşmedim. Son yıla alttan aldığım bir dersle girmek istemiyordum. Onun için yaz okuluna başvurmuştum. Hem kafamı dağıtırım orada her gün yüzerim havuzda diye düşünüyordum. Temmuzun ortasına doğru bindim otobüse döndüm. Ailemin yanında fazla içemiyordum ama üniversiteye dönünce yine ayyaşın teki oldum. Her gün bir şişe şarap içiyordum neredeyse. Bütün lüks harcamam oydu. Başka şeye para yetiremiyordum. Bu arada da kafamda saçma düşünceler şekillenmeye başlamıştı.

http://www.youtube.com/watch?v=3d4xXvF2ukY&t=24s

Onun bir tepki vermesini bekliyordum arkamı dönmek için. Uzun süre ikimizden de hiç bir ses çıkmadı. Benim söylemek istediğim her şeyi şiir anlatıyordu zaten. O yüzden inatla arkamı dönmüyordum. Adeta pencereden gecenin içine doğru çekiliyordum. Zaten oda da yarı aydınlıktı. Ufka, geceye, sonsuzluğa karışıp kaybolacak gibiydim. Boşlukta süzülüyordum adeta. Bedenim oradaydı ama zihnim her yerdeydi. Sonra bir anda onun sesi beni kendime getirdi. ilk defa adımı söylemişti. Bunu hiç beklemiyordum. Sadece adımı söylemişti. Arkama dönmeden artık neler hissettiğimi anladığını biliyordum. Döndüm ve ona baktım. Eğer bana öfkeyle ya da acıyarak bakıyor olsaydı yıkılırdım. Ama onun bakışlarını şekillendiren anlayıştı. O da sevmişti ya da seviyordu, neler hissettiğimi anlıyordu. Ona doğru bir kaç adım atıp bekledim. O da bana doğru geldi. Şimdi aramızda 1 metre gibi bir şey kalmıştı.
- Ben evliyim, biliyorsun.
+ Biliyorum.
- Yeni evliyim üstelik kocamı çok seviyorum.
Kafamı evet anlamında salladım.
- Seninle vakit geçirmek çok hoşuma gitti.
Sanırım bir teselli geliyordu.
- Senden etkilendim de, ama evliyim işte.
Bu noktada kaybettiğimi anlamıştım ve saçmalamaya başladım.
+ Umrumda değil evli olman. Kocanın seni benim sevdiğimin yarısı kadar bile sevmediğinden eminim. Gel benimle, kaçarız, yurt dışına yerleşiriz. Finlandiyaya, Norveçe, Japonyaya gideriz. Gündüzleri uyur, geceleri birbirimizin oluruz.
Bunları ilk defa duyduğu için şaşırmıştı. Oysa ben milyon kere aklımdan geçirmiştim daha önce. Kabul etmeyeceğine emindim. Kabul etse bir an bile düşünmeyeceğimden de emindim. Gittim yanına elini elimin içine aldım. Artık pes etmiştim, veda edip gidecektim. Hiç bir şey diyemedim ama, bileğinden tutup öptüm sadece. Arkamı döndüm. Ben yürümeye başlamadan tekrar adımı söyledi. Ona baktım, kararsızlıkla bana doğru bir adım attı.

https://www.youtube.com/watch?v=M33oxfw7aS0

Ters çevirdim, şimdi onun sırtı yataktaydı. indim aşağılara tam dıbının üstünü yalıyordum ama klitorise dokunmuyordum. Kız kafama bastırıyordu elleriyle, bacaklarıyla da kafamı iyice sıkıştırmıştı, sonunda iyice yumuldum yarığına. Haah haah gibi sesler çıkartmaya başladı. Bıraktım bunu hemen boşalmasın ben giberken boşalsın diye. Hemen üstüne uzandım bir bacağını omzuma çektim. Bir yandan öpüyor bir yandan da sokmaya çalışıyordum ama çok zorlandım sokarken. Benimki normal boyutlardaydı ama bu kevaşeninki çok dardı o yüzden seviyordum ilaydayı.

Bir kaç git gelden sonra ikimizde bağıra bağıra boşaldık. Yurtta her yerde duyulmuştur herhalde ama sık oluyordu böyle şeyler bir şey olmaz diye düşündüm. Bu yanıma uzandı bir kaç dakika yattıktan sonra hemen üzerini giydi beni öpüp gitti. O kadar azmış kız bir postayla tatmin olmuştu bense daha fazlasını istemiştim ama yapacak bir şey yoktu. Yattım uyudum akşama kadar.

hızlı yazsana birader en heyecanlı yerinde yaptığın işe bak yakışıyomu sana huur çocuğu

https://www.youtube.com/watch?v=9FJrTZV4phw

Hiç bir şey demedim. Ben de yanına oturdum. Tek elimi omzuna attım. O da kafasını omzuma koydu. Sana aşık oldum dedi. Ama sesinin tonundan aslında ne demek istediğini anlamıştım.
- Bir daha seninle olamam.
+ Biliyorum.
- Ama unutamam da.
+ Bu gece için tüm hayatımı feda ettim biliyorsun değil mi?
- Sanırım ben de.
+ Kocanın seni sevdiğine eminim. Onu üzmek istemiyorsun. Beni hep hatırlayacak olmanla teselli bulabilirim.
Kalktım ve gittim oradan. Elimi Aslımın boynundan çekip onun yanından kalkmanın, bir daha asla ona dokunamayacağını bilmenin verdiği acıyı ve bunu yapmanın zorluğunu sanırım çoğunuz asla anlayamayacaksınız. Umarım anlamazsınız da.

https://www.youtube.com/watch?v=xzFVhngnKrg

Akşam 11 gibi uyandım. Kebap söyledim yakındaki bir restorandan. Şarapla beraber yedim güzelce sonra bir duş aldım ferahladım iyice yaz geliyordu havalar da sıcaktı. Tarih ödevim vardı bir kaç saat onunla uğraştım. Sonra gittim kampüsteki stüdyoların olduğu yere biraz piyano çaldım.(Çalan varsa bilir neredeyse her gün çalışmak gerekiyor panpalar eziyetli bir iş.) Kalktım odaya döndüm yine. Bizim Murat anca gelmişti odaya kafa bir milyondu ne çektiyse amk çocuğu. iyi arkadaşımdı ama zengin bininin tekiydi hayvan gibi içer her türlü uyuşturucuyu kullanırdı. Biraz sızar gibi oldu sonra bir anda ayağa fırladı beni de sıçrattı gece gece ışık kapalı bilgisayardaydım. Koştu hemen tuvalete sıçar gibi kusmaya başladı. Zorluyor zorluyor gelmiyordu içim acıdı amk sanarsın kezzap yutmuş. Gel revire zütüreyim seni dedim yok dedi iyi olurum yattı sızdı yine. Oda deli gibi kusmuk kokmaya başlamıştı çıktım ben de bizimkinin yanına gideyim bakalım bir şeyler olur belki diye düşündüm.

Evet panpalar burada ufak bir brifing vermem gerekiyor sanırım.

Öncelikle insan sevdiğine kıyamaz diyenler, haklısınız. Ben de kızın evli olduğunu öğrenmeden önce aynı şeyleri düşünüyordum. Ancak sonra bana çok ulaşılamaz görünmeye başladı ve ona en yakın olabileceğim durumun bu olması nedeniyle kendimi tutamadım. Zaten o gecede ciksten çok zevk alamadım. Heyecandan her yerim uyuşmuştu. Benim için önemli olan onu kollarımın arasında tutmaktı.

Hızlı yaz diyenlerden özür diliyorum. Tabi ki daha hızlı yazabilirdim ancak benim için bu kadar değerli bir anıyı "Dışarıyı seyrediyordum. Arkamı döndüm ve onu öpmeye başladım, sonra kıyafetlerini çıkardım." diye anlatmak istemiyorum. Şunu anlamalısınız ki bu kız benim için oldukça saf ve tapılası bir canlıydı. Ona hakkettiği değeri vermek istiyorum.

Yalanına sokayım diyen panpalar ayıp ediyor. Ben burada hayatımdaki en önemli anı sizlerle paylaşıyorum. Gerçekten de ilk başta çok masalsı görünse de olayın büyüsüne de bu nedenle kapıldım ve hatırladıklarımı güzel güzel anlatıyorum burada. Maskaralığın alemi yok lütfen.

Son olarak özelden şiiri atmamı isteyen panpalarım hepinize tek tek pm attım. Hikaye bitmeden önce fotoğrafını çekip atacağım size. Ancak bilmelisiniz ki benim için özel bir şey ve sağda solda paylaşılmasını istemiyorum.

https://www.youtube.com/watch?v=8mz5Rtx-Eu0

Ertesi gün hemen hemen hiçbir şey yapmadan geçti. Müzik dinledim film izledim ve bol bol içtim. Gece olana kadar kafayı yedim, çabuk geçsin istiyordum saatler. Bir ara yan odaların birinden tanımadığım biri geldi alın şu poşetinizi bütün koridor leş gibi koktu dedi. Hemen murata söyledim hallet dedim gitti çamaşırhaneye bıraktı. Ödeve başladım ben de dekoderlerle ilgili bir ödev vermişler maille geldi. iki saat cetvelle uğraştım söve söve. Yine bir film açtım izlemeye başladım akşama kadar o da bitti. Orhan diye bir arkadaşım aradı çok sıkıldık gel rıfkı çevirelim dedi uzun süredir kağıt oynamamıştık tamam dedim geliyorum. Gittim odalarına 4 kişilikti bunların oda masaları da vardı. Oturduk iki el oynadık kaybettim ikisini de. Normalde kaybederken hile yapardım ama o akşam çok gibimde değildi gerçekten. Oyun bitince içelim zıbaralım dediler yok dedim ders çalışacağım. Ayrıldım yanlarından duş aldım şık bir şeyler giydim bizimkine doğru yola çıktım yine içim içime sığmıyordu.

https://www.youtube.com/watch?v=VVRaaCObo0M

Güzel bir gömlek giydim. Uzun göstersin diye çizmelerimi giydim altına da bizimkine doğru yola koyuldum. Bir yandan kulaklıkla müzik dinliyordum. Yavaş yavaş gittim baktım ışık yanıyor. Mutluluktan uçarak girdim içeri üçüncü kata çıktım. Yaralı ceylanım aynı yerde oturmuştu yine üstünde benzer bir kıyafet vardı. Geldiğimi duyup arkasını döndü.
- Merhaba
+ Merhaba
- Akşam akşam sıkıldım etrafta geziyordum ışığı gördüm yine onun için geldim.
+ Biraz vampirlik var o zaman sende
Biraz rahatladım bu sözle beraber. Bana söylediği ilk resmi olmayan cümleydi. Muhabbete girebilirdim demek ki. Gülümsedim.
- Evet sen de sıkılmışsındır diye düşündüm.(Özgüvene bak amk normalde daha çekingen davranırdım ama gecenin verdiği cesaret işte)
+ Tabi çoğu zaman yapacak iş olmuyor geceleri ben de boş boş oturuyorum burada. Gel otur istersen.
Onunkinin tam karşısındaki bir koltuğu gösterdi. içimden sevinerek oturdum.

Aq insan sevdiğine dokunamaz bile neyden bahsediyon. Sevgi paketli ciks satıyorsun bize

Kalçalarının altından tutup arkadaki masaya doğru ittim onu. Masaya dayandı önce. Hemen hırkasını çıkarıp attı. O da çok heyecanlıydı eli ayağına dolaşıyordu. Artık üstünde askılı bodysi kalmıştı. Altında yumuşak saten gibi dar bir pantolon vardı. Tuttum fermuarının iki yanından kopardım. Aşağı çektim biraz. Kendini yavaşça masaya bıraktı. Bacakları benim belimin iki yanındaydı. Beceriksiz hareketlerle çabucak şortumun fermuarını açtım ben de üzerine uzandım. Gece mavisi gözlerine bakarak içine girdim. ikimiz de ufak bir inilti çıkardık. Göğsünü yukarı kaldırıp bana bastırmaya çalışıyordu. Yavaş hareketlerle üstünde gidip geliyordum. Sürekli öpüşüyorduk bu arada. Birbirimizin dudaklarını bırakamıyorduk bir türlü. Ellerimiz de tekrar birleşip iç içe geçmişti. Heyecandan boşalamıyordum bile. Aşağıda ne olduğunu hissedemiyordum tamamen uyuşmuştum.

bi am için hayatı kayan aptal .zayıf adam

https://www.youtube.com/watch?v=IvPWyv4Jd_8
Bir sonraki yıl okulu uzattım bir dönem. Kötü bir ortalamayla mezun oldum zaten doğru düzgün ders de çalışamıyordum. Kendimi müziğe verdim. Mezun olduktan sonra da istanbulda otellerde barlada piyano çalarak hayatımı kazanmaya başladım. Hala da böyleyim. Her gün aralıksız içiyorum. Piyano çalarken içiyorum, film izlerken içiyorum, gazete okurken içiyorum. Ama her içişimde mutlaka o geceyi düşünüyorum.

Evet panpalar hayatımı giben olaylar zinciri böyle son buldu işte. O günden sonra onu hiç görmedim. Dayanamayıp bulmaya çalıştım ama bırakmış işini. Başka bir yere taşınmışlar. Ben de o gün bu gündür onun hayaliyle iç çekip dururum.

=

SON

==

Okuyor musunuz lan binler işaret çakın. Kimse okumuyorsa yarın devam edeyim.

https://www.youtube.com/watch?v=tNUlItbXnCE

Bir kaç dakika sonra kıvranmaya, bacaklarıyla kalçalarımı sıkmaya başladı. Elini belime koyarak itti beni. Geri çekildim, o da ayağa kalktı. Tişörtümün yakasından tutup aşağı çekti beni. Yere uzandım, o da üstüme yattı. Yine birleşmiş, tek vücut olmuştuk. Omuzlarımdan tutarak kendini ileri geri hareket ettiriyordu. Kafasını göğsüme koymuştu, ben de ona sarılmıştım, saçlarını öpüyordum. Artık doyuma ulaşmak üzereydi. Kendini geri çekti. Kasıklarını iyice bana bastırıp kegib kegib hareket etmeye başladı. Gözleri tamamen kapalıydı ve başı yukarı dönüktü. Elleri karnımda duruyordu. iyice titremeye başladı, sonunda boğazından gelen bir inlemeyle kendini bıraktı. inlemesi kesilmeden kısık kısık hırıldamaya başladı. Ben de onun o halini görünce kendimi tutamadım. Bir anda havuzun içine atlamış gibi hissetmeye başlamıştım. Çok hafif hissediyordum adeta havada asılı gibiydim. Kendime geldiğimde hala üzerimde durduğunu gördüm. Bana bakıyor hıçkırıyordu. inlemeleri hiç kesilmeden yerini ağlamaya bırakmıştı. Kendime çektim, göğsüme yatırdım. Bir süre sonra ağlaması kesildi ve üzerimde uyumaya başladı. Bense onun saçlarının kokusunu içime çekerek düşünüyordum. Artık gerçek dünyaya dönmüştüm.